Geri Dön

Göğüs hastalıkları kliniğinde parapnömonik efüzyon tanısıyla yatarak tedavi görmüş hastaların incelenmesi

Investigation of patients treated for parapneumonic effusion in the chest diseases clinic

  1. Tez No: 885098
  2. Yazar: NEŞE MERVE GÜNER ZIRIH
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. BİLGE YILMAZ KARA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 103

Özet

Amaç: Önemli bir mortalite ve morbidite nedeni olan parapnömonik efüzyonda (PPE), tanı anında prognozun öngörülmesi ve tedavide zamanında multidisipliner bir yaklaşım uygulanması gerekmektedir. Tanı ve tedavideki gecikmeler, hastalarda olumsuz seyre yol açabilir. Çalışmamızda hastanemiz Göğüs hastalıkları servisine yatırılarak tedavi edilen PPE olgularının klinik, laboratuvar, prognostik özelliklerinin, tedavi süreçlerinin ve bunların birbirleri ile ilişkilerinin değerlendirilmesini ve sonrasında hastanın kliniğini ve sağkalımını etkileyen faktörlerin saptanmasını amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız tek merkezli, retrospektif, tanımlayıcı, gözlemsel bir çalışmadır. 1 Ocak 2018 ile 31 Aralık 2022 tarihleri arasında hastanemiz Göğüs hastalıkları kliniğinde yatarak tedavi edilen 101 PPE olgusu çalışmaya alındı. 18 yaş altındaki hastalar, veri eksiği olanlar, ileri evre malignite öyküsü olan, PPE tanısı kesin olmayan veya değerlendirilemeyen, plevral efüzyonu pnömoni dışında başka bir primer patolojiye (konjestif kalp yetmezliği (KKY), malignite vs.) sekonder olan, sağkalımı etkileyecek son dönem organ yetmezliği bulunan hastalar çalışmadan dışlandı. Hastaların komorbidite skorları modifiye Charlson komorbidite indeksi (CKİ) kullanılarak hesaplandı. Hastanede yatış süreleri, yoğun bakım ve mekanik ventilasyon ihtiyacı, sağkalım verileri kaydedildi. Hastalar mortaliteye göre gruplara (ölenler, hayatta kalanlar) ayrıldı. Mortalite ile ilişkili faktörler univaryant lojistik regresyon analizi ile saptandı. Bulgular: Çalışmamıza alınan hastaların yaş ortalaması 63±20 yıl (%71.3 erkek) idi. En sık görülen komorbid hastalıklar hipertansiyon (%35.6) ve KKY (%22.8) idi. İleri yaş, nörolojik hastalık, KKY, iskemik kalp hastalığı (İKH) varlığı, tedavi sürecinde mekanik ventilasyon ihtiyacı gelişmesi mortalite ile ilişkili saptandı. Ölenlerin olduğu grupta anemi, hipoalbüminemi, trombositopeni, hipokalemi, hipoproteinemi ve üre yüksekliğinin anlamlı derecede daha fazla olduğu görüldü. Hastaların mortalitesini öngörmede klasik CKİ, yaşa göre ayarlanmış CKİ ve RAPID skorları kullanıldı.Bunlardan klasik CKİ (p=0.002) ve RAPID (p

Özet (Çeviri)

Objective: Parapneumonic effusion (PPE) is a significant cause of mortality and morbidity. It is essential to predict the prognosis at the time of diagnosis and to implement a multidisciplinary and timely approach in treatment. Delays in initiating treatment can lead to poor prognosis in patients. In our study, we aimed to evaluate the clinical, laboratory, and prognostic features of PPE cases treated in the chest diseases clinic of our hospital. We also sought to examine the treatment processes and their interrelationships, as well as to identify the factors affecting the clinical outcomes and survival of the patients. Materials and Methods: Our study is a single-center, retrospective, descriptive, observational study. We included 101 PPE cases treated in the Chest Diseases Clinic between January 1, 2018, and December 31, 2022. Patients under 18 years of age, those with missing data, those with a history of advanced-stage malignancy, those with a non-definitive or non-assessable PPE diagnosis, those with pleural effusion secondary to a primary pathology other than pneumonia (e.g., congestive heart failure (CHF), malignancy, etc.), and those with end-stage organ failure affecting survival were excluded from the study. The comorbidity scores of the patients were calculated using the modified Charlson Comorbidity Index (CCI). Hospitalization durations, the need for intensive care admission and mechanical ventilation, and survival data were recorded. Patients were categorized into groups based on their outcome (deceased, survived). Factors associated with mortality were identified using univariate logistic regression analysis. Results: The mean age of the patients included in the study was 63±20 years (71.3% male). The most common comorbid conditions were hypertension (35.6%) and congestive heart failure (22.8%). Advanced age, neurological disease, congestive heart failure and ischemic heart disease were found to be associated with mortality, as was the need for mechanical ventilation during treatment. In the group of patients who died, anemia, hypoalbuminemia, thrombocytopenia, hypokalemia, hypoproteinemia and elevated urea levels were significantly more prevalent. The classic CCI, age-adjusted CCI and RAPID scores were used to predict patient mortality. Of these, the classic CCI (p=0.002) and RAPID (p

Benzer Tezler

  1. Parapnömonik plevral efüzyonlarda intraplevral rekombinant doku plazminojen aktivatörü (TPA) etkinliği

    Intrapleural recombinant tissue plasminogen activator (TPA) activity in parapneumonic pleural effusions

    BUŞRA EYBEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN CANAN HASBAL AKKUŞ

  2. Toplumda gelişen pnömoni tanısı olan KOAH hastalarında amfizem varlığının biyobelirteçler (lökosit, nötrofil, CRP, prokalsitonin) üzerine etkisi

    The effect of the presence of emphysema on biomarkers (leukocytes, neutrophils, CRP, procalcitonin) in COPD patients with community-acquired pneumonia

    RABİA YURT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MELTEM AĞCA

    DOÇ. DR. EYLEM TUNÇAY

  3. Parapnömonik plevral efüzyonlarda plevral sıvı prokalsitonin düzeyinin ayırıcı tanıdaki yeri ve plevral sıvının ultrason görüntüsü ile ilişkisi

    The relationship between the plevral liquid procalsitonin level and the relationship between the ultrasound imaging of the pleural fluid in parapnononic pleural effusions

    BÜLENT AKKURT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEVDA CÖMERT

  4. Alt solunum yolu enfeksiyonu ile yatan hastalarda nötrofil/ lenfosit oranı, c-reaktif protein (crp), prokalsitonin hasta yatış süresini öngörebilir mi?

    Can neutrophil/lymphocyte ratio, c-reactive protein (crp) and procalcitonin predict the hospitalization time in patients with lower tract respiratory infections?

    ALİ ÇETİNKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET ATİLLA UYSAL

    UZMAN ELİF YELDA NİKSARLIOĞLU

  5. Çeşitli etyolojili plevra sıvılarında kan gazları ve elektrolitlerin arteriyel kan gazı ve elektrolitleri ile karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    YILDIZ KARABAY ATLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Göğüs HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. MEHMET GÖK