Mesane kanserinde inflamatuar indekslerin prognoza etkisi
The prognostic effect of inflammatory indexes in bladder cancer
- Tez No: 895488
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HÜSEYİN SALİH SEMİZ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Onkoloji, İç Hastalıkları, Oncology, Internal diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 98
Özet
Amaç: Mesane kanseri dünya genelinde yüksek oranda mortaliteye yol açan üriner sistemin en sık görülen malignitelerindendir. Bu çalışmada mesane kanseri tanısı alan hastaların, tanı aldıkları andaki inflamatuar indeks değerlerinin prognostik etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniğinde Haziran 2013 ve Haziran 2023 tarihleri arasında Evre 2 ve üzeri mesane kanseri tanısıyla takip edilen hastalar retrospektif olarak değerlendi. Hastaların mesane kanseri tanısı aldıkları andaki yaşı, cinsiyeti, sigara kullanımları, komorbid hastalıkları, ECOG PS durumu, tümör histolojisi, tanı anındaki evresi, kemoradyoterapi veya radikal sistektomi uygulanıp uygulanmadığı, tanı anındaki hemogram ve biyokimya değerleri, metastaz bölgeleri, aldıkları kemoterapi rejimleri, son olarak da son durumları (vefat/sağ) sistemden kaydedildi. Bulgular: Çalışmamızda mesane kanseri tanısı ile takip edilen 124 hasta alındı. Bu hastaların 11'i (%8,9) kadın, 113'ü (%91,1) erkekti. Hastaların ortalama yaşı 69,4±9,4 yıl (min:43,8, maks:88,7) idi. ECOG PS ≤ 1 olan hasta yüzdesi %91,1, ECOG PS 2 olan hasta yüzdesi %8,9'du. 77 hasta sigara kullanıcısı veya eski içiciydi. Histolojik alt tiplerden en sık ürotelyal karsinom ve onun differansiye formları görüldü (n=119). Hastaların 49 (%39,5) tanesinin tanı anında uzak metastazı mevcuttu. 40 hastaya sistektomi, 36 hastaya kemoradyoterapi uygulanmıştı. Kaplan-Meier sağkalım analizine göre medyan genel sağkalım süresi 26,5±3,7 aydı. Tek değişkenli alt grup analizlerinde kötü ECOG PS (≥ 2), diyabet veya KOAH varlığı, cN2 ve cN3 evresinde olmak, metastatik hastalık varlığı, kemik veya akciğer metastazı varlığı, yüksek kreatinin düzeyi (>1,23 mg/dL), yüksek LDH düzeyi (>176,5 U/L), yüksek CRP düzeyi (>4,35 mg/L), nötrofil/lenfosit oranı (NLR)>3 olması, CRP/albümin oranı (CAR)>1,5 olması, LDH/albümin oranı (LAR)>45,9 olması, lenfosit/monosit oranı (LMR)1,23 mg/dL) kötü prognozla ilişkili bulunmuştur. Sonuç: Mesane kanseri ülkemizde en sık görülen ürolojik kanserlerden biri olup yüksek morbidite ve mortalite ile seyretmektedir. Kanser ve inflamasyon arasındaki ilişki daha iyi anlaşıldıkça enflamatuar yanıt ile kanser prognozu arasındaki ilişki de detaylı incelenmeye başlanmış ve bu amaçla çeşitli inflamatuar indeksler geliştirilmiştir. Yaptığımız tek değişkenli analizlerde yüksek NLR, yüksek CAR, yüksek LAR ve düşük LMR, mesane kanserinde kötü prognozla ilişkili saptanmıştır. Ek olarak, yüksek kreatinin düzeyi, lenf nodu ve kemik metastazı varlığı mesane kanserinde daha kötü prognozla ilişkili saptanmıştır. Daha fazla sayıda hasta ile yapılacak çalışmaların prognostik faktörlerin saptanması ve hastalık seyrinin tahmin edilmesi için faydalı olacağı düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
Objective: Bladder cancer is one of the most common malignancies of the urinary system, causing high rates of mortality worldwide. This study aimed to examine the prognostic effect of inflammatory index values at the time of diagnosis of patients diagnosed with bladder cancer. Materials and Methods: In our study, patients followed up with a diagnosis of stage 2 or higher bladder cancer at the Medical Oncology Clinic of Dokuz Eylül University Hospital between June 2013 and June 2023 were retrospectively evaluated. The patients' age, gender, smoking status, comorbidities, ECOG PS status, tumor histology, stage at diagnosis, whether radical cystectomy or chemoradiotherapy was performed, hemogram and biochemistry values at diagnosis, metastatic sites, chemotherapy regimens received, and finally their final status (death/survival) were recorded. Results: In our study, 124 patients followed up with a diagnosis of bladder cancer were included. Of these patients, 11 (8.9%) were female, and 113 (91.1%) were male. The mean age of the patients was 69.4 ± 9.4 years (min: 43.8, max: 88.7). The percentage of patients with ECOG PS ≤ 1 was 91.1%, while the percentage of patients with ECOG PS 2 was 8.9%. 77 patients were current or former smokers. The most common histological subtype was urothelial carcinoma and its differentiated forms (n=119). Forty-nine patients (39.5%) had distant metastasis at the time of diagnosis. Forty patients underwent cystectomy, and thirty-six patients received chemoradiotherapy. According to the Kaplan-Meier survival analysis, the median overall survival time was 26.5 ± 3.7 months. In univariate subgroup analyses, having poor ECOG PS (≥ 2), presence of diabetes or COPD, being in cN2 and cN3 stages, presence of metastatic disease, presence of bone or lung metastases, high creatinine level (>1.23 mg/dL), high LDH level (>176.5 U/L), high CRP level (>4.35 mg/L), neutrophil/lymphocyte ratio (NLR)>3, CRP/albumin ratio (CAR)>1.5, LDH/albumin ratio (LAR)>45.9, and lymphocyte/monocyte ratio (LMR)1.23 mg/dL) were found to be associated with poor prognosis. Conclusion: Bladder cancer is one of the most common urological cancers in our country and is associated with high morbidity and mortality. As the relationship between cancer and inflammation is better understood, the association between inflammatory response and cancer prognosis has also begun to be more thoroughly investigated, leading to the development of various inflammatory indexes. In our univariate analyses, high NLR, high CAR, high LAR, and low LMR were found to be associated with poor prognosis in advanced bladder cancer. Additionally, high levels of creatinine, presence of lymph node and bone metastases were found to be associated with worse prognosis in bladder cancer. It is believed that studies with a larger number of patients will be beneficial for identifying prognostic factors and predicting disease progression.
Benzer Tezler
- Kasa invaziv olmayan mesane kanserinde inflamatuar belirteçlerin BCG intoleransı öngörüsündeki yeri
The role of inflammatory markers in the prediction of BCG intolerance in NON-muscle-invasive bladder cancer
AHMET EMRE YILDIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
ÜrolojiAdnan Menderes ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HALUK EROL
- Mesane kanseri olguları ile plazma protein oksidasyonu arasındaki ilişki
Correlation between urinary bladder cancer and plasma protein oxidation
İLKER AYDIN YILMAZ
- Mesane kanserinde CD44, CD54 ve sitokinlerin değerlendirilmesi
Evaluation of CD44, CD54 and cytokins in bladder cancer
TAMER ARKALI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Mikrobiyolojiİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SELÇUK KAYA
- Mesane kanserinde immunoterapiye yanıtta kanser kök hücrelerinin rolü
Role of cancer stem cells in response to immunotherapy in bladder cancer
YEGANE KOULİEVA ÖZCAN
- Mesane kanserinde peritümöral ve intratümöral immün cevabın, tümör nüksü ve prognostik faktörlerle ilişkisi
Peritumoral and intratumoral immune response in bladder cancer and its relationship with tumor recurrence and prognostic factors
BAHAR MEMİŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
PatolojiSakarya ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA KÖSEM