Geri Dön

Femur kırıklarında indirekt redüksiyon uygulamalarımız

Treatment of the femoral fractures with the indirect reduction technique

  1. Tez No: 91260
  2. Yazar: ENGİN KANDİYA
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. N. SERDAR NECMİOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2000
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dicle Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 109

Özet

Femur kırıkları da trafik ve iş kazaları sonrası en sık görülen iskelet sistemi yaralanmalarıdır. İyi tedavi edilmediği durumlarda morbiditeye ve hatta mortaliteye neden olmaktadır. Yağ embolisi, ARDS ve son aşamada multipl organ yetmezliği gibi komplikasyonlar da yaşamı tehdit eder ve ölümle sonuçlanabilir. Femur kırıkları tedavisindeki temel amaç, anatomik bütünlüğün ve önceki hayata en yakın fonksiyonel yeteneklere dönüşün sağlanmasıdır. Bu çalışmamızda, Şubat 1996 ile Ağustos 1999 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji kliniğinde femur cisim ve suprakondiler, subtrokanterik kırık tanısı konulan ve indirekt redüksiyon ile tedavi edilen 38 hastanın 38 uyluğu değerlendirildi. Hastaların 7'si kadm (%18,14) 31'i erkek (%81,56) idi. En genç hastamız 15, en yaşlı hastamız 84 yaşında olup, ortalama yaş 40,53 olarak saptandı. Hastalarımızın 15'inde sol (%39,47), 23'ünde (%60,53) sağ femurda kırık olduğu belirlendi. Kırık lokalizasyonlan incelendiğinde, hastalarımızdan 13'ünde cisim (%34,21), yine 13'ünde subtrokanterik (%34,21) ve 12'sinde suprakondiler/interkondiler (%31,58) kırık olduğu saptandı. Travma etyolojisi açısından değerlendirildiğinde, olgularımızın hemen hepsinin yüksek enerjili bir travmaya uğradıkları söylenebilir. Otuz sekiz olguluk bu seride, kırıkların 26'sı trafik kazası (%68,42), 9'u yüksekten düşme (%23,68) ve 3'ü ateşli silah yaralanması (%7,90) sonucu oluşmuştu. Hastaların ortalama takip süreleri 27,21 ay olup en kısa takip 7, en uzun takip ise 47 aydır. Serimizde iki olgu (%5,26) hariç diğerlerinin hepsinde kaynama gerçekleşti. Kırık bölgesinde ağrı olmayışı ve radyolojik olarak kallus köprünün oluşumu ile kaynamanın gerçekleştiğine karar verildi. Kaynama süresi ortalama 17,3 hafta (8-32 hafta) olarak gerçekleşti. İndirekt redüksiyon yönteminin düşük enfeksiyon riski, kaynamama yada kötü kaynama oranlarının düşük olması iyileşmenin hızlı olması gibi avantajları vardır. Bu klinik çalışma ile indirekt redüksiyon tekniğinin, bir ortopedik cerrahı düşündüren ve zorlayan parçalı segmente femur kırıklarında, bir çıkış noktası olabileceğine inanıyoruz. 100

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Femur fractures are the most common skeletal system injuries seen after traffic or work accidents. They lead to morbidity and even mortality when not treated satisfactorily. Complications such as fat emboli, ARDS and multiple organ failure in the last stage threaten the life and may result in death. The basic objective in the treatment of femur fractures is to provide the anatomic integrity and functional abilities as close as possible to those in the past. In our study, we have evaluated 38 femurs of 38 patients who referred to Dicle University School of Medicine Orthopedics and Traumatology Clinic between February 1996 and August 1999 and diagnosed with femur body and supracondylar, subtrochanteric fracture and treated with indirect reduction. The patients consisted of 7 females (18,14%), 31 males (81,56%). The youngest patient was 15, the oldest patient was 84 years old and the mean age was 40,53. It has been identified that 15 patients (39,47%) had fracture on the left femur and 23 patients (60,53%) had fracture on the right femur. When the fracture locations were examined, it has been observed that 13 patients (34,21%) had body, 13 (34,21%) had subtrochanteric and 12 (31,58%) had supracondylar/intercondylar fractures. When the trauma etiology has been evaluated, it has been identified that almost all the cases had been subject to high energy trauma. In this series of 38 cases, 26 fractures (68,42%) were due to traffic accident, 9 (23,68%9 were due to falling from high and 3 (7,90%) were due to gun shot injury. The mean follow-up was 27,21 months and the shortest follow-up was 7, the longest follow-up was 47 months. Union has been obtained in all cases except two cases (5,26%) in our series. Upon the lack of pain in the fracture region and the formation of callus bridge radiologically, it has been decided that the union has been achieved. The mean union period was 17,3 weeks (8-32 weeks). Indirect reduction method has some advantages such as low infection risk, low rate of non-union or bad union. With this clinical trial, we believe that the indirect reduction technique may be a solution for the segmented femur fractures which challenge the orthopedic surgeon. 101

Benzer Tezler

  1. Tez No

    800268

    Subtrokanterik femur kırıklarında intramedüler ve ekstramedüller fiksasyon sonuçlarının karşılaştırılması

    Comparison of intramedular and extramedullar fixation results in subtrocanteric femur fractures

    ERSİN ŞENSÖZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bakanlığı

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLTEKİN SITKI ÇEÇEN

  2. Tez No

    260647

    Alt ekstremite uzun kemik kırıklarında minimal invaziv perkutan plak osteosentezi ile biyolojik tespit

    Biologic fixation of lower extremity long bone fractures with minimally invasive percutaneous plate osteosynthesis

    EMRAH CEVİZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Ortopedi ve TravmatolojiAbant İzzet Baysal Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MELİH GÜVEN

  3. Tez No

    311323

    Köpek ve kedilerde ekstremite uzun kemik kırıklarının dinamik kompresyon plağı ve akrilik eksternal fiksatör ile sağaltımlarının klinik ve radyografik yöntemlerle karşılaştırılması

    Comparison of dynamic compression plate and acrylic external fixator application for the treatment of long bone fractures in dogs and cats by clinic and radiographic methods

    ÜNAL YAVUZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Veteriner HekimliğiErciyes Üniversitesi

    Cerrahi (Veterinerlik) Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLTEKİN ATALAN

  4. Tez No

    755893

    Femur diyafizer kırıklarında hidroksiapatit-borik asit ve hidroksiapatit- magnezyum kaplı kirschner telinin kırık iyileşmesi üzerine etkinliğinin histolojik, radyolojik ve biyomekanik olarak değerlendirilmesi

    Hydroxyapatite-boric acid in femur diaphyzer fracturesand hydroxiapatite- magnesium coated kirschner wirehistological of its effect on fracture healing, radiological and biomechanic evaluation

    ÇAĞLAR TUNA ISSI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Ortopedi ve TravmatolojiAfyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET NURİ KONYA

  5. Tez No

    185109

    Kültür ortamında farklılaşan sıçan ve köpek kemik iliği stroma hücrelerinin, kemik dokusunda yara tamiri üzerine etkileri, stroma hücrelerinin implant materyalleri ile etkileşimi ve yönlendiren faktörler

    The effect of in vitro differentiated rat and dog bone marrow stromal cells on the healing of bone defect, interactions between stromal cells and implant materials and influencing factors

    FEYZAN KURT

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    BiyolojiCelal Bayar Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. İSMET DELİLOĞLU GÜRHAN

Geri Dön