Geri Dön

2017-2022 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Hastanesine başvuran iş kazası olgularının medikolegal açıdan değerlendirilmesi

Medicolegal evaluation of occupational accident cases who applied to Akdeniİz University Hospital between 2017-2022

  1. Tez No: 912683
  2. Yazar: AYŞEGÜL ALTINSOY ALP
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SEMA DEMİRÇİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Adli Tıp, Forensic Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Adli Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 193

Özet

İş kazaları ülkemizde ve Dünyada her yıl milyonlarca insanı etkileyen bir sorundur. Çalışmamızda, iş kazalarının sebepleri ve sonuçlarını değerlendirerek önlemlerin alınması için oluşturulacak protokollerin belirlenmesi açısından bilimsel verilere katkı sunmak amaçlanmıştır. Çalışmamızda 1 Ocak 2017-31 Aralık 2022 tarihleri arasında Antalya Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine iş kazası nedeniyle başvurmuş olgulara ait kayıtlar incelenmiş olup; 7442 olgu çalışmaya dahil edilmiştir. İş kazaları en az 2020 yılında meydana gelmiştir, hatta 2020 yılının ilkbahar ayında olguların istatistiksel anlamlı düzeyde daha az olduğu görülmüştür. Olguların büyük çoğunluğunun sağlık güvencesinin bulunduğu, kadın ve erkek olgularda bu oranın benzer olduğu ancak yabancı uyruklu olgularda bu oranın düştüğü saptanmıştır. En sık iş kazası yaşanan sektör inşaat (%13,7) olarak belirlenirken; en sık kaza yeri inşaat alanı (%17,9) olarak bulunmuştur. Çalışmamızda en sık iş kazası tipi hem kadın hem erkek cinsiyette DKAY (%23,9) olarak belirlenmiştir. Olguların %42,3'ünde (n=2998) makine-alet kullanımı olduğu saptanmıştır. Petrol-kimya-lastik-plastik-ilaç, ağaç ve kağıt, sağlık ve sosyal hizmetler, metal, otomotiv sanayi, GYDT sektörlerinde makine alet kullanımının istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür. Acil servise başvuran iş kazası olgularının 1909'unda (%26,9) yumuşak doku yaralanması, 1760'ında (%24,8) kesi-laserasyon, 1221'inde (%17,2) göz yaralanması, 1075'inde (%15,2) ise kırık-çıkık tipinde yaralanma olduğu saptanmıştır. Kesi, yumuşak doku yaralanması, yanık ve zehirlenme olguları kadınlarda; kırık çıkık, tendon yaralanması, intraserebral kanama, damar yaralanması, amputasyon, göz yaralanması ve iç organ hasarı ise erkek cinsiyette anlamlı düzeyde daha fazla bulunmuştur. Acil servise iş kazası ile başvuran olgularda en sık üst ekstremitede (n=3525, %49,7), ikinci sıklıkta baş boyun bölgesinde (n=2058, %29) yaralanma tespit edilmiştir. Acil servise başvuran iş kazası olgularının 5287'sinin (%74,6) acil servisten şifa ile taburcu edildiği; 1452'sinin (%20,5) yatarak tedavi gördüğü belirlenmiştir. Hastanemize başvuran ve acil serviste ya da yattığı klinikte eks olan olguların tamamının (n=33) erkek cinsiyette; en sık inşaat sektöründe ve düşme ile oluştuğu saptanmıştır. İş kazası nedeniyle acil servise başvuran olguların %32,1'inin (n=2277) taburculuktan sonra iş kazası ile ilişkili poliklinik başvurusu bulunduğu kayıtlıdır. Acil servise başvuran olgulardan geçici adli rapor düzenlenenlerin 192'sinde (%4,1) yaşamsal tehlike oluşturacak nitelikte yaralanma bulunduğu, 4465 (%95,5) olguda ise yaralanmanın yaşamsal tehlikeye neden olmadığı saptanmıştır. Kadınlarda BTM ile giderilebilir nitelikte hafif yaralanmalar anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. 2017-2022 yılları arasında Hastanemize başvuran tüm iş kazası olguları içinde (n=7442) Adli Tıp Anabilim Dalında rapor düzenlenen 272 olgu (%3,7) tespit edilmiştir. Rapor türlerine göre en sık kati rapor (n=221, %81,3) düzenlendiği belirlenmiştir. Adli Tıp Anabilim Dalında düzenlenen kati raporların %78,3 (n=173)'ünde yaşamsal tehlike yokken; %20,8'inde (n=46) yaşamsal tehlike olduğu yazılmıştır. Olguların %0,9'unda (n=2) yaşamsal tehlike ve BTM durumu belirtilmemiştir. Kati raporların %79,2'sinde (n=175) yaralanmanın BTM ile giderilebilir nitelikte olduğu; %19,9'unda (n=44) yaralanmanın BTM ile giderilemez nitelikte olduğu, kayıtlıdır. Bu çalışmada elde edilen bulgular, özellikle yüksek riskli sektörlerde iş güvenliği eğitimlerinin artırılmasının, makine bakım ve denetimlerinin düzenli yapılmasının kazaları önemli ölçüde azaltılabileceğini göstermektedir. Tüm veriler ortaya koymaktadır ki iş kazalarının önlenmesi ve azaltılması, hem işverenlerin hem de çalışanların iş güvenliği konusunda bilinçlenmesi, işverenlerin sorumluluklarını dikkat ve özenle yerine getirmesi ve her iki tarafın ortak mücadelesiyle mümkün olabilecektir.

Özet (Çeviri)

Occupational accidents are a problem that affects millions of people every year in our country and in the world. Our study aims to contribute to the literature in terms of determining the policies to be established to take measures by evaluating the causes and consequences of occupational accidents. In our study, the records of the cases admitted to Antalya Akdeniz University Faculty of Medicine's Hospital between 1 January 2017 and 31 December 2022 due to occupational accidents were examined; 7442 cases were included in our study. Work accidents occurred at least in 2020, and even statistically significantly fewer cases were seen in the spring of 2020. It was determined that the majority of cases had health insurance, this rate was similar in male and female cases, but this rate decreased in foreign worker cases. The most common occupational accident sector was construction sector (13.7%) and the most common accident location was construction site (17.9%). In our study, the most common type of occupational accident was determined as injury with piercing and cutting tools (23.9%) in both male and female gender. It was found that 42.3% (n=2998) of the cases were using machine-tool. It was observed that machine-tool use was statistically significantly higher in petroleum-chemical-plastics-pharmaceutical industry and wood and paper, health and social services, metal, automotive industry, shipbuilding and maritime transport sectors. It was found that 1909 (26,9%) of the occupational accident cases admitted to the emergency service were soft tissue injuries, 1760 (24,8%) were incision-laseration, 1221 (17,2%) were eye injuries and 1075 (15,2%) were fracture-dislocation type injuries. Incision, soft tissue injury, burn and intoxication cases were significantly higher in females, while fracture-dislocation, tendon injury, intracerebral haemorrhage, vascular injury, amputation, eye injury and internal organ damage were significantly higher in males. The most common injury body part was found in the upper extremity (n=3525, 49.7%) and the second most common injury was found in the head and neck region (n=2058, 29,0%).It was determined that 5287 (74.6%) of the occupational accident cases admitted to the emergency service were discharged from the emergency service with a cure and 1452 (20.5%) of them received inpatient treatment. It was found that all (n=33) of the patients who were admitted to the hospital and died in the emergency department or in the clinic where they received inpatient treatment were male and the most common occupational accidents occurred in the construction sector and due to falls. It was recorded that %32.1 of the cases admitted to the emergency service due to occupational accidents had an outpatient clinic application related to occupational accidents after discharge. It was found that 192 (4.1%) of the patients admitted to the emergency service who have, form that filled according to emergency examinaton, had a life-threatening injury, while 4465 (95.5%) did not have a life-threatening injury. Mild injuries that could be treated with simple medical intervention were found to be significantly higher in women. Among all occupational accident cases (n=7442) admitted to the hospital between 2017 and 2022, the number of those with a forensic report was 272 (3.7%). According to report types, it was determined that the most common type of report was a forensic report (n=221, 81.3%). In 78.3% (n=173) of the forensic reports issued in the department, there was no life-threatening situation, while there was life-threatening situation in 20.8% (n=46). It was concluded that in 79.2% (n=175) of the forensic report, the injury could be treated with a simple medical intervention, whereas in %19.9 (n=44) of the definitive report, the injury could not be treated with a simple medical intervention. Our study has shown that prevention and reduction of occupational accidents is possible by raising awareness of both employers and employees about occupational safety. The findings obtained in this study show that increasing occupational safety trainings, regular machine maintenance and inspections, especially in high-risk sectors, can significantly reduce accidents.

Benzer Tezler

  1. Antalya bölgesinde çocuklarda alternaria alternata duyarlılığının sıklığı ve bu duyarlılığın hastaların kliniği ile duyarlılık ilişkisinin değerlendirilmesi

    The frequency of alterrnaria alternata sensitivity in children in Antalya region and the evaluation of this sensitivity's relationship with patients' clinic and sensitivity

    ANIL GÖKHAN SÜZEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FATİH ÇELMELİ

  2. 2017-2022 yılları arasında Türkiye'de insan ticaretine konu olan Suriye uyruklu kadınlar üzerine bir inceleme

    A study on Syrian women subjected to human trafficking in Turkey between 2017-2022

    AYSUN OCAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    SosyolojiAkdeniz Üniversitesi

    Akdeniz Göç Araştırmaları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZGE ZEYBEKOĞLU AKBAŞ

  3. Geç dönem monoblok uygulamalarında başarı kriterlerinin yapay zekâ yöntemi ile değerlendirilmesi

    Evaluation of success criteria in postpeak monoblock applications with artificial intelligence method

    KAAN ÖNER

    Diş Hekimliği Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Diş HekimliğiAkdeniz Üniversitesi

    Ortodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ELÇİN ESENLİK

  4. Diş hekimliği lisans öğrencileri tarafından yapılan kök kanal tedavisi ve üst restorasyonların kalitesinin periapikal sağlık ile ilişkisinin değerlendirilmesi: retrospektif bir çalışma

    Evaluation of the relationship between periapikal health and the quali̇ty of root canal treatment and upper restorati̇ons performed by dental undergraduate students: a retrospecti̇ve study

    AHMET EMRE KASSAP

    Diş Hekimliği Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Diş HekimliğiAkdeniz Üniversitesi

    Endodonti Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZNUR GÜÇLÜER

  5. Multiple sklerozda diğer romatolojik otoantikorların prevalansı ve HLA B51 pozitifliğinin prevalansının değerlendirilmesi

    Prevalence of other rheumatologic autoantibodies and evaluation of prevalence of HLA B51 positivity in multiple sclerosis

    KHALIDA MAMMADOVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    NörolojiAkdeniz Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FERAH KIZILAY