Geri Dön

Avrupa Birliği hukukunda kentsel atık suların arıtılmasına yönelik yeni kurallar

New rules for the treatment of urban wastewater in European Union law

  1. Tez No: 914280
  2. Yazar: HANİFE YOKTAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET HANİFİ BAYRAM
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Hukuk, Law
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 116

Özet

Küresel bir kriz olan su problemi, uluslararası hukuk mevzuatı ve uygulamaları açısından önemli bir yer ifade etmiştir. 1970'lerin sonlarından bu yana çeşitli yönleriyle ele alınmıştır. Suyun azlığı, mevcut kullanılabilir su kaynaklarının giderek azalması, iklim değişikliği nedeniyle kuraklık ve aşırı yağışın su dengesini bozması gibi birden fazla çeşitli problem ile karşılaşılmıştır. Su kıtlığında; nüfus artışı ve aşırı tüketim gibi faktörler de etkilidir. Suya erişim, yaşam hakkı ile bağlantılı olarak, insan hakkı kapsamında nitelendirilmeye ve düzenlenmeye başlanmıştır. İnsan hakkı olarak su anlayışı, kavramsal içeriği ile; içme suyu, suya erişim hakkı, temiz su ihtiyacı gibi konuların altını çizmiştir. Temiz ve sağlıklı suya erişim, dünyanın birçok yerinde hala tam anlamıyla sağlanamamıştır. Suyun kalitesi ve temizliği, çevre ve insanın faydasınadır. Yalnızca yaşam hakkı bağlamında değil; insanlara, tüm olanaklarını gerçekleştirebilecek bir çevre sunabilme açısından da vazgeçilmezdir. Tarım, endüstri, sağlık, kimya ve sanayi gibi birden fazla farklı sektörde suya ihtiyaç duyulmaktadır. Su kaynakları, bu sektörlerdeki eylemler neticesinde ortaya çıkan atık ile karşı karşıya kalmaktadır. Mevcut tatlı suyu kullanılamaz hale getirecek eylemler de bu krizin bir parçasıdır. Suyun kalitesini bozacak etkenlerin, ekosistemi ve su dengesini koruyucu nitelikte bertarafı gerekmektedir. Kirlilik, bu bağlamda küresel su krizinin bir yönünü yansıtır. Atık su deşarjlarının; ayrıştırılmadan, detaylı denetim ve gözleme tabi tutulmaksızın doğrudan kent akışına karışması temiz su kaynaklarının kalite seviyelerinin düşmesine yol açmaktadır. İnsan hakkı olarak su anlayışı, kullanılan ve atık hale gelen suların istenilen şekilde deşarjının sağlanabileceği anlamı da taşımamaktadır. Aksi halde insan hakkı olarak nitelendirilen temiz suya erişim hakkı, kendi içerisinde çelişkiler barındırmış olacaktır. Suya erişim ve temiz su hakkının, yalnızca insan hakkı olarak nitelendirilmesi her zaman tek başına yeterli olmayabilir. Ancak tarihsel süreçte çözüme götüren adımların atılmasına öncülük etmiştir. Suyun nicelik ve niteliğinin aynı anda korunması için hem çevreyi hem de insanı koruyucu bütüncül bir çözüm yöntemi gereklidir. Su ekosisteminin devamlılığı ve habitatının güvenliği bu şekilde sağlanabilecektir. Çalışmanın ilk aşamalarında, insan hakkı ve su ekosisteminin gözetilerek, atık suyun düzenleme altına alınması sürecinin incelenmesi amaçlanmıştı. Başlangıçta yalnızca, mevcudiyetini koruyan 1991 tarihli Kentsel Atık Su Arıtımı Direktifi'nin üzerine şekillenmişti. 20 yılı aşkın süredir uygulanan direktifin, 2020'li yıllarda meydana gelen sağlık ve çevre ile ilgili değişikliklere ne oranda cevap olabildiği temel inceleme konusuydu. Nihayetinde varılması öngörülen sonuç ise; daha bütüncül bir yaklaşım ve ekosistem temelli önlemlerin arttırılması gerektiği ve getirilecek yaptırım ve denetimlerle uygulanabilirliğin sağlanması idi. Çalışma kapsamı; 26.10.2022 tarihli, AB Komisyonu'nun Kentsel Atık Su Arıtımı Direktifinin revizyonu önerisi ile atık su arıtımının yeni kuralları olarak isim değişikliği ve içerik genişletilmesine gidilmiştir. Revizyon önerisinde, tezin de inceleme konusunu ele alan; kentsel atık su arıtımının eksiklikleri üzerinde durulmuştur. Özellikle, mevcut uluslararası metinlerle uyumluluk ve güncel problemlere çözüm olabilmesi yönleriyle eleştirilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından küresel salgın, pandemi olarak nitelendirilen COVID-19 salgını neticesinde yenilenme ihtiyacı üzerinde durulmuştur. Bu vesileyle, çalışmaya paralel olarak gelişen revizyon süreci neticesinde, direktifin hem eski hem de yeni haliyle karşılaştırmalı olarak incelenmesi amaçlanmıştır. 1991 tarihli Kentsel Atık Su Arıtma Direktifi açıklanırken, AB hukukunun diğer çevre düzenlemelerine de değinilmesi amaçlanmaktadır. AB çevre düzenlemeleri, özellikle 2000 tarihli Su Çerçeve Direktifi ile getirilen yeni bütüncül yaklaşım ile AB çevre hukuku ilkeleri vurgulanmış ve temel bir çerçeve oluşturulması amaçlanmıştır. Yalnızca AB mevzuatı üzerinden değil, diğer uluslar arası hukuk kaynakları ile de açıklamalara yer verilmiştir. Direktifin yenilenme önerisi içeriğinde sınır ötesi işbirliği vurgusu ile mevcut uluslararası çevre düzenlemelerine halel gelmemesi gerektiği belirtilmiştir. Esas konu AB kapsamında olsa da, uluslararası hukukun bütünlüğü açısından, gerek OECD raporları gerekse de BM Çevre Programı ile detaylandırılmıştır. 2022 tarihli revizyon önerisi, Ekonomik ve Sosyal Komite görüşü, Bölgeler Komitesi görüşü ve son hukuki halini alan 10.04.2024 tarihli Avrupa Parlamentosu yasama kararı incelenmiştir. Getirilen yenilikler, benimsenen prensipler ve daha detaylı arıtım yöntemleri gerekçeleriyle açıklanmaya gayret edilmiştir.

Özet (Çeviri)

The water problem, which is a global crisis, has been an important issue in international law legislation and practice. It has been addressed in various aspects since the late 1970s. Various problems have been encountered such as scarcity of water, gradual depletion of existing usable water resources, drought due to climate change and disruption of the water balance by excessive rainfall. Factors such as population growth and overconsumption are also effective in water scarcity. Access to water, in conjunction with the right to life, has started to be characterized and regulated as a human right. The understanding of water as a human right has underlined issues such as drinking water, the right to access water, and the need for clean water with its conceptual content. Access to clean and healthy water is still not fully ensured in many parts of the world. The quality and cleanliness of water is for the benefit of the environment and people. It is indispensable not only in terms of the right to life, but also in terms of providing people with an environment in which they can realize all their possibilities. Water is needed in many different sectors such as agriculture, industry, health, chemistry and industry. Water resources are confronted with the waste generated as a result of actions in these sectors. Actions that render existing freshwater unusable are part of this crisis. Factors that impair the quality of water need to be eliminated in a way that protects the ecosystem and water balance. Pollution, in this context, reflects one aspect of the global water crisis. Wastewater discharges directly into the urban stream without being separated and subjected to detailed inspection and monitoring lead to a decrease in the quality levels of clean water resources. The understanding of water as a human right does not mean that the used and wasted water can be discharged as desired. Otherwise, the right of access to clean water, which is characterized as a human right, will contain contradictions within itself. The characterization of the right to access to water and the right to clean water as a human right alone may not always be sufficient. However, in the historical process, it has led to steps leading to a solution. In order to protect the quantity and quality of water at the same time, a holistic solution method that protects both the environment and people is necessary. The continuity of the water ecosystem and the security of its habitat can be ensured in this way. In the early stages of the study, the aim was to examine the process of regulating wastewater, taking into account human rights and the water ecosystem. Initially, it was based solely on the 1991 Urban Waste Water Treatment Directive, which remains in force. After more than 20 years of implementation, the main focus was on the extent to which the Directive was able to respond to the health and environmental changes that occurred in the 2020s. The conclusion was that a more holistic approach and ecosystem-based measures should be increased and enforceability should be ensured through sanctions and inspections. The scope of the study; With the EU Commission's proposal for the revision of the Urban Waste Water Treatment Directive dated 26.10.2022, thesis' name was changed and the content was expanded as the new rules of waste water treatment. In the revision proposal, the shortcomings of urban wastewater treatment, which is also the subject of this thesis, are emphasized. In particular, it was criticized for its compatibility with existing international texts and its ability to be a solution to current problems. The need for renewal has been emphasized as a result of the COVID-19 outbreak, which is described as a global epidemic, pandemic by the World Health Organization (WHO). On this occasion, as a result of the revision process that developed in parallel with the study, it was aimed to examine the directive comparatively both in its old and new form. While explaining the 1991 Urban Waste Water Treatment Directive, it is also aimed to mention other environmental regulations of EU law. EU environmental regulations, especially the new holistic approach introduced by the Water Framework Directive of 2000 and the principles of EU environmental law are emphasized and it is aimed to establish a basic framework. Explanations are provided not only through EU legislation but also through other international law sources. The renewal proposal of the Directive emphasizes cross-border cooperation and states that existing international environmental regulations should not be prejudiced. Although the main issue is within the scope of the EU, in terms of the integrity of international law, it is detailed with both OECD reports and the UN Environment Program. The 2022 revision proposal, the opinion of the Economic and Social Committee, the opinion of the Committee of the Regions and the legislative resolution of the European Parliament dated 10.04.2024, which took its final legal form, were examined. The innovations introduced, the principles adopted and the more detailed treatment methods are explained with justifications.

Benzer Tezler

  1. Türkiye'de su hakkı

    The right to water in Turkey

    YILDIZ AKEL ÜNAL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERDOĞAN BÜLBÜL

  2. Profile of priority substances and toxicity assessments of wastewater treatment plants in Istanbul

    İstanbul ili atıksu arıtma tesislerinde öncelikli maddelerin profili ve toksisite değerlendirilmesi

    RAHİME İCLAL BİRTEK

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Çevre Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Çevre Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK

  3. Kamu İhale Kanunu, yapım işleri ihale mevzuatı ve yapım işlerinde iş deneyim belgesi, alt yüklenici ve fiyat dışı unsur uygulamaları

    Practices of work experience certificate, subcontractor, and non-price factors regarding Public Procurement Law, construction works procurement legislation, and construction works

    HAKKI YILDIRIM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    HukukBahçeşehir Üniversitesi

    Kentsel Sistemler ve Ulaştırma Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÖKHAN GELİŞEN

  4. Avrupa Birliği üyelik sürecinde Türkiye'de yerel yönetimlerin kentsel hakların gelişimine etkileri

    In Turkey local managements' influence to urban rights' developments in membership process of the European Union

    GÜNAY AYDIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Kamu YönetimiKocaeli Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü

    DOÇ. DR. HAMZA ATEŞ

  5. Avrupa Birliğinde kent ve kentleşme politikaları ve Türkiye

    Başlık çevirisi yok

    ADNAN YAZGI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Kamu YönetimiGazi Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KEMAL GÖRMEZ