Geri Dön

Perianal fistülde inovatif yaklaşım minimal invaziv fistül cerrahisi pilot çalışma

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 918505
  2. Yazar: HALE FERATOĞLU
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. ALİSİNA BULUT, PROF. DR. VAFİ ATALAY
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 69

Özet

GİRİŞ VE AMAÇ: Perianal fistül hastalığı sık görülen, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen ve perianal sepsise yol açarak hayatı tehdit edebilen bir hastalıktır. Mevcut tedavi yöntemleri ile başarı oranları değişkendir ve inkontinans riski ciddi bir problem oluşturmaktadır. Rekürrenslerin sıkça görülebilmesi nedeniyle uygulanan tedavilerin tekrarlanabilir ve minimal invaziv olması büyük önem taşımaktadır. Geliştirmiş olduğumuz Minimal İnvaziv Fistül Cerrahisi'nde (MIFiS) hedeflenen; sfinkter fonksiyonlarına zarar vermeden, fistül traktının epitel tabakasının çıkarılması ve internal orifisin kapatılmasıdır. Bu sayede deepitelize olan ve anüs ile bağlantısı kapatılmış olan traktın iyileşmesi öngörülmektedir. Pilot çalışmamız kapsamında, Minimal İnvaziv Fistül Cerrahisi'nin etkinlik ve güvenliliğinin objektif şekilde araştırılması ve erken dönem sonuçlarının paylaşılması hedeflenmiştir. MATERYAL VE METOT: Kriptoglandüler orijinli perianal fistül hastalığı nedeniyle genel cerrahi polikliniğine başvuran hastalara MIFiS planlandı. Perianal MRG ile tüm hastaların fistül özellikleri değerlendirildi. Preoperatif Wexner skorları kayıt edildi. Hastalara anestezi altında, kendi geliştirdiğimiz fistülektom ile MIFiS tekniği uygulandı. Postoperatif dönemde 1. hafta, 1. ay, 2. ay ve 3. aylarda poliklinik kontrolü ile hastalar değerlendirildi. Postoperatif Wexner skorları, komplikasyonlar ve iyileşme durumu kayıt edildi. Çalışmada primer çıkarım, minimal invaziv fistül cerrahisi sonrası iyileşme oranlarını saptamaktır. Sekonder çıkarım ise, sfinkter fonksiyonlarını değerlendirmek, komplikasyonları ve iyileşmeyi etkileyen faktörleri saptamaktır. BULGULAR: Mayıs 2024 ile Kasım 2024 tarihleri arasında MIFiS uygulanan 28 hasta çalışmaya dahil edildi. Erkek hasta sayısı 18 (%64) idi. Ortanca yaş 46 (17-64) olarak bulundu. Preoperatif MRG'ye göre 13 (%46,4) intersfinkterik, 8 (%28,6) transsfinkterik tipte fistül tespit edildi. Kompleks fistüller de dahil edildiğinde klinik iyileşme oranı %61 olarak bulundu. İntersfinkterik ve transsfinkterik hastalarla yapılan subgrup analizinde, 3 ay ve üzeri takip süresi olan hastalarda iyileşme %86 oranında saptandı. Kaplan-Meier analizi kullanılarak kümülatif iyileşme oranı 6. ayda %90 olarak bulundu. MIFİS öncesi ve sonrası Wexner skorları arasında değişiklik görülmedi. SONUÇ: MIFiS yönteminin perianal fistül hastalığında başarı oranı çok yüksek ve güvenli bir yöntem olduğu gösterilmiştir. Minimal invaziv olması, inkontinansa sebep olmaması, kolay uygulanabilirliği, gerektiğinde tekrarlanabilen bir yöntem olması sebebiyle MIFiS, perianal fistül hastalığında ilk basamak tedavi seçeneği olarak tercih edilebilir.

Özet (Çeviri)

INTRODUCTION AND AIM: Perianal fistula disease is a common condition that negatively affects the quality of life and can lead to life-threatening perianal sepsis. The success rates of current treatment methods vary, and the risk of incontinence remains a significant concern. Due to the frequent occurrence of recurrences, it is crucial that the applied treatments are minimally invasive and repeatable. Our novel technique, Minimal Invasive Fistula Surgery (MIFiS), aims to remove the epithelial layer of the fistula tract and close the internal orifice without damaging sphincter function. This approach is anticipated to facilitate the healing of the de-epithelialized tract, which is isolated from the anus. In this pilot study, we aim to objectively evaluate the efficacy and safety of MIFiS and present its early outcomes. MATERIALS AND METHODS: MIFiS was planned for patients presenting with cryptoglandular-origin perianal fistula disease at the general surgery outpatient clinic. Fistula characteristics of all patients were assessed preoperatively using perianal MRI, and preoperative Wexner scores were recorded. MIFiS was performed under anesthesia using a custom-designed fistulectomy device. Postoperative follow-up assessments were conducted at 1 week, 1 month, 2 months, and 3 months. Postoperative Wexner scores, complications, and healing status were recorded. The primary outcome of the study was to determine the healing rates following MIFiS. Secondary outcomes included the evaluation of sphincter function, identification of complications, and factors influencing healing. RESULTS: Between May 2024 and November 2024, 28 patients who underwent MIFiS were included in the study, with 18 (64%) being male. The median age was 46 years (17–64). Preoperative MRI identified 13 (46.4%) intersphincteric and 8 (28.6%) transsphincteric fistulas. The clinical healing rate, including complex fistulas, was 61%. Subgroup analysis of intersphincteric and transsphincteric patients with a follow-up duration of ≥3 months revealed a healing rate of 86%. Kaplan-Meier analysis indicated a cumulative healing rate of 90% at 6 months. No changes were observed in Wexner scores before and after MIFiS. CONCLUSION: MIFiS has demonstrated a high success rate and safety in the treatment of perianal fistula disease. Its minimally invasive nature, lack of impact on continence, ease of application, and repeatability make MIFiS a strong candidate for the first-line treatment of perianal fistula disease.

Benzer Tezler

  1. Perianal fistüllerin manyetik rezonans görüntüleme ile değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    NAZLI GÜLSÜM AKYEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Radyoloji ve Nükleer TıpTurgut Özal Üniversitesi

    Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KAYIHAN AKIN

  2. Ankilozan spondiliti olan inflamatuvar bağırsak hastalarımızın klinik ve demografik özellikleri

    Demographic features and long-term follow up outcome comparisons between patients with solo inflammatory bowel disease vs. inflammatory bowel disease and concomitant ankylosing spondylitis

    KHAYYAM EYVAZOV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Gastroenterolojiİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YUSUF ZİYA ERZİN

  3. Perianal fistüllerin değerlendirilmesinde difüzyon MR incelemede farklı B değerlerinin tanısal etkinliği

    Diagnostic efficacy of different b-values in diffusion weighted imaging for evaluation of perianal fistula

    MEHMET HAMZA TÜRKCANOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NURİ ÖZGÜR KILIÇKESMEZ

  4. Perianal fistül tanı ve evrelemesinde hangi sekans veya eksen daha güvenilirdir?

    Which sequence or axis is more reliable for diagnosis and staging of perianal fistules?

    ÖMER FARUK GÜLER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SELMA UYSAL RAMADAN