Osmanlı-Rus ilişkileri ve Kırım'ın kaybedilmesi (1711-1856)
Ottoman-Russian relations and the loss of Crimea (1711-1856)
- Tez No: 918687
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MUSTAFA ÇABUK
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Osmanlı-Rus ilişkileri, Kırım, Küçük Kaynarca Antlaşması, Karadeniz, ilhak, Ottoman-Russian relations, Crimea, Treaty of Küçük Kaynarca, Black Sea, Annexation
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 109
Özet
Osmanlı-Rus ilişkilerine bakıldığında Rusların güçlenmeye başladıkları dönem Osmanlı Devleti'nin de gerileme dönemine denk gelmektedir. Osmanlı Devleti'nin gerileme döneminde olması Rusların Karadeniz üzerinden sıcak denizlere inme iştahını artırmıştır. Rusların Osmanlı toprakları üzerindeki emelleri Osmanlı Rus ilişkilerini de sorunlu hale getirmiştir. Osmanlı- Rus ilişkilerinde Kırım'ın önemli bir yeri olmuştur. Bu dönemde Kırım, Karadeniz üzerindeki stratejik konumu, halkının Türk ve Müslüman olması ve Osmanlı Devleti ile olan tarihi, kültürel bağları nedeniyle çatışmaların odak noktası haline gelmiştir. Kırım Hanlığı, Osmanlı-Rus ilişkilerini merkezinde yer almış, Kırım toprakları uzun yıllar iki büyük devletin siyasi, askeri ve diplomatik mücadelelerine sahne olmuştur. 18. yüzyılda Rusya'nın yayılmacı politikaları ve askeri güç kazanmaya yönelik stratejileri, Osmanlı Devleti'nin Kırım üzerindeki egemenliğini tehdit etmeye başlamıştır. 1774 yılında imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması ile Kırım Hanlığı, Osmanlı himayesinden çıkartılarak bağımsız hale getirilmiştir. Rusların baskısıyla ortaya çıkan bu sözde bağımsızlık, 1783 yılında Rusya'nın Kırım'ı işgal etmesiyle sonuçlanmıştır. Kırım'ın kaybı, Osmanlı Devleti'nin askeri ve siyasi alanda zayıflamasının en somut göstergelerinden biri olmuştur. Bu durum, yalnızca Osmanlı toprak bütünlüğünü değil, aynı zamanda Karadeniz ve çevresindeki güç dengelerini de derinden etkilemiştir. Bu çalışma, Kırım'ın Osmanlı Devleti için taşıdığı stratejik önemi, Osmanlı-Rus ilişkilerinin dinamiklerini ve Kırım'ın kaybına yol açan tarihsel süreçleri detaylı bir şekilde ele almaktadır. Ayrıca, Kırım'daki Osmanlı egemenliğinin, Rusya'nın genişleme politikaları karşısında nasıl zayıfladığını ve bu süreçte iki devlet arasındaki güç mücadelesinin bölgesel dengelere nasıl etki ettiğini analiz etmeyi de amaçlamaktadır.
Özet (Çeviri)
When examining Ottoman-Russian relations, it can be seen that the period when the Russians began to strengthen coincided with the decline of the Ottoman State. During the Ottoman State's period of decline, the Russians' appetite for reaching the warm seas via the Black Sea increased. The ambitions of the Russians on Ottoman lands also made Ottoman-Russian relations problematic. Crimea played a significant role in Ottoman-Russian relations. During this period, Crimea became the focal point of conflicts due to its strategic location on the Black Sea, its Turkish and Muslim population, and its historical and cultural ties with the Ottoman State. The Crimean Khanate was central to Ottoman-Russian relations, and the lands of Crimea became the scene of the political, military, and diplomatic struggles between the two great powers for many years. In the 18th century, Russia's expansionist policies and strategies aimed at gaining military power began to threaten the Ottoman State's sovereignty over Crimea. With the Treaty of Küçük Kaynarca signed in 1774, the Crimean Khanate was removed from Ottoman protection and became independent. This so-called independence, resulting from Russian pressure, culminated in Russia's invasion of Crimea in 1783. The loss of Crimea became one of the most concrete signs of the weakening of the Ottoman State in both military and political terms. This situation not only affected the territorial integrity of the Ottoman State but also deeply influenced the balance of power in the Black Sea and its surroundings. This study discusses in detail the strategic importance of Crimea for the Ottoman State, the dynamics of Ottoman-Russian relations, and the historical processes that led to the loss of Crimea. Additionally, it aims to analyze how the Ottoman sovereignty over Crimea weakened in the face of Russia's expansionist policies and how the power struggle between the two states impacted regional balances during this process.
Benzer Tezler
- Şakâik-i Numâniyye ve Zeyillerinde Kırım Ulemâsı
Crimean Ulema in Şakâik-i Numaniyye and Zeyilleri
MİNE ÇELEBİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
TarihKaradeniz Teknik ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DERYA DERİN PAŞAOĞLU
- Türk edebiyatında Kırım ve Kırım Türkleri
Crimea and Crimean Turks in Turkish literature
EZGİSU DEMİREL
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Türk Dili ve EdebiyatıAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ CENGİZ KARATAŞ
- Kırım'ın Osmanlı'dan kopuşu: Siyasi-diplomatik süreç (1768-1792)
The secession of crimea from the ottoman empire: The Political-diplomatic process (1768-1792)
DENİZ ÇOLAK
Doktora
Türkçe
2024
TarihKaradeniz Teknik ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET ALAADDİN YALÇINKAYA
- Osmanlı-Rus ilişkileri çerçevesinde Kırım Savaşı (1853-1856)
The Crimea War in context of the Ottoman-Russian relations
MEHMET REZAN EKİNCİ