Geri Dön

Fenantren-imidazol türevi demiroksit nanoparçacıkların sentezi ve karakterizasyonu

Synthesis and characterization of phenantrene-imidazole derived ironoxide nanoparticles

  1. Tez No: 922395
  2. Yazar: UĞUR TAŞDEMİR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ASLIHAN YILMAZ OBALI
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Kimya, Chemistry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Selçuk Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Nanoteknoloji ve İleri Malzemeler Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 170

Özet

Fenantren-imidazol türevi ligantlar kimyasal yapıları gereği çeşitli özellikler sergilerler. Bu bileşikler, fenantren ve imidazol halkalarının birleştirilmesiyle oluşur. Fenantren-imidazol türevi ligantlar, hidrofobik yapıları nedeniyle çoğunlukla organik çözücülerde çözünürler. Bazı fenantren-imidazol türevi ligantlar, elektrokimyasal özelliklerinden dolayı iyonik sıvılar gibi polar çözücülerde de çözülebilirler. Fenantren-imidazol türevi ligantlar, proton verici gruplar (asitler) veya proton alıcı gruplar (bazlar) içerebilirler. Bu grupların varlığı, bileşiğin pH'ya duyarlılığını etkileyebilir. Ayrıca, bazı fenantren-imidazol türevi ligantlar, redoks özelliklerinden dolayı elektrokimyasal uygulamalarda kullanılabilirler. Fenantren-imidazol türevi ligantların kristal yapıları, X-ışını kırınımı ve NMR spektroskopisi gibi teknikler kullanılarak incelenebilir. Bu incelemeler, bileşiğin yapısı ve kimyasal özellikleri hakkında daha fazla bilgi sağlayabilir ve bileşiklerin daha geniş yelpazede kullanımına olanak sağlar. Fenantren-imidazol türevi ligantlar, proteinlerle etkileşime girerek biyolojik aktivitelerini değiştirebilirler. Özellikle G proteinleri üzerinde etkili oldukları bilinmektedir. Bu nedenle, G proteinlerinin işlevlerini anlamak ve bunları hedefleyen ilaçların geliştirilmesi için önemlidirler. Fenantren-imidazol türevi ligantlar, antiviral, antitümör ve antienflamatuar etkiler gibi çeşitli biyolojik aktiviteleri de gösterirler. Bunlar arasında antiviral aktivitesi nedeniyle COVID-19 gibi virüslerin tedavisinde kullanılabilecek potansiyel bir bileşik sınıfıdır. Demiroksit nanoparçacıklar, demir ve oksijen atomlarından oluşan bir bileşik olan demir oksit (Fe3O4) kristallerinin nanometre boyutunda parçacıklarına verilen isimdir. Demiroksit nanoparçacıklar, manyetik özellikleri nedeniyle birçok uygulamada kullanılırlar. Özellikle manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi tıbbi görüntüleme yöntemlerinde kontrast maddesi olarak kullanılırlar. Ayrıca, demiroksit nanoparçacıklar, kanser tedavisi gibi birçok tıbbi uygulamada da kullanılmaktadır. Demiroksit nanoparçacıklar, yüksek yüzey alanı ve manyetik özellikleri sayesinde, biyomedikal alanda ilaç taşıyıcıları olarak da kullanılabilirler. Bu özellikleri sayesinde, hedefe yönlendirilebilen ilaç taşıyıcıları olarak kullanıldıklarında, kanser hücrelerini öldürmek için tasarlanmış ilaçların hedeflenen hücrelere daha etkili bir şekilde taşınmasına yardımcı olabilirler. Demiroksit nanoparçacıkların hazırlanması genellikle kimyasal yöntemlerle gerçekleştirilir. Bu yöntemler arasında çöktürme, hidrotermal sentez ve sıvı-faz yöntemleri bulunur. Demiroksit nanoparçacıklar, manyetik özellikleri ve yüksek yüzey alanı sayesinde birçok tıbbi ve biyomedikal uygulamada kullanılan nanoteknolojik malzemelerdir. Demiroksit nanoparçacıkların kimyasal önemi, sahip oldukları manyetik özellikleri sayesinde birçok uygulamada kullanılabilmelerinden kaynaklanmaktadır. Demiroksit nanoparçacıkların manyetik özellikleri, kristal yapılarında bulunan demir iyonlarının manyetik momentlerinden kaynaklanır. Demiroksit nanoparçacıkların bu manyetik özelliği, manyetik alanlar tarafından etkilenerek manyetik hale gelebilirler. Bu özellikleri sayesinde, demiroksit nanoparçacıkların birçok uygulaması vardır. Birçok tıbbi uygulamada, demiroksit nanoparçacıklar MRG ve manyetik hipertermi tedavisi gibi görüntüleme ve tedavi yöntemlerinde kullanılır. Manyetik özellikleri sayesinde, demiroksit nanoparçacıkları vücutta hedeflenen alanlara taşımak daha kolay hale gelir ve bu da tedavinin daha etkili olmasına yardımcı olur. Ayrıca, demiroksit nanoparçacıklar, diğer birçok kimyasal işlemde de kullanılabilirler. Bu parçacıklar, manyetik ayırma ve manyetik adsorpsiyon işlemlerinde kullanılabilirler. Demiroksit nanoparçacıkların yüzeylerine kimyasal gruplar eklenebilir ve böylece sensörler, biyosensörler ve katalizörler gibi birçok farklı uygulamada kullanılabilirler. Demiroksit nanoparçacıkların kimyasal önemi, manyetik özellikleri sayesinde birçok farklı uygulama alanında kullanılabilmeleri ve bu sayede birçok endüstriyel işlemi daha etkili hale getirebilmeleri nedeniyle önemlidir. Bununla birlikte, bu malzemelerin birlikte kullanımı diğer tıbbi uygulama alanlarında da potansiyel olarak yararlı olabilir. Fenantren-imidazol türevi ligantlar ve demiroksit nanoparçacıkların birlikte kullanımı, biyosensörler ve biyomarkırlar gibi diğer tıbbi uygulamalarda da potansiyel olarak yararlı olabilir. Örneğin, demiroksit nanoparçacıkların manyetik algılama platformu olarak kullanımı, fenantren-imidazol türevi ligantların kan şekeri, kolesterol ve diğer biyolojik moleküllerin tespiti için kullanılmasıyla birleştirilebilir. Bu, birçok farklı biyolojik molekülün tanısını daha hızlı ve daha doğru bir şekilde yapmayı mümkün kılabilir. Fenantren-imidazol türevi ligantlar ve demiroksit nanoparçacıkların birlikte kullanımı, kanser tedavisi dışında tıbbi görüntüleme, biyosensörler ve diğer biyomedikal uygulamalar gibi çeşitli uygulama alanlarında potansiyel olarak yararlıdır. Bu tez çalışmasında kullanılan ana madde 9,10-fenantrendion dur. Sentezlenecek bileşikler fenantren-imidazol türevi demiroksit nanoparçacıklardır. Hedeflenen ara ürünler ve son ürün nanoparçacıklar çeşitli spektroskopik yöntemlerle karakterize edilecektir.

Özet (Çeviri)

Phenantrene-imidazole derivative ligands exhibit various properties due to their chemical structures. These compounds are formed by joining the phenanthrene and imidazole rings. Phenantrene-imidazole derivative ligands are mostly soluble in organic solvents due to their hydrophobic nature. Some phenanthrene-imidazole derivative ligands can also be dissolved in polar solvents such as ionic liquids due to their electrochemical properties. Phenantrene-imidazole derivative ligands may contain proton donor groups (acids) or proton acceptor groups (bases). The presence of these groups can affect the sensitivity of the compound to pH. In addition, some phenanthrene-imidazole derivative ligands can be used in electrochemical applications due to their redox properties. The crystal structures of phenanthrene-imidazole derivative ligands can be studied using techniques such as X-ray diffraction and NMR spectroscopy. These studies can provide more information about the structure and chemical properties of the compound and allow a wider range of use of the compounds. Phenantrene-imidazole derivative ligands can change their biological activities by interacting with proteins. They are known to be particularly effective on G proteins. Therefore, they are important for understanding the functions of G proteins and for the development of drugs that target them. Phenantrene-imidazole derivative ligands also show various biological activities such as antiviral, antitumor and anti-inflammatory effects. Among them is a potential class of compounds that can be used in the treatment of viruses such as COVID-19 due to its antiviral activity. Iron oxide nanoparticles are the nanometer-sized particles of iron oxide (Fe3O4) crystals, a compound composed of iron and oxygen atoms. Iron oxide nanoparticles are used in many applications due to their magnetic properties. They are used as a contrast agent in medical imaging methods, especially magnetic resonance imaging (MRI). In addition, iron oxide nanoparticles are also used in many medical applications such as cancer therapy. Thanks to their high surface area and magnetic properties, iron oxide nanoparticles can also be used as drug carriers in the biomedical field. Thanks to these properties, when used as targeted drug carriers, they can help deliver drugs designed to kill cancer cells more effectively to targeted cells. The preparation of iron oxide nanoparticles is usually carried out by chemical methods. These methods include precipitation, hydrothermal synthesis, and liquid-phase methods. Iron oxide nanoparticles are nanotechnological materials used in many medical and biomedical applications thanks to their magnetic properties and high surface area. The chemical importance of iron oxide nanoparticles stems from their use in many applications thanks to their magnetic properties. The magnetic properties of iron oxide nanoparticles are due to the magnetic moments of the iron ions contained in their crystal structures. This magnetic property of iron oxide nanoparticles can become magnetic by being affected by magnetic fields. Thanks to these properties, iron oxide nanoparticles have many applications. In many medical applications, iron oxide nanoparticles are used in imaging and treatment modalities such as MRI and magnetic hyperthermia therapy. Because of its magnetic properties, it becomes easier to transport iron oxide nanoparticles to targeted areas in the body, which helps the treatment to be more effective. In addition, iron oxide nanoparticles can be used in many other chemical processes. These particles can be used in magnetic separation and magnetic adsorption processes. Chemical groups can be added to the surfaces of iron oxide nanoparticles and thus they can be used in many different applications such as sensors, biosensors and catalysts. The chemical importance of iron oxide nanoparticles is important as they can be used in many different application areas thanks to their magnetic properties and thus make many industrial processes more effective. However, the combined use of these materials could potentially be useful in other medical applications as well. The combined use of phenanthrene-imidazole-derived ligands and ironoxide nanoparticles could also potentially be useful in other medical applications such as biosensors and biomarkers. For example, the use of iron oxide nanoparticles as a magnetic detection platform can be combined with the use of phenanthrene-imidazole derivative ligands for the detection of blood sugar, cholesterol and other biological molecules. This could make it possible to diagnose many different biological molecules faster and more accurately. The combined use of phenanthrene-imidazole derivative ligands and iron oxide nanoparticles is potentially useful in a variety of application areas, such as medical imaging, biosensors, and other biomedical applications apart from cancer therapy. The main substance used in this thesis is 9,10-phenanthrenedione. The compounds to be synthesized are phenanthrene-imidazole derivative iron oxide nanoparticles. Targeted intermediates and end-product nanoparticles will be characterized by various spectroscopic methods.

Benzer Tezler

  1. Bazı 9-aril-substitue fenantren türevlerinin genotoksik etkilerinin ames testi ve allium testi ile araştırılması

    Researching genotoxic effects of some 9-aryl-substituted phenanthrene derivatives with ames test and allium test

    FERHAN KORKMAZ AYDOĞDU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    BiyolojiEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. AYŞE MERCANGÖZ

  2. Bazı-2-sübstitüe 1-H-fenantroimidazol bileşiklerinin mutajenik etkilerinin araştırılması

    An investigation on the mutagenic effects of some 2-substitue 1-H-fenantro (9,10-d) imidazole compounds

    EMEL ERGENE

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    BiyolojiAnadolu Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HÜLYA ZEYTİNOĞLU

  3. Fenantren-imidazol içeren dipodal schiff bazı ligantlarının ve metal komplekslerinin sentezi

    Synthesis of dipodal schiff base ligands and metal complexes containing phenantrene-imidazole

    METİN YONCALIK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    KimyaSelçuk Üniversitesi

    Kimya Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ASLIHAN YILMAZ OBALI

  4. Synthesis and characterization of phenanthro imidazole based conjugated copolymer for optoelectronic applications

    Optoelektronik uygulamalar için fenantren-imidazol içeren konjüge kopolimerlerin sentezi ve karakterizasyonu

    NIMA SOHRABNIA

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2016

    Polimer Bilim ve TeknolojisiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Polimer Bilim ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ ÇIRPAN

    DOÇ. DR. HÜSNÜ EMRAH ÜNALAN

  5. Bazı 9-sübstitüe fenantren türevlerinin mutajenik aktivitelerinin ames/salmonella/mikrozom testi ile araştırılması

    An investigation of mutagenic activities of some 9-substitue phenanthrene derivatives with ames/salmonella/microsome test

    ESİN ÖZTAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    BiyolojiAnadolu Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. MEHTAP KUTLU