Geri Dön

2013-2023 yılları arasında dokuz eylül üniversitesi hastanesine başvuran elektrik çarpması olgularının adli tıbbi yönden değerlendirilmesi

Forensic evaluation of electrocution cases admitted to Dokuz Eylül University Hospital between 2013 and 2023

  1. Tez No: 923219
  2. Yazar: AHMET BUDAK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. İSMAİL ÖZGÜR CAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Adli Tıp, Forensic Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Elektrik çarpması, Adli tıp, Acil Servis, Electric shock, Forensıc Evaluatıon, Emergency Department
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Adli Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Adli Bilimler Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 79

Özet

Elektrik çarpması, elektrik akımının insan vücudundan geçmesi sonucu kişinin yaralanması veya ölümü olarak tanımlanır. Ölümle sonuçlanmayan elektrik çarpması olgularında meydana gelen zarar, cezai ve hukuki yönlerden değerlendirmeye esas olacak şekilde ortaya koyulmalıdır. TCK'da Tanımlanan Yaralama Suçlarının Adli Tıp Açısından Değerlendirilmesi kılavuzunda; elektrik çarpmalarıyla ilgili bölümde yaralanmaların ağırlık düzeyini belirlemek için bulunan kriterler sınırlı olduğu görülmektedir. Bu çalışmamızla; elektrik çarpması olgularında elektrik akımının cinsi (alternatif Akım, doğru Akım), temas süresi, akımın vücutta izlediği yol, elektrik giriş çıkış bölgeleri, ortam koşulları ve dokuların direnci (nemli, kuru), meydana gelen lezyonların büyüklüğü, yanık olup olmadığı gibi etkenler ile hastanede yatış süreleri, yoğun bakım yatışı ve laboratuvar bulgularının değerlendirilerek, TCK'nda Tanımlanan Yaralama Suçlarının Adli Tıp Açısından Değerlendirilmesi Rehberi'nin ilgili bölümüne katkı sağlamak, bu olguların medikolegal değerlendirmesinde yeni kriterler oluşturmak hedeflenmektedir. 01.01.2013 – 01.01.2023 tarihleri arasındaki 10 yıllık süreçte elektrik çarpması nedeniyle Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisine başvuran ve dahil edilme kriterlerini karşılayan olgular (n:124) retrospektif olarak incelendi. Olguların yaş, cinsiyet, orjin, elektrik akımının cinsi ve voltajı, temas süresi, akımın vücutta izlediği yol, elektrik giriş çıkış bölgeleri, ortam koşulları ve dokuların direnci, yanık olup olmadığı, klinik seyirleri, hastaneye yatış süreleri, EKG ve laboratuvar bulguları kaydedildi. Değişkenlerin birbiri ile ilişkisini değerlendirmede kategorik veriler için Pearson Ki-kare ve Fisher-Freeman-Halton Exact Testi kullanıldı. Çalışmamıza dahil ettiğimiz toplam 124 hastanın 78'i (%62,9) erkek, 46'sı (%37,1) kadın hastalardı. Erkeklerin yaş ortalaması 21±16,8 (Min-Maks: 1-76), kadınların yaş ortalaması 20,54±20,2 (Min-maks: 1-76), olguların genel yaş ortalaması 20,84±18 (Min-Maks:1-91), median yaş ise 17 olarak hesaplandı. Olguların tamamı kaza orjinli olup bunların 100'ü (%80,65) ev kazası, 24'ü (%19,35) iş kazası idi. Giriş lezyonlarının %30,6'sı sağ üst ekstremite, %22,6'sı sol üst ekstremite olmak üzere toplamda %53,2'sinin üst ekstremitede meydana geldiği görüldü. Elektrik yaralanmalarının, sadece meydana getirdikleri yanığa göre, baş veya gövdeyi çaprazlayan akımların %10'unun hafif olmayan derecede, %20'sinin (n:4) yaşamsal tehlikeye neden olacak derecede yanığa neden olduğunu, sadece giriş veya çapraz yapmayan akımlar ile giriş veya çıkış bulgusu olmayan diğer gruplardaki olguların hiçbirinde hafif olmayan veya yaşamsal tehlikeye neden olan yanık olmadığı, yüksek voltajlı elektrik akımlarının %28,6'sının (n:2) hafif olmayan derecede, %28,6'sının (n:2) yaşamsal tehlikeye neden olacak derecede yanığa neden olduğu görülürken düşük voltajlı elektrik akımlarının hiçbirinin hafif olmayan derecede yanığa neden olmadığı, yalnızca %1,7'sinin (n:2) yaşamsal tehlikeye neden olan yanığa neden olduğu görüldü. Baş veya gövdeyi çaprazlayan akımların %15'inde, sadece giriş lezyonu bulunan veya çapraz yapmayan akımların %11,6'sınde, herhangi bir giriş/çıkış lezyonu bulunmayanların ise %1,6'sında patolojik EKG bulgusu olduğu saptandı. Baş veya gövdeyi çaprazlayan akımlar ile diğer gruplar arasında CK, CK-MB, myoglobin-spot idrar myoglobini yüksekliği veya herhangi bir laboratuvar bulgusunda pozitiflik olması açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar olduğu, AST yüksekliği için ise baş-gövde çaprazı yapan akımlar ile giriş veya çıkış lezyonu olmayan akımlar arasında istatiksel olarak anlamlı farklılık olduğu, bazı gruplar arasında anlamlı farklılık olmasa da laboratuvar bulgularının pozitifliği yüzdesi açısından ''baş-gövde çaprazı yapan akımlar> sadece giriş veya çapraz yapmayan akımlar> giriş/çıkış lezyonu olmayan akımlar'' şeklinde belirgin farklılıkların olduğu bir sıralama olduğu görüldü. Yüksek voltajlı yaralanmaların %100'ünde (n:7) en az bir laboratuvar değerinin normalden yüksek olduğu, düşük voltajlı yaralanmalarda ise bu oranın %30,8 (n:36) olduğu, düşük voltajlı yaralanmaların %10,3'ünün (n:12), yüksek voltajlı yaralanmaların %100'ünün (n:7) 24 saatten uzun süre hastanede kaldığı saptandı. Baş veya gövdeyi çaprazlayan akımların 24 saatten fazla hastanede kalma oranı (%55), sadece giriş lezyonu bulunan veya çapraz yapmayan akımlardan (%14) ve herhangi bir giriş/çıkış lezyonu bulunmayanlardan (%3,3) anlamlı derecede yüksekti. Laboratuvar parametrelerinde yükseklik (CK, CK-MB, myoglobin-spot idrar myoglobini, AST), EKG bulgusu, yanık ağırlık derecesi ve 24 saatten uzun süre hastanede kalma yüzdeleri bakımından ''baş-gövde çaprazı yapan akımlar> sadece giriş veya çapraz yapmayan akımlar> giriş/çıkış lezyonu olmayan akımlar'' şeklinde bir sıralama olduğu görüldü. Yine yüksek voltajlı akımların bu parametreler bakımından düşük voltajlı akımlara göre yükseklik gösterdiğini gözlemledik. Bu bulgular ve literatür kapsamında ele aldığımızda sadece giriş-çıkış lezyonlarına göre; - Baş-gövde çaprazı yapan akımların yaşamsal tehlikeye neden olması gerektiği, - Sadece giriş lezyonu olması veya vücudu çaprazlamayan akım olması durumunda hafif olmadığı yönünde değerlendirme yapılabileceği, yüksek voltaja maruz kaldığının bilinmesi halinde yaşamsal tehlikeye neden olduğu yönünde değerlendirme yapılabileceği, - Giriş-çıkış lezyonu tanımlanmayan olguların hafif nitelikte olduğu yönünde değerlendirme yapılabileceği, Bunun dışında ılımlı laboratuvar yükseklikleri dışında kalan ve kas yıkımını gösteren laboratuvar parametrelerinde yükseklik olması durumunda da yaralanmanın hafif olmadığı yönünde karar verilebilir. Tabi ki tüm bu önerilerimizin olgunlaşması için daha büyük olgu gruplarıyla çalışma yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

Electric shock is defined as the injury or death of a person as a result of electric current passing through the human body. In cases of electric shock that do not result in death, the damage caused should be revealed in a way that will be the basis for criminal and legal evaluation. In the guideline on the Evaluation of Injury Crimes Defined in the Turkish Penal Code in terms of Forensic Medicine, it is seen that the criteria for determining the severity level of injuries in the section on electric shocks are limited. With this study This study aims to contribute to the relevant section of the Guideline on Forensic Medicine Evaluation of Injury Crimes Defined in the Turkish Penal Code by evaluating factors such as the type of electric current (alternating current, direct current), duration of contact, the path of the current in the body, electrical input and output zones, ambient conditions and resistance of tissues (moist, dry), the size of the lesions, whether there are burns or not, the duration of hospitalization, intensive care hospitalization and laboratory findings in cases of electric shock, and to create new criteria for the medico-legal evaluation of these cases. During the 10-year period between 01.01.2013 and 01.01.2023, cases (n:124) who were admitted to Dokuz Eylül University Faculty of Medicine Emergency Department due to electric shock and who met the inclusion criteria were retrospectively analyzed. Age, gender, origin, type and voltage of the electric current, duration of contact, path of the current in the body, electrical input and output regions, ambient conditions and resistance of tissues, presence of burns, clinical course, duration of hospitalization, ECG and laboratory findings were recorded. Pearson Chi-square and Fisher-Freeman-Halton Exact Test for categorical data were used to evaluate the relationship between variables. Of the 124 patients included in our study, 78 (62.9%) were male and 46 (37.1%) were female. The mean age of males was 21±16.8 years (Min-Max: 1-76), the mean age of females was 20.54±20.2 years (Min-Max: 1-76), the overall mean age was 20.84±18 years (Min-Max: 1-91) and the median age was 17 years. All of the cases were accidental in origin; 100 (80.65%) were home accidents and 24 (19.35%) were work accidents. A total of 53.2% of the entry lesions occurred in the upper extremities, 30.6% in the right upper extremity and 22.6% in the left upper extremity. According to the burns caused by electrical injuries, 10% of the currents crossing the head or trunk caused non-mild burns, 20% (n:4) caused life-threatening burns, none of the cases in the other groups with only entry or non-crossing currents and no entry or exit findings had non-mild or life-threatening burns, 28.6% (n: 2) of the high-voltage electric currents caused non-mild burns and 28.6% (n:2) caused life-threatening burns, while none of the low-voltage electric currents caused non-mild burns and only 1.7% (n:2) caused life-threatening burns. Pathologic ECG findings were found in 15% of currents crossing the head or trunk, 11.6% of currents with only input lesions or no crossing, and 1.6% of currents without any input/output lesions. There were statistically significant differences between the groups with head or trunk crossing and the other groups in terms of CK, CK-MB, myoglobin-spot urine myoglobin elevation or positivity in any laboratory finding, and there was a statistically significant difference between the groups with head-body crossing and those without any inlet or outlet lesion for AST elevation, Although there was no significant difference between some of the groups, there was a significant difference in the percentage of positive laboratory findings in the order of“currents with head-body crossover > currents with only entry or no crossover > currents without entry/exit lesions”. At least one laboratory value was higher than normal in 100% (n:7) of high-voltage injuries, 30.8% (n:36) of low-voltage injuries, 10.3% (n:12) of low-voltage injuries and 100% (n:7) of high-voltage injuries were hospitalized for more than 24 hours. The rate of hospitalization for more than 24 hours was significantly higher for currents crossing the head or trunk (55%) than for currents with only entry lesions or no crossing (14%) and for currents with no entry/exit lesions (3.3%). In terms of elevated laboratory parameters (CK, CK-MB, myoglobin-spot urine myoglobin, AST), ECG findings, severity of burns, and percentage of hospitalization for more than 24 hours, there was a ranking as“currents with head-body crossing > currents with only entry or no crossing > currents with no entry/exit lesions”. We also observed that high-voltage currents were higher than low-voltage currents in terms of these parameters. When we consider these findings and the literature, only according to the input-output lesions; - Currents that cause head-body crossing should cause life-threatening, - If there is only an entrance lesion or a current that does not cross the body, it can be evaluated as not mild; if it is known that it is exposed to high voltage, it can be evaluated as life-threatening, - Cases in which no entry-exit lesion was identified may be considered to be mild, In addition, in the presence of elevated laboratory parameters indicating muscle destruction, other than moderate laboratory elevations, it may be decided that the injury is not mild. Of course, we think that studies with larger case groups should be performed to mature all these suggestions.

Benzer Tezler

  1. Akut apandisit tanısı alan okul öncesi, okul çağı ve adölesan yaş grubu hastaların klinik, laboratuvar ve görüntüleme bulgularının retrospektif karşılaştırılması

    Retrospective comparison of clinical, laboratory, and imaging findings in preschool, school-age, and adolescent patients diagnosed with acute appendicitis

    EMRE BAKIR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Acil TıpDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ANIL ER

    PROF. DR. MURAT DUMAN

    DOÇ. DR. EMEL ULUSOY

  2. TÜBİTAK Meraklı Minik dergisinin erken çocukluk döneminde prososyal davranışları desteklemesi açısından incelenmesi

    Examing the role of TÜBİTAK Meraklı Minik magazine in supporting prosocial behaviors during early childhood

    DİDEM ÇETİNKAYA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Eğitim ve ÖğretimDokuz Eylül Üniversitesi

    Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ BERNA ÇÖKER

  3. Lenfoma ve solid tümör tanılı pediatrik onkoloji hastalarında antrasikline bağlı akut ve kronik kardiyotoksisitenin retrospektif değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of anthracycline-induced acute and chronic cardiotoxicity in pediatric oncology patients with lymphoma and solitary tumors

    ESRA KARATAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    OnkolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DENİZ KIZMAZOĞLU

  4. Böbrek transplantasyonu sonrası uzun dönemde hastaların uyum davranışları ve yaşam kalitesinin incelenmesi

    Examining the long-term adherence behavior and quality of life of patients after kidney transplantation

    YEŞİM ÇETİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    HemşirelikDokuz Eylül Üniversitesi

    Hemşirelik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YAPRAK SARIGÖL ORDİN

    DR. ÖĞR. ÜYESİ EDA AYTEN KANKAYA

  5. Bir Kuşak Bir Yol Projesi ve Türkiye'nin dış ticaretine etkileri

    One Belt and One Road Project and its effects on Turkey's foreign trade

    ERDEM ATEŞ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    EkonomiDokuz Eylül Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE DİLEK SEYMEN