Geri Dön

Anonim şirketlerde sınırlı sorumluluk ilkesi karşısında şirket alacaklılarının korunması

Zusammenfassung meiner magisterarbeit über 'der glâubigerschutz im aktienrecht gegenüber dem grundsatz beschrânkter haftuhg des aktionârs

  1. Tez No: 92859
  2. Yazar: HASAN OCAKTAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. KEMAL ÇEVİK
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Hukuk, Law
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2000
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Özel Hukuk Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Ticaret Hukuku Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 190

Özet

174 ÖZET Türk Ticaret Kanunu'na göre alacaklıların haklarına kavuşabil mek için başvurabilecekleri tek kaynak şirket mal varlığıdır (m.269/I). Anonim şirketin alacaklılara karşı sorumluluğu hukuken sınırsız olmakla birlikte, alacaklıların alacaklarını tahsil etme imkanları şirket malvarlığı ile sınırlıdır. Malvarlığının ulaştığı değer şirketin alacaklılara karşı so rumluluğu konusunda fiili bir sınır teşkil etmektedir. Bu sebeple özellikle alacaklıların menfaatleri bakımından şirket malvarlığı değerlerinin (öz kaynaklar) korunması gereği vardır. Bu anlamda kanun koyucu esas ser mayeyi karşılayan malvarlığı değerlerini şirket alacaklılarının asgari te minatı olarak kabul etmiş, öz kaynakların esas sermayenin altına düşme sini (sermaye kaybını) önlemeye yönelik emredici hükümler getirmiştir. Anonim şirket borçlarından dolayı ortakların sorumluluğu, şirket tüzel kişiliğinin sorumluluğundan farklı olarak şirkete getirmeyi taahhüt ettikleri sermaye payı ile sınırlıdır. Sermaye koyma borcunu tam olarak yerine getiren ortağın sorumluluğu sona erer. Artık kendisine ne şirketin ne de alacaklarını şirketten tahsil edememiş olan şirket alacaklılarının başvurması söz konusu olur. Bu durum“sınırlı sorumluluk”ile ifade edi lir. Dolayısıyla anonim şirket alacaklıları, alacaklarının tahsili için ancak şirket tüzel kişiliğine başvurabilirler. Anonim şirketin borçlarından dolayı ortakların şirket alacaklıla rına karşı sorumluluğunun sınırlı olması, ortakların lehine bir durum ol makla birlikte, alacaklılar açısından bu durum bazen âdil olmayan sonuç lar ortaya çıkarabilir. Meselâ sınırlı sorumluluk imkanından yararlana bilmek için tüzel kişiliğin arkasına saklanmış bir büyük pay sahibi ile sa man adamlardan oluşan bir anonim şirkette veya bir aile şirketinde ala-175 caklıların zararına menfaat temini kolaylaşmakta, böylelikle aslında sı nırlı sorumlu ticari işletme (atipik anonim şirketler) ortaya çıkmaktadır. Bu gibi hallerde kanun koyucunun TTK. ile getirdiği tedbirler çoğu kere yetersiz kalmaktadır. Zira kanun koyucunun alacaklıların korunmasıyla ilgili bütün ihtimalleri öngörmesi mümkün değildir. Bu itibarla hiç olmaza belirli hallerde alacaklılara ek koruma imkanları tanınmalıdır. Aslında tüzel kişiliği haiz şirket ile ortakları arasındaki ayrımın (ayrılık ilkesi) kesin sınırlarının olduğunu söylemek kolay değildir. Çünkü netice itibariyle, tüzel kişilik hukuk düzenince kişilerin hizmetine sunulmuş bir vasıtadır. Hukuk düzeni karşısında hakların ve borçların sahibi tüzel kişilik olmasına rağmen, bu hak ve borçlardan yararlananla rın gerçekte pay sahiplerinin olduğu ortadadır. Tüzel kişilik ve sınırlı sorumluluk imkanları, kişiler tarafından hukuk düzeninin öngördüğü şekil ve şartlar dahilinde kullanılmalı, aksine hukuka aykırı, meşru olmayan amaçlara ulaşmak ve sorumluluklarını sı nırlandırmak için kullandıkları bir araç, arkasına gizlendikleri bir perde olmamalıdır. Bu bağlamda Medeni Kanun'un 2. maddesi anlamında bir hakkın kötüye kullanımı teşkil edebilecek şekilde, özellikle alacaklıların zararına olarak bir anonim şirkete yabancı yönetimin hakim olması veya öz kaynak yetersizliği içinde bulunan şirkette ortakların sermaye artırımı gibi iyileştirme tedbirleri almak yerine ödünç vermayi tercih etmeleri veya şirketi bütün malvarlığı değerleriyle birlikte kendi çıkarları doğrul tusunda yönetmeleri gibi durumlarda tüzel kişilik perdesi kaldırılarak pay sahipleri doğrudan doğruya takip edilebilmelidir.

Özet (Çeviri)

176 ZUSAMMENFASSUNG MEİNER MAGİSTERARBEİT ÜBER“DER GLÂUBİGERSCHUTZ İM AKTİENRECHT GEGENÜBER DEM GRUNDSATZ BESCHRÂNKTER HAFTUHG DES AKTİONÂRS”Nach dem türkischen Handelsgesetzbuch (“THGB”) ist das Gesellschaftsvermögen das einzige Mittel für die Befriedigung der Glâubiger einer Aktiengesellschaft (“AG”) (Vgl.Art.269, Abs.l THGB). Obwohl die Haftung der AG gegenüber den Glâubigern unbeschrânk ist, sind die Befriedigungsmöglichkeiten der Glâubiger auf das Gesellschafts vermögen begrenzt, d.h. bei der AG fait den einzelnen Aktionâren keine persönliche Haftung. Die Summe (Der Gesamtwert) des Gesellschafts vermögen stellt eine fatische Begrenzung hinsichtlich der Haftung gege nüber den Glâubigern dar. Aus diesem Grund müssen die Vermögensgegenstânde bzw. das Eigen kapital der Ag worn Gesetz gesc- hützt werden. In diesem Sinne seht der Gesetzgeber die Vermögens- ge- genstânde der Gesellschaft in höhe des Grundkapitals als Mindestbetrag für die Sicherung der Glâubiger vor und bringt zwingende Vorschriften zur Verhütung der Tatsache, indem die Höhe des Eigenkapitals unter das Grundkapital sinkt (sogenannte“Kapitalverlust”). Die Haftung der Aktionâre für die Schulden der AG -anders als die Haftung der Gesellschaft als juristische Person- ist auf die von den Aktionâren versprochenen Einlagen beschrâkt. Erfüllt ein Aktionâr seine Kapitalaufbringungspflich, so trifft ihn keine Haftung mehr gegenüber der Gesellschaft öder den Glâubigern. Weder die AG noch die Gesell-sc- haftsglâubiger, die noch nicht vom Gesellschaftsvermögen befriedigt sind, dürfen den Aktionâren keinen Anspruch geltend machen. Hier geht es um Haftungsbeschrânkung des Aktionârs. Nach diesem Grundsatz kön-177 nen die Glâubiger nur von der Gesellschaft ihre Forderungen verlangen. Obwohl der Grundsatz Haftungsbeschrânkung zugunsten der Aktionâre vorgesehen ist, können dabei wegen dieses Grundsâtzes bei der Seite von Glâubigern ungerechtfertigte Folgen zutage kommen. Z.B einfacher ist Geniessungsmöglichkeiten zulasten der Glâubiger, bei der (meistens Familien) Aktiengesellschaften, in denen sich ein Hauptaktionâr mit Strohmânner hinter die Rechtspersönlichkeit der Ag versteckt, um den Grundsatz Haftungsbeschrânkung zu benutzen, Somit entsteht inder Tatanstalt der AG in wirklichem Sinn das Handelsgewerbe mit besch- râkter Haftung (sogenannte atipische AG). In diesem Falle geniigen die Massnahmen vom THGB nicht, die Interesse der Glâubiger zu unterstüt- zen. Es ist allerdings nicht möglich, das der Gesetzgeber aile nötige Massnahmen zum Schütze der Glâubiger vorsieht. Dennoch müssen we- nigsten in besonderen Fallen zugunsten der Glâubiger weitere Sicherungs-möglichkeiten anerkannt werden. Est ist indessen nicht einfach zu bestimmen, die Abgrenzung der Aktionâren von der Rechtspersönlichkeit der AG (Trennungsprinzip). Denn, die Rechtspersönlichkeit ist schlieBlich nur ein Mittel, welches die Bedürfnisse der Personen im Rechtsverhâltnis befriedigt. Obwohl gesetz- lich die rechte und Schulden der jurishtiscen Person Gehören, fallen wirtschaftlich die rechte und die Verpflichtungen der juristischen Person den Aktionâren.Die Rechtspersönlichkeit und die Beschrânkte Haftung gewahren kein Recht, gesetzüche Bestimmungen umzugehen und kein Verschleierungsmittel, widerrechtlich die Haftung zu beschrânken, Sie müssen im Rahmen der formellen und materiellen Voraussetzungen der Rechtsordnung benutzt werden. In diesem Zusamenhang müssen sei den Verhaltensweisen, die RechtsmiBbrauch im Sinne vom Art.2 des türkisc- IX. YÛKSEKÖGRCTIM KURULU DOKÜMANTASYON MERKEZİ178 hen Zivilgesetzes darstellen (dahin gehören etwa, die Herrschaft einer fremder Verwaltung der AG, Darlehensgewahrung statt die SanierungsmaBnahmen, wie Kapitalerhöhung bei einer unterkapitalisier- ter Ag, die Leitung der Gesellschaft mit alien Vermögensgegenstânden vom Hauptaktionâr in seinem persönlichen Interesse usw.) den Vorhang der Rechtspersönlichkeit aufmachen und die Aktionâre wegen der Schulden der AG betrieben werden.

Benzer Tezler

  1. Minority shareholder activism in Turkey

    Türkiye'de azınlık pay sahibi aktivizmi

    BEYZA NUR BİLEN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Hukukİstanbul Medeniyet Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MELTEM KARATEPE KAYA

  2. Doğu Avrupa gelişmeleri -Türkiye'ye etkileri-

    Başlık çevirisi yok

    MEHMET ERDEM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1993

    Uluslararası İlişkilerİstanbul Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BENER KARAKARTAL

  3. Anonim ortaklıklar hukukunda pay satış sözleşmeleri ekseninde satıcının beyan ve tekeffülleri

    Representation and warranties of the seller within the scope of share purchase agreements under joint stock companies law

    İSMAİL TÜRKYILMAZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TOLGA AYOĞLU

  4. Anglo-Amerikan ve Türk hukukunda malvarlıkları ve hukuki alanların karışması

    Commingling of assets and spheres in Anglo-American and Turkish law

    İREM EROĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SITKI ANLAM ALTAY

  5. Limited şirketlerde ortaklıktan çıkma ve çıkarılma

    Resignation and exclusion from partnership in limited companies

    AYBÜKE ERDEM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    HukukHacettepe Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RAUF KARASU