Geri Dön

Obstruktif ve santral uyku apne sendromu ile geçirilmiş kafa travması ilişkisi

The relationship between obstructive and central sleep apnea syndrome and previous head trauma

  1. Tez No: 931448
  2. Yazar: SABRİ SERHAN OLCAY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ZEYNEP ZEREN UÇAR HOŞGÖR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İzmir Dr.Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 46

Özet

Kafa travması geçiren hastalarda OUAS ve SUAS gelişiminin arttığı daha önce başka çalışmalarda bildirilmiştir ancak aralarındaki ilişki tam aydınlatılamamıştır. Çalışmamızda genel popülasyonda yüksek oranda görülen uyku apne sendromu ve travma arasındaki sebep sonuç ilişkisi, uyku apne sendromu olanlarda kafa travması öyküsü araştırılarak aydınlatılmaya çalışılmıştır. 2006 ve 2007 yılları arasında İzmir Suat Seren Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uyku Laboratuarı'nda yatırılarak PSG yapılan toplam 564 hastadan ulaşılabilen, çalışmaya katılmayı kabul eden 334 hastada (katılım oranı: % 59) kafa travması ve kaza öyküsü, telefonda uygulanan anket formu ile sorgulandı. Hastaların 95'i (% 28.4) kadındı. Ortalaması ve (standart sapma)'lar yaş 51.9 (11.1) yıl, BKİ 30.9 (5.5) kg/m2, AHİ 32.0 (30.0), obstrüktif AHİ 29.6 (28.7) ve santral AHİ 2.5 (7.9) idi. Hastaların 233'ünde (% 69.8) obstrüktif uyku apne sendromu, 9'unda (% 2.7) santral uyku apne sendromu tanısı mevcuttu. Kafa travması, bilinç kaybı, kafa ve boyunda yaralanma, servikal herni, trafik kazası, kaza veya travma nedeniyle hastane yatışı sırasıyla 93 (% 27.8), 46 (% 13.8), 40 (% 12.0), 35 (% 10.5), 82 (% 24.6), 37 (% 11.1) hastada bildirildi. Servikal herni bildirmeyen ve bildirenlerde obstrüktif AHİ sırasıyla, 31.3 (29.5) ve 4.5 (13.6), (p: 0.001) bulundu. Trafik kazası bildirmeyen ve bildirenlerde santral AHİ sırasıyla, 1.8 (6.8) ve 4.4 (10.6), (p: 0.011) bulundu. Lineer regresyon analiz katsayısı ve (%95 GA) servikal herni ve obstrüktif AHİ için -12.8 (-22.5, -3.2), trafik kazası ve santral AHİ için 2.3 (0.4, 4.4) saptandı. Obstruktif apne ile yakınmalar öncesi sürücüyken trafik kazası geçirilmiş olması arasında ilişki saptanmazken santral apne ile yakınmalar öncesi sürücüyken trafik kazası geçirilmiş olması arasında çok güçlü bir ilişki bulundu. Kilo alımının bu ilişkiyi etkilemediği gösterildi. Sonuç olarak genel populasyona göre uykuda solunum bozukluğu olanlarda daha fazla oranda minör ve majör kafa travması görüldü. Trafik kazası geçirenlerde istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde, santral AHİ daha yüksek ve servikal hernisi olanlarda obstruktif AHİ daha düşük bulundu. Geçirilmiş trafik kazası ile santral AHI ve geçirilmiş servikal herni ile obstruktif AHI arasındaki komplike ilişki, prospektif kontrollü ileri çalışmalar ile açıklığa kavuşturulmalıdır. Bu ilişkinin açıklığa kavuşturulması OUAS ve SUAS fizyopatolojisi ve tedavisi ile ilgili bazı ipuçları elde etmemizi sağlayabilir. Ayrıca geçirilmiş trafik kazası ile UISB ilişkisinin akılda tutulması bu hastaların erken tanı ve tedavisini sağlayabilir.

Özet (Çeviri)

It has been previously reported in other studies that OSAS and CSAS develop more in patients with head trauma, but the relationship between them has not been fully elucidated. In our study, the cause-and-effect relationship between sleep apnea syndrome, which is seen at a high rate in the general population, and trauma was tried to be elucidated by investigating the history of head trauma in patients with sleep apnea syndrome. A total of 564 patients who were hospitalized and underwent PSG at the Izmir Suat Seren Education and Research Hospital Sleep Laboratory between 2006 and 2007 were reached, and 334 patients who agreed to participate in the study (participation rate: 59%) were questioned about their history of head trauma and accidents using a telephone survey. 95 of the patients (28.4%) were women. The mean and (standard deviation) age were 51.9 (11.1) years, BMI 30.9 (5.5) kg/m², AHI 32.0 (30.0), obstructive AHI 29.6 (28.7), and central AHI 2.5 (7.9). Obstructive sleep apnea syndrome was diagnosed in 233 (69.8%) patients, and central sleep apnea syndrome was diagnosed in 9 (2.7%). Head trauma, loss of consciousness, head and neck injury, cervical hernia, traffic accident, and hospitalization due to accident or trauma were reported in 93 (27.8%), 46 (13.8%), 40 (12.0%), 35 (10.5%), 82 (24.6%), and 37 (11.1%) patients, respectively. Obstructive AHI was found to be 31.3 (29.5) and 4.5 (13.6) in those who did not report cervical hernia and those who did, respectively (p: 0.001). Central AHI was found to be 1.8 (6.8) and 4.4 (10.6), respectively (p: 0.011). The linear regression analysis coefficient and (95% CI) were found to be -12.8 (-22.5, -3.2) for cervical hernia and obstructive AHI and 2.3 (0.4, 4.4) for traffic accident and central AHI. While no relationship was found between obstructive apnea and having a traffic accident while driving before the complaints, a very strong relationship was found between central apnea and having a traffic accident while driving before the complaints. Weight gain was shown not to affect this relationship. As a result, minor and major head trauma was seen more in patients with sleep-disordered breathing compared to the general population. Central AHI was found to be statistically significantly higher in those with traffic accidents, and obstructive AHI was found to be lower in those with cervical hernia. The complicated relationship between previous traffic accidents and central AHI and previous cervical hernias and obstructive AHI should be clarified with prospective controlled further studies. Clarification of this relationship may provide some clues regarding the pathophysiology and treatment of OSAS and CSAS. In addition, keeping in mind the relationship between previous traffic accidents and sleep-related breathing disorders may provide early diagnosis and treatment of these patients.

Benzer Tezler

  1. Uykuda solunum bozukluğu olan hastalarda nazal obstrüksiyonun akustik rinometri ile değerlendirilmesi

    Investigate the acoustic rhinometry findings in patients with sleep disordered breathing

    KADİR BAHADIR KUZZU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Kulak Burun ve BoğazAkdeniz Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ASLI BOSTANCI TOPTAŞ

  2. Obstrüktif uyku apne sendromu olan hastalarda gündüz aşırı uykululuk ve kognitif fonksiyonların değerlendirilmesi

    Evaluation of excessive daytime sleepiness and cognitive functions in patients with obstructive sleep apnea syndrome

    İBRAHİM BARAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs HastalıklarıDicle Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HADİCE SELİMOĞLU ŞEN

  3. Prostat adenokarsinomlarında psa değerlerinin gleason skor ve klinik evre ile ilişkisi

    The relation between psa and gleason score and clinical phase in prostate adenocarsinoma

    HACI HASAN ESEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    PatolojiSelçuk Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MUSTAFA CİHAT AVUNDUK

  4. Gündüz aşırı uykululuk halinin saptanmasında melatoninin tanısal değeri

    Diagnostic value of melatonin in determination of excessive daytime sleepiness

    İLKNUR KOÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs HastalıklarıKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YILMAZ BÜLBÜL

  5. Monoterapi alan epilepsi hastalarında metabolik sendrom ve obstrüktif uyku apne sendromu

    Metabolic syndrome and obstructive sleep apnea sydnrome among epileptic patients on monotherapy

    ELİF SÖYLEMEZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN OYA ÖZTÜRK