Böbrek nakilli hastalarda nakil sonrası malignite gelişim sıklığı risk faktörleri ve sağkalıma etkisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 933711
- Danışmanlar: PROF. DR. KENAN KEVEN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
- Anahtar Kelimeler: Böbrek Nakli, Malignite, Risk Faktörleri, Kidney Transplantation, Malignancy, Risk Factors
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 56
Özet
Giriş ve Amaç: Solid organ nakli alıcılarında, malignite kardiyovasküler hastalık ve enfeksiyonla birlikte nakil sonrası morbidite ve mortalitenin önde gelen nedenlerinden biri olmaya devam etmektedir. Bu nedenle nakil alıcılarında malignite gelişimi açısından risk faktörlerinin belirlenmesi ve nakil sonrası hastaların uygun şekilde taranması hem greft fonksiyonu hem de hasta sağkalımı açısından önem arz etmektedir. Bu çalışma ile kliniğimizde böbrek nakli yapılan hastalarda malignite gelişim sıklığı, risk faktörleri ve malignite gelişiminin hasta sağkalımı üzerine etkisi araştırılmıştır. Gereç ve Yöntem: Merkezimizde Ocak 2000-Ocak 2023 yılları arasında böbrek nakli yapılmış olan 572 hasta çalışmaya alındı. Hastane veri tabanı ve dosya bilgilerinden retrospektif olarak hastaların demografik özellikleri, nakile hazırlık sürecinde ve sonrasında verilen immunsupresif tedavileri, renal replasman tedavi türleri ve süreleri, immünolojik tetkikler, hastalarda gelişen maligniteler ve hastaların sağkalımı incelendi. Bulgular: Çalışmamızda 73 ( %12,8) hastada malignite geliştiği saptandı. En sık gelişen malignite tipi cilt kanseri ( n=20, %27,4), ikinci sırada posttransplant lenfoproliferatif hastalık (n=10, %13,7), üçüncü sırada renal hücreli kanser (n=9 %12,3) olarak saptandı. Nakil yaşının 40'ın üzerinde olması (p=0,030) ve kadavra donörden nakil yapılması (p=0,020) malignite gelişimi açısından bağımsız bir risk faktörü olarak belirlendi. Nakil indüksiyon tedavisinde kullanılan Anti-timosit globulin ve Basiliximab tedavileri arasında malignite gelişimi açısından anlamlı fark saptanmadı (p=0,12). Malignite gelişen ve gelişmeyen hasta grubu arasında sağkalım açısından anlamlı fark saptanmadı (p=0,17). Sonuç: Yeni immünosüpresif rejimler akut reddin sıklığını azalttıkça allotransplant alıcılarının yaşam süresi uzamakta bu da böbrek naklinin geç dönem sorunlarından biri olan malignite gelişimini beraberinde getirmektedir. Özellikle hastaların nakil yaşı, nakil tipi, verilen immunsupresyonun yoğunluğu göz önüne alınarak nakil sonrası bireyselleştirilmiş tarama stratejileri ve önleyici politikaların benimsenmesi hasta sağkalımı başarısında etkili olacaktır.
Özet (Çeviri)
Background & Aims: Malignancy in solid organ transplant recipients continues to be one of the leading causes of post-transplant morbidity and mortality, along with cardiovascular disease and infection. For this reason, determining the risk factors for the development of malignancy in transplant recipients and properly screening the patients after transplantation are important both in terms of graft function and patient survival. With this study, the effect of malignancy development frequency, risk factors and malignancy development on patient survival was investigated in the patients who underwent kidney transplantation in our clinic. Methods: A total of 572 patients who underwent kidney transplantation in our center between January 200 and January 2023 were included in the study. Demographic characteristics of patients retrospectively from hospital database and file information, immunosuppressive treatments given during and after transplantation preparation, types and durations of renal replacement therapy, immunological examinations, immunological examinations, malignancies and survival of patients were examined. Results: In our study, 73 (12.8%) patients developed malignancy. The most common type of malignancy was skin cancer (n=20, 27.4%), the second posttransplant lymphoproliferative disease (n=10, 13.7%), the third was renal cell cancer (n=9 12.3%). Transplantation age of over 40' (p=0,030) and cadaveric donor transplant (p=0,020) were identified as an independent risk factor for malignancy development. There was no significant difference in the development of malignancy between anti-thymocyte globulin and Basiliximab treatments used in transplant induction therapy (p=0,12). There was no significant difference in survival between the developing and non-developing patient group of malignancy (p=0,17). Conclusion: As the new immunosuppressive regimes reduce the frequency of acute rejection, the life expectancy of allotransplant recipients is prolonged, leading to the development of malignancy, one of the late problems of kidney transplantation. In particular, considering the transplant age of patients the type of transplant, the intensity of immunosuppression given, the adoption of individualized screening strategies and preventive policies after transplantation will be effective in patient survival success.
Benzer Tezler
- Böbrek nakli hastalarında genetik hasarın incelenmesi
Investigation of genetic damage in renal transplant patients
EMEL MUTLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
NefrolojiErciyes Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYDIN ÜNAL
- Renal transplant hastalarında cilt biyopsi bulgularının değerlendirilmesi
Evaluation of skin biopsy findings in renal transplant patients
EMRE KIZILTAV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
İç HastalıklarıSağlık Bakanlığıİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATMA AYERDEN EBİNÇ
- Böbrek naklinde kullanılan tavşan kaynaklı anti-T lenfositik globulinin metabolik etkileri
Investigate the effects of ATLG (anti-T lymphocyte globulin) on metabolic complications in kidney transplant patients
AZADA EYVAZOVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SÜHEYLA APAYDIN
- Böbrek nakilli hastalarda nakil sonrası greftteki elastografik bulgular ile kardiyak gerilme (strain) arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi
Evaluation of the relationship between post-transplant graft elastographic findings and cardiac strain in renal transplant patients
İSMAİL EMRE ÖZBELEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
NefrolojiAnkara Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SİM KUTLAY
- Böbrek nakilli hastalarda nakil öncesi ve nakil sonrası dönemlerde hematolojik indeksler ve serum aterojenik indeksin karşılaştırılması
Comparison of hematological indexes and serum atherogenic indices in PRE- and post transplant periods of kidney transplantation patients
FATMA GÜNAY KARABAL