Geri Dön

Glomerüler hastalıklarda böbrek biyopsilerindeki mast hücre infiltrasyonunun klinik progresyonala ilişkisi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 933879
  2. Yazar: TUBA ÖZTOPRAK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖMER CELAL ELÇİOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, İç Hastalıkları, Nephrology, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Bezmialem, vakıf, üniversite, primer, glomerüler, hastalıklar, glomerüonefrit, IgA, nefropatisi, fokal, segmental, glomerüloskleroz, membranöz, nefropati, diyabetik, mast hücresi, fibrozis, progresyon, Bezmialem, foundation, university, primary, glomerular diseases, glomerulonephritis, IgA nephropathy, focal segmental glomerulosclerosis, membranous nephropathy, diabetic nephropathy, mast cells, fibrosis, progression
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Giriş ve Amaç: Glomerüler hastalıklar nefroloji pratiğinde önemli bir yere sahip olup tüm dünyada son dönem böbrek hastalığı nedenleri arasında üçüncü sırada yer almaktadır (1) Diyabet ve hipertansiyon gibi başlıca kronik böbrek hastalığı nedenlerinin aksine, sıklıkla gençleri etkilemekte ve çoğu yaşam boyu kronik böbrek hastalığı yükü taşımaktadır. Spesifik klinik bulguları olmaması ve asemptomatik hastalıktan son dönem böbrek yetmezliğine kadar uzanan tabloya neden olabildikleri için potansiyel tanı olarak her zaman akılda tutulması gerekmektedir (2) Tanı konulmasında birkaç hastalık grubu haricinde esas olan böbrek biyopsisi yapılmasıdır (3) Çalışmalar glomerülonefritlerin(GN) çoğunlukla immünolojik mekanizmalardan kaynaklandığını ve inflamatuar hücrelerin böbrek dokusunda artmış olduğunu göstermektedir (4) Mast hücreleri de insan GN'sinde artmış sayılarda gözlemlenmiş olsa da, böbreğe sızan çok sayıda farklı inflamatuar hücre görüldüğünden, hastalığa katılımlarını değerlendirmek zordur (5) Biz bu çalışmamızda glomerüler hastalık tanısı almış hastaların böbrek biyopsilerinde mast hücre infiltrasyonunun derecesiyle hastaların klinik progresyonu arasındaki ilişkinin incelenmesini amaçladık. Materyal ve Metot: Bezmialem Vakıf Üniversitesi SUAM Nefroloji kliniğinde 2015-2024 yılları arasında glomerüler hastalık ile takip edilen hastaların hastane bilgi yönetim sistemi aracılığıyla klinik takip verileri ve böbrek biyopsi verileri incelenerek kaydedildi. Patoloji arşivinden hastaların böbrek biyopsi dokularına ulaşılarak retrospektif olarak mast hücre varlığı immünohistokimyasal yöntemlerle değerlendirildi ve klinik parametrelerle ilişkisi incelendi. Bulgular: Ocak 2015- Ocak 2024 arasında biyopsi yapılan 447 hastanın 145'i çalışmaya dahil edildi ve böbrek biyopsi dokuları triptaz, kimaz ve CD117/c-kit monoklonal antikorları ile boyanarak değerlendirildi. Farklı hastalık gruplarından 145 hasta çalışmaya dahil edildi. Bu hastaların 81'i(%55,9) kadın, 64'ü(%44,1) erkek olup tanı anındaki yaş ortalaması 46.1(±15,1) yıl idi. Hastaların patolojik tanısı 47 hastadaIgAN, 41 hastada FSGS, 21 hastada MN, 8 hastada DNP ve 14 hastada kresentik GN, 14 hastada TIN idi. Hastaların %55,9'u kadın (n=81), %44,1'i erkek (n=64) olarak belirlendi. Cinsiyet dağılımının tanı grupları arasında anlamlı bir fark göstermediği görüldü. Yaş açısından gruplar arasında anlamlı fark görüldü. Ortalama takip süresi 43,8±25,5 aydı. En genç hasta grubu IgA nefropatisi (IgAN) iken en yaşlı grup diyabetik nefropati(DNP) bulundu. Kreatinin, tahmini GFH(tGFH), proteinüri ve hematüri ile hastalık grupları arasında anlamlı istatistiksel ilişki saptandı. En yüksek üre, kreatinin düzeyleri kresentik GN ve DNP gruplarında saptandı. Hastaların %53,1'ine immunsupresif(İS) tedavi verildiği görüldü. Tedavi verilen hastaların %24'ünde tam yanıt, %49'unda parsiyel yanıt varken %27'sinde yanıt yoktu. İS tedavi yanıtı ile mast hücre grupları arasında ilişki saptanmadı. Tüm MH belirteçleriyle global skleroz arasında pozitif korelasyon görüldü, bu ilişki kimaz alt tipinde triptaz ve CD117/c-kite kıyasla daha güçlü saptandı. Yine tüm belirteçlerle tGFH arasında anlamlı negatif korelasyon saptandı, bu ilişki de kimaz alt grubunda daha güçlü tespit edildi. Proteinüri ile mast hücre arasında ise anlamlı ilişki saptanmadı. Sonuç: Bulgularımız, mast hücre infiltrasyonunun glomerüler skleroz ve böbrek fonksiyon kaybı ile anlamlı bir ilişki gösterdiğini ortaya koymuştur. MH'lerden salınan proinflamatuar ve fibrojenik faktörlerin etkisinin analiz edilmesi, alt gruplar için daha ayrıntılı çalışmalar yapılması patogenezin daha net anlaşılmasına yardımcı olabilir. Bu çalışma mast hücrelerinin glomerüler skleroz ve böbrek fonksiyon kaybındaki rolüne dair literatüre katkıda bulunmaktadır fakat klinik sonuçlarla ilişkisinin kesin olarak ortaya koyulması için daha geniş hasta grubunda, çok merkezli çalışmalara ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Introduction : Glomerular diseases hold a significant place in nephrology practice and rank third among the causes of end-stage kidney disease worldwide. (1) Unlike major chronic kidney disease (CKD) etiologies such as diabetes and hypertension, glomerular diseases frequently affect younger individuals and often result in a lifelong burden of chronic kidney disease. Due to the absence of specific clinical findings and their ability to manifest as a spectrum ranging from asymptomatic disease to end-stage renal failure, these conditions should always be considered as potential diagnoses (2) Apart from a few disease groups, renal biopsy remains the gold standard for diagnosis (3) . Studies have demonstrated that glomerulonephritis (GN) is primarily driven by immunological mechanisms, with an increased presence of inflammatory cells in renal tissu (4) . Although mast cells have been observed in increased numbers in human GN, evaluating their contribution to the disease is challenging due to the infiltration of various other inflammatory cell types. (5) This study aims to investigate the relationship between the degree of mast cell infiltration in kidney biopsies of patients diagnosed with glomerular disease and their clinical progression. Materials and Methods: The clinical follow-up data and renal biopsy results of patients diagnosed with glomerular disease and monitored at Bezmialem Vakıf University SUAM Nephrology Clinic between 2015 and 2024 were retrospectively analyzed using the hospital information management system. Histopathological samples of renal biopsy tissues were retrieved from the pathology archive, and mast cell infiltration was evaluated using immunohistochemical methods. The relationship between mast cell infiltration and clinical parameters was then examined. Results: Between January 2015 and January 2024, renal biopsies were performed on 447 patients, of whom 145 were included in this study. Renal biopsy tissues were analyzed by immunohistochemical staining using monoclonal antibodies for tryptase, chymase, and CD117/c-kit. A total of 145 patients from different disease groups we included. The study cohort comprised 81 (55.9%) female and 64 (44.1%) male patients, with a mean age at diagnosis of 46.1 ± 15.1 years. The pathological diagnoses included IgA nephropathy (IgAN) in 47 patients, focal segmental glomerulosclerosis (FSGS) in 41 patients, membranous nephropathy (MN) in 21 patients, diabetic nephropathy (DNP) in 8 patients, crescentic GN in 14 patients, and tubulointerstitial nephritis (TIN) in 14 patients. The gender distribution did not show a statistically significant difference between disease groups, whereas a significant difference was observed in age distribution. The mean follow-up duration was 43.8 ± 25.5 months. The youngest patient group was IgAN, whereas the oldest was DNP. Statistically significant differences were found between disease groups in terms of creatinine, estimated glomerular filtration rate (eGFR), proteinuria, and hematuria. The highest urea and creatinine levels were observed in the crescentic GN and DNP groups. Immunosuppressive (IS) treatment was administered to 53.1% of the patients. Among those receiving IS therapy, 24% achieved complete response, 49% had partial response, while 27% showed no response. No significant association was found between IS therapy response and mast cell subgroups. A positive correlation was observed between all mast cell markers and global sclerosis, with this relationship being stronger in the chymase subgroup compared to tryptase and CD117/c-kit. Furthermore, a significant negative correlation was detected between all mast cell markers and eGFR, with the strongest association in the chymase subgroup. However, no significant correlation was found between mast cell infiltration and proteinuria. Conclusion: Our findings demonstrate a significant association between mast cell infiltration, glomerular sclerosis, and renal function decline. Further studies are needed to analyze the impact of pro-inflammatory and fibrogenic factors secreted by mast cells to elucidate their role in disease pathogenesis. This study contributes to the literature by highlighting the potential role of mast cells in glomerular sclerosis and renal function decline. However, to establish definitive clinical correlations, larger multicenter studies with extended follow-up periods are warranted.

Benzer Tezler

  1. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalında 2016-2021 yılları arasında yapılmış böbrek biyopsilerindeki primer glomerülopatilerin retrospektif incelenmesi

    Retrospective investigation of primary glomerulopathy in renal biopies done between 2016-2021 in Ondokuz Mayıs University Faculty of Medicine Department of Nephrology

    MEHMET ALİ BİLGİLİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    NefrolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAYRİYE SAYARLIOĞLU

  2. 2002-2010 yılları arasında Farabi Hastanesi'nde erişkin hastalarda uygulanmış olan böbrek biyopsilerinde gözlenen glomerulonefritlerin dağılımı

    Spectrum of glomerulonephritis observed in native renal biopsies in adults between 2002-2010 in Farabi Hospital

    LEYLA KOÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    NefrolojiKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. R. KÜBRA KAYNAR

  3. Sistemik vaskülitlerde böbrek biyopsilerinde histopatolojik bulgular ve prognoz ilişkisinin değerlendirilmesi

    Description of histopathologic findings and prognosis in kidney biopsies in systemic vasculitis

    CLAUDIA ANDREA GOMEZ GONZALEZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    PatolojiEge Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAİT ŞEN

    DOÇ. DR. BANU SARSIK KUMBARACI

  4. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı'nda incelenmiş medikal böbrek iğne biyopsilerinin retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of medical kidney needle biopsies in the pathology department of Ondokuz Mayis University Medical Faculty

    SEDA KOÇ ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    PatolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BİLGE CAN MEYDAN

  5. Primer IGA nefropatili hastaların böbrek doku biyopsilerinde sirtuin immunsunumu

    Başlık çevirisi yok

    CEREN ÖZCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    NefrolojiMarmara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İZZET HAKKI ARIKAN