Geri Dön

Fibrilin-1 proteininin ve ilişkili olduğu miR144-3p'nin insanda akut servikal arter diseksiyonuna bağlı inme patofizyolojisindeki rolü

The role of fibrillin-1 protein and its associated miR-144-3p in the pathophysiology of stroke due to acute cervical artery dissection in humans

  1. Tez No: 937020
  2. Yazar: ELİF SARIÖNDER GENCER
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ŞÜKRAN BURÇAK YOLDAŞ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Biyoloji, Genetik, Nöroloji, Biology, Genetics, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: inme, servikal arter diseksiyonu, fibrillin-1, miR-144-3p
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 153

Özet

Amaç: Bu çalışmanın amacı, fibrillin-1 proteini ve ilişkili olduğu miR-144-3p'nin akut servikal arter diseksiyonuna (SAD) bağlı inme patofizyolojisindeki rolünü araştırmaktır. Servikal arter diseksiyonu, genç yaş grubunda iskemik inmelerin önemli bir nedenidir ve patofizyolojisi tam olarak aydınlatılamamıştır. Fibrillin-1, ekstraselüler matriksin önemli bir bileşeni olup, bağ dokusu bütünlüğünün korunmasında kritik bir rol oynar. Ayrıca, miR-144-3p'nin vasküler biyolojide ve inflamatuar süreçlerde etkili olduğu bilinmektedir. Bu bağlamda, fibrillin-1 ve miR-144-3p'nin SAD'ye bağlı inme gelişimindeki potansiyel rollerinin incelenmesi, bu hastalığın moleküler mekanizmalarının daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayabilir. Yöntem: Çalışmada, SAD'ye bağlı inme geçiren 28 hasta, SAD dışı inme geçiren 28 hasta ve 28 sağlıklı kontrol grubu karşılaştırılmıştır. İnme sonrası ilk 24 saat içinde alınan periferik kan örneklerinde fibrillin-1 düzeyleri ELISA yöntemiyle, miR-144-3p ekspresyonu ise RT-PCR yöntemiyle analiz edilmiştir. Bu yöntemler, biyobelirteçlerin hassas ve güvenilir bir şekilde ölçülmesini sağlamıştır. Bulgular: SAD grubunun yaş ortalaması, diseksiyon dışı inme grubuna göre anlamlı derecede daha düşük bulunmuştur (p = 0.01). Risk faktörleri açısından gruplar arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır. Fibrillin-1 konsantrasyonu açısından gruplar arasında genel olarak anlamlı bir fark bulunmamakla birlikte, diseksiyon ve inme grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmiştir (p = 0.042). DeltaCt, DeltaDeltaCt ve RelativeExpression değerleri açısından gruplar arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Sonuç: Bu sonuçlar, fibrillin-1 ve miR-144-3p'nin SAD'ye bağlı inme patofizyolojisinde belirgin bir rol oynamadığını düşündürmektedir. Ancak, daha geniş örneklem grupları ve farklı zaman dilimlerinde yapılacak ileri çalışmalar, bu biyobelirteçlerin potansiyel rollerini daha iyi anlamamıza katkı sağlayabilir.

Özet (Çeviri)

Objective: The aim of this study is to investigate the role of fibrillin-1 protein and its associated miR-144-3p in the pathophysiology of stroke due to acute cervical artery dissection (CAD). Cervical artery dissection is a significant cause of ischemic strokes in young adults, and its pathophysiology remains incompletely understood. Fibrillin-1 is a key component of the extracellular matrix and plays a critical role in maintaining connective tissue integrity. Additionally, miR-144-3p is known to influence vascular biology and inflammatory processes. In this context, examining the potential roles of fibrillin-1 and miR-144-3p in CAD-related stroke may contribute to a better understanding of the molecular mechanisms underlying this condition.. Method: The study compared 28 patients with CAD-related stroke, 28 patients with non- CAD stroke, and 28 healthy controls. Peripheral blood samples collected within the first 24 hours after stroke were analyzed for fibrillin-1 levels using the ELISA method and miR-144-3p expression using RT-PCR. These methods ensured precise and reliable measurement of the biomarkers. Results: The mean age of the SAD group was found to be significantly lower compared to the non-dissection ischemic stroke group (p = 0.01). No significant differences were observed between the groups in terms of risk factors. Although no overall significant difference was found in Fibrillin-1 concentration among the groups, a statistically significant difference was detected between the dissection and stroke groups (p = 0.042). No significant differences were observed between the groups in terms of DeltaCt, DeltaDeltaCt, and RelativeExpression values. Conclusion: The findings revealed no statistically significant differences in fibrillin-1 and miR-144-3p levels between the groups. These results suggest that fibrillin-1 and miR-144- 3p may not play a significant role in the pathophysiology of CAD-related stroke. However, further studies with larger sample sizes and different time points are needed to better understand the potential roles of these biomarkers.

Benzer Tezler

  1. A computational study on pathogenic exon-1 Huntington fragment fiber structure and its nucleation

    Patojenik ekson-1 Huntington fragment lif yapısı ve çekirdeklenmesi üzerine hesaplamalı bir çalışma

    MERVE KUNAK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    BiyokimyaKoç Üniversitesi

    Biyomedikal Bilimler ve Mühendislik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET SAYAR

  2. COVİD-19'a karşı prefüzyon yapıda kararlı trimerik spike proteini kodlayan dna aşısının geliştirilmesi

    Development of the dna vaccine encoding a prefusion-stabilized trimeric spike protein against COVİD-19

    AYTÜL GÜL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    BiyomühendislikEge Üniversitesi

    Biyomühendislik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ELİF ESİN HAMEŞ

    PROF. DR. MERT DÖŞKAYA

  3. Nano-biotechnological application of inorganic binding proteins

    İnorganiklere özgün bağlanan peptidlerin nano-biyoteknolojik uygulamalari

    SİBEL ÇETİNEL

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2012

    Biyoteknolojiİstanbul Teknik Üniversitesi

    İleri Teknolojiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CANDAN TAMERLER

    PROF. DR. MEHMET SARIKAYA

  4. Marfan sendromlu çocuklarda kemik yapım ve yıkım markerlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of bone formation and resorption markers in children with Marfan syndrome

    ZEYNEP KEMER AKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAkdeniz Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BANU NUR

  5. Serum asprosin seviyesinin gestasyonel diabetes mellitus ve neonatal sonuçlarla ilişkisi

    The relationship of serum asprosin level with gestational diabetes mellitus and neonatal outcomes

    EMRE UYSAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FEYZA NUR İNCESU ÇİNTESUN