Geri Dön

Solid tümörlerde nötrofil-lenfosit ve platelet-lenfosit oranının prognoza etkisi

Prognostic significance of neutrophil-to-lymphocyte and platelet-to-lymphocyte ratios in solid tumors

  1. Tez No: 939479
  2. Yazar: DAMLA YİĞİT
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ALİ AYKAN ÖZGÜVEN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Nötrofil-Lenfosit Oranı, Trombosit-Lenfosit Oranı, Solid tümörler, Neutrophil-to-Lymphocyte Ratio, Platelet-to-Lymphocyte Ratio, Solid Tumors
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Manisa Celal Bayar Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 63

Özet

Amaç: Nötrofil-Lenfosit Oranı(NLR) ve Trombosit-Lenfosit Oranı(PLR)'nın yüksekliği çoğu erişkin çalışmasında solid tümörlü hastalar için kötü prognoza işaret etmektedir. Nötrofil-Lenfosit Oranı ve PLR'nin kanser hastalarında yardımcı prognostik faktör olarak kullanılabileceği gösterilmiştir. Bu tetkikler düşük maliyetli olması ve kolayca hesaplanabilir olması nedeniyle avantajlıdır. Ancak pediatrik hastalarda NLR ve PLR değerinin çocukluk çağı kanserlerinde prognostik öneminin gösterildiği az sayıda çalışma bulunmaktadır. Biz de bu çalışma ile; tanı anında hemogramdan bakılan NLR ve PLR yüksekliğinin hastalığın prognozu, risk grubu, metastaz varlığı ve evre ile ilişkisi olup olmadığını belirlemeyi hedefledik. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız retrospektif kohort çalışmasıdır. Çalışmamıza dahil edilen hastalar Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi Çocuk Onkoloji Polikliniği'ne başvuran Ocak 2014-Kasım 2023 tarihleri arasında tanı alarak tedavisi tamamlanan ve devam etmekte olan hastalardır. Çalışmamızda dahil edilme kriterlerini karşılayan 35 hasta bulunmaktadır. Olgular, Çocuk Onkoloji Bilim Dalı tarafından tanısı konulan ve takipli hastalardan oluşmaktadır. Olguların cinsiyeti, yaşı, tanısı ve tümör evresi hasta dosyası ve probel HBYS sistemindentaranarak kaydedilmiştir. İlk tanı anında bakılan laboratuvar parametreleri lökosit, nötrofil, lenfosit, platelet düzeyleri, görüntüleme sonuçları ve patoloji raporları kaydedilmiştir. Nötrofillenfosit oranı ve trombosit-lenfosit oranı yüksek olanların hangi evrede tanı aldığı metastaz olup olmadığı prognozunun nasıl seyrettiği listelenmiştir. Bulgular: Demografik ve klinik özelliklere göre NLR düzeyi 2,5'in altında olanlar ile 2,5 üstü olanlar arasında cinsiyet, risk grubu, evre, tanıda metastaz varlığı, kemoterapi yanıtı, relaps, metastaz varlığı, rezeksiyon türü açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı (p>0,05), tanı ve tm boyutu açısından istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark olduğu tespit edilmiştir (p2.5 sağkalım oranları farklı olmasına rağmen istatistisel olarak anlamlı değildi (p>0.05). Tümör boyutu ≥10 cm olan hastaların %62,5'inde (n=5), 2,5 saptanmış ve NLR >2,5 olanların oranı tümör boyutu ≥10 cm olanlarda 0,05). Sonuçlar: NLR ve PLR uygun maliyetli ve yaygın olarak erişilebilir biyobelirteçlerdir ve bu belirteçler çocukluk çağı kanserlerinde tedavi stratejilerinin belirlenmesinde prognostik faktör olarak kullanılabilirler. Çalışmamızda NLR, tümör boyutu açısından istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Çocukluk çağı kanserlerinde NLR ve PLR düzeyinin prognostik faktör olarak araştırıldığı yeteri kadar çalışma bulunmamaktadır. Daha geniş pediatrik popülasyonlarla yapılacak ileri çalışmalara ihtiyaç vardır. Yapılacak çalışmalar prospektif ve çok merkezli bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Çalışmanın kanser türlerine özgü analizlerle yapılması prognostik faktör olarak daha değerli sonuçlar elde edilmesini sağlayabilir.

Özet (Çeviri)

Objective: The elevation of Neutrophil-to-Lymphocyte Ratio (NLR) and Platelet-to-Lymphocyte Ratio (PLR) has been associated with poor prognosis in patients with solid tumors in many adult studies. NLR and PLR have been demonstrated as auxiliary prognostic factors in cancer patients. These tests are advantageous due to their low cost and ease of calculation. However, there are limited studies showing the prognostic importance of NLR and PLR in childhood cancers in pediatric patients. With this study, we aimed to determine the relationship between high NLR and PLR levels obtained from complete blood count at diagnosis and the prognosis of the disease, risk group, presence of metastasis, and stage in pediatric solid tumors. Materials and Methods: Our study is a retrospective cohort study. The patients included in the study were newly diagnosed with solid tumors at the Pediatric Oncology Clinic of Manisa Celal Bayar University Hospital between January 2014 and November 2023. The study included 35 patients who met the inclusion criteria. The cases consisted of patients diagnosed and followed up by the Pediatric Oncology Department. The gender, age, diagnosis, and tumor stage of the cases were recorded by reviewing patient files and the hospital's HBYS system. Laboratory parameters at the time of diagnosis, including leukocyte, neutrophil, lymphocyte, and platelet levels, as well as imaging results and pathology reports, were also recorded. Patients with elevated NLR and PLR levels were categorized based on their tumor stage, the presence of metastasis, and prognosis. Results: According to demographic and clinical characteristics, there was no statistically significant difference in gender, risk group, stage, presence of metastasis at diagnosis, chemotherapy response, relapse, presence of metastasis, survival, or type of resection between patients with NLR levels below 2.5 and those above 2.5 (p>0.05). However, there was a statistically significant difference regarding diagnosis and tumor size (p2.5, whereas only 18.5% (n=5) of those with a tumor size 2.5. The proportion of patients with NLR >2.5 was significantly higher in those with a tumor size ≥10 cm compared to those with a tumor size 0.05). Conclusion: NLR and PLR are cost-effective and widely accessible biomarkers, and they can be used as prognostic factors in determining treatment strategies for childhood cancers. In our study, NLR was found to be statistically significant concerning tumor size. However, there are insufficient studies investigating the prognostic role of NLR and PLR levels in childhood cancers. Further research involving larger pediatric populations is needed. Future studies should be conducted prospectively and multicenter. Conducting studies with 'cancer type specific' analyses may yield more valuable results as prognostic factors.

Benzer Tezler

  1. Solid tümörlerde inflamatuar ve nütrisyonel parametrelerin tümör evre ve beş yıllık sağkalım ile ilişkisi

    Relationship of inflammatory and nutritional parameters with tumor stage and five-year survival in solid tumors

    ZEYNEP BANU TEKE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HANİFE USTA ATMACA

  2. Yoğun bakım yatışı olan febril nötropenili hastalarda nötrofil lenfosit oranının prognoza etkisi

    Prognostic effect of neutrophil lymphocyte ratio in patients with febrile neutropenia admitted to intensive care unit

    YASEMİN TIRAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bakanlığı

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CEYDA ÖZHAN ÇAPARLAR

  3. Parotis tümör tanılı hastalarda klinik ve histopatolojik verilerin sistemik inflamasyon parametreleri ve difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntüleri ile değerlendirilmesi

    Evaluation of clinical and histopathological data in patients diagnosed with parotid gland tumor with systemic inflammation parameters and diffusion-weighted magnetic resonance images

    AHMET UFUK KILIÇTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kulak Burun ve BoğazRecep Tayyip Erdoğan Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZLEM ÇELEBİ ERDİVANLI

  4. Endometrium adenokanserli hastalarda preoperatif nötrofil / lenfosit, platelet / lenfosit oranının lenf nodu metastazına ve sağkalıma etkisi

    The effect of preoperative neutrophil / lymphocyte, platelet / lymphocyte ratio on lymph node metastasis and survival in patients with endometrial adenocancer

    ZAFER KOLSUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kadın Hastalıkları ve Doğumİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. SERPİL AYDOĞMUŞ

  5. Majör abdominal kanser cerrahilerinde inhalasyon anestezisi ve total intravenöz anestezinin sistemik inflamatuar immün indekse etkisi

    The effect of inhalation anesthesia and total intravenous anesthesia on systemic inflammatory immune index in major abdominal cancer surgeries

    ARSEN GÜNGÖR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SÜHEYLA ÜNVER