Simülasyon kavramının sanata etkileri bağlamında gerçekliğin bulanıklaştırılması
The blurring of reality in the context of the effects of simulation theory on art
- Tez No: 940676
- Danışmanlar: PROF. DR. ATİLA İLKYAZ
- Tez Türü: Sanatta Yeterlik
- Konular: Güzel Sanatlar, Fine Arts
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Resim Ana Sanat Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 132
Özet
Jean Baudrillard'ın simülasyon kavramı, içinde yaşadığımız dönemin gerçeklik anlayışını sorgulayan temel bir yaklaşım sunmaktadır. Simülasyon, günümüzde artık sadece seri üretim bir anlatım biçimi olmanın ötesine geçerek topluma yönelik bir sergileme biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Kapitalizmin sunduğu kitle iletişim araçları aracılığıyla şekillenen popüler kültür, imaj temelli bir görsel dünya ve algı evreni oluşturmaktadır. Bu bağlamda gösterge kavramı ile ilişkili olarak simülasyon gerçekliğin dönüşümünü sorgulayan bir zemin sunar. Göstergeler tarafından yaratılan etkileyici atmosfer gerçekliği çekici bir şekilde taklit etmeye başlamış ve bu taklitler zamanla toplumun algısını dönüştürmüştür. Böylece anlamını yitirmiş ve yapay göstergelere dayalı bir gerçeklik dünyası ortaya çıkmıştır. Göstergeler hem gerçekliğin yerine geçmiştir hem de onu görünmez hâle getirerek anlamın bulanıklaşmasına yol açmıştır. Bu dönüşüm toplumun dünya ile kurduğu etkileşimi köklü bir şekilde değiştirmiş ve sonuç olarak bir gösteri dünyası meydana getirmiştir. Gösteri zamanla bir eğlence aracına, taklitçi deneyim ise kapitalist sistemin bir oyun alanına dönüşmüştür. Bu süreçte toplum gerçekliğini yitirmiş yerine bulanık bir gerçeklik algısıyla baş başa kalmıştır. Simülakrlar aracılığıyla temsil edilen bu bulanık gerçeklik içinde bireyler temsil ile gerçekliği ayırt edemez hale gelmiş ve hipergerçeklik adı verilen yeni bir varoluş düzlemine sürüklenmiştir. Gerçeklik ile temsil arasındaki sınırların belirsizleştiği bu ortamda toplumun hakikati sorgulama yetisi zayıflamış medya, teknoloji ve tüketim kültürüyle inşa edilen simülakrlar aracılığıyla gerçeklik algısı yeniden şekillenmiştir. Bu doğrultuda simülasyon ve bulanıklık kavramlarının sanata etkilerinin incelenmesi yapay gerçeklik konusunda sanat yoluyla bir farkındalık geliştirilmesini ve bireyin gerçekliğe dair algılarının açığa çıkarılmasını sağlamaktadır. Sonuç olarak bu araştırma kuramsal, sanatsal ve tarihsel veriler ışığında gerçekleştirilmiştir. Böylece gerçeklik ile temsil arasındaki sınırların bulanıklaştığı bir deneyim alanı ortaya konmuştur.
Özet (Çeviri)
Jean Baudrillard's concept of simulation offers a fundamental approach that challenges contemporary understandings of reality. Simulation has transcended its initial role as a mode of mass-produced representation and has emerged as a form of spectacle aimed at society. Popular culture, shaped through mass media under capitalist systems, constructs a visual and perceptual universe grounded in imagery. In this context, and in relation to the notion of the sign, simulation provides a critical framework for questioning the transformation of reality. The captivating atmosphere created by signs has begun to imitate reality in seductive ways, and over time, these imitations have altered the public's perception. As a result, a world based on artificial signs has emerged—one in which meaning has been lost. These signs have not only replaced reality but have also rendered it invisible, leading to a blurring of meaning. This transformation has profoundly altered how society interacts with the world, culminating in a“world of spectacle.”Over time, spectacle has become a tool of entertainment, while simulated experiences have turned into a playground for the capitalist system. Within this process, society has lost its grip on reality and has instead been left with a blurred sense of truth. Individuals, surrounded by simulacra, have become incapable of distinguishing between representation and reality, thus entering a new plane of existence known as hyperreality. In an environment where the boundaries between reality and representation have become ambiguous, society's ability to question truth has weakened. Through simulacra constructed by media, technology, and consumer culture, perceptions of reality have been redefined. In this regard, examining the effects of simulation and ambiguity on art fosters awareness of artificial realities and helps uncover the individual's altered perception of truth. Ultimately, this study—conducted through theoretical, artistic, and historical lenses—explores the influence of art on the viewer and the transformation of the perception of reality. It thus establishes a field of experience where the boundaries between reality and representation have become blurred.
Benzer Tezler
- Seyirci ve bir anlamlama süreci olarak sinema
The Viewer and cinema as a signification process
NEZİH ERDOĞAN
- Simülasyon kuramının güncel sanat pratiği içerisinde çözümlenmesi
Analysis of the Simulation theory in actual art practice
ÇİĞDEM ÖZ
- Disiplinlerarası uygulama yöntemi olarak ışın izleme teknolojisinin dijital sanata etkileri
The impact of ray tracing technology on digital art as an interdisciplinary practice
HASAN DİLİM
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2025
Güzel SanatlarAnadolu ÜniversitesiResim Ana Sanat Dalı
PROF. GÜLDANE ARAZ AY
- Heykel sanatında yeniden üretim olgusu
The phenomenon of reproduction in sculpture art
CEREN ŞAKAR
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Güzel SanatlarAnkara Hacı Bayram Veli ÜniversitesiHeykel Ana Sanat Dalı
DOÇ. DR. ZELİHA KAYAHAN
- Fotoğrafın plastik sanatlarda kullanımı ve getirdiği etkiler
Effects caused by using photography in arts
FÜSUN ÇAĞLAYAN
Sanatta Yeterlik
Türkçe
1998
Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar ÜniversitesiResim Ana Sanat Dalı
PROF. ÖZDEMİR ALTAN