Geri Dön

Kliniğimizde yapılan laparoskopik lateral süspansiyon ameliyatlarının sonuçlarının değerlendirilmesi

Evaluation of the results of laparoscopic lateral suspension operations performed in our clinic

  1. Tez No: 941946
  2. Yazar: MEHMET YOLACAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HACER UYANIKOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Pelvik organ prolapsusu, apikal prolapsus, laparoskopik lateral süspansiyon, Orta dönem sonuçlar, Pelvic organ prolapsus, apical prolapsus, laparoscopic lateral suspension, Midterm results
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Harran Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

Giriş ve amaç: Pelvik organ prolapsusu, bir veya daha fazla vajina ve uterus kompartmanının (anterior vajinal duvar, posterior duvar, uterus veya vajinal apeks [vajinal cuff]) kas veya ligament zayıflığı nedeniyle aşağı inmesidir. İleri evre prolapsusu olan kadınlarda, yeterli vajinal apeks desteği, dayanıklı bir onarımın temel bir bileşeni olduğu giderek daha fazla kabul görmektedir. Apikal prolapsus için laparoskopik sakrokolpopeksi şu anda altın standart olarak kabul edilmektedir, ancak derin pelvik diseksiyon nedeniyle nadiren damar veya sinir hasarına neden olmaktadır. Son yıllarda derin pelvik diseksiyon yapılmadan gerçekleştirilen laparoskopik lateral süspansiyon apikal prolapsus tedavisinde kullanılmaktadır. Çalışmamızın amacı kliniğimizde yapılan laparoskopik lateral süspansiyon sonuçlarının değerlendirilmesidir. Gereç ve yöntem: Ocak 2021 ve Temmuz 2024 tarihleri arasında laparoskopik lateral süspansiyon cerrahisi yapılan toplam 47 hasta çalışmaya dahil edildi. Demografik veriler, komorbid hastalık varlığı, obstetrik öykü, uterus prolapsusunun derecesi, laparoskopik lateral süspansiyon ile birlikte uygulanan cerrahi prosedürler, ameliyat sonrası semptomlar ve komplikasyonlar kaydedildi. Laparoskopik lateral süspansiyonun başarı oranı hastaların postoperatif 1, 6 ve 12. aylardaki fizik muayeneleri sonrasında değerlendirildi. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 52,4 ± 14,6 yıldı. Hastaların %46,8'inde komorbid hastalık mevcuttu. En sık görülen komorbiditeler hipertansiyon (%25,5) ve diyabet (%21,3) idi. Hastaların %59,6'sı postmenopozal dönemdeydi, %27,7'sinde preoperatif histerektomi öyküsü vardı ve %51,1'inde inkontinans mevcuttu. POP-Q değerlendirmesinde uterin prolapsus derecesi %2,1'inde evre I, %12,8'inde evre II, %53,2'sinde evre III ve %31,9'unda evre IV idi. Laparoskopik lateral süspansiyon ile birlikte en sık yapılan ameliyatlar sırasıyla kolporafi posterior (%64,1), kolporafi anterior (%48,7) ve total laparoskopik histerektomi (%48,7) idi. Ameliyat sonrası dönemde hiçbir hastada mesh erozyonu ve Clavien-Dindo≥III komplikasyonu gözlenmedi. Birinci aydaki fizik muayene sonrasında 2 hastada inkontinans ve 1 hastada sistosel+inkontinans saptandı. Altıncı ay muayenesinde iki hastada sistosel +inkontinans gözlenirken, on ikinci ay muayenesinde sadece bir hastada sistosel+inkontinans gözlendi. Birinci yılda anatomik başarı oranı kompartmanlara göre değerlendirildiğinde anterior prolapsus için %97,9, posterior prolapsus için %100 ve apikal prolapsus için %100 olarak değerlendirildi. Sonuç: Apikal prolapsus tedavisinde laparoskopik lateral süspansiyon, 1 yıllık takipte güvenlik ve etkinlik açısından optimal sonuçlar veren bir tekniktir. Laparoskopik lateral süspansiyon sakrokolpopeksiye iyi bir alternatif olabilir.

Özet (Çeviri)

Introduction: Pelvic organ prolapse is the descent of one or more compeonents of the vagina and uterus: the anterior wall, the posterior wall of the vagina, the uterus, or the apex of the vagina (vaginal cuff), due to muscular or ligament weakness. For women with advanced prolapse, it is increasingly recognised that adequate support of the vaginal apex is an essential component of a durable surgical repair. Laparoscopic sacrocolpopexy for apical prolapse is currently considered the gold standard, but it rarely causes vascular or nerve damage due to deep pelvic dissection. İn the recent years, laparoscopic lateral suspension without deep pelvic dissection can be used to treat apical prolapse. The aim of our study was to evaluate the results of laparoscopic lateral suspension in our clinic. Material and methods: Between January 2021 and July 2024, a total of 47 patients who had undergone a laparoscopic lateral suspension repair were included in the study. Demographic data, comorbid disease, obstetric history, degree of uterine prolapse, surgical procedure performed in conjunction with laparoscopic lateral suspension, postoperative symptoms and complications were recorded. The success rate of laparoscopic lateral suspension was evaluated after physical examination of the patients at 1, 6 and 12 months postoperatively. Results The mean age of the patients was 52.4 ± 14.6 years. Comorbidities were present in 46.8% of the patients. The most common comorbidities were hypertension (25.5%) and diabetes (21.3%). 59.6% of the patients were postmenopausal, 27.7% had undergone a hysterectomy prior to surgery and 51.1% had incontinence. In the POP-Q assessment, the grade of uterine prolapse was grade I in 2.1%, grade II in 12.8%, grade III in 53.2% and grade IV in 31.9%. The most common surgeries performed with laparoscopic lateral suspension were colporrhaphy posterior (64.1%), colporrhaphy anterior (48.7%) and total laparoscopic hysterectomy (48.7%), respectively. In the postoperative period, no mesh erosion and ClavienDindo≥III complications were observed in any patient. Two patients had incontinence and 1 patient had cystocele+incontinence at the first month examination. While cystocele+incontinence was observed in two patients at the sixth month physical examination, cystocele+incontinence was observed in only one patient at the twelfth month physical examination. In the first year, the anatomical success rate was 97.9% for anterior prolapse, 100% for posterior prolapse and 100% for apical prolapse when evaluated by compartment. Conclusion Laparoscopic lateral suspension for treating apical prolapse is a technique with optimal results regarding safety and efficacy at 1 year follow-up. Laparoscopic lateral suspension may be a good alternative to sacrocolpopexy.

Benzer Tezler

  1. Apikal pelvik organ prolapsusu cerrahisi sonrası rekürren olguların incelenmesi

    Examination of recurrent cases after apical pelvic organ prolapse surgery

    CANSU KÜBRA EKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÇETİN KILIÇÇI

    UZMAN REYYAN GÖKÇEN İŞCAN

  2. Laparoskopik kolesistektomi operasyonlarında subkostal transversus abdominis plan blok (Subkostal tap blok), erektör spina plan blok (ESP blok) ve paravertebral blokların (PVB) intraoperatif ve postoperatif dönemler üzerine etkilerinin karşılaştırılması: randomize, tek-kör, kapalı zarf, kontrollü çalışma

    Comparison of the effects on intraoperative and postoperative periods of subcostal transversus abdominis plan block (Subcostal tab block), erector spina plan block (ESP block) and paravertebral blocks (PVB) in laparoscopic cholecystectomy operations: single-blind, closed envelope, controlled trial

    ÖMER TÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Anestezi ve ReanimasyonVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ARZU ESEN TEKELİ

  3. Sol torakoabdominal delici-kesici alet yaralanmalarında manyetik rezonans görüntülemenin diyafragma yaralanması saptanmasındaki etkinliği

    The efficiency of magnetic resonance imaging in detection of diaphragmatic injury in left thoracoabdominal penetrating injuries

    ELCHIN ALIZADE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Genel Cerrahiİstanbul Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET İLHAN

  4. Histerektomi olan hastalarda quadratus lumborum alan bloğu (QLB)'nun intraoperatif ve postoperatif analjezik etkisinin incelenmesi

    Investigation of the intraoperative and postoperative analgesic effect of quadratus lumborum plane block (QLB) in patients with hysterectomy

    GAMZE KÜBRA ZELYURT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Anestezi ve ReanimasyonGazi Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DİDEM TUBA AKÇALI

  5. Kliniğimizde yapılan laparoskopik ve açık karaciğer kist hidatik hastalarının karşılaştırılması

    Comparison of laparoscopic and open liver hydatid cyst patients performed in our clinic

    MEHMET KOCAOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Genel CerrahiHarran Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ABDULLAH ÖZGÖNÜL

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MEHMET SAİT BERHUNİ