Sezaryen doğum sonrası postoperatif ağrı tedavisi için lokal anesteziklerin intraperitoneal damlatılması ve yara yeri infiltrasyonun kombinasyonu ile quadratus lumborum tip 1 bloğunun karşılaştırılması: Prospektif,randomize klinik çalışma
Comparison of quadratus lumborum type 1 block with the combination of intraperitoneal instillation and wound infiltration of local anesthetics for postoperative pain management after cesarean delivery: A prospective,randomized clinical trial
- Tez No: 949342
- Danışmanlar: PROF. DR. AYŞENUR DOSTBİL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
- Anahtar Kelimeler: sezaryen, post operatif analjezi, lokal anestezikler, yara yeri infiltrasyonu, intraperitoneal lokal anestezik, quadratus lumborum bloğu, cesarean section, postoperative analgesia, local anesthetics, wound infiltration, intraperitoneal local anesthetic, quadratus lumborum block
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Atatürk Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 59
Özet
Amaç: Spinal anestezi altında elektif sezaryen uygulanan kadınlarda ağrının azaltılması için QL tip 1 bloğu ile intraperitoneal lokal anestezik infiltrasyonu, yara yeri infiltrasyonu ve rektus aponeurosis kenarlarına infiltrasyon kombinasyonun etkinliğinin postoperatif ilk 24 saat içerisindeki toplam tüketilen opioid miktarı üzerine etkisinin karşılaştırılmasıdır. Yöntem: Bu prospektif randomize klinik çalışma; spinal anestezi altında elektif sezaryen operasyonu planlanan 40 gebe kadın üzerinde yapıldı. Hastalar istatistikçi tarafından randomize edildi ve liste bizimle paylaşıldı. Hastalar randomize olarak 2 gruba bölündü. Grup A quadratus lumborum tip 1 bloğu; grup B ise intraperitoneal lokal anestezik damlatılması, yara yeri infiltrasyonu ve rektus aponeurosis kenarlarına infiltrasyonunun kombinasyonu olarak belirlendi. Spinal anestezi 11mg hiperbarik bupivakain+15 µcg fentanil içeren solüsyon kullanılarak gerçekleştirildi. Grup B'ye, yenidoğan ve plasentanın doğumundan sonra, uterus dışarı alınarak kapatılıp, pelviste biriken kan, cerrahi havlularla dikkatlice silinip, hemostaz tam olarak sağlandıktan sonra, steril olarak hazırlanan 20 ml %0,5'lik bupivakain + 20 ml %2 lidokain +1:200.000'lik epinefrin içeren toplam 40 ml solüsyon cerraha verildi. Bu solüsyonun 10 ml'si parietal periton veya fasya kapatılmadan önce uterusun dört bir kadranına damlatıldı. 10 ml'si Rektus aponeurosis kenarlarına infiltre edildi ve geriye kalan 20 ml' si ise subkutan olarak yara yerine infiltre edildi. Grup A'ya ise QL tip I bloğu, ultrason eşliğinde çift taraflı olarak her iki tarafa 20'şer ml %0,5'lik bupivakain + 20 ml %2 lidokain + 1:200.000'lik epinefrin içeren solüsyondan toplam 40 ml uygulanarak gerçekleştirildi. Primer amacımız, postoperatif ilk 24 saat içerisindeki toplam tüketilen opioid miktarı idi. Bulgular: Gruplar arasında yaş, kilo, BMI ve operasyon süresi açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı (p>0.05). Hastaların boyları açısından gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark mevcuttu (p=0.021). Gruplar arasında Postoperatif 2., 4., 6., 12. ve 24. saatte istirahat sırasındaki ağrı skorları ve 2., 4., 6., 12. ve 24. saatte hareket sırasındaki ağrı skorları arasında anlamlı fark bulunamadı (p>0,05). Postoperatif ilk 24 saatteki toplam oksikodon tüketimi, bulantı/ kusma, kaşıntı insidansı ve ilk opiod ihtiyaç zamanı açısından da gruplar arasında anlamlı fark bulunamadı. Sonuç: Postoperatif ilk 24 saatteki opioid tüketimi açısından her iki analjezi tekniği arasında anlamlı bir fark olmadığı gösterilmiştir. Hem quadratus lumborum bloğu hem de intraperitoneal lokal anestezik infiltrasyonu, yara yeri infiltrasyonu ve rektus aponeurosis kenarlarına infiltrasyon kombinasyonu postoperatif ağrı yönetiminde benzer sonuçlar sağlamıştır.
Özet (Çeviri)
Objective: To evaluate the impact of combining QLB type 1 with intraperitoneal local anesthetic, wound, and rectus aponeurosis edge infiltrations on 24-hour opioid consumption in women after undergoing elective cesarean section under spinal anesthesia. Method: This randomized and prospective clinical trial included 40 pregnant women who were planned to undergo elective cesarean section with spinal anesthesia. The statistician conducted the randomization of the patients, and we were provided with the list. The patients were allocated into two equal groups, labeled Group A and Group B. Group A was identified as receiving the quadratus lumborum type 1 block, while Group B was characterized by a combination of intraperitoneal local anesthetic administration, wound infiltration, and infiltration along the edges of the rectus aponeurosis. Spinal anesthesia was performed using a solution that included 11 mg of hyperbaric bupivacaine and 15 µg of fentanyl. In Group B, after the delivery of the newborn and placenta, the uterus was exteriorized and subsequently closed. Following the confirmation of hemostasis and the careful removal of any pooled blood in the pelvis using surgical towels, a sterile solution was prepared for the surgeon. This solution consisted of 20 ml of 0.5% bupivacaine, 20 ml of 2% lidocaine, and epinephrine at a concentration of 1:200,000, totaling 40 ml. 10 ml of the prepared solution was dripped over the four quadrants of the uterus prior to the closure of the parietal peritoneum or fascia. An additional 10 ml was infiltrated into the borders of the rectus aponeurosis, while the remaining 20 ml was infiltrated subcutaneously into the surgical wound site. In Group A, a bilateral Quadratus Lumborum type I block was performed under ultrasound guidance. A total of 40 ml of the same solution was administered, with 20 ml given to each side. The solution consisted of 20 ml of 0.5% bupivacaine, 20 ml of 2% lidocaine, and epinephrine at a concentration of 1:200,000. The primary outcome of the study was the total opioid consumption recorded within the first 24 hours following surgery. Results: The groups displayed no significant difference concerning age, weight, BMI, and duration of surgery (p>0.05). A statistically significant difference in patient height was observed between the groups (p=0.021). On the other hand, no significant differences were noted in pain scores at rest or during movement at hours 2, 4, 6, 12, and 24 postoperatively (p > 0.05). There were also no significant differences between the groups in terms of total oxycodone consumption in the first 24 hours postoperatively, the incidence of nausea/vomiting, pruritus, or the time to first opioid requirement. Conclusion: The study revealed no significant difference in opioid consumptio comparing the two analgesia techniques during the first 24 hours postoperatively. Both the quadratus lumborum block and the combination of intraperitoneal local anesthetic infiltration, wound infiltration, and infiltration along the edges of the rectus aponeurosis proved to be equally effective for managing postoperative pain.
Benzer Tezler
- Sezaryen sonrası ağrı skorunu etkileyen faktörler
Factors affecting pain score after caeserean secti̇on
FATIMA BETÜL AKTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET ÇINAR
- Obstetrik ve jinekolojik cerrahide transvers insizyonlarda iliohipogastrik sinirin sütur hattından uzaklaştırılmasının postoperatif ağrı üzerine etkisi : Randomize çift kör kontrollü çalışma
The effect of removing iliohipogastric nerve from the suture line on postoperative pain in transverse incisions in obstetric and gynecological surgery: A randomized double-blind controlled study
GULANDAM PANAHALIYEVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumTekirdağ Namık Kemal ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ BATUHAN ÜSTÜN
- Normal doğum ve sezaryen sonrası analjezi için TENS uygulaması
TENS application for analgesia after normal delivery and cesarean
SEDA KAYMAN KÖSE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Kadın Hastalıkları ve DoğumAfyon Kocatepe ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DAĞISTAN TOLGA ARIÖZ
- Sezaryen ameliyatı sonrası skar doku masajının ağrı, taktil duyu, doku iyileşmesi, skar kalitesi ve fonksiyonel durum üzerine etkisi
The effect of scar tissue massage on pain, tactile sensation, tissue healing, scar quality and functional status after cesarean section
HAZEL DEMİRCAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Fizyoterapi ve RehabilitasyonBaşkent ÜniversitesiFizyoterapi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MANOLYA ACAR
- Elektif sezeryanlarda epidural ropivakain-tramadol ile ropivakain-fentanil kombinasyonlarının karşılaştırılması
The comparison of ropivacaine-tramadol and ropivacaine-fentanyl combinations in elective caesarean
FATİH BAHATTİN DURU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Anestezi ve ReanimasyonAnkara ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF.DR. NECATİ ÇANAKÇI