Geri Dön

Obstrüktif uyku apne sendromlu hastalarda klinik morbiditeyi değerlendirmede apne hipopne indeksi yeterli bir kriter midir?

Is the apnea-hypopnea index a sufficient criterion for evaluating clinical morbidity in patients with obstructive sleep apnea syndrome?

  1. Tez No: 951427
  2. Yazar: BERK GÜR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SEMA SARAÇ, PROF. DR. DUYGU ÖZOL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Obstrüktif uyku apne sendromu, apne-hipopneindeksi, hipoksik yük, T90%, minSpO₂, komorbidite, diyabet, hipertansiyon, koroner arter hastalığı, Obstructive sleep apnea syndrome, apnea-hypopnea index, hypoxic burden, T90%, minSpO₂, comorbidity, diabetes, hypertension, coronary artery disease
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Kalp Damar Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 96

Özet

Amaç: Obstrüktif Uyku Apne Sendromu (OSAS) hastalarında eşlik eden komorbiditeler sıklıkla görülmektedir. OSAS tanılı bireylerde hastalık ciddiyetinin değerlendirilmesinde en yaygın kullanılan parametre apne-hipopne indeksi (AHİ)'dir. Bu çalışmanın amacı, OSAS'lı bireylerde AHİ dışındaki demografik özellikler ve hipoksik yükü yansıtan polisomnografik (PSG) parametreler minimum oksijen satürasyonu (minSpO2), ortalama oksijen satürasyonu, ortalama apne/hipopne süresi, uyku süresinin %90'ın altında geçirilen kümülatif yüzdesi (T90%) ile klinik komorbiditeler arasındaki ilişkileri değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Tek merkezli, retrospektif bir vaka kontrol araştırması olaraktasarlanan çalışmamızda, Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uyku Kliniğinde Ocak 2023-Aralık 2024 yılları arasında yatmış olup, PSG yapılarak AHİ değeri 5 üzeri olan OSAS tanısı almış hastaların demografik verileri, polisomnografi (PSG) sonuçları ve komorbidite durumları incelenmiştir. Başlıcakomorbid hastalıklar hipertansiyon (HT), diyabetus mellutus (DM), koroner arter hastalığı (KAH) olarak sınıflandırılmıştır. AHİ dışındaki parametrelerin bu komorbiditelerle ilişkisi; tanımlayıcı istatistikler, karşılaştırmalı analizler ve çok değişkenli lojistik regresyon modelleri kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 51,4±11,4yıl olan, %67,8'i erkek, 894 hasta alınmıştır. Hastaların beden kitle indeksi (BKİ) ortalama 32,8±6,2 kg/m² olarak saptanmış olup, bireylerin %62,7'si obez kategorisinde yer almaktaydı. Katılımcıların %39,4'ünde komorbid hastalık saptanmazken, %29,4'ünde tek bir komorbidite, %31,2'sinde ise iki veya daha fazla komorbid hastalık mevcuttu. En sık izlenen komorbid hastalık%38,8 ile HT olup bunu %20,7 ile DM takip etmiştir. Yaş, BKİve AHİ arttıkça komorbidite sıklığındaanlamlı artış ve uyku etkinliğinde anlamlı azalma izlenmiş olup;yapılan kovaryans analizlerindeyaş ve BKİ etkisi arındırıldığında, ek hastalık olması ve DM varlığı için özellikle T90% oranının, HT ve KAH içinse minSpO2 parametrelerinin istatistiksel anlamlılığının sürdüğü görülmüştür. Sonuç: Bu çalışmada elde edilen bulgular, OSAS'a bağlı klinik morbiditenin değerlendirilmesinde yalnızca AHİ'ye dayalı sınıflamanın yetersiz kalabileceğini göstermektedir. Hipoksemi ile ilişkili parametreler, morbiditeyi öngörmede daha güçlü ve bağımsız belirleyiciler olarak öne çıkmaktadır. Bu nedenle OSAS yönetiminde risk sınıflaması ve tedavi planlaması süreçlerinde AHİ dışında T90%, minSpO₂ gibi hipoksik yükü yansıtan ölçütlerin de dikkate alınması gerekmektedir.

Özet (Çeviri)

Objective: Obstructive Sleep Apnea Syndrome (OSAS) is a prevalent sleep disorder frequently associated with various comorbidities. The most commonly used parameter for assessing disease severity in individuals diagnosed with OSAS is the Apnea-Hypopnea Index (AHI). However, the adequacy of AHI as a standalone criterion for predicting clinical morbidity remains debatable. This study aims to evaluate the relationship between comorbidities and parameters other than AHI, including demographic characteristics and polysomnographic (PSG) indicators of hypoxic burden—namely, minimum oxygen saturation (minSpO₂), mean oxygen saturation, mean apnea/hypopnea duration, and the cumulative percentage of total sleep time spent with oxygen saturation below 90% (T90%). Materials and Methods: This single-center, retrospective case-control study included patients who were admitted to the Sleep Clinic of Süreyyapaşa Chest Diseases and Thoracic Surgery Training and Research Hospital between January 2023 and December 2024, underwent PSG, and were diagnosed with OSAS (AHI > 5). Demographic data, PSG findings, and the presence of comorbid conditions were reviewed. Major comorbidities were classified as hypertension (HT), diabetes mellitus (DM), and coronary artery disease (CAD). The associations between these comorbidities and PSG parameters other than AHI were analyzed using descriptive statistics, comparative analyses, and multivariate logistic regression models. Results: Total of 894 patients (mean age 51.4 ± 11.4 years; 67.8% male) were included. The mean body mass index (BMI) was 32.8 ± 6.2 kg/m², with 62.7% of participants classified as obese. While 39.4% of patients had no comorbidities, 29.4% had one, and 31.2% had two or more comorbid conditions. The most common comorbidity was HT (38.8%), followed by DM (20.7%). Increasing age, BMI, and AHI were significantly associated with higher comorbidity burden and decreased sleep efficiency. After controlling for age and BMI in covariance analyses, T90% remained significantly associated with overall comorbidity and the presence of DM, whereas minSpO₂ was significantly associated with HT and CAD. Conclusion:The findings of this study suggest that relying solely on AHI to assess OSAS-related clinical morbidity may be insufficient. Parameters reflecting hypoxemia, particularly T90% and minSpO₂, appear to be stronger and more independent predictors of comorbidity. Therefore, these hypoxic burden metrics should be considered alongside AHI in risk stratification and treatment planning in OSAS management.

Benzer Tezler

  1. Obstrüktif uyku apne sendromlu olgularda klinik değerlendirmenin tanı değeri

    Diagnostic value of clinical evaluation in obstructive sleep-apnea syndrome cases

    AYŞEGÜL ACAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Göğüs HastalıklarıGazi Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OĞUZ KÖKTÜRK

  2. Ağır KOAH akut alevlenmelerinde kısa ve uzun dönem mortalitenin belirlenmesinde skorlama sistemleri

    Scoring systems in determining short and long-term mortality in acute exacerbations of COPD

    AHMED YOUSIF AZEEZ AZEEZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ELİF ŞEN

  3. Zor havayolu tahmininde servikal tomografinin rolü

    The role of cervical tomography in the prediction ofdifficult airway

    MEHMET DEĞERMENCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Anestezi ve ReanimasyonKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MÜGE KOŞUCU

  4. Geriatrik hastalarda obstrüktif uyku apne-hipopne sendromunun klinik ve polisomnografik olarak değerlendirilmesi

    Clinical and polysomnographic evaluation of obstructive sleep apnea-hypopnea syndrome in geriatric patients

    EMİNE CEREN ERSÖZ ÜNLÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Kulak Burun ve BoğazSağlık Bakanlığı

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUHARREM DAĞLI

  5. Obstrüktif uyku apne sendromlu hastalarda homosistein düzeylerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the serum homocysteine levels in patient with obstructive sleep apnea syndrome

    ZEKİYE YAVUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    BiyokimyaUludağ Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ERCÜMENT EGE