Geri Dön

The representation of capital punishment in fictional and non-fictional texts and its analysis from a cultural resistance perspective

İdam cezasının kurmaca ve kurmaca olmayan metinlerde sunumu ve kültürel direnç perspektifinden değerlendirilmesi

  1. Tez No: 954724
  2. Yazar: SERTAÇ GALİP GENÇ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖZLEM DANACI YÜCE, PROF. DR. SİBEL IRZIK
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Antropoloji, Karşılaştırmalı Edebiyat, Anthropology, Comparative Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Galatasaray Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Radyo Televizyon ve Sinema Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 80

Özet

Bu tez, 1970'li yıllarda yazılmış üç Türk romanında idam cezasının nasıl temsil edildiğini incelemektedir: Kemal Tahir'in Karılar Koğuşu (1974), Aziz Nesin'in Surnâmesi (1976) ve Pınar Kür'ün Asılacak Kadını (1979). Bu üç roman, Türkiye'de siyasal şiddetin en yoğun yaşandığı bir on yıl içinde kaleme alınmıştır. Söz konusu eserler yalnızca bireysel ya da kurgusal hikâyeleri anlatmakla kalmaz; dönemin ideolojik ve hukuki söylemleriyle çok katmanlı biçimlerde etkileşim kurarlar. Tez, bu romanları yalnızca edebi eserler olarak değil, aynı zamanda politik müdahale biçimleri ve kültürel karşı-arşivler olarak ele almaktadır. Tezin kuramsal çerçevesi, Stephen Greenblatt'in öncülüğünü yaptığı Yeni Tarihselcilik anlayışına dayanmaktadır. Metinler, tarihsel, toplumsal ve söylemsel bağlamları içinde analiz edilmiştir. Romanlar, dönemin siyasal söylemleri, yargı kararları, resmî belgeler, arşiv malzemeleri ve gazete kupürleriyle çapraz okumalara tabi tutulmuştur. Bu yaklaşım, kurmaca anlatıların edebiyat dışı söylemsel formlarla nasıl ilişkilendiğini ve hâkim anlatıları nasıl yeniden yazdığını ya da altüst ettiğini ortaya koymaktadır. Roman türünün seçilmesi bilinçli bir tercihtir; çünkü Türk edebiyatı tarihinde roman, gazetecilikle paralel bir şekilde gelişmiş, konuşma dilini ve olgusal gerçekliğe dayalı gerçekçi bir yaklaşımı benimseyerek yükselen orta sınıf okurlara hitap eden bir tür olmuştur. Bu bağlam, yazarların bizzat tanıklık ettikleri olayları kurmaca yoluyla yeniden kurgulamalarına imkân tanımıştır. Bu anlatı sahiplenme süreci, iktidar, metin ve temsil arasındaki ilişkileri açığa çıkarmayı amaçlar; bu da Yeni Tarihselciliğin temel ilkelerinden biridir. Üç yazarın gazetecilik geçmişleri, onları doğrudan tanık ve belge toplayıcı konumuna yerleştirir; bu durum da eserlerin tanıklık ve bellek boyutlarını güçlendirir. Böylece roman, sansüre uğramış gerçekliklerin dile geldiği bir“anlatı çıkış noktası”hâline gelir. Bu anlamda kurmaca, haber yazımının eleştirel bir uzantısına dönüşerek, resmî söylem tarafından susturulmuşlara ses verir. Gazetecilik ve edebiyat arasındaki bu kesişim, çalışmanın özgün odak noktalarından birini oluşturur; burada anlatısal direniş, üslup, ton ve marjinalleştirilmiş seslere öncelik verilmesi üzerinden ortaya çıkar. Tez, bu romanların Türkiye'deki idam cezasına karşı geliştirilmiş edebi bir karşı-arşiv oluşturduğunu ileri sürmektedir. Tahir'de tanıklık yoluyla, Nesin'de ironiyle ve Kür'de kadınsı bilinçle dile gelen bu anlatılar, farklı anlatı direnci biçimleri kurar. Bu direnç, hem tematik hem biçimsel olarak ifade edilir ve devlet şiddeti, ideoloji, bellek, ironi ve sessizlik gibi kavramlar etrafında politik tahayyülü dönüştürür.

Özet (Çeviri)

This thesis examines how capital punishment is represented in three Turkish novels from the 1970s: Karılar Koğuşu (1974) by Kemal Tahir, Surnâme (1976) by Aziz Nesin, and Asılacak Kadın (1979) by Pınar Kür. These three novels were written during a decade marked by extreme political violence in Turkey. They do not merely recount individual or fictional stories, but engage in complex ways with the ideological and legal discourses of their time. The thesis considers these novels not only as literary works but also as political interventions and cultural counter-archives. The theoretical framework is based on the principles of Stephen Greenblatt's New Historicism. The texts are analyzed within their historical, social, and discursive contexts. They are subject to cross-readings with contemporary political discourse, judicial records, official documents, archival materials, and press clippings. This approach reveals how fictional narratives interact with non-literary discursive forms and how they rewrite or subvert dominant narratives. The choice of the novel as a genre is deliberate: in the history of Turkish literature, the novel developed in parallel with journalism, adopting spoken language and a fact-oriented realist approach, making it accessible to an emerging middle-class readership. This connection enabled the authors to fictionally reconstruct events they had closely observed. This narrative appropriation process serves to expose the relationships between power, text, and representation, a core principle of New Historicism. The journalistic background of the three authors positions them as direct witnesses and collectors of evidence, thereby enhancing the testimonial and mnemonic dimensions of their works. Thus, the novel becomes a space for expressing censored realities what might be called a“narrative outlet.”In this way, fiction becomes a critical extension of reportage, capable of giving voice to those silenced by official discourse. This intersection between journalism and literature constitutes one of the original focal points of this study, where narrative resistance emerges through style, tone, and the privileging of marginalized voices. The thesis argues that these novels form a literary counter-archive against the death penalty in Turkey. Through testimony in Tahir, irony in Nesin, and feminine consciousness in Kür, they construct different forms of narrative resistance. This resistance is expressed both thematically and formally, transforming the political imagination around state violence, ideology, memory, irony, and silence.

Benzer Tezler

  1. The Politics of Punishment, Urbanization, and Izmir Prison in the Late Ottoman Empire

    Son Dönem Osmanlı İmparatorluğu'nda Ceza İnfaz Politikaları, Kentleşme ve İzmir Hapishanesi

    UFUK ADAK

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2015

    TarihUniversity of Cincinnati

    Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ELIZABETH B. FRIERSON

  2. Babillerin dini tarihi

    Religious history of the Babylonists

    AYŞE TÜRKMEN KÖKSAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    DinKilis 7 Aralık Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDULLAH ALTUNCU

  3. Şehre entegrasyon biçimlerinin karikatürdeki temsili

    The representation of adaptation forms to city in comics

    GÜNEŞ EKİN AKSAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    SosyolojiMarmara Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞEGÜL YARAMAN

  4. Yeni Türk sinemasında yeni orta sınıfların temsili

    The Representation of new middle classes in new Turkish cinema

    MURAT ŞAHİN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Radyo-TelevizyonAnadolu Üniversitesi

    Sinema Televizyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. UFUK KÜÇÜKCAN

  5. 2000 yılı sonrası İstanbul temsilinde çağdaş sanatın rolü

    Role of contemporary art in the representation of Istanbul after 2000

    BERNA KARAEVLİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Kamu YönetimiIşık Üniversitesi

    PROF. DR. HALİL AKDENİZ