Foliküler mikozis fungoides tanısında prognostik histomorfolojik sınıflama
Prognostic histomorphological classification in the diagnosis of follicular mycosis fungoides
- Tez No: 958629
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ŞULE ÖZTÜRK SARI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Patoloji, Pathology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Patoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 106
Özet
Amaç: Mikozis fungoides (MF), primer kutanöz T hücreli lenfomaların en sık görülen formudur ve genellikle yavaş seyirli, kronik bir hastalık olarak tanımlanır. MF'nin nadir ve agresif bir varyantı olan foliküler mikozis fungoides (FMF), klasik MF'den hem klinik hem de histopatolojik açıdan farklılıklar gösterir. FMF, özellikle folikülleri tutması, daha derin ve yoğun bir infiltrasyon göstermesi ve tedaviye daha dirençli olması ile bilinir. FMF daha agresif bir varyant olarak kabul edilse de aslında vakaların bir kısmının prognozu oldukça iyidir. Literatürde bu farklılığı tanımlamak amacıyla yeni bir histopatolojik evreleme yapılması önerilmiştir. Bu evrelemede klinik evrelemeye ek olarak infiltrasyon yoğunluğu ve hücre boyutu esas alınarak, olgular erken ve geç olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Vakalar erken ve ileri evre olarak kategorize edildiğinde, prognozun birbirinden farklı olduğu ortaya konulmuştur. Son yıllarda, immünhistokimyasal bir belirteç olan Thymocyte selectionassociated high mobility group box protein (TOX), MF tanısında kullanılmaktadır. TOX, T hücre gelişiminde rol oynayan bir transkripsiyon faktörü olup, neoplastik T hücrelerinde sıklıkla pozitiftir ve MF'in inflamatuar dermatozlardan ayırt edilmesinde yardımcıdır. T-cell Receptor Beta Constant 1 (TRBC1) ise, T hücre reseptör beta zincirinin sabit bölgesini hedefleyen bir belirteçtir. MF tanısında neoplastik T hücrelerinde monotipinin gösterilmesinde kullanılabileceği düşünülmektedir. Foliküler müsinoz (FM), kıl foliküllerinin epitel hücrelerinde anormal müsin birikimiyle karakterize, nadir görülen iyi seyirli dermatopatolojik bir tablodur ve FMF ile ayırıcı tanısının yapılması gerekir. Bu çalışmanın amacı, FMF ve FM olgularında klinik, histopatolojik ve immunhistokimyasal özellikleri değerlendirmek, FM ile FMF ayırıcı tanısına katkıda bulunabilecek immünhistokimyasal belirteçleri araştırmak ve FMF olgularında yeni tanımlanan histopatolojik evrelemeyi uygulayarak prognoza katkısını incelemek, TOX ve TRBC1 belirteçlerinin tanısal ve prognostik değerini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: 2005-2024 yılları arasında İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı'nda FMF tanısı alan 67 hasta ve FM tanısı alan 13 hasta retrospektif olarak incelendi. Kontrol grubu olarak 29 dermatoz vakası dahil edildi. Hastaların yaş, cinsiyet, başvuru anında kaşıntı, alopesi ve kaş tutulumu, lezyonların lokalizasyonu ve dağılımı, tanı ve takiplerindeki TNMB evresi, tümöral lezyon varlığı, sistemik tutulum, progresyon varlığı ve sağkalım verileri kaydedildi. Histopatolojik olarak, foliküler müsin, epidermotropizm, Pautrier mikroabsesi, 2 infiltrasyonun yoğunluğu ve derinliği, neoplastik hücrelerin boyutu, folikül destrüksiyonu, intrafoliküler ve perifoliküler infiltrasyon yoğunluğu, ülser, granülamatöz inflamasyon varlığı, infiltrasyona eozinofil ve nötrofillerin eşlik etmesi gibi parametreler değerlendirildi. Olgular literatürde tanımlanan histomorfolojik evrelemeye göre erken ve ileri evre olmak üzere iki gruba ayrıldı. Bu evreleme yapılırken plak lezyonu olanlar infiltrasyon yoğunluğu ve neoplastik hücrelerin boyutuna göre sınıflandırılırken; plak lezyonu olmayan olgular TNMB evresine göre sınıflandırıldı. Olgulara CD3, TOX, TRBC1, dual TRBC1-CD3 immunhistokimyasal boyaları uygulandı. TRBC1/CD3 oranı ve monotipi analizi beş farklı yöntemle (TRBC1 gözle tahmin, dual TRBC1-CD3 gözle tahmin, TRBC1-CD3 HALO dijital analizi, intrafoliküler dual TRBC1-CD3 gözle tahmin ve intrafoliküler TRBC1-CD3 HALO dijital analizi ) değerlendirildi. Tüm yöntemlerde monotipinin klinik ve histopatolojik bulgularla ilişkisi analiz edildi, yöntemlerin uyumu karşılaştırıldı. TOX ekspresyonu biyopsi genelinde ve folikül içinde HALO dijital analizi ile H skoru verilerek kantitatif olarak incelendi ve klinik, histopatolojik bulgularla ilişkisi analiz edildi. TRBC1 ile TOX H skoru arasındaki ilişkiler incelendi. Yeni uygulanan histopatolojik evrelemenin prognostik etkisi genel sağkalım ve progresyonsuz sağkalım analizleri ile değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya 67 FMF ve 13 FM hastası dahil edildi. FMF grubunda yaş ortalaması 41,8 ± 20,77 yıl, FM grubunda ise 18,7 ± 18,8 yıl olarak saptandı. FMF olgularının %65,7'si erkekti. FMF hastalarında en sık foliküler müsin (%53,7), epidermotropizm (%38,8), kistkomedon (%22,4) ve Pautrier mikroabsesi (%13,4) izlendi. Olguların %59,7'si erken, %40,3'ü ileri evredeydi. Erken evre olgularda foliküler müsin (%67,5) ve epidermotropizm (%40) daha sık görülürken, ileri evrede kist-komedon (%33,3), büyük hücre transformasyonu (%11,1) ve foliküler destrüksiyon (%54,5) daha belirgindi. FMF olgularında hücresel atipi %76,1 oranında saptandı. İmmünohistokimyasal analizlerde, FMF hastalarında TRBC1/CD3 oranı yöntemler arasında değişkenlik gösterdi ve monotipi oranı ileri evrede daha yüksekti. TOX H skoru FMF grubunda FM'ye göre anlamlı olarak daha yüksek bulundu (p=0,005). İntrafoliküler TOX H skoru, biyopsi genelinden anlamlı olarak daha yüksekti (p
Özet (Çeviri)
Objective: Mycosis fungoides (MF) is the most common form of primary cutaneous T-cell lymphoma, typically characterised as a slow-progressing chronic disease. Folliculotropic mycosis fungoides (FMF) is a rare and aggressive variant of MF that differs from classic MF in both clinical and histopathological terms. FMF is characterised by its tendency to involve follicles, deeper and denser infiltration, and resistance to therapy. While FMF is generally considered to be more aggressive, a subset of cases demonstrates a relatively favourable prognosis. To better define this heterogeneity, a novel histopathological staging system has been proposed, which categorises cases as early or advanced based on infiltration density and cell size, in addition to clinical staging. When cases are classified as early or advanced stage, distinct prognostic differences emerge. In recent years, the immunohistochemical marker TOX (Thymocyte selection-associated high mobility group box protein) has been used in the diagnosis of MF. TOX is a transcription factor involved in T-cell development. It is frequently present in neoplastic T cells and helps to distinguish MF from inflammatory dermatoses. T-cell Receptor Beta Constant 1 (TRBC1) targets the constant region of the T-cell receptor beta chain and is useful for demonstrating monotypy in neoplastic T cells to aid the diagnosis of MF. FM is a rare, indolent dermatopathological condition characterised by abnormal mucin accumulation in the epithelial cells of hair follicles, and it must be differentiated from FMF. This study aimed to evaluate the clinical, histopathological and immunohistochemical features of FM and FMF cases; investigate immunohistochemical markers that could aid differential diagnosis; assess the prognostic value of the newly defined histopathological staging in FMF; and determine the diagnostic and prognostic significance of TOX and TRBC1 markers. Materials and Methods: Sixty-seven patients diagnosed with FMF and thirteen patients diagnosed with FM at the Department of Pathology, Istanbul Faculty of Medicine, between 2005 and 2024 were retrospectively analyzed. Twenty-nine patients with dermatoses were included in the control group. The collected data included age, sex, presence of pruritus, alopecia,eyebrow involvement at presentation, lesion localization and distribution, TNMB stage at diagnosis and follow-up, presence of tumoral lesions, systemic involvement, disease progression, and survival. The histopathological parameters evaluated included follicular mucin, epidermotropism, Pautrier microabscesses, infiltration density and depth, neoplastic cell size, follicular destruction, intra- and perifollicular infiltration density, ulceration, 5 granulomatous inflammation, and the presence of eosinophils and neutrophils. Cases were classified as early or advanced stage according to the histomorphological staging described in the literature. For cases with plaque lesions, classification was based on infiltration density and neoplastic cell size; for those without plaques, the TNMB stage was used. Immunohistochemical staining for CD3, TOX, TRBC1, and dual TRBC1-CD3 was performed. The TRBC1/CD3 ratio and monotypia were assessed using five different methods (visual estimation of TRBC1, visual estimation of dual TRBC1-CD3, TRBC1-CD3 HALO digital analysis, visual estimation of intrafollicular dual TRBC1-CD3, and intrafollicular TRBC1-CD3 HALO digital analysis). The relationship between monotypia and clinical/histopathological findings was analyzed using all methods, and inter-method agreement was compared. TOX expression was quantitatively assessed using the H-score by HALO digital analysis, both in the entire biopsy and within follicles, and its relationship with clinical and histopathological findings was analyzed. The relationship between TRBC1 and TOX H-scores was also examined. The prognostic impact of the new histopathological staging was evaluated using overall survival (OS) and progression-free survival (PFS). Results: Sixty-seven patients with FMF and 13 patients with FM were included. The mean age was 41.8 ± 20.77 years in the FMF group and 18.7 ± 18.8 years in the FM group. Of the patients with FMF, 65.7% were men. The most common findings in patients with FMF were follicular mucin (53.7%), epidermotropism (38.8%), cyst-comedones (22.4%), and Pautrier microabscesses (13.4%). Of the FMF cases, 59.7% were early stage and 40.3% were advanced. Follicular mucin (67.5%) and epidermotropism (40%) were more frequent in early-stage cases, while cyst-comedones (33.3%), large cell transformation (11.1%), and follicular destruction (54.5%) were more prominent in advanced-stage. Cellular atypia was observed in 76.1% of the FMF cases. Immunohistochemical analyses revealed that the TRBC1/CD3 ratio varied across methods, and the rate of monotypia was higher in advanced-stage cases. The TOX H-score was significantly higher in the FMF group than in the FM group (p=0.005), and the intrafollicular TOX H-score was significantly higher than the overall biopsy score (p
Benzer Tezler
- Küçük plak parapsöriazis ve mikozis fungoidesin dermoskopik, lezyonel kapilleroskopik bulguları ve histopatolojik korelasyonu
Dermoscopic, lesional capileroscopic findings and histopathological correlation of small plaque parapsoriasis and mycosis fungoides
DİLARA İLHAN ERDİL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
DermatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiDeri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞE ESRA KOKU AKSU
- Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi tıbbi patoloji anabilim dalı'nda 2008 – 2014 yılları arasında tanı alan nodal/ ekstranodal lenfoma olgularının Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2008 sınıflamasına göre değerlendirilmesi
The evaluation of nodal/ extranodal lymphoma cases diagnosed between 2008 – 2014 at karadeniz Technical University Faculty of Medicine Department of pathology, according to WHO 2008 classification
ZEYNEP SAĞNAK YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
PatolojiKaradeniz Teknik ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÜMİT ÇOBANOĞLU
- Foliküler saç greftinin yaşayabilirliğine trombositten zengin plazmanın etkisi: Deneysel çalışma
Effect of platelet rich plasma on hair follicle graft survival: Experimental study
ÇETİN DUYGU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiBezm-i Alem Vakıf ÜniversitesiPlastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ETHEM GÜNEREN
- Foliküler aspirasyon sıvısından izole edilen kumulus ooforus kompleksi hücreleri kullanılarak oosit maturasyonunun erken tayini
Early detection of oocyte maturation using cumulus oophorus complex cells isolated from follicular fluid
NERGİS ÖZLEM KILIÇ
Doktora
Türkçe
2025
Histoloji ve EmbriyolojiMaltepe ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÇAĞRI ÖNER
- Foliküler paternli indetermine tiroid nodüllerinin preoperatif doğru tanısında, hücre bloğu immünsitokimyası bir çözüm olabilir mi? Galektin-3, HBME1, CK19 ve CD56 antikorlarının kombine kullanımı
Can cell block immunocytochemistry be a solution in the preoperative correct diagnosis of follicular pattern indeterminated thyroid nodules? combined use of Galectin-3, HBME1, CK19 and CD56 antibodies
MERVE TURAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
PatolojiAnkara ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KORAY CEYHAN