Akut ST yükselmeli miyokard enfraktüsü ile gelen hastalarda tek katater ile radial veya ulnar arter yoluyla yapılan primer perkutan koroner girişim sonuçlarının karşılaştırılması
comparison of coronary angiography results performed via radial or ulnar artery using a single catheter in patients presenting with acute ST elevation myocardial infraction
- Tez No: 966258
- Danışmanlar: DOÇ. DR. İBRAHİM KOCAYİĞİT
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Akut koroner sendrom, perkütan koroner girişim, tek kateter kullanımı, transradial girişim, transulnar girişim, Acute coronary syndrome, percutaneous coronary intervention, single catheter use, transradial access, transulnar Access
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sakarya Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kardiyoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 69
Özet
GİRİŞ VE AMAÇ: Bu çalışmada, akut ST segment elevasyonlu miyokard enfarktüsü (STEMI) nedenli primer PKG uygulanan hastalarda transradial ve transulnar arteriyel girişimlerin işlem başarısı, komplikasyon oranları ve klinik sonuçlar açısından karşılaştırılması amaçlanmıştır. Özellikle tek kateter kullanılarak gerçekleştirilen işlemlerde girişim yollarının etkinliği değerlendirilmeye çalışılmıştır. YÖNTEM: Çalışmaya, STEMI tanısı alarak primer PKG uygulanan toplam 258 hasta dahil edilmiştir. 18 hasta çalışma kriterlerine uymadığı için dışlanmış olup, kalan 240 hasta 1:1 randomize edilerek radial ve ulnar gruplarına ayrılmıştır. Randomizasyon sonrası ulnar grubunda 4 hastaya ulnar yoldan girişim yapılamaması nedeniyle; 2 hastaya femoral, 2 hastaya ise radial yoldan işleme devam edildi. Radial grubunda ise 9 hastaya radial yoldan işleme devam edilememesi nedeniyle; 2 hastaya ulnar, 7 hastaya ise femoral yoldan işleme devam edildi. Kalan 231 hastanın 113'üne radial yoldan (grup R), 118'ine ise ulnar yoldan (grup U) işleme devam edildi ve bu hastaların verileri analiz edildi. İşlem başarısı, arteriyel ponksiyon sayısı, işlem süresi, komplikasyon oranları (spazm, hematom, arteriyel oklüzyon) ve klinik sonlanımlar retrospektif olarak karşılaştırılmıştır. BULGULAR: Çalışmamızda transulnar ve transradial girişim uygulanan hastalar arasında işlem başarısı açısından anlamlı bir fark saptanmamıştır. Ancak, transulnar girişimde ponksiyon sayısının daha fazla olduğu (2 ve üzeri ponksiyon, grup R 24 (%21.2), grup U 48 (%40.7); p=0.001) ve ponksiyon süresinin daha uzun olduğu (grup R 15 sn [10-20], grup U 15 sn [10-30], p=0.001) gözlemlenmiştir. İşlem sonrası hematom gelişimi ve arteriyel oklüzyon oranları açısından iki grup arasında anlamlı fark bulunmamıştır. SONUÇ: Çalışmamızda, tek kataterle yapılan transulnar girişimin tecrübeli operatörler tarafından uygulandığında transradial girişime benzer işlem başarısı ve güvenlik profili sunduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte, transulnar girişimde uzun ponksiyon süresi ve artmış ponksiyon sayısı ile ilişkili olduğu görülmüştür. Transulnar girişimin, transradial girişimin uygulanamadığı durumlarda güvenilir bir alternatif olabileceği düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
Comparison of coronary angiography results performed via radial or ulnar artery using a single catheter in patients presenting with acute st elevation myocardial infarction AIM: This study aims to compare the procedural success, complication rates, and clinical outcomes of transradial and transulnar arterial interventions in patients undergoing primary PCI due to acute ST-elevation myocardial infarction (STEMI). The effectiveness of access routes was specifically evaluated in procedures performed using a single catheter. MATERIALS AND METHODS: A total of 258 patients diagnosed with STEMI and undergoing primary PCI were included in the study. Eighteen patients were excluded for not meeting the study criteria, and the remaining 240 patients were randomized 1:1 into radial and ulnar groups. After randomization, four patients in the ulnar group could not undergo the procedure via the ulnar route; therefore, two patients continued via the femoral route, and two via the radial route. Similarly, in the radial group, nine patients could not proceed via the radial route; thus, two patients continued via the ulnar route, and seven via the femoral route. The remaining 231 patients underwent the procedure via the assigned route: 113 via the radial route (Group R) and 118 via the ulnar route (Group U), and their data were analyzed. Procedural success, the number of arterial punctures, procedure duration, complication rates (spasm, hematoma, arterial occlusion), and clinical outcomes were retrospectively compared. RESULTS: No significant difference in procedural success was observed between patients undergoing transulnar and transradial interventions. However, the number of arterial punctures was higher in the transulnar group (≥2 punctures: Group R: 24 (21.2%), Group U: 48 (40.7%); p=0.001), and the puncture duration was longer (Group R: 15 sec [10-20], Group U: 15 sec [10-30], p=0.001). The two groups had no significant difference regarding post-procedural hematoma formation or arterial occlusion rates. CONCLUSION: Our study demonstrated that single-catheter transulnar access, when performed by experienced operators, offers a similar procedural success rate and safety profile to transradial access. However, transulnar access was associated with a longer puncture duration and an increased number of puncture attempts. Transulnar access may be considered a reliable alternative when transradial access is not feasible.
Benzer Tezler
- Preenfarktüs anjinalı ST Yükselmeli Miyokart Enfartüsü olgularında stres hipergliseminin koroner arter hastalığı şiddetine etkisi
The impact of stress hyperglysemia on Coronary Artery disease in cases of preinfarction angina and elevated ST Myokardial Infarction
AYŞE KARAKILIÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET EMİN PİŞKİNPAŞA
- ST yükselmesiz miyokard enfarktüslerinde syntax II skoru ile nötrofil/lenfosit ilişkisinin incelenmesi
An investigation of syntax II score and neutrophil / lymphoside relationship in non-ST myocardial infarction
VEYSİ KAVALCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
KardiyolojiAdıyaman ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ARİF SÜNER
- ST yükselmeli miyokard enfarktüsü (STEMI) olgularında farklı revaskülarizasyon yöntemlerinin sol ventrikül fonksiyonları ve serum sST2 düzeylerine olan etkisi
The effect of different revascularization methods on left ventricular functions and serum sST2 levels in patients with st elevation myocardial infarction (STEMI)
ÖZGE ÇAKMAK KARAASLAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
KardiyolojiGazi ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ATİYE ÇENGEL
- Akut koroner sendrom ile gelen hastalarda trombüs yükü ile kardiyak skorlar arasındaki ilişki
The relationship between thrombus burden and cardiac scores in patients presenting with acute coronary syndrome
CEYDA AK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
KardiyolojiVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ RAMAZAN DUZ
- ST yükselmeli miyokart enfarktüsünün girişimsel tedavisinde trombüs aspirasyonunun işlem sonrası konvansiyonel transtorasik ekokardiyografi, longitudinal straın ve rotasyon parametreleriyle değerlendirilen sol ventrikül sistolik fonksiyonu üzerine etkisi
Impact of thrombus aspiration on post-procedural left ventricular systolic function assessed with conventional transthoracic echocardiography, longitudinal strain and rotation parameters in interventional treatment of ST-segment elevation myocardial infarction.
MEHMET ONUR OMAYGENÇ