Geri Dön

Avrupa Toplulukları'nda çevre politikaları ve uygulamaları

The Environment politics and applications of European Community

  1. Tez No: 122365
  2. Yazar: ZEYNEP ŞULE CANDAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. NESRİN ALGAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Kamu Yönetimi, Public Administration
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2002
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Avrupa Toplulukları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

ÖZET Çevre hareketi, dünyadaki çevresel kirliliğin büyük boyutlara ulaşması, bazı bitki ve hayvan türlerinin yok olması veya yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalması, doğal kaynakların hızla tükenmesi sonucunda oluşmuştur. Hareket, insanların ve insanlararası ilişkilerin ekolojik dengeden bağımsız olamayacağı anlayışını temel almıştır. Avrupa Birliği'nin çevre sorunlarını ilgi alanının içinde görmesinde, ekonomik etmenler söz sahibidir. Malların, hizmetlerin, sermayenin, işgücünün serbest dolaşımını, ekonomik ve siyasal alanda Avrupa ülkeleri arasında bütünleşmeyi amaçlayan örgütlenmenin, çevre sorunları karşısında duyarsız kalması da elbette mümkün değildir. Üye ülkeler arasında haksız rekabeti önlemek üzere ekonomik etkinliklere kimi çevre -koruma ölçüleri getirme isteği ; doğal yaşam koşullarının iyileştirilmesi ile yaşam kalitesinin artırılması arasında bir bağ olduğu inancı; üye ülkeler arasında, diğer konularda olduğu gibi çevre sorunları alanında da ortak politikalar belirlenmesi amacı; 78aynı coğrafi bölgeyi paylaşan üye ülkelerin“sınır tanımayan”nitelikteki çevre sorunları karşısında birlikte harekete geçme gerekliliği /Avrupa Birliği'ni çevre sorunları karşısında tüzel düzenlemeler yapmaya zorlamıştır.36 Birliğin çevre sorunlarına yönelik izlediği politikaları ana hatlarıyla ; 1957'de Roma Antlaşmasından, ilk çevre eylem programının yapıldığı 1973 yılını kapsayan dönemde, çevre sorunları Avrupa ülkelerinin gündeminde bugünkü kadar yoğun bir biçimde yer almıyor, yalnızca Londra'nın hava kirliliği gîbî kimi yere! nitelikli sorunlar gündeme girebiliyordu. O dönemde Avrupa Toplulukları'nı oluşturan kurucu antlaşmalarda da (Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu'nu kuran 1951 Paris Antlaşması ve Avrupa Ekonomik Topluluğu ile Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu'nu kuran 1957 Roma Antlaşması) çevre sorunları ile ilgili bir düzenleme bulunmamaktaydı. Yalnızca Roma Antlaşmasıyla nükleer enerji konusunda kimi güvenlik önlemleri getirilmişti. Bundan dolayı o dönem için topluluğun bir çevre politikasının varlığından söz etmek olanaklı değildi.Kimi tüzel düzenlemelere yer verildiyse de, topluluğun kurucu belgesi olan Roma Antlaşmasında doğrudan doğruya çevre ile ilgili bir bükme yer verilmemişti. Ancak, kaçınılmaz gerekliliklerle bu konuda üye ülkelerin alacağı önlemler arasında birörnekliği sağlama amacıyla 1973 yılında hazırlanan ilk çevre eylem programından 1986'ya, Avrupa Tek Senedi'ne değin, topluluğun çevre sorunlarına daha yoğun bir biçimde eğildiği ve bu konuya ilişkin çıkarılan düzenlemelerin sayısında bir artış olduğu muhakkaktır. Topluluk öncelikle, çevre kirliliğine yol açmayan politikalara ağırlık kazandırmış ve kalkınma ile çevre-kaynaklar dengesini uzun vadeli bakış açısıyla tesis etmeye 38 ATdave Türkiye'de CeweMevzuabTCSVf. 17-19, Jutara, 1989 ^wftMaimSYOI* HS İKOTi 79yönelik düzenlemeler getirmiştir. Bu anlayışla, kalkınmanın devamı sağlanırken, çevre de dışlanmamıştır. Bu durumda çevreyi ve doğal değerleri korumak kaygısının toplumun çok geniş bir kesiminde benimsenerek ortak tir tavır durumuna dönüştüğü görülmektedir. Dünyadaki kirliliğe karşı oluşan çevresel eylemlere paralel olarak ülkemizde de sürekli bir ivme kazanan çevre hareketleri sonucunda sanayileşme-kalkınma anlayışı tartışılmaya başlanmış, her ne olursa olsun kalkınma yerine, çevreyi dışlamayan ve koruyan bir kalkınma anlayışı getirilmeye çalışılmıştır. 80

Özet (Çeviri)

SUMMARY It is our important responsibility to transfer our natural and biologic resources to future generations without damaging them. We should educate our people at every stage of life, starting at early ages, on the subject of environment.Growing people sensitive to environment, honest, responsible and with a new morality concept is possible by education publications. We have been using resources and facilities offered by the earth irresponsibility. When we consider that Humankind, aiming to conquer the world, destroyed the forest, polluted the seas, turned waters to by wastes, zhanged land, air and everything necessary forlife into poison for themselves, it can easily be seen that most of environmental problems are caused not by consumption of natural resources, but by misusing them in our country,like all over the world. Like other developing countries, Turkey is In a positions to become industrialized, to increase agricultural produstivity by using modem techniques, to become urbanized, to improve and strengthen its infrastructure and finally to increase comfort and 81happines of its people. However, all these should be done without destroyin environmental values, and within an order and discipline. Water,land and air are natural resources with the benefits they provide for the regional and national economy, as well as preservation of ecological balance and maintenance of natural life. Although these resources are evaluated within the general approach stated above, our country is lucky /for the time being, not to have pollution problems as grave as in other countries. This condition of our country as the biologically and ecologically richest country in Eurupa, brings a responsibility for each of us. Environmental act started as a result of the facts that environmental pollution all over the world has reached extreme dimensions, that some plant and animal species have disappeared or their existence is endangered, and that natural resources are fast being consumed up. The act is based on the approach that humankind and relations between people can never be independent of ecological balance. As a result of accelerating environmental acts in our country, parallel to the environmental acts all over tne world against pollution, the understanding of industrialization-development is under discussion, and a new approach which does not exclude environment but protects it instead of doing anything for development is trying to be spread. 82In order to achieve these goals, in the first place policies which do not yield environmental pollution should be employed, and the balance between development and environment-resources should be installed with a long term point of view. In connection with these, Turkey will have to produce versions of development not excluding environment approach.With this approach/ while enabling continuous development, environment will not be disregarded. By this way, the care to protect environment and natural resources will be adopted by a large part of the society to become a common attitude. The EU and Turkey both are party to many international agreements, conventions anü standing conferences in the field of environmental protections. For this reason, all existing legislative and administrative arrangements pertaining to the protection of the environment, have been taken into consideration in the light of the principles as envisaged in international text on the subject, both by the EU and Turkey. Therefore, it can be stated that the Turkish environmental legislation, at an important degree, is in concord with that of the EU. However, changes in natural and industrial conditions, the requirement constantly to bear in mind the precautionary principle which is one of the basic principles of environmental legislation, liability of integration of the sustainable development target in all economic and social policies, evince the obligation of continuous development of the legislation pertaining to environmental problems which present a dynamic structure and consequently manifest unavoidable universal legal harmonization and agreement for the solution of the problems. 83

Benzer Tezler

  1. Tez No

    781767

    Contribution a la recherche d'un cadre juridique pour un droit international de laconcurrence plus efficace

    Daha etkin bir uluslararası rekabet için hukuki çerçeve arayışı

    ALİ CENK KESKİN

    Doktora

    Fransızca

    Fransızca

    2009

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. JEAN MARC SOREL

    PROF. DR. HALİL ERCÜMENT ERDEM

  2. Tez No

    846836

    Assessment of urbanization history of Addis Ababa city, Ethiopia

    Addıs Ababa cıty, Ethıopıa'nın kentleşme tarihinin değerlendirilmesi

    ABDURAHMAN HUSSEN YIMER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Şehircilik ve Bölge PlanlamaMersin Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ CENAP YOLOĞLU

  3. Tez No

    62413

    Çevre politikası açısından: Türkiye'nin Avrupa Topluluğu'na hukuksal uyum

    The accommadation of the Turkish legislation to the European Community's legislation: A perspective on environmental legislation

    MUSTAFA ALPER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    HukukAnkara Üniversitesi

    Avrupa Toplulukları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CAN HAMAMCI

  4. Tez No

    36648

    Avrupa para sisteminin incelenmesi ve Maastricht Anlaşması'nın etkileri

    An Analysis of the european monetory system and the effects of the Maastricht Treaty

    SEDA SAYINALTIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Ekonomiİstanbul Teknik Üniversitesi

    DOÇ.DR. LERZAN ÖZKALE

  5. Tez No

    82091

    Avrupa Birliği'nde ve Türkiye'de Çevre Hukuku

    Environmental law in European Community and Turkey

    SELMA AKSOY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    EkonomiAnkara Üniversitesi

    Avrupa Toplulukları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FÜSUN ARSAVA

Geri Dön