Geri Dön

Ankara İlinde 3-5 Yaş Grubu Anaokulu Çocuklarında Oklüzal Düzlem İlişkileri, Profil ve Fizyolojik Diş Boşluklarının İncelenmesi

Examination of Occlusal Plane Relationships, Profiles and Physiologic Spacing of Teeth in the Dentitions of 3-5 Year Old Preschool Children in Ankara City

  1. Tez No: 203023
  2. Yazar: KEREM DALCI
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SERAP ÇETİNER
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Diş Hekimliği, Dentistry
  6. Anahtar Kelimeler: Süt dentisyon, Oklüzyon, Profil, Fizyolojik diş boşlukları, Epidemiyoloji, Maloklüzyon, Primary dentition, Occlusion, Profile, Physiologic spacing, Epidemiology, Malocclusion
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Pedodonti Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 161

Özet

Çalışmamızda, tüm dünyada ırklar arasında farklı özellikler gösteren oklüzal düzlem ilişkileri ve fizyolojik diş boşlukları ile yumuşak doku profil özelliklerinin araştırılması ile elde edilecek sonuçların, Türk çocuklarına özgü standartlara temel oluşturması amacıyla 3-5 yaş grubu çocuklarda incelenmesi ve bu özelliklerin birbirleri ile olan ilişkilerinin belirlenmesine çalışılmıştır. Çalışmaya katılan çocuklar, Ankara ilindeki 6 büyük belediye olan Altındağ, Keçiören, Mamak, Yenimahalle, Sincan ve Çankaya ilçelerinden seçilmiştir. Bu 6 ilçe içerisinden her bölge için Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 3 resmi ve 1 özel anaokulu rasgele seçilmiştir. Seçilen okullarda süt dişlenme dönemindeki 3?5 yaş arası 1722 çocukta tarama yapılmıştır. 209 çocuk daha sonra çalışma kriterlerinden bazılarına uymadıkları için elenmişlerdir. Çocuklarda ayna ve kalem ışığı yardımıyla süt 2. molar oklüzyonu, süt kanin oklüzyonu, maymun diastemaları ve fizyolojik diş boşluklarının mevcudiyeti incelenmiştir. Ayrıca çocuklardan profil fotoğrafları alınarak bilgisayar ortamında yumuşak doku profili üzerinde açısal ölçümler yapılmıştır. 3-5 yaş grubu çocuklarda en fazla görülen terminal düzlem ilişkisinin %73,4 ile vertikal tip oklüzyon olduğu, bunu %18,4 ile mezial tip oklüzyonun takip ettiği ve %8,2 oranında distal tip oklüzyonun izlediği görülmüştür. Süt kanin dişlerin oklüzal ilişkileri incelendiğinde en fazla görülen ilişki tipi sınıf I ilişki (%84,8), takiben sınıf II ilişki (%11,2) ve sınıf III ilişki (% 4,0) olmuştur. Çocukların %66,5'inde anterior boşlukların; %77,7'sinde maymun diastemalarının mevcut olduğu belirlenmiştir. Tüm oklüzal özellikler ile cinsiyetler arasındaki dağılım incelendiğinde, kız ve erkekler arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlenmemiştir (p>0,05). Ayrıca çalışmamızda çocuklarda total fasiyal konveksite (145,9º±4,2) ve fasiyal konveksite (165,3º±4,5) açılarının ortalama değerleri belirlenmiş ve bu profil özellikleri ile oklüzyon arasında çeşitli anlamlılık derecelerinde ilişki olduğu tespit edilmiştir. Sonuçta, çocukların büyük çoğunluğunda normal olarak kabul edilen oklüzyon özellikleri izlenmiştir. Fakat göz ardı edilmemesi gereken bazı noktalar mevcuttur. Özellikle distal tip oklüzyona sahip, fizyolojik diş boşlukları bulunmayan ve yüksek konveksite eğilimi gösteren bir profile sahip çocukların, mutlaka düzenli hekim kontrolüne yönlendirilmeleri gerektiğini düşünmekteyiz. Ayrıca elde ettiğimiz bulguların, ülkemizde sağlık politikalarının belirlenmesinde yararlı olacağını kanısındayız.

Özet (Çeviri)

In order to constitute basis for the standards of Turkish children, occlusal plane relationships, physiologic spacing of teeth and profile characteristics, which display large variations among different races, were evaluated in 3-5 year old children and the assessment of correlations between these features was carried out. Children that participated in the study were selected from the 6 major districts of Ankara, namely Altındağ, Keçiören, Mamak, Yenimahalle, Sincan ve Çankaya districts. From each of the 6 districts, 3 government and 1 private primary school were selected randomly. In the selected schools, 3-5 year old 1722 children with primary dentition were examined. 209 children who did not match various study criteria were excluded from the study. Second primary molar teeth occlusion, primary canine occlusion, existence of physiologic spacing and primate spaces were evaluated with a mouth mirror and pen light. Also lateral profile photographs of these children were collected and angular measurements of the soft tissue profiles were undertaken by computer program. The most common type of terminal plane relationship in 3-5 year old children was found to be flush type occlusion with the ratio of 73.4%, followed by mesial step with 18.4% and distal step occlusion with 8.2%. When the primary canine occlusal relationships were evaluated, the most common relationship was Class I (84.4%), followed by Class II relationship (11.2%) and Class III relationship (4%). Anterior spaces were present at 66.5% and primate spaces were present at %77.7 of children. The evaluation of the distribution of all occlusal features between two sexes displayed no statistical significance between boys and girls (p>0,05). In addition, the mean values for the total facial convexity (145,9º±4,2) and facial convexity (165,3º±4,5) angles were determined and correlations at various significance levels between profile and occlusal features were assessed. In conclusion, a major proportion of children revealed occlusal properties which are accepted as normal occlusion. But, there are some matters that should not be neglected. We believe it is very important for children especially with distal step molar relationship, without physiologic spacing and a tendency of high convexity in soft tissue profile should be guided to periodic examinations. Also the findings of our study could be useful in the development of oral health policies for our country.

Benzer Tezler

  1. Çalışan annelerin 0-2 yaş grubu çocuklarının bakım şekilleri, karşılaşılan güçlükler ve çözüm yolları (Ankara ilinde yapılan bir çalışma)

    Başlık çevirisi yok

    ŞENGÜL İSMAİLOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1988

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıGazi Üniversitesi

    Eğitimde Psikolojik Hizmetler Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. TAYYİP DUMAN

  2. Öğretmenlerin A vitaminine ilişkin bilgi ve davranışları

    Teachers' knowledge and behaviours concerning vitamin A

    NERGÜL KURTCU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Eğitim ve ÖğretimGazi Üniversitesi

    Aile Ekonomisi ve Beslenme Eğitimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MİNE ARLI

  3. Okul öncesi dönem çocuğunun kendini ifade etmesinde resmin önemi

    The importance of pre-school aged kids'drawings on expressing themselves

    İLKE AKMAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Eğitim ve ÖğretimGazi Üniversitesi

    Güzel Sanatlar Eğitimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. GÜZİN AYRANCIOĞLU

  4. Anne otonom seviyesinin 0-5 yaş grubu bebek ve çocuklarda beslenme ve antropometrik ölçümlere etkisinin incelenmesi

    An investigation of the effect of mother's autonomy level on nutrition and anthropometric measurements of 0-5 years group infants and children

    ÖZLEM ÖZLER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Beslenme ve DiyetetikHacettepe Üniversitesi

    Diyetetik Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MEHMET FİSUNOĞLU

  5. 7-10 yaş grubu çocukların antropometrik ve somatotip özelliklerine göre futbola yönlendirilmesi

    To lead the 7/10 years-old students to football, according to their anthropometric and somatotypical characteristics.

    HARUN GENÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    SporGazi Üniversitesi

    Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. MEHMET KOÇAK