Geri Dön

İzmir il bütününde biyosfer rezerv alanları ve saptanması üzerine araştırmalar 'Karaburun Yarımadası örneği'

The research on determination of biosphere reserve areas in İzmir province ' a case study of Karaburun Peninsula'

  1. Tez No: 224175
  2. Yazar: SİBEL YİĞİTER SARIÇAM
  3. Danışmanlar: PROF.DR. ÜMİT ERDEM
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Peyzaj Mimarlığı, Landscape Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Biyosfer Rezerv, Biyoçeitlilik, Doa Koruma, Karaburun Yarımadası, Biosphere Reserve, Biodiversity, Nature Conservation, Karaburun Peninsula
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Peyzaj Mimarlığı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 226

Özet

UNESCO'nun ?nsan ve Biyosfer? Programı (MAB), 1970 yılında 16. Genel Konferansında dünya çapında biyosfer rezerv alanları aı oluturarak doal alanların korunmasını öngörmektedir. Bu yaklaımda amaç, ekonomik gelime ile biyolojik ve kültürel çeitlilik arasındaki dengeyi salamaktır. Böylece gen kaynakları ve tür çeitlilii ile ekosistemler korunarak gelecee taınacak aynı zamanda alanda yaayanların özellikle doayla ters dümeyen geleneksel kullanımları tevik edilerek ekonomik kalkınma salanacaktır. Ülkemiz doal ve kültürel kaynaklar açısından zengin bir potansiyele sahiptir. Ancak, doal alanların çounda yanlı ve youn kullanım sonucunda önemli ekosistemler tahrip olmakta, bitki ve hayvan türlerinde azalma ve yok olma ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, yalnız ülkemiz için deil, Avrupa'nın da gelecei demek olan, ?Gen Kaynakları? yara almakta ve gerilemektedir. Günümüzde, biyoçeitlilik kavramının sahip olduu önem düünüldüünde konunun ivedilikle ele alınması gerekmektedir. zmir il bütününde korunan ve korunması gerekli önemli doa alanları biyosfer rezerv alan yaklaımı içinde düünülmütür. Bu alanlardan biri olan Karaburun Yarımadası üzerinde, Biyosfer Rezerv Alan bölgeleme çalımasının yapılmasına karar verilmitir. Çünkü yarımada, antropojenik etkilenmenin en az yaandıı, doal ve kültürel özelliklerini koruyabilen nadir alanlardan biridir. Yarımada, uluslararası düzeyde önemli olan Akdeniz foklarının yaama ve üreme alanı olup, aynı zamanda önemli ku ve bitki alanıdır. Bütün bunların yanı sıra sürdürülebilir alan kullanım biçimlerinin ve aktivitelerinin yapılıp, gelitirilebilecei bir potansiyele sahiptir. Bu özellikleri dorultusunda, Karaburun Yarımadası, Biyosfer Rezerv Alan yaklaımının uygulanabilecei bir alan durumundadır. Biyosfer Rezerv Alan Planlaması çok disiplinli ve kapsamlı bir çalımayı gerektirmektedir. Ancak, bu çalımanın doktora tezi kapsamında olmasından dolayı, çalımada yalnızca alanın doal ve kültürel özellikleri temel alınarak Biyosfer Rezerv Alan bölgelemesi oluturulmu ve uygunluu üzerinde durulmu, öneriler gelitirilmitir.

Özet (Çeviri)

At the 16th General Conference in 1970, The ?Man and Biosphere? program of UNESCO has recommended to establish biosphere reserve areas network to protect natural areas. The aim of this approach is to provide the balance among economical development, biological and cultural diversity. Thus, genetic resources, diversity of species and ecosystems will be carried to the future by being protected and besides, by stimulating traditional usages of those living in the area especially not conflicting with the nature, economical improvement will be achieved. Turkey has a great potential of natural and cultural richness. But, by misusage in many of the natural resources important ecosystems get damaged, decrease and vanishment have been occurring in numbers of plant and animal kinds. For that reason, genetic resources that mean future both for Turkey and Europe get wounded and diminish. Nowadays, when the importance of biodiversity get considered this issue should be handled immediately. The natural areas, which are protected and supposed to be protected in Izmir Province, have been considered in biosphere reserve approach. At Karaburun Peninsula, which is one of these areas, it has been decided to make a study of biosphere reserve zoning. Because, the peninsula is one of the rare areas in which anthropogenic effects are relatively lesser, natural and cultural characteristics have been generally protected. The peninsula is the living and breeding area for the critically endangered Mediterranean monk seals and also an area of bird breeding with floristic features. Above all, the area has a great potential to commit and develop sustainable land use activities. Through these features, Karaburun Peninsula is an area where biosphere reserve approach could be applied. Biosphere reserve planning demands multidisciplinary and comprehensive studies. But, due to this study is in the scope of doctor?s degree dissertation, in the study, biosphere reserve zoning has been proposed only being based on natural and cultural properties of the area while focusing on if it is appropriate, and finally suggestions offered.

Benzer Tezler

  1. Kamusal alanda sanat çalışmaları: İzmir ili örneği

    Work of art in public arena: Sample of Izmir city

    ALİ HAYDAR BİNGÖLBALİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Güzel Sanatlarİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Temel Sanat Eğitimi Ana Sanat Dalı

    DOÇ. DR. SEHRAN DİLMAÇ

  2. İlkokullarda çalışan öğretmenlerin ve müdür yardımcılarının görüşlerine göre ilkokul müdürlerinin duyguları yönetme yeterlilikleri

    The competencies of elementary school principals managing emotions according to the opinions of primary teachers and vice principals

    CAFER GÜLER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Eğitim ve ÖğretimDokuz Eylül Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İDRİS ŞAHİN

  3. Yerel yönetimlerde toplumsal sermaye, teori ve katılımcı pratikler

    Social capital, theory and participatory practices in the local governments

    MELİKE ERDOĞAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Kamu YönetimiDokuz Eylül Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZERRİN TOPRAK KARAMAN

  4. İstanbul-İzmir otoyolu, Orhangazi-Bursa kesimindeki şevlerin duraylılık analizi

    Istanbul-Izmir hıghway, slope stability analysis for Orhangazi-Bursa section

    OĞUZHAN SONKAYA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Jeoloji Mühendisliğiİstanbul Üniversitesi

    Jeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SÜLEYMAN DALGIÇ

  5. Türkiye'nin potansiyel ikinci kademe şehirlerinin belirlenmesi ve performans analizi

    Determination of potential second-tier cities in Turkey and performance analysis

    BÜŞRA GEZER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EMİNE FERHAN GEZİCİ KORTEN