Geri Dön

İnter- ve intraatriyal iletim sürelerinin ölçülmesinde doku Doppler ekokardiyografinin doğruluğunun değerlendirilmesi

Validation of tissue Doppler echocardiography in the evaluation of inter- and intraatrial conduction delay

  1. Tez No: 224660
  2. Yazar: ALİ DENİZ
  3. Danışmanlar: PROF. M. ALİ OTO
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 71

Özet

Son yıllarda atriyal fibrilasyon mekanizmasını ve patogenezini aydınlatmada önemli aşamalar kaydedilmiştir. Tetiklenmiş olan atriyal fibrilasyonun sürekli olabilmesi için çoğunlukla beraberinde uygun atriyal substratın da bulunması gerekmektedir. Atriyumlarda oluşan elektriksel ve yapısal yeniden şekillenmenin ortak sonucu, daha fazla sayıda reentran dalga oluşması ile atriyal fibrilasyonun süreklilik kazanmasıdır. Yeniden şekillenme ile atriyal iletim hızı azalır, yani atriyal iletim süresi artar. Böylece, reentran dalganın dalga boyu kısalır ve daha fazla sayıda reentran dalga oluşarak atriyal fibrilasyon süreklilik kazanabilir. Bozulan atriyal iletim atriyal fibrilasyon riskini artırır. Atriyal iletim sürelerini değerlendirmede 12 derivasyonlu elektrokardiyografi, sinyal ortalamalı elektrokardiyografi, M-mod ve doku Doppler ekokkardiyografi kullanılabilir. Ancak atriyal iletim hızını değerlendirmede altın standart kabul edilen yöntem elektrofizyolojik çalışma ile iletim sürelerinin ölçülmesidir. Ayrıca, doku Doppler yöntemi ile de atriyal iletim süreleri değerlendirilebilmektedir. Bu çalışmanın temel amacı, elektrofizyolojik çalışma ve doku Doppler yöntemleri ile ölçülen atriyal iletim süreleri arasındaki korelasyonu incelemek ve doku Doppler yönteminin bu amaçla kullanılabilecek uygun bir yöntem olup olmadığını belirlemektir. Çalışmaya klinik endikasyonlarla elektrofizyolojik çalışma yapılan 101 hasta alındı. Tüm hastaların intrakardiyak kayıtlarından inter- ve intraatriyal iletim süreleri ölçüldü. Daha sonra hastaların doku Doppler yöntemi ile inter- ve intraatriyal iletim süreleri ölçülerek elektrofizyolojik ölçümlerle korelasyonuna bakıldı. Sonuçta, elektrofizyolojik ve ekokardiyografik interatriyal iletim süreleri arasında zayıf pozitif (r=0,308; p=0,002), intra-sol atriyal iletim süreleri arasında orta derecede pozitif (r=0,652; p

Özet (Çeviri)

Recently, the mechanism and pathogenesis of atrial fibrillation are much more well understood. Particularly, the initiation of atrial fibrillation by ectopic beats originating from pulmonary veins has given the possibilty of catheter ablation as a therapeutic alternative. Appropriate atrial substrate for the continuation of atiral fibrillation is at least as important as the triggering foci in the pathogenesis. The common end point of electrical and structural remodeling in the atria is the formation of reentrant wavelets enough for the continuation of atrial fibrillation. Remodeling decreases atrial conduction velocity, in other words increases atrial conduction times. There are some methods for the evaluation of inter- and intraatrial conduction delay such as 12 lead electrocardiography, signal-averaged elctrocardiography, M-mode and Doppler echocardiography. The gold standard method for the evaluation of atrial conduction velocity is the measurement of atrial conduction times electrophysiologic study. Tissue Doppler method may be used for the evaluation of atrial conduction times as well. The main purpose of this study is to determine the correlation of inter- and intraatrial conduction times between measurements by electrophysiological study and echocardiographic tissue Doppler methods, and to evaluate the appropriateness of tissue Doppler method for this measurement. One-hundred and one patients were included in the study who underwent electrophsiological study for clinical arrhythmias. Inter- and intraatrial conduction times were measured from intracardiac electrograms. Then, the same conduction times were measured by tissue Doppler echocardiography. We found a weak correlation between the measurements of interatrial conduction times with the aforementioned techniques (r=0,308; p=0,002). The correlation for intra-left atrial conduction times was moderate (r=0,652; p

Benzer Tezler

  1. Romatizmal mitral darlığında atrial elektromekanik fonksiyonların doku velosite doppler ile değerlendirilmesi

    Assessment of atrial electromechanical function by tissue velocity doppler in rheumatic mitral stenosis

    SİNAN CEMGİL ÖZBEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    KardiyolojiAkdeniz Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET KABUKÇU

  2. Prediyaliz kronik böbrek yetmezliği olan hastaların kardiyak fonksiyonlarının ekokardiyografi ile değerlendirilmesi

    Evaluation of cardiac functions with using echocardiography in predialysis chronic renal failure patients

    MEHMET ÇELEBİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    KardiyolojiKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLİZAR SÖKMEN

  3. Romatizmal kardit geçiren olgularda atriyal elektromekanik gecikmenin doku dopler ile araştırılması

    Evaluation of atrial electromechanical conduction delay in patients with rheumatic carditis by tissue doppler echocardiography

    METİN ÇAĞDAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KADİR GÜRKAN

  4. Hiperprolaktinemi tedavisinin kalp üzerindeki etkileri

    Effects of hyperprolactinemia treatment on the heart

    SUAT ŞEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FETTAH ACIBUCU