Osmanlı kadınının giyim kuşamı (Tanzimattan Meşrutiyete)
Ottoman women's clothing culture (from political reforms in 1839 to constitutionalism)
- Tez No: 263219
- Danışmanlar: PROF. DR. ŞEFAETTİN SEVERCAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: El Sanatları, Giyim Endüstrisi, Tarih, Crafts, Clothing Industry, History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2010
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Erciyes Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İslam Tarihi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 181
Özet
Osmanlı kadınının giyim kuşamı ile ilgili ilk bulgular XII. ve XIV. yüzyıllara ait çiniler ve taş eserlerden elde edilmiştir. Osmanlı kadınının giyim kültürü Hitit, Hun, Urartu, Lidya, Frigya, Sümer, Göktürk, Uygur, Karahan ve Selçuklu kültürlerinin, onların kadın giyimlerinin izlerini taşımaktadır.İslamiyetin Türk kabileleri arasında yayılmasıyla birlikte Türkler, kılık kıyafetlerinde Arap, İran örf adetlerini kendi geleneklerini birleştirerek, şekillendirmişler, temelde geleneksel giysileri muhafaza etseler de bazı küçük detaylarda değişiklikler yapmışlardır.Osmanlı Türklerinde aile, İslamiyetin tayin ettiği usül ve şekillere göre kurulurken, aile içerisinde kadına fazlaca önem verilirdi. Evinin hakimi olan kadın, dışarıda da söz sahibiydi. İstanbul'un fethiyle birlikte, Bizanslılar'ın aile yaşantılarındaki kurallardan da etkilenildi ve harem hayatı böylece başladı. Haremde yaşayan kadının giysilerini Fatih albümünden, yabancı seyyahların Türkiye'ye seyahatleri sonucunda yaptıkları yayınlardan ve yorumlardan, narh defterindeki giyim kuşam çeşitliliğinden anlayabiliyoruz. Seyyah mektupları arasında III.Ahmed Dönemi, İngiltere'nin İstanbul büyükelçisinin eşi Lady Montegü'nün 52 adet olan mektubu o dönemle ilgili ayrıntıları kapsaması anlamında önemlidir.Lale devrinde, Osmanlı başkenti, tarihinde görülmemiş bir sulh dönemine girerken, lale soğanını yetiştiren insanın toplumsal mevkii, mali durumu, tahsili bir kenara itilerek adeta seçkinler tabakası oluşturulmuştur. Nihayet XVII. Yüzyıl Türkiye'si bu devirde Batı Avrupa'ya ?turquere? denilen modayı daha doğrusu yaşam üslubunu hediye ederken, Avrupa, baroku da, mimarisiyle, porseleniyle, modasıyla Osmanlı'nın büyük şehirlerine girmiştir. Bu üslupla feracelerin yakasına önce bir karış, zamanla geniş yakalar takılmış, yaşmakların kumaşları şeffaflaşarak daha gevşek bağlanmaya başlanmıştır. Hoşgörünün arttığı bu devirde, halkın hayat tarzı değişmeye başlamıştır. Gerek evlerin yeterince ısıtılmaya başlanması, gerekse mimari usullerin geniş pencereleri oluşturması, üst üste giyme geleneğini de kırmaya başlamış, Avrupa modasının da etkisiyle kadın giyimi hafiflemiştir. Bu arada klasik dönemlerdeki etkisini kaybeden Osmanlı dokumacılığı da hafif ipekli üretime ağırlık vermiştir.Kadın sokak giyiminin değişmesiyle birlikte devlet bir takım hükümler yayınlayarak abartılı giysilere müdahale zorunluluğu hissetmiştir. Ancak sokak giysileriyle ilgili fermanlar devam ederken, entariler halâ maddi değerlerinden ve işçiliklerinden bir şey kaybetmemiştir. XIX. yüzyıldan itibaren, toplumun ekonomik koşulları kötüleştikçe insanlar savurganlaşmış, sarayın müdahalelerine, saray kadınları bile uymayarak, dışarıdan getirttikleri değerli kumaşları incilerle işlemeye devam etmişlerdir. Halk da bunları örnek alarak gösterişe yönelmiştir. Batının kültürüne fazlaca rağbet edilen bu dönemde, pek çok âdetle birlikte batı modası da hızla Osmanlı ülkesine yerleşmiştir.Saraylı kadınlar ve başkentli kadınlar batı modasından etkilenirken, Osmanlı Devleti sınırlarında yaşayan gayri Müslim kadınlar da inançlarında olduğu gibi kıyafetlerinde de serbest bırakılmışlardır. Osmanlı milleti, azınlık kültürünü de hukukunu da muhafaza eden ictimai bir teşkilatlandırma oluşturmuş, bu konuda da başarılı olmuştur. Semavi dinlere mensup bir topluluğa, benzer olan inançlarını, kültürlerini rahatça yaşayabilecekleri bir ortam sunmuştur.Görüldüğü gibi, Osmanlı toplumunda, ailede söz sahibi olan kadın, kılık kıyafetiyle de ön plana çıkmış, hatta devletin demokratik olarak sıkıntılı olduğu dönemlerde dahi göz alıcı giysileriyle, Osmanlı kadın modasını sergilemiştir. Batının hayran kaldığı kadın modası, yine batıdan etkilenerek değişime uğramış, ancak bu değişimde dahi söz sahibi yine kadınlar olmuştur.
Özet (Çeviri)
The earliest sources found in the history of Ottoman women?s clothing date back to the ceramics and rock opuses uncovered in 12 th and 14 th centuries. Besides, the culture of Otoman woman was affected from the cultures of ancient Anatolian civilizations like Hittite, Lydia, Sumer, Kok turks , Uighur, and Seljuk.Together with an increase of the Islamic faith between Turkish tribeis, Turkish people combined their traditions with Arabian and Iranian in respect of clothing. Although they protected their clothes, they made changes in some details.A family was formed according to the proper procedure of Islam in Ottoman Empire. Additionally, woman is very important in a family. After the conquest of İstanbul, the rules of the family were affected from Byzantium. In this manner, harem life was started. The clothes of the women observed in this period were from the album of Fatih, foreigner travelers? papers, official price notebook and letters.The socio-economic differences between the administrators and the common people also affected clothing styles at the Tulip Period. ?Turquerie? which was the fashion and the life style from the 17th centuries for imitating aspects of Turkish art and culture, was given as a present to Europe in this period. European countries were fascinated by the culture of Turkey, which was part of the Ottoman Empire.Ferace was started to use with wide collars. Afterwards, the collars became transparent and tied limply. Common people became to have a different life style with increasing tolerance.Houses started heating. In addition, wide Windows were used in the houses. Many women clothes which were used together became to be used individually. The Otoman textile industry had losed its effect and light silk clothes had been started to produce. The administrators occasionally brought about legal regulations on clothes together with the changes on women?s outdoor clothing.Nevertheless, 'Entari' continued its existence with its material value and workmanship, without much change. The harem women did not pay attention to the rules about clothing presented a great contrast with the administrators.The common people started to be showy subsequent to harem women. Europe culture was followed instead of keeping to Ottoman traditional clothing styles.While the Palace and its court displayed showy clothes, the non Muslim people were protecting their clothing style like their beliefs. Otoman Empire protected non Muslims? culture and juristic. Ottoman Empire did not force their religions on others.Ottoman women Ottoman women who had a social existence and personal identity had an effective role in her family. They continued to wear showy clothes in Ottoman?s troubled period. Europe was amazed with this women clothing fashion. Besides, Ottoman women clothing style effected by Europe by the time but Ottoman women controlled this situation.
Benzer Tezler
- Modernleşme sürecinde moda-zihniyet ilişkisi
Başlık çevirisi yok
FATMA BARBAROSOĞLU (KARABIYIK)
Doktora
Türkçe
1994
Sosyolojiİstanbul ÜniversitesiSosyal Yapı - Sosyal Değişme Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ENİS ÖKSÜZ
- 19. yüzyıl Osmanlı İstanbul'unda kadının giyim ve kuşamı
The women's clothing in the 19.th century Ottoman Istanbul
AYŞE GÜHER GÜLAÇAR
Doktora
Türkçe
2024
Tarihİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. YAHYA KEMAL TAŞTAN
- II. Meşrutiyet Dönemi kadın dergi ve gazetelerin Osmanlı kadını üzerindeki etkileri (1908-1914)
Effects of women's magazines and newspapers on Ottoman women in the II. Constitutional Period (1908-1914)
MESURE GÖK
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
TarihKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA ÇABUK
- II. Meşrutiyet Döneminde (1908-1918)) gayrimüslim kadınların toplumdaki yeri
The social statüs of the non-müslim women during The Second Constitutional Era (1908-1918)
SİMGE SARÇIN ÇALIŞKAN
Doktora
Türkçe
2024
TarihYeditepe ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞEN MÜDERRİSOĞLU BÜYÜKAKSOY
- Sultan II. Abdülhamid döneminde kadın ve kadının sosyal hayattaki rolü
The role of women in women's social life during Sultan Abdulhamid II
ELİFNUR ATALAY