Geri Dön

Yeni tanılı epilepsi ve febril konvülziyon hastalarında otoimmünitenin araştırılması

Autoimmunity in patients with newly diagnosed epilepsy and febrile convulsion

  1. Tez No: 274614
  2. Yazar: ERAY BAŞMAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NİMET KABAKUŞ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Abant İzzet Baysal Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 79

Özet

Epileptik ve febril konvülziyonlu (FK) hastalarda etiyolojik neden olarak otoimmün mekanizmaların rolü olabileceğine dair kanıtlar giderek artmaktadır. Epileptik hastalarda otoimmün araştırmaya yönelik çalışmalar bulunmakla birlikte, yeni tanılı FK'lı hastalarda benzer bir çalışma bulunmamaktadır. Biz de bu çalışmamızda her iki paroksismal bozukluğun otoimmünite ile ilişkisini araştırmak istedik.Çalışmaya 32 hasta ve 16 sağlıklı çocuk dâhil edildi; Anti Glutamat NMDA reseptör, Anti-GAD ve Anti-Gangliozid antikorları (GM1, GM2, GM3, GD1a, GD1b, GT1b, GQ1b) düzeyleri değerlendirildi.Hastaların yaklaşık üçte birinde (%34,4, 11/32) Anti-Gangliozid antikorları pozitif bulundu. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında (%18,8, 3/16), epilepsi grubunda bu oran %43,8 (7/16, p>0,05), FK grubunda %25 (4/16, p>0,05) olarak belirlendi. Çalışma grubunda, otoantikor pozitifliği saptanan hastaların (11/32, %34,3) yaş ortalaması (36,6±37 ay), negatif sonuca sahip hastaların (21/32, %65,6) yaş ortalamalarından (67,9±47,4 ay) anlamlı derecede düşük bulundu (p0,05); FK (%25; n=4/16, p>0,05) ve kontrol grubunda (%18,8; n=3/16, p>0,05) bu oranlar giderek azalmakta idi. Ayrıca Anti-Gangliozid GT1b pozitifliği bulunan dört FK'lı hastanın tümünde EEG pozitifliği anlamlı bulunurken (basit FK: 3/3, komplike FK: 1/1, p0,05).Bu çalışmanın sonucunda, yeni tanılı epilepsi ve FK'lı hastalarda otoantikor pozitifliğinin, epilepsi riski ve süreğen EEG bozukluğu yönünden uyarıcı olabileceği; küçük hasta yaşının otoantikor pozitifliği ile ilişkili olabileceği belirlenmiştir.

Özet (Çeviri)

There is increasing evidence that autoimmune mechanisms may have a role in etiology of patients with epilepsy and febrile convulsion (FC). Although there have been studies on autoimmune research in epileptic patients, there is no similar study in patients with newly diagnosed FC. In this study, we aimed to evaluate the relationship of autoimmunity with epilepsy and FC.32 patients and 16 healthy children were included in the study. Anti Glutamate NMDA receptor, Anti-GAD and Anti-Ganglioside antibody (GM1, GM2, GM3, GD1a, GD1b, GT1b, GQ1b) levels were measured.Anti-Ganglioside antibodies were positive in approximately one third of the patients (34.4%, 11/32). Compared with the control group (18.8%, 3/16), this ratio was determined 43.8% in epilepsy group (7/16, p>0.05) and 25% in FS group (4/16, p> 0.05). Mean age (36.6±37 months) of autoantibody-positive patients (11/32, 34.3%) was detected significantly lower than mean age (67.9±47.4 months) of patients with negative results (21/32, 65.6%). These values were significantly lower in patients with epilepsy too (mean age of autoantibody-positive patients: 43.7±45.8 months, mean age of autoantibody-negative patients: 112±36.5 months, p0.05). The rates were decreasing steadily in FC (25%, n=4/16, p>0.05) and the control group (18.8%, n=3/16, p>0.05). In addition, EEG positivity was significant in all four FC patients with positivity of Anti-Ganglioside GT1b (simple FC: 3/3, complex FC: 1/1, p0.05).As a result of this study, positivity for autoantibodies in patients with newly diagnosed epilepsy and FC, may be stimulating in terms of risk of epilepsy and persistent EEG. And also autoantibody positivity was determined to be associated with young patient age.

Benzer Tezler

  1. Afebril ve febril konvülziyonlu olgulardaantikonvülzan tedaviye yanıt süresi ile sitokrom p450polimorfizmleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi

    The relationship between response time to diazepam treatment and cytochrome p450 polymorphisms in pediatric patients with afebrile and febrile convulsion

    MUAZZEZ ŞEKER GEZİCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEge Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EYLEM ULAŞ SAZ

  2. Febril konvülziyonun serum immünglobülin düzeyleri, demir eksikliği anemisi ve gluten duyarlı enteropati ile ilişkisi

    The association of febrile seizure with plasma immunoglobulin levels, iron-deficiency anemia and gluten-sensitive enteropathy

    BERKANT ERSOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıTrakya Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERAP KARASALİHOĞLU

  3. Ailevi epilepsilerde fenotipik uygunluk ve farklılıkların araştırılması

    Investigation of phenotipic similarities and differences in familial epilepsies

    MEHMET YAMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Nörolojiİstanbul Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. SEHER NAZ YENİ

  4. Yeni tanı almış epileptik çocuklarda interiktal eeg ve uyku deprivasyonlu kısa süreli video eeg monitörizasyonunun tanısal değeri

    Diagnostic value of interictal eeg and short-duration video eeg monitoring with sleep deprivation for newly diagnosed epileptic children

    NURİYE ASLI MELEKOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇukurova Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MİHRİBAN ÖZLEM HERGÜNER

  5. Otonomik belirtili nöbeti olan olgularda elektrofizyolojik verilerin ve otoantikorların araştırılması

    Investigation of electrophysiologic data and autoantibodies in patients with autonomic seizures

    LEYLA BAYSAL KIRAÇ

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Nörolojiİstanbul Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BETÜL BAYKAL