Geri Dön

Larinks primer skuamöz hücreli karsinomlarında human papilloma virüs sıklığı, p53 ve ki-67 ekspresyonlarının klinikopatolojik korelasyonu

Human papilloma virus prevalence and clinicopathological correlation of p53 and ki-67 expressions in primary squamous cell carcinoma of larynx

  1. Tez No: 310297
  2. Yazar: MEVLÜT ÇETİN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. M. GÖKHAN ERPEK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kulak Burun ve Boğaz, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Adnan Menderes Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 71

Özet

Amaç: Son yıllarda yapılan araştırmalar ile larinks kanserlerinde de human papilloma virüs enfeksiyonlarının rolü olabileceği düşünülmektedir. p53 geni mutasyona uğradığında tümör gelişimi daha kolaylıkla meydana gelir. Hücre proliferasyonunu gösteren Ki-67 nükleer immünoreaktivitesi ile tümör dokusundaki mitoz sayısı arasında iyi bir korelasyon vardır.Bu çalışmada 47 larinks skuamöz hücreli karsinom olgusunun patoloji preparatlarından kesitler alındı. Bu örnekler ile imnünhistokimyasal boyamalar ve polimeraz zincir reaksiyonu ile human papilloma virüs araştırmaları yapılırken, bunların klinik parametreler ile korelasyonu incelendi.Gereç-Yöntem: PanHPV, HPV 16, HPV 18, p53 ve Ki-67 boyaları yapıldı. Polimeraz zincir reaksiyonu ile poliklonal human papilloma virüs varlığı araştırıldı.Bulgular: İmnünhistokimyasal yöntemle uygulanan PanHPV boyasında 25 (%53,2) olguda pozitif boyanma, 22(%46,8) olguda negatif boyanma tespit edildi. İmnünhistokimyasal yöntemle uygulanan HPV 16 boyasında 27 (%57,4) olguda pozitif boyanma, 20(%42,6) olguda negatif boyanma tespit edildi. Yapılan p53 değerlendirmesinde olguların 22'si (%46,8) düşük, 25'i ( % 53,2) yüksek dereceli boyandığı tespit edildi. Ki-67 değerlendirmesinde olguların 19'si (%40,4) düşük, 28'i ( % 59,6) yüksek dereceli boyandığı tespit edildi. p53 ile grade arasındaki ilişki incelendiğinde diferansiyasyon azaldıkça p53 ekspresyonunun arttığı görülmektedir.Sonuç: Human papilloma virüs enfeksiyonlarının büyük bir kısmının geçici olması, enfeksiyonun yamalı tarzda tutulum yapması ve parafindeki dokulardan örnek çalışmak human papilloma virüs tanısını ve tiplendirilmesini güçleştirmektedir. İleride yapılacak daha geniş çaplı araştırmalar ile human papilloma virüs tayini daha hızlı ve ucuz yapılabilecek belki de son yıllarda serviks kanserini engellemek için yapılan aşıların benzerleri baş-boyun kanserleri için de uygulanabilecektir. Ki-67 ve p53 overekspresyonlarının larinks skuamöz hücreli karsinomlarında prognozu açısından olumsuz parametreler olabileceği düşünülmüştür. İleri araştırmalar ile larinks skuamöz hücreli karsinomlarının tedavisi ve takibinde bu parametrelerin önemi daha iyi anlaşılacaktır.

Özet (Çeviri)

Objective: Recent studies showed that human papilloma virus infections may play a role in developing cancer in the larynx. A mutation in p53 gene increases the risk of tumorigenesis. There is a significant correlation between mitosis and Ki-67 nuclear immunoreactivity which shoes the cell proliferation.We studied samples taken from patients of 47 squamous cell carcinoma of larynx. These samples are assessed with immunohistochemical staining and analyzed with polimerase chain reaction for human papilloma virus. The results were analysed if there is a correlation between clinical parameters or not.Material and Methods: In addition to hematoxylin-eosin stain we treated the samples with PanHPV, HPV16, HPV18, p53 and Ki-67 stains. Polyclonal human papilloma virus existence was studied with polimerase chain reaction.Findings: 25 samples (53.2%) were resulted as positive and 22 samples(46.8%) were resulted negative in immunohistochemical staining with PanHPV. 27 samples (57.4%) were resulted as positive and 20 samples(42.6%) were resulted negative in immunohistochemical staining with HPV 16. In p53 examination 22 of samples (46.8%) were dyed low leveled and 25 of samples (53.2%) were dyed high leveled. In Ki-67 examination 19 of samples (40.4%) were dyed low leveled and 28 of samples (59.6) were dyed high leveled. Association with human papilloma virus positiveness and high leveled Ki-67 staining was observed. Relationship between p53 and grade also studied. It has been found that decreasing in differentiation is associated with increasing in p53 expression.Result: Temporariness of most of human papilloma virus infections, patchy involvement and studying with samples embed into paraffin makes it difficult to diagnose human papilloma virus infections and classifying. Future studies will provide fast and cheap diagnostic methods and maybe vaccination will take a place in clinical practice for head-neck carcinomas like vaccines using for preventing cervical cancer. Ki-67 and p53 overexpression considered as a prognostic factor for squamous cell carcinoma of larynx. Further studies will provide a better understanding for role of these parameters in treatment and follow-up of squamous cell carcinoma of larynx.

Benzer Tezler

  1. Larenksin skuamöz hücreli kanserlerinde östrojen reseptör beta-2(ERβ2) ekspresyonunun lenf nodu durumu ve konvansiyonel parametrelerle ilişkisinin araştırılması

    Estrogen receptor beta-2 presence and it's association with lymph node involvement and conventional parameters in laryngeal squamous cell cancer

    ELİF KAYA ÇELİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Kulak Burun ve BoğazSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAD MUTLU

  2. Lokal ileri T3 T4 larenks skuamöz hücreli karsinomlarında perinöral invazyon varlığının prognoza etkisi

    Effect of the presence of perineural invasion on prognosis in locally advanced T3 T4 larynx squamous cell carcinomas

    ERDİNÇ UYSAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Kulak Burun ve Boğazİstanbul Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET ÇELİK

  3. Lenf nodu metastazı olan baş boyun yassı epitel hücreli karsinomlarında selektif boyun diseksiyonlarının yeri

    The role of selective neck dissection in squamous epithelial cell carcinoma of the head and neck with lymph node involvement

    MUSTAFA POLAT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Kulak Burun ve BoğazGaziantep Üniversitesi

    Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. FATİH ÇELENK

  4. Akciğer ve baş boyun bölgesi skuamöz hücreli karsinomlarında mirna ekspresyon profilinin anatomik lokalizasyonun tespitine katkısı

    Contribution of the MİRNA expression analysis in head and neck squamous cell carcinoma and lung squamous cell carcinoma to identification of anatomical localization

    GİZEM NARLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PatolojiGATA

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZAFER KÜÇÜKODACI