Geri Dön

İskemik inmede aspirin direncinin inme fenotipi üzerine etkisi

The effect of aspirin resistance on stroke phenotype in ischemic stroke

  1. Tez No: 341740
  2. Yazar: NERGİZ AGAYEVA
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ETHEM MURAT ARSAVA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 95

Özet

Antiplatelet tedavi altında trombotik olayların olması aspirin direnci olarak tanımlanmaktadır. Bu klinik tabanlı tanımdan farklı olarak, antiplatelet direnci laboratuvar testleri ışığında da tariflenebilir. Bu çalışmada klinik ve laboratuvar olarak aspirin direncinin, başta inme etiyolojisi olmak üzere inme fenotipi üzerindeki etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla, aspirin tedavisi altında iskemik inme geçiren hastalarda (n=99) in-vitro aspirin direncinin varlığı Verify-Now sistemi ile semptom başlangıcından sonraki 48 saat içerisinde değerlendirildi. Aynı dönemde aspirin kullanımı olmaksızın inme geçiren hastaların (n=314) bir alt grubunda (n=16) in-vitro aspirin direnci çalışması yapılırken, tüm hastaların demografik ve klinik özellikleri incelendi. Aspirin altında iskemik inme geçiren hastaların ciddi bir oranında aspirin tedavisi ile önüne geçilmesi patofizyolojik olarak çok mümkün olmayan etiyolojilerin rol oynadığı gözlendi (%43 kardiyak embolizm, %17 büyük arter aterosklerozu). Aspirin kullanımı altında iskemik inme geçiren hastalarda, laboratuvar testleri ışığında aspirin direnci olan (550 ARU eşik değerine göre %17, 510 ARU eşik değerine göre %31 hastada) ve olmayanlar arasında inme şiddeti, enfarkt hacmi ve inme etiyolojilerinin dağılımı arasında anlamlı farklılık gözlenmedi. Ancak aspirin direnci olan, aspirin direnci olmayan ve aspirin kullanmayan hastalar karşılaştırıldığında, atriyal fibrillasyon varlığı ve kardiyoembolik inme etiolojisinin saptanması aspirin direnci olmayan hastalarda, aspirin kullanımı olmayan hastalara göre yaklaşık 2,5 kat daha sıktı. Bu bulgular iskemik inme perspektifinde gözlenen aspirin direncinin önemli bir kısmından, patofizyolojik direnç olarak da adlandırılabilecek, aspirin tedavisi ile engellenmesi mümkün olmayan süreçlerin sorumlu olduğunu ortaya koymaktadır.

Özet (Çeviri)

Antiplatelet resistance is described as the occurrence of clinically significant trombotic events while using antiplatelet agents. Apart from this clinical description, antiplatelet resistance can be defined by the use of laboratory tests. In this study, we sought to idenfity the effect of clinical and laboratory aspirin resistance on stroke phenotype, especially from the perspective of stroke etiology. We therefore assessed in-vitro aspirin resistance using the VerifyNow system within 48 hours after symptom onset analyzed in a consecutive series of patients admitted with a diagnosis of ischemic stroke while using aspirin (n=99). We also collected clinical and demographic data from patients suffering ischemic stroke while not using aspirin (n=314) and additionaly determined aspirin resistance in a subset (n=16) of these. We identified the presence of stroke etiologies that could not be sufficiently overcome by aspirin therapy in the majority of patients admitted with ischemic stroke while using aspirin (43% cardiac embolism, 17% large artery atherosclerosis). Among aspirin users, laboratory evidence for aspirin resistance (17% based on ARU threshold of 550, 31% based on ARU threshold of 510) was not assosicated with with stroke severity, infarct size or stroke etiology. However when patients with aspirin resistance, without aspirin resistance and with no aspirin use are analyzed together, the presence of atrial fibrillation and cardioembolic stroke etiology was approximately 2.5 times more common in patients without aspirin resistance, when compared to aspirin non-users. Our findings highlight that pathopysiologic resistance, signifying the presence of etiologies that can not be efficiently treated with aspirin treatment only, plays a major role in aspirin resistance observed in the setting of ischemic stroke.

Benzer Tezler

  1. Akut iskemik inmede anjiyojeninin akut ve kronik (3 aylık) nörolojik durum, lezyon volümü ve lipid profili ile ilişkisi

    The effects of angiogenin in acute ischemic stroke patients: lesion volume, acute and third month neurological status

    BAHAR ERBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    NörolojiMarmara Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEVİNÇ AKTAN

  2. İskemik inmede chemerin düzeylerinin aterosklerozdaki rolü ve inme prognozu ile ilişkisi

    The role of chemerin levels in athosclerosis and their relationship with stroke prognosis in ischemic stroke

    BUSE RAHİME HASIRCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    NörolojiSağlık Bakanlığı

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ABDULKADİR KOÇER

  3. İskemik inmede internal karotis arter darlığının nötrofillenfosit oranı ile ilişkisi

    Başlık çevirisi yok

    HÜLYA ÇİLİNGİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN ŞAHİNDE FAZİLET HIZ

  4. İskemik inmede matriks metalloproteinazlar ve inhibitörlerinin düzeyleri ile klinik sonuçları arasındaki ilişki

    Relationship between the clinical outcome and the levels of matrix metalloproteinases and their inhibitors in ischemic stroke

    FETHİYE ÇELLİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    NörolojiDicle Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEBAHAT TAŞDEMİR

  5. İskemik inmede trail düzeyleri

    Trail level in ischemic stroke

    ONUR YİĞİTASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    NörolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA KÜRŞAD KUTLUK

    PROF. DR. ŞERMİN GENÇ