Serum D vitamini düzeyinin anjiyografik olarak saptanmış koroner arter hastalığı ciddiyeti ve yaygınlığındaki rolu
Relationship between serum vitamin D levels and angiographic severity and extent of coronary artery disease
- Tez No: 347946
- Danışmanlar: PROF. DR. ATİYE ÇENGEL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2014
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 102
Özet
SERUM D VİTAMİNİ DÜZEYİNİN ANJİYOGRAFİK OLARAK SAPTANMIŞ KORONER ARTER HASTALIĞI CİDDİYETİ VE YAYGINLIĞINDAKİ ROLU Amaç: İçinde bulunduğumuz yüzyılda kalp damar hastalıkları dünya genelinde halen önemli bir mortalite ve morbitide sebebidir. Her geçen gün giderek artan hasta sayısı sebebiyle hastalığın tanı, tedavi ve prognozuna etki eden yeni yöntemler geliştirilmektedir. D vitamini son 2 dekadda bu konu içerisinde kendisine önemli bir yer bulmuştur. Yöntem: Çalışmamıza Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AnabilimDalı'nda Ağustos 2012 ve Temmuz 2013 tarihleri arasında hemodinami laboratuvarında koroner anjiyografi endikasyonu konulan ve koroner anjiyografi yapılan toplam 746 (300 kadın, 460 erkek; min. 19, maks. yaş 87 ort. yaş: 60.44) hasta alındı. Hastalar; D vitamini düzeyine göre 20 ng/ml altında (n=602) grup 1 ve üstünde (n=144) grup 2 olmak üzere iki ayrı gruba ayrıldı. Aynı zamanda paratiroid hormon düzeyleri ölçüldü. Gruplar arasında, D vitamini ile koroner arter hastalığı yaygınlığı ve ciddiyeti arasındaki ilişki gensini skorlama sistemi ile değerlendirildi. Bulgular: Hastaların bazal karakteristikleri ve demografik özellikleri açısından gruplar arasında anlamlı fark yoktu. Hastaların lipid profilleri arasında her iki grupta da anlamlı bir fark izlenmedi. LDL düzeyi birinci grupta 121,61±41,5 mg/dl, ikinci grupta 118,29±40,6 mg/dl olarak değerlendirildi (p=0,668). Sistolik ve diyastolik kan basınçları arasında önemli bir farklılık izlenmedi. Gruplar arasında koroner arter hastalığı için risk faktörleri olan diyabetes mellitus, hipertansiyon ve sigara kullanımı açısından fark saptanmadı. Çalışmaya alınan hastaların serum D vitamin düzeyi ortalamalası 15,54±7,46 ng/ml olarak bulundu. Serum D vitamini düzeyi grup 1'de 12.6±3.3 ng/ml, grup 2'de 27.5±7.8 ng/ml olarak saptandı. Kadın hastalarda ortalama D vitamini düzeyi 15.28±7.95 ng/ml, erkek hastalara ait ortalama D vitamini düzeyi 16.43±8.09 ng/ml olarak saptandı (p=0.097). Serum parathormon düzeyi ortalaması 43.5±28.82 ng/ml olarak bulundu. Parathormon düzeyi grup 1'de 43.7±29.4 pg/ml, grup 2'de 43.1±26.2 pg/ml olarak saptandı ve gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark yoktu ( p= 0.826). Tüm çalışma grubunda gensini skoru ortalaması 26.25±34.32 olarak bulundu. D vitamini< 20 ng/ml olan grupta gensini skoru ortalama 26.4±35.7 , D vitamini > 20 ng/ml olan grupta 25.5±27.5 olarak tespit edildi. Gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p= 0.097). %50'nin üzerinde darlığı sahip tıkayıcı koroner arter hastalığı olan hastalar arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık izlenmedi (p=0.110). Akut koroner olay hikayesi olan hastalarda, akut koroner sendrom tipi ile D vitamini arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık izlenmedi (p=0.534). Sonuç: D vitamini düzeyi ile koroner arter hastalığı ciddiyeti ve yaygınlığı arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Aynı şekilde parathormon düzeyleri ile koroner arter hastalığı ile ciddiyeti arasında anlamlı bir ilişki olmadığı gösterilmiştir. D vitamininin kardiyovasküler hastalıklar üzerinde etkinliğinin değerlendirilmesi için çevresel ve bireysel özelliklerin benzer olduğu homojen gruplar arasında daha geniş çaplı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Özet (Çeviri)
Purpose: Cardiovascular disorders are still among the most significant cause of mortality and morbidity. Rapidly increased rate of effected population stimulates novel approaches on diagnosis and management. In the last two decades vitamin D has been the focus of interest as a causative factor for cardiovascular diseases. Methods: A total of 746 patients (300 women, 460 men, mean age 60.44; 19-87) in whom coronary angiography had been performed at Gazi University Cardiology Department between August 2012 and July 2013 were enrolled in this study. Serum vitamin D levels were measured and patients were grouped according their serum vitamin D levels (vitamin D 20ng/dl (n=144) group 2). Baseline characteristics and demographic features were comparable between groups. Serum parathyroid hormone was also measured. Gensini scoring system was used to evaluate the association between serum vitamin D levels and severity and extent of coronary artery disease.89 Results: There was no significant difference between lipid profiles; serum low density lipoprotein levels were 121,61±41,5 mg/dl in the first group; whereas it was 118,29±40,6 mg/dl in the other (p=0,668). Systolic and diastolic blood pressures, as well as coronary artery risk factors including diabetes mellitus, hypertension and smoking were also compatable. Mean serum vitamin D levels of all patient cohort was 15,54±7,46 ng/ml. Group 1 and Group 2 had an avarage serum vitamin D levels of 12.6±3.3 ng/ml and 27.5±7.8 ng/m, respectively. Mean vitamin D levels of men and women were 16.43±8.09 ng/ml and 15.28±7.95 ng/ml; respectively (p=0.074). Mean serum parathormon levels of all patient cohort was 43.5±28.82 pg/ml; it was 43.7±29.4 pg/ml for group 1, whereas it was 43.1±26.2 pg/ml in group 2 and serum parathormon levels showed no statisticaly significant difference ( p= 0.826). Gensini score for all patients was 26.25±34.32 ( 0-170.5). Patients with serum vitamin D levels 20 ng/dl (p= 0.097). There was no significant difference between patients with obstructive coronary artery disease (more than 50% decrease in diameter)(p=0.110). In patients with acute coronary syndrome, there was no significant difference between type of acute coronary syndrome and serum vitamin D levels (p=0.534). 90 Conclusion: This study failed to demonstrate significant relationship between serum vitamin D levels, serum parathormon levels and the severity and extent of coronary artery disease. Further studies with more participation and homogenous groups with comparable individual and environmental features are needed to evaluate the association of serum vitamin D levels and cardiovascular diseases
Benzer Tezler
- Sistemik D vitamini düzeyinin farklı greft materyallerinin iyileşmesi üzerine etkileri: Deneysel histolojik çalışma
The effects of systemic vitamin D level on the healing of differentgraft materials: An experimental histological study
MEHMET SEFA HACIBEKTAŞOĞLU
Doktora
Türkçe
2023
Diş Hekimliğiİstanbul ÜniversitesiOral İmplantoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NİLÜFER BALCIOĞLU
- D vitamini eksikliğinde kişiye özel standardize edilmiş güneşlenme programının etkisi: Kontrollü müdahale çalışması
Başlık çevirisi yok
NURCİHAN İDİKUT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Aile HekimliğiMarmara ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLRU PEMRA ÜNALAN
- Serum 25-hidroksi vitamin D3 düzeyinin sperm parametreleri üzerine etkisi'nin değerlendirilmesi
Serum 25-hidroksi vitamin E3 düzeyinin sperm parametreleri üzerine etkisi'nin değerlendirilmesi
SEDEF IRMAK ZARARCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Kadın Hastalıkları ve DoğumCelal Bayar ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FAİK MÜMTAZ KOYUNCU
- Obstrüktif uyku apne sendromu olgularında serum D vitamini düzeyinin değerlendirilmesi
Evaluation of serum vitamin D level in patients with obstructive sleep apnea syndrome
ÖZGE TAŞDEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
NörolojiKütahya Sağlık Bilimleri ÜniversitesiNöroloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GÖNÜL AKDAĞ
- Term gebe annelerin kanında ve yenidoğan bebeklerin kordon kanında D vitamini düzeyleri
Investigation of serum vitamin D levels in term newborns and their mothers
AYŞEGÜL AKALTUN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDüzce ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKAN UZUN