Geri Dön

Çocukluk çağı matür b-hücreli hodgkin dışı lenfomaların klinik izlem ve D10 – BCL6 – BCL2 – MUM1 – TCL1 ekspresyon özelliklerinin değerlendirilmesi

The clinical follow-up and CD10 – BCL6 – BCL2 – MUM1 – TCL1 expression features of childhood mature b-cell nhls

  1. Tez No: 352913
  2. Yazar: AHMET GÖKHAN USLAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYNUR OĞUZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 118

Özet

Bu çalışma kliniğimizde izlediğimiz matür B hücreli HDL olgularının klinik bulguları, tanı ve tedavi sonuçları ile prognozu etkileyen faktörlerin irdelenmesi ve immünfenotip analizleriyle GMB – nonGMB ayrımının yapılması, TCL1 ekspresyon oranlarının tespit edilmesi ve bunların prognozdaki etkilerinin araştırılması amacıyla yapılmıştır. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Onkoloji Bilim dalında 1991 – 2012 yılları arasında matür B hücreli HDL tanısı alan ve patolojik değerlendirmesi Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim dalında yapılan 62 hasta çalışmaya alınmıştır. Hastalara ait dosyalar retrospektif olarak incelenmiş ve hastaların klinik bulgu, tanı, tedavi ve prognostik özellikleri tespit edilmiştir. Bu hastalardan yapılacak incelemeler için yeterli doku örneği Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim dalında mevcut olan toplam 27 hasta immünhistokimyasal çalışmalara dahil edilmiştir. Hastaların patolojik preparatlarında immünhistokimyasal boyama yapılarak; CD10, BCL6, BCL2, MUM1 ve TCL1 ekspresyon durumları tespit edilmiştir. Buna ek olarak hastalardaki C-MYC ve BCL2 translokasyon varlığı FİSH yöntemi kullanılarak araştırılmıştır. Hastalardaki en sık primer tutulum yerinin abdomen (% 53.2) olduğu ve bunu baş – boyun bölgesinin (% 43.5) izlediği görülmüştür. En sık başvuru şikayetinin hızlı büyüyen kitle (% 85.5) olduğu saptanmıştır. Matür B hücreli HDL olgularının prognozu ile immün yetmezlik durumu, SSS tutulumu, risk grupları, tanı anındaki LDH düzeyleri, indüksiyon tedavisine yanıt durumu ve nüks varlığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bağıntılar (P < 0.05) olduğu saptanmıştır. Matür B hücreli HDL olgularının 5 yıllık OS ve EFS oranları sırasıyla % 89 ve % 86 olarak bulunmuştur. BL olgularının (n=14) tamamının germinal merkez kaynaklı olduğu gösterilmiştir. YBBHL olgularından (n=11) 3'ünün (% 27.3) GMB fenotipinde olduğu görülürken, diğer 8 olgunun (% 72.7) non-GMB fenotipine sahip olduğu gösterilmiştir. Yaptığımız çalışmada YBBHL olgularından (n=10) GMB fenotipine sahip olguların non-GMB fenotipine göre daha yüksek sağkalım oranlarına sahip oldukları saptanmış (GMB fenotipinde 5 yıllık OS ve EFS: % 100, % 100 – non-GMB fenotipinde 5 yıllık OS ve EFS: % 71.4, % 71.4), ancak immünfenotipik sınıflama ile prognoz arasında istatistiksel olarak anlamlı bir bağıntı (P > 0.005) bulunamamıştır. BL olgularında (n=14) C-MYC translokasyonu pozitif olarak saptanırken; YBBHL olgularında (n=9) C-MYC translokasyonu negatif olarak bulunmuştur. BL ve YBBHL olgularının TCL1 ekspresyon oranları sırasıyla % 64.3 ve % 54.5 olarak bulunmuştur. Ayrıca çalışmamızda C-MYC translokasyonu ile TCL1 ekspresyonu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişkinin (Pearson's R = 0.106, P > 0.05) olmadığı gösterilmiştir. Sonuç olarak yaptığımız çalışmada matür B hücreli HDL olgularında prognozun özellikle altta yatan immün yetmezlik durumu, SSS tutulumu, tanı anındaki LDH düzeylerinin > 1000 IU/L olması, yüksek risk grubu, indüksiyon tedavisine yanıt durumu ve nüks varlığı ile ilişkili (P < 0.05) olduğu bulunmuştur. Buna ek olarak yaptığımız çalışma sonucunda immünfenotipik sınıflamanın YBBHL prognozundaki etkisinin istatistiksel olarak anlamlandıralabilmesi için daha fazla hastanın yer aldığı yeni çalışmalara gereksinim olduğu görülmüştür. Ayrıca çalışmamızda C-MYC translokasyonu ile TCL1 ekspresyonu arasında anlamlı bir ilişki (Pearson's R = 0.106, P > 0.05) bulunamamış ve bu konu ile ilgili yeni çalışmalara gereksinim olduğunu gösteren sonuçlar elde edilmiştir.

Özet (Çeviri)

This study is performed in order to examine the clinical findings, diagnosis and treatment results and the factors affecting prognosis of the mature B-cell NHL cases who were followed up in our clinic and to make the GCB – non-GCB differentiation by immune phenotype analyses, to determine the TCL1 expression ratios and to investigate their effects on the prognosis. Sixty-two patients who was diagnosed as mature B-cell NHL at Gazi University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Oncology and whose pathological evaluation was performed at Gazi University, Faculty of Medicine, Department of Pathology between 1991 and 2012 were included in the study. Patient files were examined retrospectively and the clinical findings, diagnosis, treatment and prognostic properties of the patients were specified. Among these patients; 27 patients were included in the immunohistochemical studies whose pathological preparations were still present Gazi University, Faculty of Medicine, Department of Pathology and whom sufficient tissue samples were present. By performing immunohistochemical staining in the pathological preparations of the patients; CD10, BCL6, BCL2, MUM1 and TCL1 expressions were determined. Additionally C-MYC and BCL2 translocation positivity were investigated by using FISH method. It was observed that the most common primary involvement location was abdomen (53.2 %) and followed by head and neck area (43.5 %). The most common presenting symptom of the patients was found as rapidly growing mass (85.5 %). It was found that there was a statistically significance (P < 0.05) between the prognosis of mature B-cell NHL cases and immune insufficiency situation, CNS involvement, risk groups, LDH levels at the time of diagnosis, response status to the induction treatment and relapse presence. Five-year OS and EFS ratios of mature B-cell NHL cases were found as 89 % and 86 %, respectively. All the cases in BL histological subtypes were germinal center-based. Similar classification in DLBCL cases (n = 11) were found as 27.3 % of DLBCL cases were in GCB phenotype and 72.7 % were in non-GCB phenotype. This study was specified that the cases with GCB phenotype have higher survival ratios than the cases with non-GCB phenotype (5-year OS and EFS in GCB phenotype: 100 %, 100 % – 5-year OS and EFS in non-GCB phenotype: 71.4 %, 71.4). However no statistically significant relation (P > 0.05) was found between the immunophenotypical classification and prognosis. While C-MYC translocation was found positive in BL cases (n=14); it was determined as negative in DLBCL cases (n=9). TCL1 expression ratios in BL and DLBCL cases were found as 64.3 % and 54.5 %, respectively. As a result it was specified that there was no statistically significant correlation between C-MYC translocation and TCL1 expression (Pearson's R = 0.106, P > 0.05). As a result of our study; it is found that prognosis is related to (P < 0.05) especially underlying immune insufficiency situation, CNS involvement, LDH levels at the time of diagnosis (LDH > 1000 IU/L), high-risk group, response to the induction treatment and relapse status in mature B-cell NHL cases. In our additional study; it is shown that new studies consisting of more patients are required in order to explain the effect of immunophenotypical classification statistically in DLBCL prognosis. Also in our study; no statistically significant correlation (Pearson's R = 0.106, P > 0.05) is found between C-MYC translocation and TCL1 expression and results showing that new studies are required for this matter are obtained.

Benzer Tezler

  1. Çocukluk çağı akut lenfoblastik lösemi tedavisinde karşılaşılan tıbbi sorunlar

    Medical problems encountered during the treatment for childhood acute lymphoblastic leukemia

    AYŞE PINAR ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Hematolojiİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN BÜLENT ZÜLFİKAR

  2. Çocukluk döneminde akut lenfoblastik lösemi tanısıyla izlenen hastalarda santral sinir sistemi tutulumunun değerlendirilmesi

    Evaluation of central system involvement in patients with acute lymphoblastic leukemia in childhood

    HASAN ALİ TELEFON

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇukurova Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLAY SEZGİN

  3. Akut lenfoblastik lösemili çocuklarda immünfenotiplemenin prognostik önemi

    Prognostic significance of immunophenotyping in childhood acute lymphoblastic leukemia

    MESUT GARİPARDIÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Hematolojiİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZEYNEP KARAKAŞ

  4. Akut lenfoblastik lösemili olgularda akım sitometri ile immunfenotipleme ve prognoz ilişkisi

    Effect of immunophenotyping with flow cytometry on prognosis for childhood acute lymphoblastic leukemia: A single center experience

    SULTAN AYDIN KÖKER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    HematolojiSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FERAH GENEL

  5. Çocukluk çağı akut lenfoblastik lösemilerinde TEL-AML1 (Translocation Ets Leukemia-Acute Myeloid Leukemia 1) füzyon geni tespiti ve prognostik önemi

    The Detection of TEL-AML1 fusion gene and it is prognostic significance in childhood acute lymphoblastic leukemia

    SEMA SIRMA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Onkolojiİstanbul Üniversitesi

    Genetik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. UĞUR ÖZBEK