Geri Dön

Değişik pH'lardaki saf Kalsiyum Hidroksit'in direkt kuafaj maddesi olarak değeri üzerinde, in vivo araştırmalar

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 38067
  2. Yazar: YEŞİM PEHLİVAN
  3. Danışmanlar: PROF.DR. FERİT ÖZATA
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Diş Hekimliği, Dentistry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 107

Özet

89 ÖZET Kalsiyum hidroksitin pulpa dokusu üzerindeki etkinliği yüksek OH“ iyon konsantrasyonuna bağlı olup, meydana getirdiği sınırlı nekrozla tersiyer dentin yapımını stimüle etmektedir. Kalsiyum hidroksiti diğer hidroksit bileşiklerinden üstün kılan özellikleri; erkliliğinin sınırlı olması ve Ca4-1”iyonlarının doku tarafından iyi tolere edilebilmesidir. Son yıllarda, vital tedavilerde sıklıkla kalsiyum hidroksit sunanlar kullanılmaktadır. Kalsiyum hidroksit patına nazaran tercih edilmelerinin sebebi; görünürde koagülasyon nekroz tabakası oluşturmadan, köprünün materyalle pulpa dokusu arasında meydana gelmesidir. Ayrıca, materyalin yapısı ve sudaki erkliliğine bağlı olarak değişik oranlarda OH- ve Ca++ iyonları açığa çıkarmaları ve pH değerlerinin düşük olması sebebiyle, sunanların doku yanıtlan arasında farklılıklar mevcuttur. Biz de bu bilgilere dayanarak, saf Ca(OH)2 tozu ve bidistile suyu kanştirdıktan sonra filtre kağıdı ile süzüp hazırladığımız farklı pHlardaki kalsiyum hidroksit solüsyonlarının salt plfsının doku üzerindeki etkisini araştırdık. Çalışmamızda, ortodontik amaçla çekilecek, henüz apeksleri kapanmamış, çürüksüz premolar dişleri kullandık. Dişler aşağıdaki şekilde gruplandırılmışür: 1. Grup; doymuş Ca(OH)2 solüsyonu, 2. Grup; % l'lik Ca(OH)2 solüsyonu, 3. Grup; Dycal (Advanced Formula H), 4. Grup; Ca(OH)2 patı (kontrol grubu).90 Tüm örneklerde 2 aşamalı olarak kaviteler hazırlandıktan sonra, vestibül pulpa boynuzunda yaklaşık 1 mm çapmda perforasyon meydana getirilmiştir. Ük 2 grupta; kalsiyum hidroksit solüsyonları 1 saat süreyle perforasyon alanına tatbik edilmiş ve giriş kavitesine göre daha küçük hazırlanan 2. kavite, 1x2 mm boyutundaki Teflon diskle kapatılmıştır. 3. grupta Dycal üretici firmanın önerisine göre karıştırıldıktan ve 4. grupta ise, saf kalsiyum hidroksit tozu bidistile suyla karıştırılıp pat haline getirildikten sonra, perforasyon alanına tatbik edilmişlerdir. Tüm kaviteler çinko oksit öjenol ile restore edilmiş ve ZOE restorasyonun yüzeyine 2 kat Copalite sürülmüştür. 2 aylık sürenin sonunda; hazırlanan histopatolojik kesitler pulpa dokusundaki yangısal yanıta, dentin köprüsü oluşumuna ve bakteri varlığına bakılarak ışık mikroskobu altında incelenmişlerdir. Bu çalışmanın sonucunda; dentin köprülerinin sadece 3. ve 4. gruplarda oluştuğu saptanmıştır. Oysa solüsyon gruplarında, dentin köprüsü yerine farklı bir doku yanıtı olarak, kollagenden zengin bir fibrotik doku gözlenmiştir. Yangısal hücrelere ve bakterilere sadece solüsyon gruplarında rastlanmıştır.

Özet (Çeviri)

91 SUMMARY The effectiveness of calcium hydroxide on pulp tissue is due to its high OH- ion concentration which leads to limited necrosis that stimulates tertiary dentinogenesis. The unique properties of Ca(OH)2 over the other hydroxide compounds are its low solubility and well toleration of Ca4“”1“ ions by the pulp tissue. In recent years, calcium hydroxide cements are widely used in vital therapy. The reason of their preference over Ca(OH)2 paste is the formation of bridging at the material-pulp interface without the induction of a visible intermediate coagulated necrotic layer. Also, there are differences in tissue responses of cements that are related to various factors such as low pH values and varying rates of OH”and Ca4-*" ions dependent on the composition of the material and its solubility in water. Based on this background; we searched the effect of pH on pulp tissue by filtering the mixture of pure Ca(OH)2 powder with bidistilled water to prepare 2 calcium hydroxide solutions having different pH levels. In this study, caries free, open apexed permanent premolars that would be extracted for orthodontic reasons were used. The teeth were grouped as: 1. Group; saturated Ca(OH)2 solution, 2. Group; % 1 Ca(OH)2 solution, 3. Group; Dycal (Advanced Formula II), 4.Group; Ca(OH)2 paste (control group).92 After the cavities of all specimens were prepared in 2 steps, small perforations with approximately 1 mm diameter were performed on the vestibular pulp homes. In the first 2 groups, the Ca(OH)2 solutions were applied to the perforation areas for 1 hour and the second cavities which were prepared smaller than the entrance cavities were sealed with 1x2 mm Teflon discs. In the third group, after Dycal was mixed according to the instruction of manufacturer and in the fourth group, after the pure calcium hydroxide powder was mixed with bidistilled water to obtain a paste, they were applied on the perforation area. All the cavities were restored with ZOE cement and two coats of Copalite were applied on the surfaces of these restorations. At the end of 2 month period, the prepared histopathologic sections were evaluated under the light microscope according to the criteria of inflammatory response, formation of dentin bridge and existence of microorganisms in the pulp tissue. The results of this study indicated that the dentin bridges are formed only in the third and fourth groups. However, in the solution groups, instead of dentin bridge, a tissue response in the form of collagen rich fibrotic tissue was observed. Inflammatory cells and microorganisms were detected only in the solution groups.

Benzer Tezler

  1. Alüminyum ve alüminyum alaşımlarının çeşitli ortamlardaki korozyonuna fenolik maddelerin etkisi

    The Effect of phenolic substances on the corrosion of aluminium and aluminium alloys in various medra

    GÜLAY BAYRAMOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    KimyaAnkara Üniversitesi

    Kimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. A. ABBAS AKSÜT

  2. Feldispat-Kuvars flotasyonunda metal iyonlarının seçimliliğe etkisinin incelenmesi

    Investigation of the effect of metal ions on the selectivity of Feldspar-Quartz flotation

    FEYZA KILAVUZ (ŞAHİN)

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Maden Mühendisliği ve MadencilikHacettepe Üniversitesi

    Maden Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÖZCAN Y. GÜLSOY

  3. L-izolösinin ters misel ile ekstraksiyonu ve doğal gaz hidratlarıyla geri ekstraksiyonunun incelenmesi

    Extraction of L-isoleucine by reverse micellar system and investigation of backward extraction by gas hydrate

    ZÜHAL DÖVYAP

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Kimya MühendisliğiAnkara Üniversitesi

    Kimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. EMİNE BAYRAKTAR

  4. Synthesis of tris(hydroxymethyl)aminomethane modified polystyrene based polymeric sorbent and removal of boron from aqueous solutions

    Tris(hidroksimetil)aminometan ile modifiye edilmiş polistiren esaslı polimerik sorbentin hazırlanması ve sulu ortamdaki borun giderilmesinde kullanılması

    ARZU ERSOY

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    Polimer Bilim ve Teknolojisiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Polimer Bilim ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BAHİRE FİLİZ ŞENKAL

  5. Schiff bazı metal komplekslerinin değişik Ph'lardaki elektrokimyasal özelliklerinin incelenmesi

    Investigation of the electrochemical properties in different Ph?s of the Schiff base metal complexes

    NECMETTİN DEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    KimyaKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Kimya Bölümü

    PROF. DR. MEHMET TÜMER