Geri Dön

Koroner anjiyografi yapılan diyabetik hastalarda renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi blokerleri kullanımının opak nefropatisi gelişimi üzerine etkisi

Effects of renin-anjiotensin-aldosterone system blockers on the development of contrast-induced nephropathy in diabetic patients after coronary angiography

  1. Tez No: 386632
  2. Yazar: NURTEN KERİMLİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. YUSUF ATMACA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2015
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 67

Özet

Amaç: Kontrast madde nefropatisi (KMN) hastane içi akut böbrek yetmezliğinin (ABY) en sık görülen nedenlerinden biridir. NGAL (Nötrofil Jelatinaz İlişkili Lipokalin) non-invaziv, troponin-benzeri biyobelirteç olup KMN'nin erken tesbitinde önemli bir göstergedir. Bu çalışmada, koroner anjiyografi sonrası diyabetik hastalarda renin-anjiyotensin-aldosteron sistem (RAAS) blokeri kullanımının KMN gelişimindeki rolünü araştırmayı hedefledik. Ayrıca KMN'nin erken teşhisinde serum NGAL belirteçinin önemini araştırdık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza prospektif olarak elektif koroner anjiyografi yapılan 80 hasta alındı. Hastalar 2 grupta incelendi. RAS (+) gruptaki hastaların işlemden önce ilacı kesilmedi, RAS (-) gruptaki hastaların ilacı ise işlemden 24 saat önce kesildi. Bazal ve işlemden sonraki 4. saatte plazma NGAL değerleri ölçüldü. Ayrıca hastaların bazal ve işlemden sonraki 72. saatte BUN, kreatinin, albumin değerleri ölçüldü ve eGFR değerleri hesaplandı. Kontrast madde nefropatisi, koroner girişim sonrası 48-72 saat içinde bazal kreatinin değerinde %25 ve üzeri veya 0,5 mg/dL artış olması şeklinde tanımlandı. Bulgular: Çalışmaya katılan hastaların toplam 12'inde (%15) kontrast madde nefropatisi gelişti. KMN gelişen 12 hastanın 8'i (%19,5) RAS (+) grupta iken, 4'ü (%10,3) RAS (-) grupta idi. KMN gelişimi açısından gruplar karşılaştırıldığında istatiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (8 [ %19,5] ile 4 [%10,3], p=0.24). Çok değişkenli lojistik regresyon analizinde KMN gelişimi ile kontrast madde volümünün (KMV) fazla olması arasında anlamlı olma eğilimi saptandı (OR=1,007, p=0.07, OR için %95 güvenlik aralığı (0,9-1,01). Ayrıca önleyici tedavi çok değişkenli lojistik regresyon analiziyle incelendiğinde; önleyici tedavi alan hastalarda KMN gelişme riski daha fazla görülmüştür (OR=6,937, p=0.01, OR için %95 güven aralığı (1,4-32,9). KMN gelişen ve gelişmeyen gruptaki hastaların 4.saat NGAL değerleri karşılaştırıldığında her iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (4839 ±3374 pg/ml ile 4304 ± 1814 pg/ml, p=0.68). Sonuç: Koroner anjiyografi yapılan diyabetik hastalarda kronik RAAS blokeri kullanımının kontrast madde nefropatisi (KMN) gelişimi riskini artırmadığı saptanmıştır. Plazma NGAL ABY'nin erken tesbitinde iyi biyobelirteç gibi görünüyor olsada bizim çalışmamızda KMN gelişen grupta NGAL seviyelerinde anlamlı yükselme saptanmamıştır.

Özet (Çeviri)

Introduction: Contrast-induced nephropathy (CIN) is a common cause of hospital-acquired acute kidney injury (AKI). NGAL (Neutrophil Gelatinase Associated Lipocalin) represents non-invasive, troponin-like biomarker for the early prediction of AKI in various clinical settings. In this study, we aimed to investigate effects of renin- angiotensin-aldosterone system blockers (RAASB) on the development of CIN in diabetic patients after coronary angiography. WE also investigated that the importance of NGAL's early determination of CIN. Material and Methods: We prospectively enrolled 80 consecutive patients undergoing elective coronary angiography. We divided patients into two arms based on the use of RAS blockers: RASB (+); Drugs not stopped before the procedure, RASB (-); Drugs stopped 24 h before the procedure. Plasma NGAL levels were measured at baseline and at 4. hour post-procedure. Serum creatinine (SCr), blood urea nitrogen (BUN), albumin were measured at baseline and 72 hours after intervention and eGFR was calculated. CIN was defined as an increase in SCr of ≥25% or 0,5 mg/dl from baseline within 48-72 h after angiography. Results: CIN occurred in 12 (%15) patients who enrolled the study. 8 (%19,5) of 12 patients in whom CIN occurred were in RASB (+) group, 4 (%10,3) of them were in RASB (-) group. But this didn't reach the statistical difference (8 [%19.5] vs. 4 [%10.3], p=0.24). There was a statistical trend towards to CIN and the increased contrast agent volume in multivariate analysis (OR=1,007; 95% CI: 0,9-1,01; p=0.07). It was found that the risk of CIN occured significantly in patients receiving preventive treatment (OR=6,937; 95% CI: 1,4-32,9; p=0.01). Plasma NGAL levels were not elevated at 4. hour post-procedure in CIN (+) patients versus CIN (-) patients (4839 ±3374 pg/ml vs 4304 ± 1814 pg/ml, p=0.68) Conclusions: It was found that in diabetic patients undergoing coronary procedure, chronic usage of RAASB didn't increase the risk of CIN significantly. Plasma NGAL appears to be a powerful early biomarker of AKI, however, in our study NGAL levels didn't increase significantly in contrast-induced nephropathy (CIN) developed groups.

Benzer Tezler

  1. Anlamlı koroner arter hastalığı olmayan diyabetik ve non diyabetik hastalarda vitamin D düzeyi ile subklinik miyokard hasarı arasındaki ilişki

    The relationship between vitamin D levels and subclinic myocardial damage in diabetic and non diabetic patients with no significant coronary artery disease

    PELİN KARACA ÖZER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Kardiyolojiİstanbul Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYTAÇ ÖNCÜL

  2. Diyabetik olmayan akut koroner sendromlarda erken dönem yeni bir risk önbelirleyicisi olarak: 'geliş insülin rezistans indeksi (GİRİ)'

    Evaluation of 'admission index of insulin resistance (AIRI)' as an early stage risk predictor in nondiabetic acute coronary syndromes

    ABDULLAH İÇLİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    KardiyolojiSelçuk Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN GÖK

  3. Diyabetik hastalarda koroner BT anjiyografi bulguları

    Coronary CT angiography findings in diabetic patients

    ZEYNEP ATÇEKEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Radyoloji ve Nükleer TıpHacettepe Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUŞTURAY KARÇAALTINCABA

  4. Koroner anjiyografi hastalarında daha önce bilinmeyen glukoz metabolizma bozuklukları ve koroner arter hastalıklarıyla ilişkisi

    Unknown glucose metabolism disorders in coronary angiography patients and relationship of coronary artery diseases

    HALİL AKBULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Aile HekimliğiGATA

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KENAN SAĞLAM