Geri Dön

Meme kanseri olan hastalarda serum endokan düzeyi ile prognostik belirteçler arasındaki ilişki

The relationship between serum endocan level and prognostic indicators in patients with breast cancer

  1. Tez No: 463941
  2. Yazar: PINAR KOÇ GÜNASLAN
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. LOKMAN KORAL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Onkoloji, Oncology
  6. Anahtar Kelimeler: Meme Kanseri, endokan, Prognostik Belirteçler, Breast Cancer, Endocan, Prognostic Biomarkers
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 83

Özet

Giriş ve amaç: Meme kanseri, Türkiye'de ve dünyada kadınlar arasında en sık görülen kanserdir. Meme kanserinin TNM evresi, tümör çapı, tümörün derecesi, histolojik tipi, hormon reseptör durumu, c-erbB2 durumu, moleküler subtipi ve lenf nodu invazyonu bilinen prognostik faktörlerdir. Prognostik özellikler hastalığın sağkalımı ve tedaviye yanıtını öngörmede faydalıdır. Endokan, normal vasküler endotel hücrelerinden eksprese olan bir solubl proteoglikan'dır. Yapılan araştırmalar, enflamasyon anjiogenez, malignite gibi durumlarda bu ekspresyonun arttığını göstermiştir. Ayrıca, tümör mikroçevresi, tümör progresyonu, neoanjiogenez, enflamasyon gibi durumlarda endokan ile VEGF-A, TGF-β1, FGF-2 ve ICAM-1'in rol aldıkları çeşitli çalışmalarda tespit edilmiştir. Birçok malignite durumunda; dokuda ve serumda endokan aşırı üretiminin, tümör progresyonu ve kötü sonlanımla ilişkili olduğu saptanmıştır. Endokanın kanserde prognostik belirteç veya tedavi hedefi olarak kullanılabileceği savunulmaktadır. Ancak, yapılan literatür taramasında, non-metastatik meme kanseri hastalarında serum endokan düzeyinin prognostik faktörlerle ilişkisini değerlendirilen bir çalışma görülmemiştir. Biz de çalışmamızda, serumda endokan düzeyinin ve endokanın metabolizmasını etkilediği bilinen VEGF-A, TGF-β1, FGF-2 ve ICAM-1'in non-metastatik meme kanserinde prognostik faktörlerle olan ilişkilerini göstermeyi amaçladık. Bu değişkenlerin tamamının özellikle non-metastatik hastalarda ve aynı çalışmada birbirleri ile korelasyonun değerlendirildiği ilk çalışma olacaktır. Non-metastatik meme kanseri olan hastalarda serum endokan, VEGF-A, TGF-β1, FGF-2 ve ICAM-1'in prognostik önemi, sağkalımla ilişkisi ve tedavi hedefi olarak kullanılabilirliğini değerlendirecek çalışmalara ışık tutmasını hedefledik. Materyal-Metod: Hastanemizin İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji polikliniklerine başvuran non-metastatik meme kanseri tanısı olan 50 kadın hasta çalışmaya dahil edildi ve herhangi bir nedenle polikliniklere başvuran sağlıklı 30 kadın da kontrol grubu olarak belirlendi. Dışlama kriterlerini taşıyan ve 75 yaş kişiler çalışmaya dahil edilmedi. Hasta ve kontrol grubundan Helsinki Deklarasyonu'na uygun şekilde aydınlatılmış onam alındı. Katılımcıların kan örnekleri optimal şekilde santrifüj edilerek çalışma zamanına kadar -80°C'de saklandı. Değişkenlerin düzeyleri Hastanemiz Klinik Biyokimya Laboratuvarında ticari Elisa kitleri ile çalışıldı. Sonuçlar SPSS istatistik programı ile analiz edildi. Bulgular: Hasta grubunun serum endokan, TGF-β1 ve ICAM-1 düzeyleri ortalaması ile kontrol grubu ortalamaları arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmedi. Erken evre ve lokal ileri evre meme kanseri hastalarında serum endokan düzeyinin prognostik faktörler ile aralarında anlamlı farklılık saptanmamıştır. Hasta grubu serum VEGF-A ve FGF-2 düzeyi ile kontrol grubu ortalaması arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edildi. Hasta grubu FGF-2 düzeyi açısından N2 grubu ile N1 grubu arasında, evre 3 ile evre 2 grupları arasında ve ER negatif olan grup ile ER pozitif olan grup arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı. Moleküler subtipler arasında değişkenler açısından anlamlı bir farklılık tespit edilmedi. Hasta grubunda, TGF-β1 ile VEGF-A arasında pozitif yönlü orta düzeyde istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon saptandı. Sonuç: Metastaz olmayan meme kanserinde serum endokan ve diğer değişkenlerin prognostik faktörler ve birbirleri ile ilişkinin değerlendirilmesinin daha geniş ve kanser özellikleri açısından daha homojen gruplarda tekrarlanması önerilir.

Özet (Çeviri)

Background and aims: Breast cancer is the most common cancer among women in Turkey and in the world. TNM stage, tumor size, tumor grade, histologic type, hormone receptor status, c-erb2 status and lymph node invasion of breast cancer are known prognostic factors. Prognostic features are usefull in predicting the survival and treatment response of the disease. Endocan is expressed from normal vascular endothelial cells. Studies have shown that this expression increases in cases such as inflammation, angiogenesis, and malignancy. In the case of many malignancies; Endocardial overproduction in the tissues and serum was found to be associated with tumor progression and poor outcome. It is argued that endocan can be used as a prognostic marker or treatment target in cancer. However, in the literature review, there is no study evaluating serum endocaine levels with prognostic factors in non-metastatic breast cancer patients. Besides; separate studies have also been carried out in which endocan and VEGF-A, TGF-β1, FGF-2 and ICAM-1 play roles in tumor microcirculation, tumor progression, neoangiogenesis and inflammation. In our study, we aimed to demonstrate the association of VEGF-A, TGF-β1, FGF-2 and ICAM-1 with prognostic factors in non-metastatic breast cancer, which is known to affect endocan metabolism and endocardial levels in serum. This is the first time that all of these variables are especially evaluated in non-metastatic patients and at the same time correlations with each other. We also aimed to shed light on the efficacy of serum endokines, VEGF-A, TGF-β1, FGF-2 and ICAM-1 in prognostic significance, survival relationships and its usability as a therapeutic target in patients with non-metastatic breast cancer. Methods: Fifty women with non-metastatic breast cancer who were referred to the Internal Medicine and Medical Oncology outpatient clinics of our hospital were identified as the patient group and 30 women who applied to the outpatient clinics for any reason were identified as the control group. People aged 75 years with exclusion criteria were not included in the study. The patient and control group were informed in accordance with the Helsinki Declaration. Participants' blood samples were centrifuged optimally and stored at -80 ° C until run-time. The levels of the variables were studied in the Clinical Biochemistry Laboratory of our Hospital with commercial Elisa kits. The results were analyzed by SPSS statistical program. Results: There was no statistically significant difference between the serum endocan, TGF-β1 and ICAM-1 levels of the patient group and the control group averages. In early stage and local advanced breast cancer patients, serum endocan level was not found to be significant in terms of prognostic significance. A statistically significant difference was found between the serum VEGF-A and FGF-2 levels in the patient group and the control group mean. A statistically significant positive correlation between TGF-β1 and VEGF-A was found in the patient group in the analysis of the variables among themselves. There was a statistically significant difference in the FGF-2 level between the N2 group and the N1 group, between the stage 3 and stage 2 groups, and between the ER negative group and the ER positive group in the patient group. Conclusions: In non-metastatic breast cancer, it is recommended that the evaluation of prognostic factors and interrelationships of serum endocan and other variables can be repeated in a wider and more homogeneous group for cancer.

Benzer Tezler

  1. Meme kanseri olan hastalarda serum CD47-SIRP α düzeylerinin incelenmesi

    Investigation of serum CD47 and SIRP α levels in breast cancer

    AYŞE NUR KILIÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    BiyolojiTekirdağ Namık Kemal Üniversitesi

    Tümör Biyolojisi ve İmmünolojisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAVAŞ GÜZEL

  2. Neoadjuvan kemoterapi alan meme kanserli hastalarda serum M30 ve M65 düzeylerinin klinik ve patolojik prognostik parametrelerle ilişkisi ve prediktif değeri

    Relationship of serum M30 and M65 levels with clinical andpatological prognostic parameters and predictive valuein neoadjuvan chemotherapy of breast cancer patients

    RABİA SEVDA YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    OnkolojiBezm-i Alem Vakıf Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HACI MEHMET TÜRK

  3. Lokal, ileri ve metastatik meme kanseri olan hastalarda bir apoptozis göstergesi olan serum kırılmış sitokeratin 18 düzeylerinin, tedaviye yanıta ilişkisinin incelenmesi

    Investigation of cleaved cytukeratin 18 levels in serum of local, advanced ans metastatic breast cancer patients: as an apoptosis marker in response to treatment

    ESRA KARAAĞAÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    BiyokimyaUludağ Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

  4. Meme kanseri olan hastalarda A-FABP ve FASN'ın inflamasyon ve adipositokinlerle ilişkilerinin araştırılması

    Investigation of relationships between A-FABP, FASN, inflammation and adipocytokines in patients with breast cancer

    BİRSEN TUĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    BiyokimyaDokuz Eylül Üniversitesi

    Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEZER UYSAL

  5. Meme kanseri olan hastalarda radyoterapinin bazı biyokimyasal parametreler üzerine olan etkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the effect of radiotherapy on some biochemical parameters in patients with breast cancer

    NAZLI HELVACI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    BiyokimyaErciyes Üniversitesi

    Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ESER KILIÇ