Toplu pazarlık uygulamalarına oyun teoriksel bir yaklaşım (Türkiye'de cam sektörü örneği)
A game theoretical approach to collective bargaining (Glass sector in Turkey)
- Tez No: 466167
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ŞEVKET ALPER KOÇ
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Ekonomi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Economics, Labour Economics and Industrial Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İktisat Politikası Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 172
Özet
Kısaca ücret, üretim faktörlerinden emeğin iktisadi faaliyetlere katılması sonucu elde ettiği gelir ya da emeğe bu faaliyetlere katılması karşılığında ödenen bedel olarak tanımlanabilir. Diğer bir ifadeyle ücret emeğin fiyatıdır. Özellikle sanayi devriminden sonra ücret iktisadi analizlerin temelinde yer almaya başlamış ve modern iktisat yazınında makro ve mikro düzeyde ücretin artan önemine dair analizler yapılmıştır. Ücretin belirlenme süreçlerine dair birçok araştırma yapılmıştır. Bu araştırmaların içersinde işçilerin sendikal haklarını kullanması yolu ile belirlenen ücretler de yer almaktadır. İşçilerin haklarını toplu olarak kullanması sonucu işverenle toplu pazarlık yapmaları farklı bir ücret yapısına neden olmaktadır. İktisat biliminin özünü teşkil eden en önemli karar birimleri olan hane halkı (bireyler) ve firmalar rasyoneldirler yani her bir karar birimi her zaman rasyonel kararlar alırlar. Bunun sonucu olarak da her karar birimi faydasını ya da kazancını maksimize etmeye çalışır. Bundan dolayı ücreti açıklamaya yönelik oluşturulan bütün modeller karar birimlerinin rasyonel karar vereceği varsayımından ötürü mükemmel işler. Ancak gerçek hayatta durum pek de düşünüldüğü gibi değildir. Kurulan modellere göre rasyonel olduğu varsayılan kararlar alınamaz ve denge her zaman kurulamaz. Kurulan kimi denge durumunda da elde edilen fayda veya kazanç düzeyi istenilen düzeyde olmayabilir ya da aşırı elde edilmiş de olabilir. Bu durum piyasada bulunan karar birimlerinin gücüne göre değişkenlik gösterir. Bu nedenle işgücü piyasalarında oluşan ücretler modeller üzerinden incelenirken tarafların rasyonel olduğu varsayımı ile hareket edilir. Ancak ücretin oluşumunda özellikle de toplu hakların kullanımı sırasında rasyonel kararları etkileyen birçok değişken belirsizliği yaratır. Pazarlık süreçlerinin mikro ekonomik analizlerinin oyun teorisi araçlarının kullanılması yolu ile ücretin belirlenmesindeki stratejilerin ve bu stratejilerin başarısını değerlendirmek modern ekonomik analizlerde sıkça kullanılan metotlardır. Ancak farklı metotların birbirlerini destekleyebilecekleri şekilde bir analiz yapılanması pazarlık masasında daha farklı stratejilerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Pazarlık sürecinde ücretlerin oluşumu sırasında sendikaların rasyonel davranışlardan sapmaları gözlemlenmektedir. Reel ücretler nominal ücret artışlarından etkilenmemektedir. Tekel gücün olduğu bir sektörde verimliliğin de çok fazla etkisi olmamaktadır. Pazarlık sürecinde etkisinin olmadığı görülmektedir. Halbuki yıllar itibariyle verimlilik teknolojik yatırımların da etkisiyle sürekli artmıştır. Ancak işçi tarafı bundan reel anlamda payını almamıştır. Etkin ücret teoreminin geçerli olduğu bir sektörde pazarlık gücü daha çok işveren sendikasından yanadır. İşçi sendikası işçilerin haklarını pazarlıklar yolu ile alma konusunda sert bir sendikacılık uygulamakta, gerektiğinde grev kararı almaktan çekinmemektedir. İşveren sendikası ise grev tehdidini ortadan kaldırmak için yeni stratejiler üretmeye çalışmaktadır. Ancak hükümet kararlarıyla grev kararlarının ertelenmesi durumunda, grev bir tehdit olmaktan çıkmaktadır. Bunun sonucunda yıllardır kullanılan iktisat modelleri eksik bilgi üretmektedir. Bu eksikliği ortadan kaldırabilmenin yolu grev tehdidi olmaksızın yeni bir model ihtiyacıdır. Modelin yeniden kurularak Rubeinstein Pazarlık modeline katkıda bulunmak ve modelin sonuçlarını gerçek hayattaki sonuçlarla mukayese etmek çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır.
Özet (Çeviri)
To sum up, wage can be described as a profit from production factors where the labour is gained as a result of attending the economic activities or can also be described as a price that is paid to the labour in order to attend the economic activities. In other words, the wage is the price of the labour. Especially, after the industry revolution, the wage started to take place at the base of economic analyses and analyses were carried out about the increasing importance of the wage in the field of modern economics literature in macro and micro level. A lot of researches have been done about the process of identifying the wage. In these researches, there are wages which are identified by means of using the rights of union of workers. As a result of the workers' using their rights together, their collective bargaining causes a different wage structure. In the essence of economics, each of the decision units is rational. They give rational decisions. As a consequence of this, each decision units tries to maximize their benefit or profit. Therefore, all the models in order to describe the wage work perfectly because of the hypothesis in which the decision units give rational decision. However, in the real world, it is not the same as it is thought. According to the structured models, the decisions which are assumed as rational aren't taken and the balance can not always be set. In some of the structured balance situations, the level of gained benefit or profit may not be in the expected level or it may been excessively been gained. This situation can become different according to the power of decision units in the market. That's why, while the wages are examined over the labour force occurred in the market, it is set out with the hypothesis in which the sides are rational. Nevertheless, lots of variables cause a lot of indefiniteness which affects rational decisions in the formation process of the wage, especially while using the union rights. The relations of the wages with the other economic variables and explaining its interaction with these variables with the help of econometric analyses, and analyzing the relationship between the structures of the variables with the help of time series and casual, common completion analyses have gained more qualified meaning by using the methods that are generally used in recent economic literature. Moreover, using bargaining processes, micro economic analyses, game theory tools, and evaluating the strategies while identifying the wage and the success of these strategies are the common methods in modern economic analyses. However, an analysing structure in which different methods support each other may cause different strategies at the bargaining desk. In the bargaining process, while the wages are being formed, it is observed that unions swerve from their rational behaviours. Reel wages are affected by nominal wage increases. In a sector where monopoly power exists, the productivity hasn't got much effect. It is clear that it hasn't got any effects in the bargaining process. In fact, with the effect of technological investments, productivity has increased regularly for years. Nonetheless, the worker side hasn't been able to gain its portion in reel level. In the sector where effective wage theorem is valid, the bargaining power supports the employer union more. The worker union utilizes very strict union policy to get the workers rights with bargaining. It doesn't avoid taking decisions on strike when it is necessary. In order to remove the strike threat, the employer union tries to create new strategies. However, if government decisions are postponed for strike decisions, the strike is a threat. As a result, the economic models used for years produce incomplete information. The way to overcome this shortcoming is the need for a new model without the threat of strike. The main purpose of the study is to rebuild the model and contribute to the Rubeinstein Bargaining model and compare the model results with real life results.
Benzer Tezler
- Çağdaş Suriye nesrinde siyasî hapishane edebiyatı üzerine eleştirel bir bakış
The literature of political prisons in contemporary Syrian prose analytical prepective
ABDOLGADER MOHAMED ALİ
Yüksek Lisans
Arapça
2014
Doğu Dilleri ve EdebiyatıSelçuk ÜniversitesiDoğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. FİKRET ARSLAN
- Toplu pazarlık stratejilerinin geliştirilmesinde oyun teorisinin kullanılabilirliği
Research for the usability of games theory in collective bargaining strategies development
CEVAT ŞAYİN
Doktora
Türkçe
2012
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriİstanbul ÜniversitesiÇalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEDAT MURAT
- Coordination, commitment and contract enforceability in the ottoman empire: The case of iltizam and malikane contracts with game theoretic assessment
Osmanlı İmparatorluğu'nda koordinasyon, taahhüt ve kontratların uygulanabilirliği: Oyun teorisi ile iltizam ve malikane sözleşmelerinin değerlendirilmesi
BORA ALTAY
Doktora
İngilizce
2018
EkonomiAnkara Yıldırım Beyazıt Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FUAT OĞUZ
- Sosyal diyalog ve toplu pazarlık ekseninde çalışan hakları: Seçilmiş Avrupa ülkeleri
Başlık çevirisi yok
SEMA ÖKSÜZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriKocaeli ÜniversitesiÇalışma Ekonomisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DOĞA BAŞAR SARIİPEK
- Türk Hukukunda toplu iş uyuşmazlığının barışçı çözüm yollarından olarak arabuluculuk kurumu ve geleceğine ilişkin bir projeksiyon
Mediation authority as an amicable resolution of collective labor disputes in Turkish Law, and a projection on its future
SALİHA KIZILOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2014
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriGazi ÜniversitesiÇalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET NİZAMETTİN AKTAY