Geri Dön

Opiyat kullanım bozukluğu olan hastalarda çocukluk çağı travmaları ve bağlanma biçimlerinin üstbiliş, başa çıkma tutumları ve bağımlılık üzerine etkileri

The effects of childhood trauma and attachment styles on the metacognition, coping strategies and addiction

  1. Tez No: 501535
  2. Yazar: HİLAL SEVEN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. İBRAHİM EREN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Bağlanma, Başa çıkma, Çocukluk Çağı travmaları, Opiyat kullanım bozuklukları, Üstbiliş, Attachment, Childhood Traumas, Cope, Metacognition, Opioid Use Disorders
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 223

Özet

Amaç: Opiyat bağımlılığı, kronik, yineleyici, dünyada pek çok insanı etkileyen ve gittikçe artan bir hastalıktır. Madde bağımlılığı olan hastalarda çocukluk çağı travmalarının yüksek olduğu, güvensiz bağlandıkları, üstbilişsel becerilerinin düşük olduğu ve işlevsel olmayan başa çıkma biçimlerini daha çok kullandıkları çalışmalarda gösterilmiştir. Bu çalışmanın amacı, opiyat bağımlıları ile sağlıklı bireyler karşılaştırılarak çocukluk çağı travmaları ve bağlanma biçimlerinin üstbiliş, başa çıkma tutumları ve bağımlılık üzerine etkisinin olup olmadığını saptamaktır. Gereç ve Yöntemler: Araştırmaya, 1 Nisan 2017-1 Temmuz 2017 tarihleri tarihleri arasında Alkol ve Madde Araştırma Tedavi ve Eğitim Merkezi (AMATEM) polikliniğine başvuran DSM-V tanı ölçütlerince ''Opiyat Kullanım Bozukluğu'' tanısı konulan, yatarak ve ayaktan takip edilen dahil edilme ve dışlanma kriterlerine uyan, en az 12 aydır remisyonda olan 45tam remisyonda hasta,en az 3 aydır remisyonda olan 36 kısmi remisyonda hasta, relaps olan 25 hasta ve 82 sağlıklı gönüllü alındı. Katılımcılarla görüşmede Sosyodemografik Veri Formu, Bağımlılık Şiddetini Belirleme Ölçeği (ASI), Madde Aşerme Şiddeti Ölçeği, Klinik Opioid Yoksunluk Ölçeği (COWS), Bağımlılık Tedavisinin Başarısını Öngören Faktörler Ölçeği (BTBÖFÖ), Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği (HDDÖ), Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği (HADÖ), Çocukluk Çağı Ruhsal Travmalar Ölçeği (ÇÇTÖ), Başa Çıkma Tutumlarını Değerlendirme Ölçeği (COPE), İlişki Ölçekleri Anketi (İÖA), Üstbiliş Ölçeği (ÜBÖ-30) uygulandı. Bulgular:Opiyat bağımlısı grubta ÇÇTÖ alt ölçek ve toplam puanları kontrol gruba göre anlamlı olarak yüksek bulundu. Duygusal İhmal varlığının opiyat bağımlılığı riskini 2.6 kat arttırdığı bulundu. Kontrol grupta güvenli bağlanmanın, opiyat bağımlısı grupta korkulu bağlanmanın yüksek olduğu bulundu. Çalışmamızda Güvensiz Bağlanmanın opiyat bağımlılığı riskini 2.7 kat arttırdığı bulundu. Opiyat bağımlısı grupta ÜBÖ-30 alt ölçek ve toplam puanları kontrol gruba göre anlamlı olarak yüksek bulundu. İşlevsel Olmayan Başa Çıkma kullanımı opiyat bağımlısı grupta kontrol gruba göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulundu. İşlevsel Olmayan Başa Çıkma biçimlerini kullanmanın opiyat bağımlılığı riskini 1.1 kat arttırdığı bulundu. Relaps ve remisyon grupları karşılaştırıldığında Kayıtsız Bağlanma relaps grubunda remisyon gruplarına göre istatistiksel açıdan anlamlı derecede yüksek bulundu. Kayıtsız Bağlanmanın relaps riskini 6.2 kat arttırdığı bulundu. İşlevsel Olmayan Başa Çıkma biçimlerini kullanma, Duygusal İhmal ve İstismar tam remisyonda olan grupta diğer opiyat bağımlısı gruplara göre istatistiksel açıdan anlamlı derecede düşük bulundu. ÜBÖ-30 ölçeğinde relaps ve remisyon grupları arasında fark bulunamadı. Sonuç: Çalışmamızın sonucunda opiyat kullanım bozukluğu olan hastalarda bağlanma biçimleri, çocukluk çağı travmalarının üstbiliş, başa çıkma tutumları ve opiyat kullanım seyrini etkilediği bulundu. Opiyat bağımlısı hastalarda tedavi planı yaparken hastaların bağlanma ve çocukluk çağı travma öykülerinin değerlendirilmesi, üstbiliş becerilerinin geliştirilmesine yönelik müdahalelerin yapılması, tedavi programlarının işlevsel başa çıkma becerilerini geliştirmeye yönelik değerlendirilmesi tedavi başarısını arttırabilir.

Özet (Çeviri)

Aim: Opiate dependence is a chronic, recurrent disease is increasingly affecting many people in the world. Social cognition is the ability to understand the feelings of others and respond in accordance with these emotions. It has been shown in studies that patients with substance abuse have childhood trauma is high, insecure attachment, metacognitive skills are low and they used more of the nonfunctional coping strategies. The aim of this study is to compare opioid dependent patients to healthy subjects and to determine whether effect of childhood trauma and attachment styles on the metacognition, coping strategies and addiction. Materials and Methods: 36 patients in remission for at least 3 months, 45 patients in remissionfor at least 12 months and 25 relapsed patients admitted to Alcohol and Drug Research Treatment and Training Centre between April, 1 2017-July, 1 2017 and diagnosed according to DSM-V diagnostic criteria of 'Opiate Use Disorders' and 82 healthy volunteers meeting the exclusion and inclusion criteria enrolled in this study. In interviews with participants sociodemographic data form, Addiction Severity Index(ASI), the Hamilton Depression Rating Scale, the Hamilton Anxiety Rating Scale, Substance Craving Severity Scale, the Clinical Opioid Withdrawal Scale, the Childhood Trauma Questionnare (CTQ), the COPE inventory, Relationship Scales Questionnaire(RSQ), Metacognition Questionnaire-30(MCQ)were applied. Results:In the opioid dependent group, the CTQ subscales and totals scores were significantly higher than the control group. We found that Emotional Neglect increased the risk of opioid addiction 2.6 times. It was found that the Secure Attachment in the control group and the Fearfull Attachment in the opioid dependent group were high. In our study, We found that the risk of Insecure attachment increased the risk of opioid addiction 2.7 times. In the opioid dependent group, the MCQ scores were significantly higher than the control group. Use of nonfunctional coping strategies was significantly higher in opioid dependent group than the control group, acccording to statistics. It was found that use of nonfunctional coping strategies increase in opioid addiction risk 1.1 times. Compared to the relapse and remission groups, Dismissing Attachment was statistically significantly higher in relaps group than remission groups. It was found that the Dismissing Attachment increases the relapse risk 6.2 times. Use of nonfunctional coping strategies, Emotional Neglect, Emotional Abuse were significantly lower in sustained remission group than the other opioid dependent groups, acccording to statistics.There was no difference between relaps and remission groups at MCQ scale. Conclusion:As a result of our study, it was found that childhood trauma and attachment styles have effects on metacognition, coping strategies and addiction. Evaluating the attachment and childhood trauma patterns of patients, performing interventions to improve metacognitive skills, and valuating treatment programs to improve functional coping skills may increase the success of treatment when planning treatment for opiate dependent patients.

Benzer Tezler

  1. AMATEM polikliniğine başvuran opiyat kullanım bozukluğu tanılı hastalarda intihar davranışı ve etki eden faktörler

    Suicide behavior and effective factors in patients with diagnosis of opioid use disorders who apply to AMATEM clinic

    İPEK BUSE GÜZELCE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ruh ve Sinir Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BÜLENT KADRİ GÜLTEKİN

    DR. MUHSİN KORAY KILIÇ

  2. Opiyat kullanım bozukluğu olan hastalarda buprenorfin/nalokson ile uzun salınımlı naltrekson tedavisinin uyku kalitesi, cinsel yaşantılar, yeme davranışı ve yaşam kalitesi açısından karşılaştırılması

    Comparison of buprenorphine/naloxone and extended release naltrexone treatment in terms of sleep quality, sexual experiences, eating behavior and quality of life in patients with opiate use disorder

    TUĞÇE BIDI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    PsikiyatriAkdeniz Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BURAK KULAKSIZOĞLU

  3. Opiyat kullanim bozukluğu olan hastalarda kan homosistein ve S100B düzeylerinin değerlendirilmesi

    The assessment of blood homocysteine and S100B levels in patients with opiate use disorders

    SEDA YILDIRIM ÖZBEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    UZMAN İKBAL İNANLI

  4. Opiyat kullanım bozukluğu olan hastalarda göz izlem parametrelerinin ölçülmesi

    Measurement of eye tracking parameters in patients with opiate uUSE disorders

    ASLI SEDA KIRAÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN İSMET ESRA ÇİÇEK

  5. Opiyat kullanım bozukluğu olan hastalarda yürütücü işlevler ile mizaç ve karakter özellikleri

    Executive functions, temperament and character traits in patients with opiate use disorder

    NAFİYE YAĞLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ruh ve Sinir Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN ALİ METEHAN ÇALIŞKAN