Elektif sezaryen operasyonu yapılacak gebelerde sıvı yanıtlılığını öngörmede pasif bacak kaldırma manevrasının performansının (geçerlilik ve güvenilirliğinin) değerlendirilmesi
Assessment of passive leg raising maneuver performance (validity and reliability) for prediction of fluid responsiveness in pregnant women who planned elective cesarean operation
- Tez No: 515252
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. SERKAN ŞENKAL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
- Anahtar Kelimeler: Gebe, Hipotansiyon, Preload bağımlılığı Strok volüm, USCOM, Pregnancy, Hypotension, Preload Dependency, Stroke Volume, USCOM
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Gülhane Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 58
Özet
Bu çalışmanın primer amacı term gebelerde pasif bacak kaldırma (PLR) manevrasının, sıvı yanıtlılığını öngörmedeki performansını göstermektir. Sekonder amacı ise sezaryenlerde sık görülen postspinal hipotansiyonla preload bağımlığı arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Etik kurul onayı alındıktan sonra SBÜ Gülhane Sağlık Uygulama Ve Araştırma Merkezi'nde spinal anestezi altında elektif şartlarda sezaryen operasyonu uygulanacak 51 gebe çalışmaya dahil edildi. Gebelerin bazal, pasif bacak kaldırma (PBK) sonrası ve kolloid sonrası olmak üzere 3 evrede hemodinami ve ultrasonografik kardiyak output monitörü (USCOM) ölçümlerine bakıldı. Kolloid sonrası bazale göre strok volüm (SV)'de %12 ve üzeri bir artış sıvı yanıtlılığı kabul edilerek PBK manevrasının farklı kesim değerlerinde sıvı yanıtlılığını öngörmedeki performansı değerlendirildi. Çalışmanın ikinci aşamasında operasyon salonuna alınan gebeye standart bir şekilde spinal anestezi uygulanarakcerrahi başlatıldı. Spinal anestezi sonrası 25 dk boyunca belli aralıklara noninvazif kan basıncı, periferik oksijen satürasyonu, kalp hızı takibi yapıldı. Giriş OAB'nın %80 altına düşmesi hipotansiyon olarak değerlendirilerek efedrinle müdahale edildi. Spinal anesteziden T4 duyu bloğuna, cilt insizyonuna, uterin kesiye ve son süture kadar geçen süre, bulantı kusma, bebek ağırlığı, idrar miktarı, tüketilen efedrin miktarı ve zamanı kaydedildi. Çalışmamızda elektif sezaryen yapılacak gebelerde sıvı yanıtlılığını öngörmede pasif bacak kaldırma manevrasınınperformansını iyi düzeyde bulduk. Ayrıca SV ve CO gibi VPK'nın da gebelerde preload bağımlılığını öngörmede kullanılabilecek bir parametre olabileceğini gösterdik. Gebelerde preload bağımlılığıyla postspinal hipotansiyon arasında bir ilişki olmadığını; bulantı kusma ile hipotansiyon arasında korelasyon olduğunu; yaş değişkeninin hipotansiyon için bir risk faktörü olabileceğini değerlendirdik. Kolloid ön yükleme yapmamıza rağmen %60 oranında hipotansiyon gözlemledik. Postspinal hipotansiyon gebelerde sık görüldüğü, maternal ve fetal ciddi yan etkilere yol açabildiği için obstetrik anestezinin ilgi gören araştırma konusu olmaya devam edecektir.
Özet (Çeviri)
The primary aim of this study is determine the performance of the passive leg raising (PLR) maneuver on prediction of fluid responsiveness in term pregnant women. The secondary aim is to establish the relationship between preload dependence and postspinal hypotension, which is common in caesarean section. After approval of the ethics committee, 51 pregnant women undergoing elective cesarean section under spinal anesthesia at SBU Gülhane Health Practice and Research Center were included in the study. Hemodynamics and ultrasonographic cardiac output monitor (USCOM) measurements of pregnant women were taken at 3 stage: baseline, after passive leg raising and after colloid administration. Fluid response was accepted as an increase of 12% or higher in stroke volume (SV) compared to baseline after colloid administration and the performance of the PLR maneuver for predicting fluid response in different cut-off values was assessed. In the second phase of the study, the pregnant was taken to the operating room and subjected to surgery with standard spinal anesthesia. After spinal anesthesia, noninvasive blood pressure, peripheral oxygen saturation, heart rate were measured at regular intervals for 25 min. Compared to baseline, the mean arterial pressure below 80% was interpreted as hypotension and intervened with ephedrine. The time from spinal anesthesia to T4 sensory block, skin incision, uterine incision and final suture was recorded. Nausea and vomiting, baby weight, urine volume, consumed ephedrine amount and time were also recorded. In our study, we found that the performance of the passive leg raising maneuver was good at prediction of fluid response in the subjects who were to undergo elective cesarean section. We have also shown that VPK, such as SV and CO, can be useful parameter for prediction of preload dependence in pregnant women. There is no relationship between preload dependence and postspinal hypotension but we found that age variable may be a risk factor for hypotension, and there was a correlation between nausea-vomiting and hypotension. We observed hypotension in 60% of patients despite the administration of colloid preload. Postspinal hypotension will continue to be a research topic of interest for obstetric anesthesia as it is common in pregnancies and may lead to maternal and fetal serious side effects.
Benzer Tezler
- Elektif sezaryen cerrahisi geçirecek gebelerde postspinal hipotansiyonu tahmin etmede subklavyen/infraklavikuler aksiller ven kollapsibilite indeksinin rolü
The role of subclavian/infraclavicular axillary vein collapsibility index in predicting postspinal hypotension in pregnant women undergoing elective caesarean section
AYLİN KILINÇARSLAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ESRA ÖZAYAR
- Elektif sezaryen vakalarında preoperatif anksiyete düzeyinin spinal anestezi başarısı üzerine etkisi
The effect of preoperative anxiety level on the success of spinal anesthesia in elective caesarean section cases
SALİHA YAVUZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Anestezi ve ReanimasyonÇukurova ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAKKI ÜNLÜGENÇ
- Elektif sezaryenlerde spinal blok sonrası perfüzyon indeksi ve pleth değişkenlik indeksi değerlerindeki artış ile hemodinamik unstabilitenin öngörülebilirliği
The prediction of hemodynamic unstability by increasing values of perfusion index and pleth variable index after spinal block in elective cesarean secti̇on
ESMA ÇALIŞKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Anestezi ve ReanimasyonAdıyaman ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZNUR ULUDAĞ
- Sezaryen planlanan gebelerde anestezi tercihini etkileyen faktörler
Factors affecting anesthesia preferences of the gravid woman who are to deliver by caesarean section
HELİN ŞAHİNTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Anestezi ve ReanimasyonAnkara ÜniversitesiCerrahi Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. ASUMAN UYSALEL
- Obstetrik anestezide santral blok uygulamalarında ultrasonografi kullanımının etkisi
Utilization of ultrasonography in central block applications in obstetric anesthesia
ŞÜKRAN ÖZBEBEK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Anestezi ve ReanimasyonEge ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEMRA KARAMAN