Geri Dön

Epitelyal over kanserlerinde, operasyon öncesi PET/BT, BT ve MR görüntülemelerindeki lenf nodu pozitifliği ile operasyon sonrası patoloji sonuçlarında tespit edilen lenf nodu metastazının retrospektif olarak karşılaştırılması

Retrospective comparison between pre-operative LYMPH node positivity in PET/CT, CT and MR screenings and post-operative LYMPH node metastasis detected in pathology results in epithelial ovarian cancers

  1. Tez No: 623159
  2. Yazar: NURİYE ESRA UYSAL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TAYUP ŞİMŞEK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Onkoloji, Obstetrics and Gynecology, Oncology
  6. Anahtar Kelimeler: PET/BT, Lenfadenektomi, Over Kanseri, Preoperatif Görüntüleme, PET / CT, Lymphadenectomy, Ovarian Cancer, Pre-operative Screening
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

Amaç: Epitelyal over kanseri, over kanserinin en sık tipi olup, batı ülkelerinde kadınlarda kanser nedenli ölümlerin en sık 5. nedenidir. Hastalığın mortalite oranının yüksek olmasının nedeni yaklaşık %70 hastanın ileri evrede tanı almasından kaynaklanmaktadır. Primer cerrahiden sonra kalan rezidü tümör miktarı over kanserinde en önemli prognostik faktörlerden birisidir. Lenfatik yayılım da erken ve ileri evre over kanserinde önemli bir prognostik faktördür. İleri evre over kanserinde sistematik pelvik ve paraaortik lenfadenektomi (SAPL) optimal debulking'in bir parçası iken, erken evre over kanserinde öncelikli olarak kanserin evrelenmesine ve adjuvan kemoterapiye aday olan hastaların seçimine izin verdiği için önem kazanır. Bazı retropektif analizler ileri evre over kanserinde tümörü tamamen rezeke etmekle birlikte, sistematik pelvik ve paraaortik lenfadenektomi (SAPL) yapmanın sağkalım sürelerine yararını savunsa da, iyi dizayn edilmiş ve biasa izin vermeyen Lymphadenectomy in Ovarian Neoplasms (LION) çalışmasında ileri evre over kanserinde (FIGO evre 2B-4) sistematik pelvik ve paraaortik lenfadenektominin (SAPL) overall survival (OS) ve progresyon-free survivala (PFS) katkısı olmadığı gibi, ciddi postoperatif komplikasyonlarla da ilişkili olduğu bulunmuştur. Bazı otörlerce, ileri evre over kanserinde dahi sistematik pelvik ve paraaortik lenfadenektomi yapıp yapmama tartışılır hale gelmiştir. Bu durumda, lenf nodu metastazı olan hastaların belirlenerek direkt lenfadenektomi yapılması sistematik pelvik ve paraaortik lenfadenektominin (SAPL) getireceği potansiyel komplikasyonlardan kaçınmak için oldukça önemlidir. Bu nedenle görüntüleme modalitelerinin (MR, BT, PET/BT) lenf nodu metastazlarını göstermedeki performansını araştırmak üzere retrospektif olarak gerçekleştirdiğimiz bu çalışma planlanmıştır. Bizim amacımız görüntüleme yöntemlerinin lenf nodu metastazını tespit etmedeki gücünü göstererek direkt lenfadenektomi yapılacak olan hastaların belirlenebilmesi ve sistemik pelvik ve paraaortik lenfadenektominin (SAPL) komplikasyonlarından hastaları korumaktır. Gereç ve Yöntem: Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Bilim Dalı veya Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı tarafından değerlendirilen ve takip edilen hastane elektronik dosya sisteminde kayıtlı olan, aynı zamanda pelvik ve /veya paraaortik lenf nodu diseksiyonu yapılmış ve en az bir görüntüleme yöntemi (MR, BT, PET/BT'den en az birisi) olan epitelyal over kanserli hastalar çalışmaya alındı. Eldeki verilere göre çalışmaya 89 tane hasta dahil edildi. Bu hastaların histopatolojik raporlarındaki lenf nodu metastazı altın standart olarak kabul edildi. Görüntüleme modalitelerinde (MR, BT, PET/BT) lenf nodu görülmesi pozitif olarak kabul edildi ve altın standart olan patolojik lenf nodu metastazı ile kıyaslandı. Böylece görüntüleme yöntemlerinin lenf nodu metastazını öngörmedeki doğruluğu, spesivitesi, sensivitesi, PPD, NPD'i hesaplandı. Bulgular: Hastaların çoğunluğu (n=38,%42,7) FIGO evre 3C'dir. Eldeki veriler neticesinde çalışmaya dahil edilen 89 hastanın 85'ine sistemik pelvik ve paraaortik lenfadenektomi yapılmışken, 4 hastaya ise sadece pelvik lenfadenektomi yapılmıştı. Hastaların 73'ünün BT'si, 20'sinin PET/BT'si ve 12'sinin de MR'ı vardı. BT'nin tüm nodal tutulum baz alındığında sensivitesi, spesivitesi PPD, NPD ve doğruluğu sırasıyla %62, %52, %57, %57 ve %57'dir. PET'in sırasıyla %63, %66, %70, %60 ve %65'tir. PET'in yalnız paraaortik nodal tutulum baz alındığında sensivitesi, spesivitesi PPD, NPD ve doğruluğu sırasıyla %50, %91, %80, %73, %75'tir. Sonuç: Elde ettiğimiz verilere göre görüntüleme modaliteleri (MR, BT, PET/BT) ile sistemik pelvik ve paraaortik lenfadenektomi yapıp yapmama kararını vermek oldukça güçtür ve daha fazla veriye ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Objective: Epithelial ovarian cancer is the most common type of ovarian cancer and is the 5th most common cause of cancer-related deaths in women in western countries. The reason for the high mortality rate of the disease is due to the fact that approximately 70% of patients are diagnosed at an advanced stage. The amount of residual tumor after primary surgery is one of the most important prognostic factors in ovarian cancer. Lymphatic spread is also an important prognostic factor in the early and advanced stage of ovarian cancer. While systematic pelvic and paraaortic lymphadenectomy (SAPL) is a part of optimal debulking in advanced ovarian cancer, in the early ovarian cancer, it gains importance primarily for allowing the phasing of the cancer and it gives a chance to select the possible candidates of adjuvant chemotherapy. Although some retrospective analysis declare completely resection of the tumor in advanced ovarian cancer with systematic pelvic and paraaortic lymphadenectomy (SAPL) having benefits for survival, the well-advanced and unbiased study“Lymphadenectomy in Ovarian Neoplasms (LION)”approves that systemic pelvic and paraaortic lymphadenectomy (SAPL) does not contribute to overall survival (OS) and progression-free survival (PFS) in advanced ovarian cancer (FIGO stage 2B-4), on the contrary, it is even associated with serious postoperative complications. Some authors have raised a contradiction that is whether or not to perform systematic pelvic and para-aortic lymphadenectomy even in advanced ovarian cancer. In this case, determining patients with lymph node metastasis and performing direct lymphadenectomy is very important to avoid potential complications that systematic pelvic and paraaortic lymphadenectomy (SAPL) will bring. This is why this study retrospectively investigates the performance of screening modalities (MR, CT, PET/CT) to detect lymph node metastase lymphadenectomy by demonstrating the power of imaging methods in detecting lymph node metastasis and to protect patients from the complications of systemic pelvic and paraaortic lymphadenectomy (SAPL). Material and Method: The study includes patients with epithelial ovarian cancer who are registered in hospital's electronic file system that is evaluated and followed by Akdeniz University Medical Faculty Gynecological Oncology Surgery Department or Medical Oncology Department, who had dissection of pelvic and/or para-aortic lymph node and had at least one imaging method (MR, CT, PET/CT). According to the data, 89 patients were included in the study. Lymph node metastasis in histopathological reports of these patients was taken as the gold standard. The presence of lymph nodes in imaging modalities (MR, CT, PET / CT) was considered positive and compared with the gold standard pathological lymph node metastasis. Thus, the accuracy, specificity, sensitivity, PPV and NPV of screening methods in predicting lymph node metastasis were calculated. Results: The majority of patients (n= 38, 42.7%) are FIGO stage 3C. As a result of the collected data, 85 of 89 patients included in the study, underwent systemic pelvic and para-aortic lymphadenectomy, while only 4 patients underwent pelvic lymphadenectomy. 73 of the patients had CT, 20 of them had PET / CT and 12 of them had MR. Based on all nodal involvement of CT, its sensitivity, specificity, PPV, NPV and accuracy are 62%, 52%, 57%, 57% and 57% respectively. On the other hand, PET's sensitivity, specificity, PPV, NPV and accuracy are 63%, 66%, 70%, 60% and 65% respectively. When only para-aortic nodal involvement is taken into account, PET's sensitivity, specificity, PPV, NPV and accuracy are 50%, 91%, 80%, 73%, and 75% respectively. Conclusion: According to the data we obtained, it is very difficult to decide whether or not to perform systemic pelvic and para-aortic lymphadenectomy with imaging modalities (MR, CT, PET / CT) and more data are needed.

Benzer Tezler

  1. Epitelyal over kanserlerinde tümör belirteçlerinin prognostik faktör olarak rolü

    The prognostic rules of the tumor markers in epithelial ovarian carcinoma

    NİL YAVUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Kadın Hastalıkları ve Doğumİstanbul Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. FUAT DEMİRKAN

  2. Epitelyal over kanserlerinde pre-operatif ve post-operatif CA-125 değerlerinin karşılaştırılması

    Comparison of preoperative and postoperative CA 125 levels in epithelial over carcinomas

    HÜSEYİN ELBİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Aile HekimliğiSağlık Bakanlığı

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    UZMAN MEHMET GÖKÇÜ

  3. İleri evre over kanserlerinde prognostik verilerin karşılaştırılması

    Comparison of prognostic factors in patients with advanced stage epithelial over cancer

    YILMAZ ÖNAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    OnkolojiTrakya Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SERNAZ UZUNOĞLU

  4. Preoperatif sistemik inflamatuar yanıt indeksinin seröz epitelyal over kanserlerinde prognoz ve sağkalım üzerine etkisi

    The effect of preoperative systemic inflammatory response index on prognosis and survival in serous epithelial ovarian cancers

    ZELİNA ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL ÖZDEMİR