Gebe ve yeni doğum yapmış kadın çalışanlara yönelik düzenlemeler ve çocuk doğurma eğilimleri ilişkisi
Regulations for pregnant and give birth female employees and between relation fertility trends
- Tez No: 628579
- Danışmanlar: PROF. DR. BÜLENT BAYAT
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Labour Economics and Industrial Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gazi Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 137
Özet
Nüfus bir ülkenin kalkınması ve o ülkedeki mevcut kaynakların bölüşümü açısından önemli göstergelerden biridir. Nüfus artış hızının azaldığı ülkelerde görülen doğurganlık hızındaki düşüş dikkat çekmekte ve günümüzde bu düşüşe biyolojik faktörlerden çok sosyolojik faktörler neden olmaktadır. Söz konusu sosyoekonomik faktörler ise ülkeye, zaman ve koşullara göre farklılık göstermektedir. Nüfusun yaklaşık yarısını oluşturan kadınlar giderek daha fazla istihdamda bulunmakta ve pek çok ülkede kadın çalışanlara yönelik hem hukuki hem de sosyal olarak koruyucu ve destekleyici çalışmalar yapılmaktadır. Gebe ve doğum yapan kadın çalışanlara yönelik uluslararası hukuk sisteminde başlayan çalışmalar ülkemizde de AB direktiflerinin yol göstermesi ve hissedilen ihtiyaçla birlikte başlamıştır. Bu sebeple günümüzde Türkiye'de doğurganlık hızını arttırmaya yönelik çalışmalar önemli gündem maddelerinden birini oluşturmaktadır. Tez çalışması kapsamında 2011 senesinden sonra doğum yapmış aynı zamanda çalışan kadınlarla görüşmeler yapılmıştır. Çalışmada ilk olarak doğurganlık kavramından yola çıkarak toplam doğurganlık hızı, yaşa özel doğurganlık hızı gibi temel kavramlar ve doğurganlığı belirleyen olguların doğurganlık üzerindeki etkisi Türkiye'ye ait demografik verilerle birlikte ele alınmıştır. Bölümde son olarak Türkiye'de 1927'den günümüze kadar doğurganlığı temel alan nüfus politikaları incelenmiştir. İkinci bölümde uluslararası ve ulusal mevzuatlarda yer alan gebe ve yeni doğum yapmış kadın çalışanlara yönelik düzenlemelere, üçüncü bölümde ise katılımcılarla gerçekleştirilen görüşmeler sonucu araştırma bulgularına yer verilmiştir. Araştırma sonucunda gebe ve yeni doğum yapmış çalışanlara yönelik düzenlemelerin kadınların doğurganlık yönelimleri üzerinde olumlu etkisinin daha fazla olduğu ancak çalışırken çocuk sahibi olma konusunda çalışan kadınların endişe duymasına neden olan ve eksikliği hissedilen uygulamalar katılımcılar tarafından belirtilmiştir.Nüfus bir ülkenin kalkınması ve o ülkedeki mevcut kaynakların bölüşümü açısından önemli göstergelerden biridir. Nüfus artış hızının azaldığı ülkelerde görülen doğurganlık hızındaki düşüş dikkat çekmekte ve günümüzde bu düşüşe biyolojik faktörlerden çok sosyolojik faktörler neden olmaktadır. Söz konusu sosyoekonomik faktörler ise ülkeye, zaman ve koşullara göre farklılık göstermektedir. Nüfusun yaklaşık yarısını oluşturan kadınlar giderek daha fazla istihdamda bulunmakta ve pek çok ülkede kadın çalışanlara yönelik hem hukuki hem de sosyal olarak koruyucu ve destekleyici çalışmalar yapılmaktadır. Gebe ve doğum yapan kadın çalışanlara yönelik uluslararası hukuk sisteminde başlayan çalışmalar ülkemizde de AB direktiflerinin yol göstermesi ve hissedilen ihtiyaçla birlikte başlamıştır. Bu sebeple günümüzde Türkiye'de doğurganlık hızını arttırmaya yönelik çalışmalar önemli gündem maddelerinden birini oluşturmaktadır. Tez çalışması kapsamında 2011 senesinden sonra doğum yapmış aynı zamanda çalışan kadınlarla görüşmeler yapılmıştır. Çalışmada ilk olarak doğurganlık kavramından yola çıkarak toplam doğurganlık hızı, yaşa özel doğurganlık hızı gibi temel kavramlar ve doğurganlığı belirleyen olguların doğurganlık üzerindeki etkisi Türkiye'ye ait demografik verilerle birlikte ele alınmıştır. Bölümde son olarak Türkiye'de 1927'den günümüze kadar doğurganlığı temel alan nüfus politikaları incelenmiştir. İkinci bölümde uluslararası ve ulusal mevzuatlarda yer alan gebe ve yeni doğum yapmış kadın çalışanlara yönelik düzenlemelere, üçüncü bölümde ise katılımcılarla gerçekleştirilen görüşmeler sonucu araştırma bulgularına yer verilmiştir. Araştırma sonucunda gebe ve yeni doğum yapmış çalışanlara yönelik düzenlemelerin kadınların doğurganlık yönelimleri üzerinde olumlu etkisinin daha fazla olduğu ancak çalışırken çocuk sahibi olma konusunda çalışan kadınların endişe duymasına neden olan ve eksikliği hissedilen uygulamalar katılımcılar tarafından belirtilmiştir.
Özet (Çeviri)
Population is one of the important indicators for the development of a country and the distribution of available resources in that country. The decline in the fertility rate observed in countries where the population growth rate is decreasing is noteworthy and today it is caused by sociological factors rather than biological factors. These socioeconomic factors differ according to the country, time and conditions. Women, who make up about half of the population, are increasingly employed and in many countries, both legal and socially protective and supportive works are carried out for women employees. For pregnant and giving birth female employees the work initiated in the international legal system has also with the guidance of the EU directives and the long felt need in our country. For this reason, efforts to increase the fertility rate in Turkey today constitutes one of the major agenda items. Within the scope of the thesis, interviews were made with after 2011 giving birth female employees. In the study, starting from the concept of fertility, the basic concepts such as total fertility rate, age-specific fertility rate and than the effect of cases determining fertility on fertility are addressed with demographics data belonging to Turkey. Finally in this episode, population policies based on fertility in Turkey it was examined from 1927 until today. In the second part, regulations for pregnant and giving birth women employees in international and national legislation and In the third part, the research findings that are the result of the interviews with the participants are given. As a result of the research, it was stated by the participants that the arrangements for pregnant and giving birth employees had a positive effect on the fertility orientation of women, but about on having children while working the practices that were cause concerned and felt deficiency were specified by the participants.
Benzer Tezler
- Depremi yaşamış postpartum dönemdeki kadınların deneyim ve psikososyal gereksinimlerinin ıncelenmesi
Examining the experience and psychosocial needs of postpartum women who have experienced the earthquake
RABİA ALTAY ERDOĞAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Kadın Hastalıkları ve DoğumEge ÜniversitesiKadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. RUŞEN ÖZTÜRK
- Spontan preterm doğum açısından asemptomatik, yüksek-riskli hasta grubunda amniyotik mai çamuru (Amniotic fluid sludge) varlığının klinik önemi
Clinical significance of the presence of amniotic fluid 'sludge? in asymptomatic patients at high-risk for spontaneous preterm delivery
İLKNUR ADANIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Kadın Hastalıkları ve DoğumHacettepe ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. LÜTFÜ SABRİ ÖNDEROĞLU
- Türk iş ve sosyal güvenlik hukuku kapsamında gebe ve yeni doğum yapmış kadın işçilerin korunması
Protection of pregnant and new birth women workers under the scope of Turkish labor and social security law
SEDA ZEYTİNLİOĞLU ÇAMCI
- Van YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi'ne başvuran gebelerde gebelik süresince algılanan sosyal desteğin depresyon ile ilişkisinin incelenmesi
Investigation of the relationship of social support perceived during pregnancy and depression in pregnancy applied to Van YYÜ Dursun Odabaş Medical Center
ALİ ÇİFTÇİOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Aile HekimliğiVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN AVNİ ŞAHİN