Eleştirel teori'de toplumsal mücadele pratikleri üzerine çağdaş bir tartışma: Tanınma ve uyuşmazlık
A contemporary discussion on practices of social struggle in critical theory: Recognition and disagreement
- Tez No: 636802
- Danışmanlar: PROF. DR. KURTUL GÜLENÇ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Felsefe, Philosophy
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Felsefe Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 129
Özet
Bu çalışmada Eleştirel Teori bağlamında politika problemine getirilen farklı yaklaşımlar incelenmiştir. Bu doğrultuda Eleştirel Teori geleneğinin içinde sayılabilecek Axel Honneth ve Jacques Rancière'in çalışmaları temele alınmıştır. Düşünürlerden ilki Frankfurt Okulu geleneğinin günümüzdeki temsilcisi olan Axel Honneth, Habermas'ın İletişimsel Eylem Teorisi'ni tanınma kavramıyla geliştirerek politika problemine tanınma uğruna mücadele kavramını üzerinden yaklaşmaktadır. Althusserci gelenekten gelen ancak onunla arasına mesafe koymuş olan Jacques Rancière ise aynı problemi uyuşmazlık kavramı üzerinden ele almıştır. İki düşünür de var olan toplumsal düzendeki eşitsizlikleri ve bu düzeni dönüştürmek isteyen toplumsal mücadele pratiklerini açıklama çabası içindedir. Buradan yola çıkarak ilk bölümde Honneth'in özellikle Tanınma Uğruna Mücadele: Sosyal Çatışmaların Ahlaki Grameri Üzerine isimli kitabı üzerinden onun Hegel'den devraldığı tanınma kavramını nasıl geliştirdiği incelenecek ve bu kavramın post- metafizik bir dünya içinde nasıl konumlandırıldığı ele alınacaktır. Onun kendi tanınma uğruna mücadele kavramını diğer çağdaş Hegel yorumcularından nasıl ayırdığı üzerinde durulacaktır. İkinci bölümde ise Rancière'in Uyuşmazlık: Politika ve Felsefe isimli kitabı üzerinden onun politika, demokrasi ve özneleşme gibi kavramları nasıl uyuşmazlık temelinde bir araya getirdiği incelenecektir. Ardından demokrasi kavramının kökeninde bulunan demos sözcüğünün tarihsel yerine işaret edilerek çağdaş demokrasilerin karşısına tek, politik bir demokrasi kavramını çıkarmış olması üzerinde durulacaktır. Son olarak ise bu iki düşünürün teorilerinin temelinde bulunan kavramların karşılaştırılması yapılarak her iki teorinin birbirinin aracılığında bir okumanın imkânı olup olmadığı sorgulanacaktır. Bu doğrultuda onların çalışmalarındaki teorik eksiklikler gösterilerek bu eksikliklerin giderilip giderilemeyeceği araştırılacaktır.
Özet (Çeviri)
In this study, different approaches to the concept of“Politics”in the context of Critical Theory are examined. In this regard, the works of Axel Honneth and Jacques Rancière, which both can be counted in the Critical Theory tradition, are taken as the basis. Axel Honneth, who is the third generation representative of the tradition of the Frankfurt School, is approaching to the concept of politics by developing Habermas' The Theory of Communicative Action with the concept of struggle for recognition. Jacques Rancière, who came from the Althusserian tradition but has placed a distance between him, addressed the same concept through the concept of disagreement. Both thinkers are trying to explain the inequalities in the existing social order and the practices of social struggle that want to transform this social order. Based on this, the first chapter it will be examined through Honneth's book titled Struggle for Recognition: On the Moral Grammar of Social Conflicts how he developed the concept of recognition, which he inherited from Hegel, and how this concept is positioned in a post-metaphysical world. Then it will be focused on how he distinguishes his own concept of struggle for recognition from other contemporary Hegel commentators. In the second chapter, it will be examined through Rancière's book Disagreement: Politics and Philosophy, how he combines concepts such as politics, democracy and subjectification on the basis of disagreement. Then, by pointing to the historical place of the word“demos”, which is at the root of the concept of democracy, it will be emphasized that it has brought a single, political concept of democracy against contemporary democracies. Finally, by comparing the concepts at the basis of the theories of these two thinkers, it will be questioned whether the two theories have the opportunity to read through each other. Accordingly, the theoretical deficiencies in their studies will be shown and it will be investigated whether these deficiencies can be eliminated.
Benzer Tezler
- Le rapport des droits de l'homme au politique: Lefort et Rancière
İnsan haklarının politik-olan bağlantısı: Lefort ve Rancière
EYLEM YOLSAL MURTEZA
Doktora
Fransızca
2022
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİYE KARABÜK KOVANLIKAYA
- Naturalization and Syrian refugee integration in Türkiye: A criticial case study on recent Turkish citizenship practices
Türkiye'de Suriyeli mültecilere yönelik vatandaşlık ve sosyal uyum pratikleri; yeni Türk vatandaşlık uygulamaları üzerine eleştirel bir çalışma
JULIE GAMZE AYDOĞAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
SosyolojiAnkara Sosyal Bilimler ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ŞEBNEM AKÇAPAR
- 'Vatan için ölmek': Türkiye'de şehit asker kültünün sosyo-politik inşası ve şehit aileleri dernekleri
'Dying for the motherland': The socio-political construction of martyr soldier cult and martyr family associations in Turkey
ŞAFAK AYKAÇ
- Urban transformation as political and ideological intervention in space: A case study in Diyarbakır
Mekana politik ve ideolojik bir müdahale olarak kentsel dönüşüm: Diyarbakır örneği
DİREN TAŞ
Yüksek Lisans
İngilizce
2019
SosyolojiOrta Doğu Teknik ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. BARIŞ MÜCEN
- Birth as battleground: how the debate between modern obstetrics and traditional midwifery was racialized in the US (1900-1950)
Bir mücadele sahası olarak doğum: ABD'de modern kadın doğum ve geleneksel ebelik arasındaki tartışma nasıl ırk söylemi üzerinden yürütülmüştür (1900-1950)
DİDEM BAYRAM
Yüksek Lisans
İngilizce
2021
Amerikan Kültürü ve Edebiyatıİstanbul Teknik ÜniversitesiBilim, Teknoloji ve Toplum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TUNCAY ZORLU