Laparoskopik jinekolojik cerrahilerde preoperatif nötrofil/lenfosit oranının postoperatif analjezik tüketimine etkisi
The effect of preoperative neutrophyl/lymphocyte ratio on postoperative analgesic consumption among laparoscopic gynecological surgeries
- Tez No: 648781
- Danışmanlar: PROF. DR. BAHANUR ÇEKİÇ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Anesthesiology and Reanimation, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Karadeniz Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 54
Özet
Giriş: Ağrı zararlı bir stimulusa karşı verilen fizyolojik yanıttır; kognitif, davranışsal ve sosyokültürel parametreler arasındaki karmaşık etkileşim ile değişkenlik gösterir. Postoperatif ağrı; cerrahi kesi ile başlayıp doku iyileşmesi ile giderek azalan akut bir ağrı tipidir. Cerrahi sonrası ağrı hastanede kalış sürelerini uzatmakta ; artan mortalite ve morbidite ile ilişkilendirilmektedir. Abdominal cerrahi girişimler içerisinde geniş yer tutan jinekoloji operasyonları, günümüzde açık ve laparoskopik olmak üzere iki şekilde yapılmaktadır. Son yıllarda yaygınlaşan laparoskopik girişimler klasik cerrahiye göre belirgin üstünlükler taşımaktadır. Laparoskopik kolesistektomilerde postoperatif dönemde en sık karşılaşılan problem ağrı olmasına rağmen, postoperatif ağrı açık kolesistektomilere kıyasla daha az görülmektedir. Postoperatif ağrı tedavisinde sıklıkla kullanılan farmakolojik ajanlar; opioid analjezikler, nonsteroid anti inflamatuar ilaçlar, rejyonal bloklarda kullanılan lokal anestezik ajanlar ve adjuvan ilaçlardır. Hasta kontrollü analjezinin (HKA) yıllardır popüler bir uygulama şeklinde analjezide etkin ve güvenli olarak kullanılması ile hastaların istek ve hoşnutluğunu sağlayan hasta kontrollü ilaç uygulama sistemi iyi tanımlanmış bir yöntem olarak tanınır ve bilinir hale gelmiştir. HKA yönteminde hastanın analjezik ilacı kendi kendisine verebilmesi ve ağrısını kontrol edebilmesi, postoperatif ağrıda majör etken olan anksiyete ve stresi azaltmaktadır. HKA'de opioid kullanılarak yapılan çalışmalarda önerilen dozlar her çalışmada farklılık göstermektedir. Nötrofil/lenfosit oranı (NLO) postoperatif bulantı kusma riskini saptamada , operasyon sonrası morbidite tahmininde, kanser evrelemesinde kullanılmıştır. Günümüzde Nötrofil /lenfosit oranı (NLO) ile analjezik tüketimi arasında korelasyon olduğunu gösteren farklı çalışmalar bulunmaktadır. Amaç: Çalışmamızda laparoskopik jinekolojik ameliyatlarda preoperatif nötrofil lenfosit oranı ile postoperatif ağrı düzeyleri ve postoperatif analjezik tüketimi arasındaki ilişkiyi incelemeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışma jinekolojik laparoskopik ameliyat yapılacak, ASA Ι,ΙΙ,ΙΙΙ beklenen ameliyat süresi 30-180 dk. arasında olan toplam 60 hastada prospektif olarak gerçekleştirildi. Çalışmaya dahil edilen hastalar preoperatif nötrofil lenfosit oranı (NLO) bakılarak nötrofil lenfosit oranı (NLO) ikinin altı (Grup 1) ve ikinin üstü olarak (Grup 2) iki gruba ayrıldı. Bütün hastalarda anestezi idamesinde %50/50 O2/hava ve % 2 sevofluran gaz karışımı kullanıldı ve ameliyat esnasında analjezi remifentanil infüzyonu ile sağlandı. Tüm hastaların; kalp atım hızı, oksijen satürasyonu, ortalama arter basıncı, end-tidal karbondioksit (EtCO₂) , inspire edilen oksijen değerleri indüksiyon öncesi, entübasyon sonrası 1.,5.,10.,60.dakika ve ekstübasyondan hemen önce kaydedildi. Bulgular: Gruplar arasında yaş, kilo, boy, vücut kitle indeksi , anestezi süresi ve operasyon süresi açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı. Grupların HKA cihazında analjezik talep miktarı ve analjezik verilme miktarı Grup2 (NLO>2)'de Grup 1' e göre istatiksel olarak anlamlı daha yüksek saptandı. (p=
Özet (Çeviri)
THE EFFECT OF PREOPERATIVE NEUTROPHYL / LYMPHOCYTE RATIO ON POSTOPERATIVE ANALGESIC CONSUMPTION AMONG LAPAROSCOPIC GYNECOLOGICAL SURGERIES Introduction: Pain is the physiological response to a harmful stimulus; varies with the complex interaction between cognitive, behavioral and sociocultural parameters. Postoperative pain is an acute type of pain that begins with a surgical incision and gradually decreases with tissue healing. Post-surgical pain prolongs hospital stays for patients; is associated with increased mortality and morbidity. Gynecology operations, which constitute an important part of abdominal surgical interventions, are currently performed in two ways: open and laparoscopic surgeries. Laparoscopic procedures, which have become widespread in recent years, have distinct advantages compared to open surgery. Although pain is the most common postoperative problem in laparoscopic cholecystectomies, postoperative pain is less common than open cholecystectomies. Pharmacological agents commonly used in postoperative pain treatment are opioid analgesics, NSAIDs, local anesthetics and adjuvant medicines. By the effective and safe use of patient-controlled analgesia (PCA) as a popular approach in analgesia for years, the patient-controlled drug administration system, which provides the desire and satisfaction for patients, has become known as a well-defined method. In the PCA method, the patient's ability to administer the analgesic medicine and to control the pain reduces anxiety and stress, which are major factors in postoperative pain. In studies using opioids in PCA, recommended doses differ in each study. The neutrophil / lymphocyte ratio (NLR) has been used to determine the risk of postoperative nausea and vomiting, estimate postoperative morbidity, and cancer staging. In the present time, there are different studies showing that there is a correlation between the neutrophil / lymphocyte ratio and analgesic consumption. Objective: In our study, we aimed to examine the relationship between preoperative neutrophil/ lymphocyte ratio and postoperative analgesic consumption, and the relationship between preoperative neutrophil/ lymphocyte ratio and postoperative pain in laparoscopic gynecological operations. Materials and Methods: This study was carried out prospectively in 60 patients (with ASA I, II, ΙΙΙ), peformed gynecological laparoscopic surgery and their expected operation time between 30-180 minutes. The patients included in the study were divided into two groups according to the preoperative neutrophil/lymphocyte ratio: as the neutrophil/lymphocyte ratio was below two (Group 1) and above two (Group 2). 50/50% O2 / air and 2% sevoflurane gas mixture was used for maintenance of anesthesia in all patients, and analgesia was provided by remifentanil infusion during operations. Heart rate, oxygen saturation, mean arterial pressure, end-tidal carbon dioxide volume (EtCO₂), inspired oxygen values were recorded before induction, 0th,1st,5th,10th,60th minutes after intubation and just before extubation for all patients. Results: There was no statistically significancy between the mean age, weight, height, BMI, duration of anesthesia and operation time of the patients among the groups. There was a statistically significant difference between group 1 and group 2 in terms of the amount of analgesic demand and amount of analgesic administration (p
Benzer Tezler
- Jinekolojik laparoskopik cerrahi uygulanan hastalarda oblik subkostal transversus abdominis plan bloğu ve transmuskuler quadratus lumborum bloğunun postoperatif analjezi ve derlenme kalitesi üzerine etkilerinin karşılaştırılması
Comparison of the effect of oblique subcostal transversus abdominis plane block and transmuscular quadratus lumborum block on postoperative analgesia and quality of recovery in patients undergoing laparoscopic gynecological surgery
KÜBRA CEBECİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Anestezi ve ReanimasyonBursa Uludağ ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALP GURBET
DOÇ. DR. SELCAN AKESEN
- Uterus desensusu nedeniyle L/S histerektomi yapılan vakalarda vajinal kafın retroperitoneal olarak 1 no prolen sütürle batın yan duvar kas aponörozu üzerine askı yapılmasının kısa ve uzun dönem sonuçlarının değerlendirilmesi
Short and long term results of L/S hysterectomy and vaginal suspension to lateral retroperitoneal abdominal wallaponeurosis with 1 no prolen suture cases because of uterine descent
ŞEYMA ŞAFAK IŞIK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Kadın Hastalıkları ve DoğumSüleyman Demirel ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET OKAN ÖZKAYA
- Laparoskopik minimal invaziv jinekolojik cerrahilerde perioperatif ketamin-lidokain infüzyonu ile lidokain infüzyonunun postoperatif ağrı, bulantı-kusma, titreme, derlenme üzerine etkilerinin incelenmesi
The effects of ketamine-lidocaine infusion and lidocaine infusion on postoperative pain, nausea-vomiting, shivering and recovery in laparoscopic minimal gynecologic surgeries
MELİH EMRE BACANAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Anestezi ve ReanimasyonSüleyman Demirel ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BERİT GÖKÇE CEYLAN
- Jinekolojik laparoskopik cerrahilerde trokar kesi yerinin kapatılmasında transkutanöz sütur ve adheziv stripin prospektif karşılaştırılması
Prospective comparison of transcutaneous suture and adhesive strip for trocar incision site closure in gynecologic laparoscopic surgery
ÇAĞATAY KAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ABDURRAHMAN HAMDİ İNAN
- Jinekolojik laparoskopide tiva ve inhalasyon anestezisinin hemodinamik yanıt, intraoküler basınç ve derlenme üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of effects of tiva and inhalation anesthesia in gynecological laparoscopy on hemodynamic response, intraocular pressure and recovery
GÖKHAN KURSAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Anestezi ve ReanimasyonOndokuz Mayıs ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ELİF BENGİ ŞENER