Geri Dön

Çok damar hastalığı olan ST yükselmeli miyokart enfarktüslü hastalarda enfarktüsten sorumlu olmayan koroner arterdeki lezyonların kontrol koroner anjiyografide kantitatif koroner anjiyografi yöntemi ile değerlendirilmesi

The assessment of non culprit coronary artery lesions in patients with st segment elevation myocardial infarction and multivessel disease by control angiography with quantitative coronary angiography

  1. Tez No: 693710
  2. Yazar: ESRA DÖNMEZ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MURAT ÇAYLI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 85

Özet

Amaç: ST yükselmeli miyokart enfarktüsü (STYME) tanısı ile birincil perkütan koroner girişim (PKG) uygulanan hastaların % 40 - 65'inde çok damar hastalığı saptanmaktadır. Birincil PKG sırasında enfarktüsten sorumlu olmayan arterde (ESOA) saptanan lezyonların değerlendirilmesi ve yönetimi hakkında çelişkili bilgiler mevcuttur. Bu çalışmada çok damar STYME hastalarında birincil PKG sırasında ESOA'daki lezyonların 1 ay sonraki kontrol koroner anjiografide (KAG) kantitatif koroner anjiografi (KKA) ile değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya, hastanemiz kardiyoloji kliniğine Ocak 2010 - Mart 2011 tarihleri arasında STYME tanısı ile birincil PKG uygulanan 81 çok damar hastası alındı (61 erkek, 27 kadın ve yaş ortalaması 58,1 ± 10,0). Enfarktüsten sorumlu olmayan arterlerde ≥ % 50 darlık saptanması kritik darlık olarak kabul edildi. Hastalara birinci ayda kontrol KAG yapıldı. Kontrol KAG ilk anjiyografi sonucundan habersiz kişiler tarafından KKA yöntemi ile değerlendirildi. Bu yöntem ile referans damar çapı (RDÇ), minimum lümen çapı (MLÇ) ve darlık derecesi ölçüldü. Kontrol KAG sırasında birincil PKG sırasında tespit edilen darlık derecesinde ≥ % 15 azalma olması“belirgin azalma”ve % 5 - 15 azalma olması da“orta derecede azalma”olarak kabul edildi. Ayrıca her koroner arter için ayrı ayrı TIMI kare sayısı (TKS) hesaplandı. Bulgular: Kontrol KAG'da, birincil PKG'ye göre ESOA TKS değerinin ve darlık yüzdesinin düşük (sırası ile p=0,008 ve p< 0,001), RDÇ ve MLÇ değerinin daha yüksek (sırası ile p< 0,001 ve p< 0,001) olduğu belirlendi. Birincil PKG sırasında kritik olarak saptanan ESOA lezyonlarının 22'sinde (% 20,9) kontrol KAG'da belirgin azalma ve 26'sında (% 24,7) orta derecede azalma saptandı. Birincil PKG sırasında ESOA'daki TKS değeri ≥ 28 olan 28 hastanın 15'inin TKS değerinin kontrol KAG'da < 28 olduğu gözlendi. Birincil PKG sırasında kritik olarak değerlendirilen 14 (% 13,3) lezyonun ise kritik olmadığı gözlendi. Böylece 14 hastanın (% 13,3) planlı girişim kararı değiştirilerek medikal tedavi kararı alınmış oldu. Sonuç: Çalışmamızda STYME hastalarında birincil PKG sırasında ESOA lezyonlarının yaklaşık yarısının olduğundan daha kritik olarak ölçüldüğü yapılan kontrol KAG ile gösterildi. Bu nedenle çok damar STYME hastalarında birincil PKG sırasında tam revaskülarizasyon yapılmaması ve kritik saptanan ESOA lezyonlarının daha sonra yapılacak kontrol KAG ile tekrar değerlendirilmesi gerektiği kanısına varıldı.

Özet (Çeviri)

Backgraund and Aim: Throughout percutaneous coronary intervention (PCI), multivessel disease is detected in 40 - 65 % of patients with ST segment elevation myocardial infarction (STEMI). Conflicting data is present about assessment and management of non culprit artery lesions in primary PCI. The aim of this study was to evaluate the lesions in non culprit coronary artery between primary PCI and control coronary angiography (CAG) by quantitative coronary angiography (QCA) in multivessel STEMI patients. Methods: In this study, 81 multivessel disease STEMI patients in whom primary PCI was performed in our cardiology clinic between January 2010 and March 2011 were included (61 males, 27 females; mean age 58,1 ± 10 years). Critical stenosis degree was accepted as ≥ 50 % in non culprit artery. Patients were assessed with control CAG 1 month after primary PCI. Assessment with CAG was performed by 2 cardiologists who were blinded about the primary PCI. Quantitative coronary angiography program was used to evaluate reference vessel diameter (RVD), minimum luminal diameter (MLD) and stenosis degree. Significant reduction in stenosis degree is accepted as ≥ 15% while % 5 - 15 decrease is moderate. TIMI frame count (TFC) was measured separately for each coronary artery. Results: In control non culprit artery TFC and stenosis rates were found to be decreased (p=0,008 and p

Benzer Tezler

  1. Çok damar hastalığı olan ST yükselmesiz miyokart enfarktüsü olan hastalarda enfarktüsten sorumlu olmayan kritik koroner arterdeki lezyonların aynı ve elektif seansta müdahalesinin mortalite ile ilişkisinin değerlendirilmesi

    Assessment of the association between mortality and simultaneous or elective intervention for the non culprit coronary artery lesion in patients with multi-vessel disease and non-ST elevation myocardial infarction

    GÖKHAN ALICI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA GÜR

  2. ST yükselmeli miyokart infarktüslü hastalarda kan adiponektin düzeyi

    Blood adiponectin levels ın patients with ST elevation myocardial infarction

    FEYZA CESUR ÇALIK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    KardiyolojiMersin Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET NECDET AKKUŞ

  3. Akut miyokard infarktüsünde primer ptca yapılan hastalarda, hastaneye başvuru anında bakılan sodyum düzeylerinin hastane içi morbidite ve mortalite ile ilişkisi

    Patients undergoing primary pci in acute myocardial infarction plasma sodium levels at thetime of admission hospital relationship between in-hospital morbidity and mortality

    MEHMET BOZBAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLŞAH TAYYARECİ

  4. Akut koroner sendrom ile gelen hastalarda trombüs yükü ile kardiyak skorlar arasındaki ilişki

    The relationship between thrombus burden and cardiac scores in patients presenting with acute coronary syndrome

    CEYDA AK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    KardiyolojiVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ RAMAZAN DUZ

  5. St –segment yükselmesi bulunan akut miyokard infarktüslü hastalarda tımı risk skorunun koroner arter hastalığının yaygınlığı ile olan korelasyonu

    Correlation of timi risk score with angiographic severity and extent of coronary artery disease in patients with st-segment elevation acute coronary syndromes

    MEHMET SERCAN ERTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN BARIŞ ÖNDER PAMUK