Banka teminat mektupları ve milletlerarası Özel Hukuk
Bank guarantees and private International Law
- Tez No: 74866
- Danışmanlar: PROF. DR. MAHMUT TUĞRUL ARAT
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Bankacılık, Kamu Yönetimi, Banking, Public Administration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1999
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Özel Hukuk Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Devletler Özel Hukuku Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 284
Özet
250 ÖZET Milletlerarası ticarette ithalatçılar için ihracatçıların mali durumunu ve mesleki yeterliliğini bilmek zordur. Bu nedenle, ithalatçı pek haklı olarak ihracatçının edimini yerine getirme yeteneğinin güvence altına alınmasını ister ve bu amaçla banka teminat mektubu düzenlenir. Bugün ticaretin belirli bir özelliği onun küresel büyümesidir. Günümüzde milletlerarası ticarette projeler çoğu kez karışık, etraflı ve geniş çaplıdır. Bu projelerin büyüklülerinin ve karmaşıklıklarının sonucu olarak bir çok faktör ifa edilmeme riskini arttırmaktadır. Geleneksel anlamdaki teminat, örneğin kefalet kullanışsız ve alacaklının zararınadır, çünkü kefil asıl borçlunun ileri sürebileceği tüm savunmalara başvurabilir. Ayrıca temel ilişkideki taraflar arasındaki ihtilaflara karışır hale gelebilirler. Bu sebeple bankalar için hangi durumda ödeme yapacaklarını tayin etmek zor olduğundan bankalar kefil gibi hareket etmeye hevesli değildirler. Bu sakıncalardan kaçınmak için uygulama, bankalar gibi güvenilir ve mali açıdan sağlam kuruluşlar tarafından düzenlenen banka teminat mektuplarını meydana çıkarmıştır. Bir banka garantisi, asıl borçlu tarafından bir akdin ifa edilmemesi durumunda bir miktar paranın ödenmesine ilişkin bankanın geri dönülemez bir borç yükümlülüğü olarak tanımlanabilir. Garanti, garanti alan ile asıl borçlu arasındaki (lehdar) akdi ilişkiden veya asıl borçtan bağımsız ayrı bir borçtur. Garantinin ifadeleri kapsamında banka, temel ilişkiyle alakalı herhangi bir savunmaya başvurmaksızın garanti alanın ilk talebi üzerine ödeme yapmak zorundadır. Türk Hukukunda, mahkeme kararlarına ve yazarların çoğuna göre, banka teminat mektupları garanti akdi olarak bilinmektedir. Bu nedenle banka teminat mektupları asıl borçlu ile garanti alan arasındaki temel ilişkiden veya asıl borçlu ile garanti veren arasındaki akitten bağımsızdır ve banka temel ilişkiden kaynaklanan savunmalara başvuramaz. Eğer garanti alan kötüniyetli olarak ödeme talebinde bulunmuş ise banka kesin deliller ileri sürerek ödeme talebini reddedebilir.251 Fakat garanti, asıl borçlunun akdi ihlalini saptayan bir mahkeme veya hakem kararının ibrazı üzerine ödenebilir ise bağımsızlık prensibi az bir öneme sahip olur ve garanti ile kefalet arasındaki fark önemsiz kalır. Garanti, garanti veren veya banka ve garanti alan olarak adlandırılan iki taraf arasındaki bir akittir ve temel ilişkiden bağımsızdır. Fakat garanti akdinin sadece iki taraflı bir ilişki olmadığının bilinmesi gerekir. Banka garantileri, garanti akdinin kendinden ayrı olarak, asıl borçlu ile garanti alan ve asıl borçlu ile banka arasındaki ilişkilerden oluşan çok taraflı bir ilişki içinde gerçekleşir ve bu ilişki içinde yer alır. Garanti akdi bu diğer iki sözleşme olmaksızın vücut bulamaz. Genel olarak bu ilişkilerin tarafları birbirlerine yabancıdırlar ve ilişkiler birden fazla devletin ekonomik ve ticari ilişkileriyle alakalı hale gelir ve uygulanacak hukuk sorunu ortaya çıkar. Kural olarak bir çok ülkede milletlerarası özel hukuk kurallarına göre banka garantisinin tarafları, uygulanacak hukuku seçebilirler. Bu durumda, akit tarafların seçtikleri hukuk tarafından idare edilir. Hukuk seçiminin bulunmaması halinde akit garanti verenin garantiyi düzenlediği iş yerinin bulunduğu devletin hukuku tarafından idare edilir. Türk Milletlerarası Özel Hukukunda taraflar uygulanacak hukuku seçebilirler. Hukuk seçiminin bulunmaması halinde akit, garantinin ifa edileceği yer hukuku tarafından idare edilir. İfa yeri, Türk Borçlar Kanununun 73 'üncü maddesine göre belirlenir. Fakat doktrine göre garanti, bankanın garantiyi düzenlediği yer hukuku tarafından idare edilmelidir. Garanti veren ile garanti alan arasındaki garantiye ilişkin ihtilafları çözmek için taraflar yetkili mahkemeyi seçebilirler. Yetkili mahkemenin seçilmemiş olması halinde garanti veren ile garanti alan arasındaki ihtilaflar garanti verenin iş yerinin bulunduğu devletin yetkili mahkemelerinde çözüme bağlanacaktır. Garanti veren birden fazla iş yerine sahipse ihtilaflar garantiyi düzenleyen şubenin bulunduğu ülkenin yetkili mahkemelerinde çözülecektir. 1978'de Milletlerarası Ticaret Odası (MTO), 325 sayılı Akdi Teminatlara İlişkin Yeknesak Kuralları (ATİYK) takdim etti. Hazırlanma aşamasında, ithalatçıların güçlü pazarlık gücü nedeniyle bu kurallar geniş bir şekilde kabul görmedi. ATİYK'nın sınırlı başarısı nedeniyle 1992 yılında, 458 numaralı yayın252 olarak MTO, Talep Garantilerine İlişkin Yeknesak Kuralları (TGİYK) takdim etti. TGİYK'nın başarısı, bu kuralların uygulamada benimsenmesi için milletlerarası iş dünyasına hazırlanacak imkana bağlıdır. Hukukun yeknesaklaştırılmasına ilişkin bir başka gelişme ise bağımsız banka garantilerine ve belgeli banka garantisine ilişkin UNCITRAL Sözleşmesidir. Bu sözleşmenin temel fonksiyonu yeknesaklık yaratmaktır.
Özet (Çeviri)
252 SUMMARY In international trade, it is difficult for the buyer of goods or services to accurately assess the professional ability and financial position of a supplier. He, therefore, quite rightly, demands that the seller's ability to perform be secured and for this purpose a letter of bank guarantee is arranged. A particular feature of trade today is its global expansion. In international trade, the projects nowadays are often complex, comprehensive and large- scale. As a result of their size and complexity, a lot of factors increase the risk of non performance. Traditional means of security such as suretyship is cumbersome and disadvantageous to the beneficiary, because the surety can invoke every defence which the principal debtor could raise. So, they may become involved in disputes between the parties to the underlying relationship. For this reason, Banks are not very keen to act as sureties as it is difficult for them to determine in which situations they should proceed to payment. In order to avoid these drawbacks, practice invented the letters of bank guarantee, issued by reliable and financially sound institutions such as banks A bank guarantee may be defined as the irrevocable obligation of a bank to pay sum of money in the event of non-performance of a contract by principal debtor. The guarantee is a separate obligation independent of the principal debt or the contractual relationship between the beneficiary and the principal debtor. Under the terms of the guarantee the bank has to pay on first demand of beneficiary without arising any defence which related to the underlying relation ship. In Turkish Law, according to the judicial decisions and most of the writers letter of bank guarantee is known as a contract of guarantee. For this reason, letter of bank guarantee is independent from the underlying relationship between principal debtor, and beneficiary, or the contract between the principal debtor and the guarantor, and the bank cannot invoke defences derived from the principal contract. If the beneficiary demands for payment in bad faith, the bank may withhold payment by submitting definite proofs. But if the guarantee is payable on submission of a judicial or arbitral award establishing the principal debtor's breach of contract, the principle of independence254 is of little practical significance, and the difference between that type of guarantee and suretyship is negligible. A guarantee is a contract between two parties, namely the guarantor/ bank and the beneficiary, and it is independent of the underlying relationship. But it is essential to be aware that guarantees are not just two- party relationship. They form part of and are embedded in a multi-party relationship which, apart from the guarantee itself, consists of the underlying relationship between principal debtor and beneficiary and the relationship between principal debtor and bank. The contract of guarantee cannot come into existence without these two other contracts. In general the parties of these relationships are foreign to each other, and the relationships become to be related to more than one countries' economic and commercial relations. In this case, the contract of guarantee becomes to be an international contract, and dispute of applicable law is existed. As a rule, in many countries, according to the Rules of Private International Law the parties of a bank guarantee can choice the applicable law. In this case, the contract is governed by the law of chosen by the parties. In absence of a choice of law, the contract is governed by the law of the State where the guarantor has place of business at which the guarantee was issued. In Turkish Private International Law, the parties can choice the applicable law. In absence of a choice of law, the contract is governed by the law of the place where the contract of guarantee will be performed. The place of performance is determined by the art. 73 of Turkish Obligations Law. But according to the doctrine the guarantee must be governed by the law of the place where the bank issued guarantee. To settle any dispute between the guarantor and the beneficiary relating to the guarantee, the parties may choice the competent court. In the absence of a choice of competent court, disputes between the guarantor and beneficiary shall be settled by the competent court of the country of the place of business of the guarantor. If the guarantor has more than one place of business, the disputes shall be settled by the competent court of the country of the branch which issued the guarantee. In 1978, the International Chamber of Commerce (ICC) introduced the Uniform Rules for Contract Guarantees (URCG), ICC Publication no 325. Because255 of the strong bargaining position of importers in preparing stage, URCG have largely remained unacceptable. After the limited success of the URCG, in 1992, ICC prepared and introduced the Uniform Rules for Demand Guarantees (URDG), ICC Publishing no 458. The success of the URDG will depend on the extend to which the international business community is prepared to adopt them in practice. Another development in uniform law is UNCITRAL Convention on independent guarantees and standby letter of credit. It is a international convention. The main function of this convention is to create uniformity.
Benzer Tezler
- Milletlerarası Özel Hukukta banka teminat mektuplarına uygulanacak hukukun tespiti
Determining of the applicable law for letter of bank guarantees in International Private Law
AYÇA YILDIRIM
Yüksek Lisans
Türkçe
2012
HukukGazi ÜniversitesiÖzel Hukuk Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FERİHA BİLGE TANRIBİLİR
- Milletlerarası özel Hukukta banka teminat mektupları (milletlerarası yetki-uygulanacak Hukuk)
Bank guarantees in private international Law (ınternational jurisdiction-conflict of Laws)
İLKNUR SİBEL SÖYLEMEZOĞLU
- Banka teminat mektupları (harici garantiler-kontrgarantiler)
Letters of guarantee
FİLİZ ERENDAÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2002
HukukAnkara ÜniversitesiÖzel Hukuk (Ticaret Hukuku) Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. ASUMAN TURANBOY
- Banka teminat mektuplarında URDG 758'in uygulanması
Application of URDG 758 in terms of bank guarantee letters
ALİ CAN ÇALIKKOCAOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Hukukİhsan Doğramacı Bilkent ÜniversitesiHukuk Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BİLGİN TİRYAKİOĞLU
- Yabancı unsurlu banka teminat mektupları ve uygulamadaki hukuki sorunlar
Bank guarantee letters with foreign elements and legal problems in practice
BAŞAK ÖZBEK