Geri Dön

Özelleştirilen kamu taşınmazları üzerinden kentsel dönüşüm deneyimi: İstanbul örneği

Urban transformation experience through privatized public assets: The case study of İstanbul

  1. Tez No: 766107
  2. Yazar: ALPER ÇAKIROĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZEYNEP ŞİRİN ENLİL
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Şehir Planlama Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 279

Özet

1980 sonrası neoliberalleşen ekonominin kent mekanı üzerinde hissedilen baskıları İstanbul'u 2000'lerin başından itibaren yoğunlaşan bir yıkıma sürüklemiş, ulaşım ve altyapı gibi yapılandırılmış uyum projelerinin yanısıra kentsel dönüşüm başlığı altında gerçekleştirilen eş zamanlı ve parçacı müdahaleler kenti topyekün bir şantiye alanına çevirmiştir. Bu durumun arkaplanında tespit edilmesi gereken kritik husus ise iktidarın kurduğu hegemonik yapının birikim ve paylaşım rejimini inşaata dayalı büyüme üzerine kurması, sermayenin yapılı çevre üretimine yönelmesini kolaylaştıran düzenleme ve aparatların geliştirilmesidir. Yapılan düzenlemeler çerçevesinde kent toprağı yeniden planlanarak mekansal sabiteler için karlı alanlar oluşturulmuştur. İstanbul'da sermayenin erişimine açılan bu alanların bir kısmı kamunun mülksüzleştirilmesi yoluyla elde edilen taşınmazlardan ve ortak mülkiyetlerden oluşmaktadır. Kamuya ait bu taşınmazlar, ilgili düzenlemeler sayesinde istisnai imar haklarıyla yeniden planlanarak sermayenin talep ettiği kendisi dışındaki varlık fonu ( a fund of assets outside of itself ) na aktarılmıştır. Bu çalışmanın amacı İstanbul'da toprak arzının azaldığı kent dokusu ve yapılı çevre içerisinde kalmış kamu taşınmazlarının kentsel dönüşüm adı altına sunulan inşaat projelerine kaynak olarak aktarılmasıyla organize edilen yaratıcı yıkım süreçlerini, bu süreçleri yöneten kamu aktörlerinin sermaye sınıfı ile kurduğu ilişkileri ve sonuçlarını açığa çıkarmaktır. Taşınmaz özelleştirmeleri sürecinde sermaye ile kurulan ortaklıklarda kamuyu temsilen transfer ve inşaat süreçlerini idare eden, bu süreçler boyunca plan, proje, inşaat finansmanı, pazarlama ve satış finansmanı konularında destek sağlayan, hukuka aykırılıkları bertaraf eden bu“kamu”aktörleri, devlet aygıtının, üretim, enerji, altyapı, ulaşım, iletişim, turizm sektörlerinde olduğu gibi, kamunun mülksüzleştirilmesi süreçlerini ve yıkımı örgütleyebilmek/ sürdürmek için üretmiş olduğu kullanışlı aparatlara dönüşmüşlerdir. Planlama yetkilerinin istisnalar yaratılarak farklı yürütme organlarına ve kamu kurumlarına dağıtılması, kontrol ve denetim mekanizmalarının hafifletilmesi, kamu yararını gözeten, bilimsel çerçevede yürütülmesi beklenen bütüncül kent planı anlayışını da ortadan kaldırmış, imar planının işaret ettiği bütünün değil de plan tadilatlarıyla dayatılan parçaların oluşturduğu paralel bir kentleşme modeli ortaya çıkmıştır. Alan araştırması kapsamında incelenen kamu taşınmazlarının konumları, kentsel ve tarihsel bağlamları itibariyle, evrensel planlama kriterleri çerçevesinde korunması ve yaşatılması talep edilecek niteliklere sahip oldukları tespit edilmiş ancak gerçekleştirilen müdahaleler sonrası, bu varlıkların dönüşüm adı altında vahşi bir tahribat ve yıkım sürecine tabi tutuldukları gözlemlenmiştir. Bunun yanısıra, incelenen projeler kendi mülksüzleştirme mikro kozmosunu örgütlemiş, plan, proje ve inşaat aşamalarında mülksüzleştirme sürdürülmüş, ayrıcalıklı imar haklarına erişimi sağlamaya sıkıştırılmış bir planlama anlayışı, plan notkarı ve imar yönetmeliğinin sunduğu esneklikleri, paraya çevrilebilir alan miktarının maksimize edilmesi için kullanan işbirlikçi bir mimari tasarım anlayışı normalleştirilmiştir.

Özet (Çeviri)

The pressures felt by the post-1980 neoliberalized economy on the urban space have dragged Istanbul to an intensifying destruction since the beginning of the 2000s, and the simultaneous and fragmented interventions carried out under the title of urban transformation, as well as structured coherence projects such as transportation and infrastructure, have turned the city into a total construction site. The critical issue that needs to be determined in the background of this situation is that the hegemonic structure built by the government establishes the accumulation regime on growth based on construction, and the development of regulations and apparatuses that facilitate the orientation of capital to built environment. Within the framework of the regulations, the city land was re-planned and profitable areas were created for spatial fixes. Some of these areas, which are made accesible for capital in Istanbul, consist of public assets and other pulbic owned properties obtained through dispossesion of the public. Through relevant regulations, these publicly owned properties were re-planned with exceptional zonning rights and transferred to a fund of assets outside of itself demanded by the capital. The aim of this study is to reveal the creative destruction processes organized by transferring the public assets, which remained in the urban texture and the built environment, where the land supply decreased in Istanbul, to the construction projects submitted under the name of urban transformation, the relations between the public actors who manage these processes and the capitalist, and their results. These so-called“public”actors, who manage the transfer and construction processes on behalf of the public, provide support in planning, project, construction financing, marketing and sales financing, and eliminate illegalities, as in the infrastructure, transportation, communication and tourism sectors, they have transformed into useful instruments that they have produced to organize/sustain the processes of dispossesion and destruction The distribution of planning powers to various executive bodies by creating exceptions, the easing of control and inspection mechanisms, also eliminated the holistic city plan understanding that is expected to be carried out in a scientific framework, which considers the public welfare and a parallel urbanization model formed by parts imposed by plan amendments rather than the whole indicated by the zoning plan has emerged. It has been determined that the public properties examined within the scope of the field research, in terms of their locations, scales, urban and historical contexts, have the qualities that can be demanded to be protected and kept alive within the framework of universal planning criteria, but after the interventions, it has been observed that these properties have been subjected to a wild ravage and destruction process under the name of transformation. In addition, the examined projects organized their own dispossession microcosmos, dispossession was sustained in the plan, project and construction stages, a planning approach compressed to provide access to privileged zoning rights and an abettor architectural design approach that used the flexibility offered by the zonning plan notes and zoning regulation to maximize the amount of cashable area was normalized.

Benzer Tezler

  1. Telekomünikasyon sektöründe rekabet kolluğu yetkilerinin yarışması

    The concurrence of administrative police powers of competition in the telecommunications sector

    BARIŞ KARAHAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖZGE AKSOYLU ÜRGER

  2. Özelleştirilen kuruluşlarda personel hareketliliği

    Personel mobility in the privatized institution

    SUNIA ILIAZ ACMAMBET

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    İşletmeAnkara Üniversitesi

    İşletme Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. HALİL BADER ARSLAN

  3. Türkiye'de kamu sektöründe gizli işsizlik

    Başlık çevirisi yok

    DİLEK NURÇİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriCelal Bayar Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜSEYİN KARAKAYALI

  4. Kamu iktisadi teşebbüslerinin yeniden yapılandırılmasında uluslararasılaşmanın önemi ve bir model önerisi

    The importance of the nationalization on the restructuring of the state owned enterprises and a model suggestion

    ÜNAL ALACA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    İşletmeİstanbul Ticaret Üniversitesi

    İşletme Bölümü

    PROF. DR. CANAN ÇETİN