Geri Dön

The concept of truth (ḥaqq) in the thought of Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın düşüncesinde hakk kavramı

  1. Tez No: 790385
  2. Yazar: HÜMEYRA KONUK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TAHSİN GÖRGÜN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Hak/hakikat, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Varlık, Bilgi, T/truth, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Being, Knowledge
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İbn Haldun Üniversitesi
  10. Enstitü: Medeniyetler İttifakı Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Medeniyet Araştırmaları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 100

Özet

Post-truth (Hakikat sonrası) zamanlarda, hakikat teorileri tek başına tutarlı ve ebedi bir hakikatin temelini sağlamaz, dolayısıyla dini bir perspektiften hakikat, Mutlak Hakk'in anlaşılmasını sağlar. Buna ek olarak bir Müslüman bakış açısının sağladığı şey, hak ve hakikat ile güvenli bir bağlantı sağlayan peygamberlik kavramıdır. Osmanlı'nın fikrî/felsefi yönü bugüne kadar ağırlıklı olarak göz ardı edildiğinden, bu çalışma hakikat kavramını son dönem Osmanlı alimi Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın perspektifinden incelemeyi amaçlamaktadır. Elmalılı'nın Kur'an tefsiri, Hak Dini Kur'an Dili ve Metâlib ve Mezâhib'e yazdığı önsöz gibi eserlerinin metin analizinden yararlanılarak Elmalılı'nin“Hak/hakikat nedir?”, ontolojisi ve epistemoloji sistematik olarak verilmiştir. Hak kelimesinin literal olarak varlık ve mutabakat anlamına geldiği gerçeğinden hareketle, Elmalılı'nin bakış açısında hakikat kavramı, onun epistemolojisi kadar ontolojisiyle de bağlantılı olarak analiz edilmiştir. Elmalılı ontolojik olarak bütün varlığı Kendinde Zorunlu Varlık ve başka bir varlıktan dolayı zorunlu varlık olarak ikiye ayırır. Böylece kendinde Zorunlu Varlık dışındaki tüm varlıklar, hakiki varlıklarını Kendinde Zorunlu Varlık'tan alırlar. Görünen varlıklar, görünmeyen varlıklar ve çoğunlukla Allah için nedensellik yoluyla çıkarım yapılabilen işaretler/şahitlerdir. Epistemolojik olarak hakikat, zihin ile dış dünya arasındaki mutabakatdır. Bu yazışma, insanın hiçbir rolü olmaksızın sadece Allah tarafından yaratılmaktadır. Aynı şey vahiy aldıklarında peygamberler için de geçerlidir. Vahiy onların kalplerinde/akıllarında, ahlâkî hakikatin kaynağı olan kesin ve nesnel bir bilgi olarak yaratılır. Bu bulgular, epistemolojik olduğu kadar etik hakikat için de temel bir metafizik temeli göstermektedir.

Özet (Çeviri)

In times of post-truth, theories of truth alone do not provide a foundation of a consistent and everlasting truth, thus truth from a religious perspective provide an understanding of the Absolute Truth. What a Muslim perspective in addition provides is the notion of prophethood as the safe connection to the T/truth. Since the intellectual/philosophical aspect of the Ottomans has been predominantly disregarded so far, this work aims to examine the concept of truth from the perspective of the late Ottoman scholar Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır. With the utilization of textual analysis of Elmalılı's works such as his Qur'ān commentary, Hak Dini Kur'an Dili and his preface to Metâlib ve Mezâhib, Elmalılı's opinions are given structurally on“what is T/truth?”, his ontology and his epistemology. In view of the fact that truth (ḥaqq) in literal terms means being/existence and correspondence, the concept of truth in Elmalılı's perspective is analysed in relation to his ontology as well as his epistemology. Ontologically, Elmalılı divides all being in to Necessary Being in Itself (Wājib al-Wujūd liẕatihī) and necessary beings due to another being (Wājib al-Wujūd lighayrihī). Thus, all beings other than the Necessary Being in Itself derive their true existence from the Necessary Being in Itself. The seen beings are signs/testimonies for the unseen beings and mostly God that can be deduce by means of causality. Epistemologically, truth is the correspondence between the mind and the external world. This correspondence is only created by God without the human having any role in it. The same applies to prophets when they receive revelation. The revelation is created in their hearts/minds as certain and objective knowledge which is the source for the ethical truth. These findings demonstrate a fundamental metaphysical foundation for epistemological as well as ethical truth.

Benzer Tezler

  1. İbnü'l Arabî'de feyz nazariyesi

    The theory of feyz in İbn al Arabi

    OSMAN ÇOBAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    DinSivas Cumhuriyet Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YÜKSEL GÖZTEPE

  2. Müslüman kelâmında hak, hakikat ve hakkâniyet ilişkisi

    The relation between haqq, haqiqah and haqqaniyah in Muslim kalâm

    HAMDULLAH ARVAS

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    DinAnkara Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET AKBULUT

  3. İbn Sina ve İbnü'l-Arabî'nin Tanrı anlayışı ve mukayesesi

    Ibn Sīnā (Avicenna) and Ibn Arabi's understanding of God and comparison

    YASİN BOSTAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    DinAnkara Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜRBÜZ DENİZ

  4. Türkçe atasözleri ve deyimlerde tanrı kavramına din psikolojisi açısından bir yaklaşım

    An approach in terms of psychologhy of religion to god concept in Turkish proverbs and idioms

    HALİT KALLİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    DinÇukurova Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN KAYIKLIK

  5. Post truth ve siyasal iletişim 2020 ABD Başkanlık Seçimleri üzerine söylem analizi

    Post truth and political communication discourse analysis on the 2020 US Presidential Elections

    BÜŞRA ÜZALP

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Halkla İlişkilerAkdeniz Üniversitesi

    Halkla İlişkiler ve Tanıtım Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İSMAİL AYŞAD GÜDEKLİ