The adventure of Turkish modernization and conservatism: Ahmet Hamdi Tanpınar
Türk modernleşmesi ve muhafazakârlığı serüveni: Ahmet Hamdi Tanpınar
- Tez No: 807113
- Danışmanlar: PROF. DR. YILMAZ BİNGÖL
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Siyasal Bilimler, Political Science
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 113
Özet
Tanzimat'la birlikte batılılaşma ve modernleşme sürecine girdiği kabul edilen Osmanlı toplumuna, bu süreçte çevirilerle tiyatro ve roman gibi kendi geleneğinde bulunmayan edebiyat türleri de giriş yapmıştır. İlk çevirmenler aynı zamanda ilk roman yazarları olarak öne çıkmışlardır. Bu çeviri faaliyetleri ile dönemin kültür ve düşünce dünyası yeni kavram ve düşüncelerle sarsılmıştır. Tanzimat dönemi yazar ve düşünürleri Fransız diline, devrim ve aydınlanma filozoflarına büyük ilgi duymuşlardır. Jön Türk hareketi, 1890'lardan itibaren Osmanlı edebi hayatını şekillendirmeye başlamış ve gençlerin, bir şekilde yabancı basında yer alan yazıları okuması ile Avrupa'da olan biteni anlaması mümkün hale gelmiştir. 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Avrupa siyasal düşüncesinde modernizmi Batı içinden eleştiren bakış açıları ortaya çıkmıştır. Bu eleştirmenlerden biri olan Bergson, batı düşüncesinin ana ekseni dışında kalan düşünceleri ile akla karşı sezgi, zamana karşı süre kavramlarını kullanmış ve değişimde sürekliliği savunmuştur. Mustafa Şekip Tunç tarafından kaleme alınan Bergsoncu yazılar özellikle pozitivist ve ilimcilik cereyanlarına karşı Batı'da yükselen karşı-fikir hareketlerinin Türkiye'ye taşınmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu durumdan etkilenen Ahmet Hamdi Tanpınar da edebi yazıları ile cumhuriyetin radikal dönüştürmelerine karşı yazılar kaleme almıştır. Mazi ile barışık yaşamanın, tarihsel mirasın sürdürülmesinin ve cemiyeti oluşturan değerlerin korunması gerekliliğine değinen Tanpınar, değişerek devam etmenin, devam ederek dönüşmenin doğruluğuna inanmaktadır. Tanpınar, modernleşmenin Türk toplumunun zihnini ikiye böldüğünü ve bu bölünmüşlüğün bireylerin yaşantısında bir ikilik problemi çıkardığını neredeyse tüm eserlerinde vurgulamıştır. Bu medeniyet değiştirmesi ve Doğu ile Batı arasında kalmışlık, beraberinde fertte zihinsel bir melezliğe ve buhrana sebebiyet vermiştir. Tanpınar'ın eserlerinin bu minvalde okunup değerlendirilmesi Türk toplumunun daha iyi anlaşılmasına vesile olacaktır. Dolayısıyla Tanpınar'ın sanatçı/şair kişiliğinin ötesinde ya da onunla yoğrulmuş olarak bir“düşünür”sıfatıyla kabullenilmesi yerinde bir anlayış olacaktır.
Özet (Çeviri)
Ottoman society, which is accepted to have entered the process of westernization and modernization with the Tanzimat, also entered literary genres that were not in its own tradition, such as theatre and novels, during this process. With these translation activities, the world of culture and thought of the period was shaken by new concepts and ideas. The Young Turk movement started to shape Ottoman literary life in the 1890s, and it became possible for young people to somehow understand what was going on in Europe by reading articles in the foreign press. In the first quarter of the 20th century, perspectives criticizing modernism from within the West emerged in European political thought. One of these critics, Bergson, advocated continuity in change by using the concepts of reason versus intuition and time versus duration with his views outside the central axis of Western thought. Ahmet Hamdi Tanpınar, who was affected by this situation, also wrote articles against the radical transformations of the Turkish Republic in his literary writings—referring to the necessity of living in peace with the past, maintaining the historical heritage, and protecting the values that makeup society, Tanpınar believes in the correctness of continuing by changing and transforming by continuing. Tanpınar has emphasized in almost all his works that modernization divides the minds of Turkish society into two and that this division creates a duality problem in the lives of individuals. This shift in civilization, as well as being trapped between the East and the West, has resulted in mental hybridity and depression in the individual. Reading and evaluating Tanpınar's works in this way will be instrumental in a better understanding of Turkish society. Therefore, it would be proper understanding to accept Tanpınar as a“thinker”beyond or blended with his artist/poet personality.
Benzer Tezler
- Milliyetçi - muhafazakâr bir düşünür olarak Peyami Safa
Peyami Safa: A nationalist and conservative intellectual
EMİNE BÜŞRA GÜNGÖR
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Siyasal Bilimlerİstanbul Gedik ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ AHMET ÖZCAN
- Türkiye'de muhafazakâr düşünce ve din: Hareket dergisi örneği (1939-1953)
Conservative thinking and religion in Turkey: The case of Hareket journal (1939-1953)
KÜBRA ÇAMURDAŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
DinAnkara Sosyal Bilimler ÜniversitesiFelsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HİCRET KİRAZ TOPRAK
- The ideology of Islamism in tthe Ottoman-Turkish modernization adventure
Osmanlı-Türk modernleşme serüveninde İslamcılık ideolojisi
FUAT GÜLLÜPINAR
Yüksek Lisans
İngilizce
2002
SosyolojiOrta Doğu Teknik ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET CİHAN ECEVİT
- Muhafazakar ideoloji bağlamında Necip Fazıl Kısakürek'in siyasal düşüncesi
Necip Fazıl Kısakürek's political thoughts in the context of conservative ideology
SEDEF CÜREBAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Siyasal Bilimlerİzmir Demokrasi ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ EKİN ERDEM
- Türkiye'de modernleşme sürecinde kentleşme ve kültürel mirasın korunması
Urbanization and cultural heritage conservation in the process of modernization in Turkey
FADİME BOZTAŞ
Doktora
Türkçe
2019
Kamu YönetimiMarmara ÜniversitesiKamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖMER FARUK GENÇKAYA