Geri Dön

Orta yüksek riskli akut pulmoner emboli hastalarında ultrason yardımlı kateter aracılı trombolitik tedavinin antikoagülan tedavi ile retrospektif olarak karşılaştırılması

Retrospective comparison of ultrasound-assisted catheter-directed thrombolytic therapy with anticoagulation in acute intermediate-high risk pulmonary embolism

  1. Tez No: 867986
  2. Yazar: BARKIN KÜLTÜRSAY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ABDULKADİR USLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğt. Ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 60

Özet

Amaç: Tam doz sistemik trombolitik tedavinin (STT) kanama riski ve alternatif reperfüzyon stratejilerin klinik faydalarına odaklanan büyük çalışmaların eksikliği göz önüne alındığında, mevcut kılavuzlar pulmoner embolide (PE) ne STT'yi ne de diğer herhangi bir reperfüzyon tedavisini orta risk grubunda birinci basamak tedavi olarak önermemektedir. Çalışmamızda, orta-yüksek risk grubundaki akut PE hastalarında, yalnızca antikoagülasyon tedavisine kıyasla ultrason yardımlı kateter aracılı trombolizin (USAT) etkililik ve güvenliğini retrospektif olarak incelemeyi amaçladık. Yöntem: Akut PE tanısı alan, kılavuzlar doğrultusunda orta-yüksek risk grubu olarak belirlenen 203 USAT uygulanan, kontrol grubu olarak da yalnızca antikoagülan alan 225, toplamda 425 hasta dahil edilmiştir. Tedavilerin etkililik ölçütü olarak ekokardiyografide sağ ventrikül fonksiyonu, tomografik sağ ventrikül/sol ventrikül (RV/LV) oranı ve değişimi ile Qanadli skoru (Qs) ve değişimi alınmıştır. Güvenlik sonlanımı için ise majör ve minör kanamalar ile hastane içi tüm nedenlere bağlı ölüm alınmıştır. Çalışmanın gözlemsel yapısı nedeniyle kafa karıştırıcıları ve yanlılığı azaltmak için propensity skor analizi yapılmıştır. Değişkenlerin sonlanımlar üzerine etkileri çoklu lineer regresyon ile değerlendirilmiştir. Bulgular: USAT grubunun yaş ortalaması kontrol grubuna kıyasla daha düşük olup (60.8±15.9 karşı 70.5±18) erkek ağırlığı daha fazladır. Komorbiditeler, özgeçmiş ve provoke edici faktörler incelendiğinde serebrovasküler olay sıklığı ve malignite öyküsünün USAT grubunda daha az olduğu görülmektedir. Geliş RV fonksiyonu ve RV/LV oranında fark görülmezken Qs USAT grubunda daha yüksek saptanmıştır. Ortalama trombolitik dozu 36.6±13.8 mg, ortalama infüzyon süresi ise 25.2±6.6 saattir. Hastaların tedavi öncesi ve sonrası klinik ve görüntüleme ölçümlerindeki değişimler incelendiğinde kalp hızı, oksijen saturasyonu, RV fonksiyonu, Qs ve pulmoner arter basıncı değişimi USAT grubunda daha fazla saptanmıştır. Yapılan çoklu lineer regresyon analizinde USAT tedavisi, iyileşmiş RV fonksiyonu ve azalmış Qs ile ilişkili bulunmuş olup RV/LV oranı ve değişimi üzerine anlamlı etkisi saptanmamıştır. USAT grubunda kanama olayları daha sık saptanmış olup (majör kanama %5.9 karşı %0.9, minör kanama %9.4 karşı %1.4) mortalite açısından fark görülmemiştir. Sonuç: Gerçek yaşam verilerinden oluşan yarı-deneysel çalışmamız, orta doz, yavaş infüzyon tPA rejiminin orta-yüksek riskli akut PE hastalarında yalnızca antikoagülan tedaviye kıyasla PA trombüs yükünde azalma, RV disfonksiyonunda gerileme ve klinik parametrelerin iyileşmesi bakımından üstün olduğunu göstermiş, fakat beraberinde kanama olaylarında hafif artışı getirmiştir.

Özet (Çeviri)

Background: Given the bleeding risk associated with full-dose intravenous thrombolytic treatment and the absence of significant trials highlighting the clinical benefits of alternative strategies, current guidelines do not recommend systemic thrombolysis or any other reperfusion treatment as first-line therapy for intermediate-risk pulmonary embolism (PE). In our study, we aimed to retrospectively evaluate the effectiveness and safety of ultrasound-assisted catheter-directed thrombolysis (USAT) compared to anticoagulation therapy alone in patients with intermediate-high risk acute PE. Methods: A total of 425 patients diagnosed with acute PE and determined as moderate-high risk group in line with the guidelines, 203 of whom underwent USAT, and 225 patients receiving only anticoagulants as the control group, were included. Right ventricle (RV) function in echocardiography, tomographic right ventricle/left ventricle (RV/LV) ratio and change, and Qanadli score (Qs) and change were taken as primary outcomes. For safety outcomes, major and minor bleeding and in-hospital all-cause death were included. Due to the observational nature of the study, propensity score analysis was performed to reduce confounders and bias. The effects of variables on outcomes were evaluated using multiple linear regression. Results: The mean age of the USAT group is lower than the control group (60.8±15.9 versus 70.5±18) and the male gender is more common. When comorbidities, history and provoking factors are examined, the frequency of cerebrovascular events and malignancy history are lower in the USAT group. While there was no difference in admission RV function and RV/LV ratio, Qs was found to be higher in the USAT group. The mean thrombolytic dose was 36.6±13.8 mg and the mean infusion time was 25.2±6.6 hours. When the changes in clinical and imaging measurements of the patients before and after treatment were examined, changes in heart rate, oxygen saturation, RV function, Qs and pulmonary artery pressure were higher in the USAT group. In the multiple linear regression analysis, USAT treatment was found to be associated with improved RV function and decreased Qs, but no significant effect was observed on the RV/LV ratio and change. Bleeding events were more frequently in the USAT group (major bleeding 5.9% versus 0.9%, minor bleeding 9.4% versus 1.4%; p

Benzer Tezler

  1. Mortalite açısından orta-yüksek riskli pulmoner tromboemboli tanılı hastalarda ege pulmoner emboli takımı sonrası tedavi yaklaşımı

    Treatment approach after ege pulmonary embolism team in patients diagnosed with intermediate/High pulmonary embolism for mortality

    ÖMER SELİM UNAT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs HastalıklarıEge Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. PERVİN KORKMAZ

  2. Akut pulmoner emboli hastalarında CHA2DS2-vasc skorunun pesi, ekokardiyografik parametreler ve mortalite ile ilişkisi

    Relationship between CHA2DS2-VASC score and echocardiographic parameters,pesi, mortality in patients with acute pulmonary embolism

    PELİN ALADAĞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DURSUN ARAS

  3. Pulmoner emboli hastalarında elektrokardiyografide QRS fragmantasyonu varlığının prognoz üzerine etkisi

    The prognostic impact of the presence of QRS fragmentation on electrocardiography in patients with pulmonary embolism

    MEHMET KARACA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEŞE ÇAM

  4. Pulmoner emboli tanılı hastalarda nötrofil lenfosit oranının tanısal değeri ve mortalite ile olan ilişkisi

    Diagnostic value of neutrophil lymphocyte ratio in patients with pulmonary embolism and its relationship with mortality

    BÜNYAMİN GÜNEY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FUNDA MÜŞERREF TÜRKMEN

  5. Charlson komorbidite indeksinin akut pulmoner emboli ciddiyeti ve prognozu ile ilişkisi

    The relation of charlson comorbidity index with acute pulmonary embolism severity and its prognosis

    RABİA ABUL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TURGUT KARABAĞ