Geri Dön

Tiroid nodül sitolojisi bethesda kategori ⅲ saptanan olguların takibi ve bu olguların laboratuvar parametrelerinin tiroid malignitesi ile ilişkisinin incelenmesi

Follow-up of cases with thyroid nodule cytology categorized as bethesda category ⅲ and investigation of the relationship between their laboratory parameters and thyroid malignancy

  1. Tez No: 911159
  2. Yazar: CEMELMAS ÖZAKINSEL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA KAPLAN, DR. MUSTAFA CAN ŞENOYMAK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Sultan Abdülhamid Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: İç Hastalıkları Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

AMAÇ: Tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi(TİİAB) önemi belirsiz atipi olarak adlandırılan grup tanısal olarak, malign veya benign olarak sınıflandırılamayan indetermine kategoriyi temsil etmektedir. Bu çalışmada önemi belirsiz atipi tanılı olgularda malignite riskini tahmin etmekte preoperatif dönemde bakılan laboratuvar parametrelerinin yerini araştırmak hedeflenmiştir. GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışmada 2016-2023 yılları arasında Sultan Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları polikliniklerine başvuran ve yapılan biyopsi sonucu önemi belirsiz atipi (Bethesda kategori 3) saptanan tiroid nodülü olgularının retrospektif olarak demografik, klinik, biyokimyasal, radyolojik verileri tarandı. Takipte hastaların bazıları doğrudan tiroidektomi bazıları ise rebiyopsi oldu. Rebiyopsi olan olguların da bazılarına tiroidektomi yapıldı. Biyopsi tekrarı olan olgulara yapılan sitopatolojik incelemelerden sonuncusu en güncel Bethesda skoru olarak kayıt edildi. Hemogram parametreleri, C-reaktif protein (CRP), sT3, sT4, Tiroid Stimulan Hormon (TSH), sT3/sT4 oranı, inflamatuar biyobelirteçlerden nörtofil/lenfosit oranı (NLO), platelet/lenfosit oranı (PLO), sistemik immün inflamasyon indeksi ve ultrasonografik bazı özellikler, ilk aşamada, biyopsi tekrarı olan olgularda güncel son Bethesda skorları arasında karşılaştırıldı. İkinci aşamada ise aynı veri seti tiroidektomi yapılan ve histopatolojik olarak değerlendirilen tüm olgularda benign ve malign sınıflar arasında karşılaştırılarak gruplar arası istatistiksel olarak anlamlı bir fark olup olmadığı araştırıldı. BULGULAR: Araştırmaya 200 hasta dahil edildi. Hastaların takip durumları incelendiğinde %24'ünün ilk TİİAB sonrası tiroidektomi olduğu; %76'sının tekrar biyopsi olduğu görülmüştür. Biyopsi tekrarı olan 152 hastanın ise 46'sinin(%30,2) nihai olarak tiroidektomi olduğu görülmüştür. Biyopsi tekrarı olan olguların histopatolojik olarak incelenenleri arasında, en güncel Bethesda skorları veri alınarak yapılan incelemede Bethesda skor artışıyla malignite arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ilişki tespit edilmiştir (Ki-Kare Testi, p=0,011). Biyopsi tekrarı olan olguların en güncel Bethesda skorları arasında, nondiagnostik grup çıkarılarak yapılan karşılaştırmada Tiroid Görüntü Raporlama ve Veri Sistemi (TIRADS) skorundaki artış ile Bethesda skor artışı arasında anlamlı ilişki tespit edildi (p=0,009). Bu olgular arasında diğer ultrasonografi (USG) özellikleri ve çalışmamıza dahil edilen inflamatuar parametreler ve sT3/sT4 karşılaştırıldığında anlamlı bir fark olmadığı görüldü (p>0,05). Olguların 94'ü histopatolojik olarak incelendi ve bu olguların %53,2'sinde malignite saptandı. Çalışmamıza dahil edilen inflamatuar parametreler ve st3s/t4 oranı malign ve benign grup arasında karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır. (Tüm değişkenler için, Mann-Whitney U Testi, p>0,05). Malign ve benign grup arasında nodül komponenti, nodül boyutu ve TIRADS skor dağılımı karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı. (Ki-Kare Testi sırasıyla, p=0,009, p=0,008 ve p=0,003). SONUÇ: Çalışmamıza dahil edilen inflamatuar biyobelirteçlerin ve sT3/sT4 oranın'ın Bethesda kategori 3 olgularında maligniteyi öngörmede yeri olmadığı sonucuna varılmıştır. Bununla birlikte, tiroid nodül boyutunun, komponentinin ve nodülün ultrasonografik özelliklerinden oluşturulan TIRADS skor sisteminin malignite riskinin belirlenmesinde kullanışlı araçlar olduğu bulunmuştur. İnflamatuar biyobelirteçlerin bu hasta grubunda kanseri öngörmedeki yeri geniş çaplı araştırmalar ile incelenmelidir.

Özet (Çeviri)

OBJECTİVE: The group identified as atypia of undetermined significance in thyroid fine-needle aspiration biopsy (FNAB) represents an indeterminate category that cannot be diagnostically classified as malignant or benign. This study aimed to investigate the role of preoperative laboratory parameters in predicting the risk of malignancy in cases diagnosed with atypia of undetermined significance. MATERIALS AND METHODS: In this study the demographic, clinical, biochemical, and radiological data of thyroid nodule cases diagnosed as atypia of undetermined significance (Bethesda category 3) based on biopsy results, among patients who presented to the Internal Medicine outpatient clinics of Sultan Abdülhamid Han Training and Research Hospital between years 2016 and 2023 were retrospectively rewieved. During follow-up, some patients proceeded directly to thyroidectomy, while others underwent repeat biopsies, with some of these cases eventually undergoing thyroidectomy as well. For cases with repeated biopsies, the most recent cytopathological evaluation was recorded as the final Bethesda score. In the first stage, hemogram parameters, C-reactive protein (CRP), sT3, sT4, thyroid stimulating hormone (TSH), the sT3/sT4 ratio, inflammatory biomarkers including the neutrophil-to-lymphocyte ratio (NLR), platelet-to-lymphocyte ratio (PLR), systemic immune-inflammation index (SII), and certain ultrasonographic features were compared with the current final Bethesda scores in cases requiring biopsy repetition. In the second stage, the same dataset was analyzed to compare benign and malignant classifications in all cases undergoing thyroidectomy and histopathological evaluation, investigating whether there were statistically significant differences between the groups. RESULTS: The study included 200 patients. Among patients 24% underwent thyroidectomy after the initial FNAB, while 76% had a repeat biopsy. Of the 152 patients who had a repeat biopsy, 46 (30.2%) ultimately underwent thyroidectomy. Among the cases with repeat biopsy who were histopathologically examined a significant correlation was found between the increase in Bethesda score and malignancy when the most up-to-date Bethesda score accepted. (Chi-Square Test, p=0.011). A significant correlation was found between the increase in thyroid imaging reporting and data systems (TIRADS) scores and the rise in Bethesda scores when the nondiagnostic group was excluded and the most recent Bethesda scores were used among the cases with repeat biopsy (p=0.009). No significant differences were observed among the cases when comparing other ultrasonographic (US) features, inflammatory parameters included in our study, and the sT3/sT4 ratio (p>0.05). Histopathological evaluation was performed on 94 cases, with malignancy detected in 53.2% of them. When comparing the inflammatory parameters and the sT3/sT4 ratio between the malignant and benign groups, no statistically significant differences were found (Mann-Whitney U Test, p > 0.05 for all variables). However, a statistically significant difference was observed between the malignant and benign groups in terms of nodule composition, nodule size, and TIRADS score distribution (Chi-square Test, p = 0.009, p = 0.008, and p = 0.003, respectively). CONCLUSİON: Our study concluded that inflammatory biomarkers and sT3/sT4 do not have a role in predicting malignancy in Bethesda category 3 cases. However, nodule size, composition, and the TIRADS scoring system based on the ultrasonographic characteristics of the thyroid nodüle were found to be useful tools for assessing malignancy risk. The role of inflammatory biomarkers in predicting cancer within this patient group should be explored further in large-scale studies.

Benzer Tezler

  1. Sitolojik olarak bethesda kategori IIII ve IV tiroid nodulü olan hastalarda cerrahi yaklaşım tercihleri ve malignite oranları

    Surgical approach preferences and malignancy rates in patients with cytologically bethesda category III and IV thyroid nodules

    MERT EDİS

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NUSRET YILMAZ

  2. Sitolojik olarak bethesda kategori III tiroidnodulü olan hastalarda tırads skorlamasisteminin malignite öngördürmepotansiyelinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the malignancy predictive potential of the tirads scoringsystem in patients with bethesda category III thyroid nodules cytologically

    HAZAL PİŞKİN URAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MAZHAR MÜSLÜM TUNA

  3. Hashimoto tiroiditi ile tiroid nodül sitolojisi ve tiroid kanseri arasındaki ilişki

    Relationship between hashimoto thyroiditis and thyroid nodule cytology and thyroid cancer

    ZEKİYE BÜŞRA ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıGaziantep Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERSİN AKARSU

  4. Tiroid papiller karsinomlarında tanısal uygulamaların retrospektif karşılaştırılması

    Retrospective comparison of diagnostic applications in papillary carcinoma of the thyroid

    ALİCAN GÜREŞİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıKocaeli Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİHAT ZAFER UTKAN

  5. Sitolojide önemi belirlenemeyen atipi ve önemi belirlenemeyen folliküler lezyon olarak tanımlanan tiroid nodüllerinde ultrasonografi ile belirlenen morfolojik özelliklerin ve malignite oranlarının değerlendirilmesi

    Malignancy rate of thyroid nodules defined as atypia of undetermined significance and follicular lesion of undetermined significance in thyroid cytopathology and its relation with ultrasonographic features

    FATMA NESLİHAN ÇUHACI

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Endokrinoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BEKİR ÇAKIR