Geri Dön

Acil servise başvuran st elevasyonlu miyokard infarktüs hastalarında yatak başı hesaplanan yaş-şok indeksi ve timi skorunun analizi

Analysis of the age-shock index and timi score calculated at the bedside in patients with acute st-elevation myocardial infarction admitted to the emergency department

  1. Tez No: 921730
  2. Yazar: ABDULLAH YASER GÜNEY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. BAHADIR TAŞLIDERE, PROF. DR. BAŞAR CANDER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Acil Tıp, Emergency Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 80

Özet

Giriş ve Amaç: Akut ST segment yükselmeli miyokard enfarktüsü (STEMI), transmural miyokard beslenmesinin bozulmasına sekonder gelişen miyokard hasarı veya nekrozunun sebep olduğu bir olaydır. Oksijen sunumu bozulmuş miyokard dokusunda iskemi gelişir, elektrokardiyografi (EKG) değişimleri ve göğüs ağrısı ile klinik bir sendrom halini alır. Birçok kısıtlayıcı faktöre rağmen koroner anjiyografi, koroner arter hastalığında (KAH) tanı ve tedavide altın standart kabul edilmektedir. Doğru risk sınıflandırması, akut koroner sendromlu hastaların yönetiminde önemli bir role sahiptir. Tedaviye erişimin kolaylaştığı bilinen STEMI hastalarında da, risk sınıflandırması prognozu tahmin etme üzerinde etkilidir. STEMI hastaları için yatak başı hesaplanabilecek birkaç skorlama risk düzeyini belirlemede yararlı gereçler olarak tanıtılmıştır. STEMI için düzenlenen miyokardiyal infaktüste tromboliz (TIMI) risk skoru bunlardan biridir ve 30 gün içinde tüm sebeplere bağlı gelişen ölüm oranını tahmin eder. Kalp atım sayısının sistolik kan basıncına bölünmesi ile hesaplanan şok indeksi değeri ile yaşın çarpımı sonucunda elde edilen yaş şok indeksinin mortaliteyi göstermede etkili olduğu düşünülmektedir. Tezimizde yatak başı hasta değerlendirmesi sırasında hesaplanabilecek yaş şok indeksi ile TIMI skorunu karşılaştırarak yaş şok indeksinin mortaliteyi ve hastanede uzun süre kalacak hasta grubunu tahmin gücünü değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız retrospektif ve tek merkezli bir çalışma olarak gerçekleştirildi. E-54022451-050.04-137927 sayılı etik kurulu onayının alınmasını takiben, Ocak 2024-Aralık 2024 tarihleri arasında Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Acil servisine yapılan başvurulardan çalışmamız kriterlerine uygun 218 STEMİ tanısı koyulan hasta koroner anjiografi işlemine alınmıştır. Sağ kalan hasta grubunun koroner yoğun bakım ünitesine yatışı yapılmıştır. Hasta grubumuzdan elde ettiğimiz veriler ile STEMİ için TİMİ risk skoru ile yaş şok indeksini mortalite tahmin gücü ve yatış süreleri ile ilişkilerini değerlendirmeyi amaçladık. Çalışmamız "Helsinki Bildirgesi'nde belirtilen etik ilkelere uygun olarak yürütülmüştür. Bulgular: Örneklemin yaş ortalamalarının 60.06±12.85 yaş (Min.=30,00-Maks. =93,00) olduğu saptanmıştır. Gruplar cinsiyet açısından değerlendirildiğinde hastaların 50'sinin (%22,9) kadın olduğu bulunmuştur. Başvuru nedenlerine göre yapılan değerlendirmelerde; hastaların 196'sının (%89,9) tipik anjina, 12'sinin (%5,5) göğüs ağrısına eşdeğer semptomlar, 10'unun (%4,6) ise diğer nedenlerden dolayı başvurduğu görülmüştür. Hastaların 157'sinde (%72) en az bir Komorbid hastalık bulunduğu saptanmıştır. Komorbid hastalığı olanların 62'sinde (%28,4) koroner arter hastalığı, 86'sında (%39,4) hipertansiyon, 51'inde (%23,4) diyabet olduğu bildirilmiştir. Hastaların başvuru anındaki dakika solunum sayıları 21'inin (%9,6) 22 ve üstü, 197'sinin (%90,4) ise 22 altı olduğu saptanmıştır. Örneklemin GKS'ları incelendiğinde 212'sinin (%97,2) 13-15, 4'ünün (%1,8) 8-12, 2'sinin (%0,9) 8 altı olduğu bulunmuştur. Mann Whitney U testinde sağ kalan hastaların ölen hastalara göre yaş medyan değerlerinin istatistiksel olarak anlamlı seviyede daha düşük olduğu (p=0,002) bulunmuştur. Ki-Kare Testinde sağ kalan hastaların ölen hastalara göre Komorbid hastalık (p=0,020) ve diyabet (p=0,046) oranlarının istatistiksel olarak anlamlı seviyede daha düşük olduğu saptanmıştır. Sağ kalan ve ölen hasta grupları arasında cinsiyet (p=0,040), şikayet (p=0,004), solunum sayısı (p

Özet (Çeviri)

Introduction and Aim: Acute ST-segment elevation myocardial infarction (STEMI) is an event caused by myocardial injury or necrosis secondary to impaired transmural myocardial perfusion. Ischemia develops in the myocardium where oxygen delivery is compromised, leading to a clinical syndrome characterized by electrocardiographic (ECG) changes and chest pain. Despite several limitations, coronary angiography remains the gold standard for diagnosis and treatment of coronary artery disease (CAD). Accurate risk stratification plays a crucial role in the management of patients with acute coronary syndrome (ACS). In STEMI patients, whose access to treatment is known to be easier, risk stratification also affects the prediction of prognosis. Several scoring systems that can be calculated at the bedside have been introduced to determine risk levels in STEMI patients. One of these is the Thrombolysis In Myocardial Infarction (TIMI) risk score, which predicts mortality from all causes within 30 days. The shock index, which is calculated by dividing the heart rate by systolic blood pressure, and the age-shock index, obtained by multiplying the age by the shock index, are thought to be effective in predicting mortality. The aim of this study was to evaluate the predictive power of the age-shock index in predicting mortality and prolonged hospital stays by comparing it with the TIMI score in patients evaluated at the bedside during STEMI. Materials and Methods: Our study was a retrospective, single-center study conducted after obtaining approval from the ethics committee (E-54022451-050.04-137927). Between January 2024 and December 2024, 218 patients diagnosed with STEMI who met the criteria for inclusion were admitted to the emergency department of Bezmiâlem Vakıf University Health Application and Research Center and underwent coronary angiography. Patients who survived were subsequently admitted to the coronary intensive care unit. The aim of our study was to assess the relationship between TIMI risk scores, age-shock index, mortality, and hospital length of stay in our patient group. The study was conducted in compliance with the ethical principles outlined in the Helsinki Declaration. Results: The mean age of the sample was 60.06 ± 12.85 years (Min=30, Max=93). Of the patients, 22.9% (n=50) were female. Regarding the reasons for admission: 89.9% (n=196) presented with typical angina, 5.5% (n=12) with symptoms equivalent to chest pain, and 4.6% (n=10) for other reasons. It was found that 72% (n=157) of the patients had at least one comorbid condition, including coronary artery disease (28.4%), hypertension (39.4%), and diabetes (23.4%). At the time of presentation, 9.6% (n=21) had a respiratory rate of 22 or more, while 90.4% (n=197) had a respiratory rate below 22. The Glasgow Coma Scores (GCS) of the patients were as follows: 97.2% (n=212) had a GCS of 13-15, 1.8% (n=4) had a GCS of 8-12, and 0.9% (n=2) had a GCS below 8. The Mann-Whitney U test revealed that the median age of the surviving patients was statistically significantly lower than that of the deceased patients (p=0.002). The Chi-square test showed that the rates of comorbid diseases (p=0.020) and diabetes (p=0.046) were statistically significantly lower in surviving patients compared to those who died. Significant differences were also found between the two groups regarding gender (p=0.040), symptoms (p=0.004), respiratory rate (p

Benzer Tezler

  1. Akut ST yüksekliği olmayan miyokard infarktüsü tanısı erken diyagnostik belirteç olarak kalp tipi yağ asidi bağlayıcı proteinin kalitatif ölçümünün, diğer kardiyak belirteçler ile karşılaştırılması

    The comparison of qualitative measurement of H-FABP as early dagnostic marker with other cardiac markers for the diagnosis of non-ST elevation myocardial infarction

    DEMET MENEKŞE GEREDE ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    KardiyolojiAnkara Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. SADİ GÜLEÇ

  2. Akut miyokart infraktüsünde acil servise başvuru ilk akımaçıcı tedavi arasındaki sürenin 4 yıllık geriye dönük değerlendirilmesi

    Door-to-needle time for acute myocardial infractionsın emergency department

    DİLŞAT TIĞLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    İlk ve Acil YardımDokuz Eylül Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. RIDVAN ATİLLA

  3. Süleyman Demirel Üniversitesi Acil Servisi'ne başvuran ST elevasyonlu myokard infarktüsü (STEMI) hastalarının değerlendirilmesi

    Evaluation of ST elevated myocardial infarction (STEMI) patients applied to Suleyman Demirel University emergency

    MAKBULE ESENDAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    İlk ve Acil YardımSüleyman Demirel Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖNDER TOMRUK

  4. NON-STEMI hastalarının hastane başvuru sonrasında perkütan koroner girişim zamanının mortalite üzerine etkisi

    The impact of the percutaneous coronary intervention time upon mortality in NON-STEMI patients after hospital arrival

    YAVUZ FATİH YAVUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Acil TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FATİH SELVİ